- 7 Haziran 2014
- 3.630
- 5.578
Nerden başlasam nasıl başlasam bilmiyorum,en iyisi doğrudan konuya gireyim arkadaşlar.Uzun olabilir biraz,şimdiden affola..
5 yıldır devam eden bir ilişkim var.Sevgilimle farklı şehirlerdeyiz.İlişkimizin ilk 2 yılı aynı şehirdeydik.Sonra o okulunu bitirip memleketine döndü ve 3 yıldır orada çalışıyor.Arada kısa ya da orta uzunlukta ayrılıklarımız oldu zaman zaman, bir dönem tamamen koptuk birbirimizden.İlişkimiz çok badireler atlattı, zaman zaman çetin sınavlardan geçti zor günler geçirdik vs. Ama eninde sonunda herşeyi geride bırakıp birbirimize döndük hep.Bir ay sonra da kısmetse nişanlanıyoruz.İkimizde de bir gelecek kurma heyecanı var bu aralar,sık sık telefonda şunu şöyle yapalım bu böyle olsun diye konuşuyoruz.
Dün gece de uzunca konuşmalarımızın olduğu gecelerden biriydi.Gündüz çalıştığı için pek uygun olmadığından geceleri daha rahat konuşuyoruz.Epeyce konuştuk yine planlarımız hakkında.Sonra nasıl oldu konu nasıl geldi oraya bilmiyorum;aldatma vb. konuları üzerine konuşmaya başladık.Ona göre evlendikten sonra her iki tarafta birbirini salmamalıymış, birbirini ihmal etmemeliymiş falan filan vs.derken:
-"Beni hiç aldattın mı 5 yıl boyunca?" diye sordum hafif gülerek.
-"Hayır aldatmadım" dedi.Sonra, "Ama şunlardan bağımsız olarak birşey söyleyeceğim bunu bil.Geçenlerde birden bir dürtü geldi internette Zerrin'i arattım çalıştığı üniversite çıktı. Soyisminin yanında başka bir isim daha vardı evlenmiş olduğunu gördüm." dedi.
-"Eeee? " dedim.
-"Üzüldüm, o gün yas tuttum triplere girdim" dedi,güldü sonra...
---Burada kısa bir bilgi vereyim.
Ben sevgilimle ilişkimize ilk başladığımız dönemde birbirimizin geçmişini çok irdelemeden konu geldikçe merak ettiklerimizi sorup,anlatmıştık.Bizden önce yaşananlara hiç takılmadık,hiç de yargılamadık birbirimizi.Aksine güven duyduk daha çok.
Zerrin kimdir? Zerrin sevgilimin üniversitede aşık olduğu,peşinden çok koşup hatta evlilik teklifinde bulunduğu bir hatun.Fakat kız buna hiçbir zaman tam olarak yaklaşmamış,aralarında bir ilişki başlamamış. kız etnik köken farkını bahane ederek biz seninle olamayız demiş en sonunda.Sevgilim o dönem "Zerrin beni sevmedi pek ve istemedi aslında.Zerrin benim aptalca ve çocukça sevdiğim son kadın.sonra hayatın gerçekleriyle tanıştım.şimdi olsa asla o kadar peşinden koşup evlilik teklifi falan etmezdim ne kadar salakça" falan deyip gülmüşlüğü vardı.
Bu yıl büyük bir kopuş yaşadığımız dönemde,tekrar toparlanmaya çalışıyorduk.O dönem kendi çabamla facebook şifresini öğrendim,tabii kendisi bilmiyor bunu :)) Geçmişte arananlarına baktığımda 5 yıl içerisinde birkaç defa Zerrine, ilkokul aşkı kıza, lisede platonik olarak hoşlandığı kıza bakmış.bunların yanında neredeyse facebookunu her açtığında bana bakmış,hatta benim fotoğraflarını begenip yorum yaptığım arkadaşlarıma bile üşenmeden tek tek bakmış.Tekrar toparlanmaya ve biraraya gelmeye çalıştığımız dönemde faceinde Zerrini arattığını görmüştüm hiçbirşey demedim.Ertesi gün telefonda konuşurken kendisi bana Zerrin i arattığını ve evlendiğini gördüğünü söylemişti.Bir yandan sormadan dürüstçe söylediği için sevinmiş,diğer yandan fazla üzerine gitmemek adına konunun üzerinde durmamıştım gülüp geçmiştik.
Dün gece söylediği durum da aslında toparlanma döneminde söylediği durumdu.Fakat tek farkla.. Üzüldüğünü ve o gün yas tuttuğunu söylememişti o zaman.Söylediyse de ben hatırlamıyorum.---
Devam ediyorum;
Ben birden sinirlendim.Sinirlendiğim için de sonraki konuşmaların çoğunu hatırlamıyorum.
Genel olarak şu tarz konuşmalar geçti...
- Sen 5 yıldır Zerrin'i unutamadın mı hala?Bana rağmen? dedim."Yani ben sana Zerrin'i unutturamadım mı?"
-Ne alakası var? dedi.Sonuçta bir zamanlar sevip değer verdiğim bir insan.Birden bir his geldi,merak edip baktım.Evlenmiş.Ayrıca unutamadım değil,unutmadım.ilkokul aşkımı da unutmadım,lisedeki hoşlandığım kızı da unutmadım.Tıbben bu mümkün değil zaten,hiç kimse hayatına giren,bir zamanlar sevdiği insanları unutmaz iyi ya da kötü hatırlar.Masal dünyasında yaşamıyoruz dedi.
Tartışmaya başladık. "Peki" dedim, "aynı durumda kendini düşün.Ben senin yerinde olsaydım?Benim evlenen eski bir sevgilime baktığımı,evlendiği için üzüldüğümü ve o gün yas tuttuğumu duysan ne yapardın?"
- "Ben bunu duysam demek ki bir zamanlar çok sevdiğini,senin için önemli olduğunu düşünürdüm sadece " dedi. "Peki üzüntün hala devam ediyor mu?Önemli olan o" dedi.
Ben -"Diyelim ki ediyor?"
O- " O zaman sıkıntı var demektir"
Ben- "Peki ya üzüntü devam etmiyorsa ?"
O- " O zaman sıkıntı yok " dedi. Benim de üzüntüm sadece o gündü geçti dedi.
Ben-" Yalan söylüyorsun aynı durumda ben olsaydım senin bunu bu kadar modern ve olgun karşılayacagını hiç sanmıyorum dedim."
O-" Farkında mısın? Senden önceki biri için beni yargılıyorsun şu anda.. Koptuğumuz dönemde hayatımda başkası da olsaydı senin evlendiğini de duysam aynı şekilde üzülür,hatta depresyona girerdim" dedi.
Ben- "Anlamak istediğin gibi anlama lütfen.Benden önceki bir duruma birşey demem sözkonusu bile değil.Merak edip bakmışsındır arada ona da bişey demiyorum bunu herkes yapar zaman zaman.Fakat sıkıntı senin bu duruma 'üzülmen ve hatta yas tutman' "dedim.
Kızlar o kadar moralim bozuldu ve sinirlendim ki,abartıyor muyum bilmiyorum.Neden üzüldüğünü bilmiyorum bunu sorgulamayadım. Daha doğrusu üzülmüş ve yas tutmuş oldugu gerçeğini sorgulamaktan neden üzüldüğünü sorgulamaya fırsat bulamadım.5 yıl boyunca ilgisiz bırakıldığım ya da delice sevilip üzerime titrendiği hediyelere boğuldugum zamanlar da oldu.Genel olarak baktığımda çoğu zaman gerçekten sevildiğimi hissettim aslında.
Bendeki durum ise şöyle, evet daha önce benim de çok sevdiğim,aşık oldugum hatta terkedildiğim ya da ayrıldıgım başka ilişkilerim de oldu.Belki aralarında merak edip faceten nadiren baktıklarım da olmuştur.Hatta birkaçı evlenmişler,inanın hiç üzülmedim bile.Çünkü ben şu anki sevgilimin öncesi ve sonrası diye ayırıyorum.Bunu ona da söyledim.Benim için senden öncesi yok,onları bana unutturabildin demekki dedim.Ne dese begenirsiniz?"Siz kadınlar erkekler gibi değilsiniz.Erkekler sevdi mi çok derinden ve gerçekten severler,unutmazlar.Ama sizler bize göre daha yüzeysel seviyorsunuz" dedi."O işler öyle olmuyor,herkesin ilk aşkı da dahil hepsi içindedir unutmamıştır,iyi ya da kötü hatırlar.Senden öncesi yok demek çok masalsı hayal ürünü bir durum" dedi.
İyice sinirlendim,açık açık tartışmaya devam ettik.Tartışmanın şiddetli bir yerinde "bu senin bana rağmen yaptığın düpedüz şerefsizlik"dedim.Çok kızdı,bana böyle bir durumdan dolayı benden ayrılacaksan ayrıl dedi.Hatta:"Böyle bir şerefsizle beraber olmaya devam eden daha büyük şerefsizdir" dedi.Buna çok kırıldım.. Hepsini geçtim ama sen bu durum için üzülüyorsan hala o kıza karşı duyguların var demektir yani,5 yıldır senin kalbinin köşesinde hep o mu vardı bir yandan?Neden evlendiğini görünce üzüntü duyasın ki?Bi de yas tutmak nedir? ben bununla yaşayamam ki" dedim.Bunların hiçbirisini kabul etmedi.bana " Zerrin bana arkasını dönüp gittiği gün herşey bitti.Sadece bir zamanlar sevip değer verdiğim birisi oldugu için evlendiğini görünce üzüldüm geçti sonra" dedi. Böyle bir durumdan da ayrılmak istiyorsan sen bilirsin bana söyle bileyim dedi. Ben de "öyle birşey söylemedim, diğerlerine birşey demiyorum ama bu üzülmek ve yasını tutmak benim için sıkıntı " dedim."Sen bilirsin ben uyuyacagım " dedi ve kapattık sonra.
Kızlar uzun oldu biraz, kusura bakmayın.detayları konunun daha iyi anlaşılması adına verdim uzadıkça uzadı.
Sonuç olarak şu an kafam allak bullak.. Ben mi abartıyorum?Çok farklı düşünüyoruz..
Hepsini geçtim,beni asıl kıran fikirlerini inatla savunup beni kaybetme pahasına söylediklerinde hiçbir geri adım atmıyor olmasıydı.Zaten inatçı bir yapısı vardır.Kendisinin haklı oldugunu düşündüğü durumlarda kafasını kesseniz geri adım atmaz.Haklı olduguna inanıyorsa aşkımdan ölse,geberse benim karşımda hep dimdik ve kararlı yapısını korur,gelip gönlümü aldıgı nadirdir o durumlarda.Günlerce aramadığı olur.
Bu durumla ilgili fikirlerinize ihtiyacım var..Siz ne düşünüyorsunuz?
Sonuna kadar okuyan herkese çok teşekkürler şimdiden..
5 yıldır devam eden bir ilişkim var.Sevgilimle farklı şehirlerdeyiz.İlişkimizin ilk 2 yılı aynı şehirdeydik.Sonra o okulunu bitirip memleketine döndü ve 3 yıldır orada çalışıyor.Arada kısa ya da orta uzunlukta ayrılıklarımız oldu zaman zaman, bir dönem tamamen koptuk birbirimizden.İlişkimiz çok badireler atlattı, zaman zaman çetin sınavlardan geçti zor günler geçirdik vs. Ama eninde sonunda herşeyi geride bırakıp birbirimize döndük hep.Bir ay sonra da kısmetse nişanlanıyoruz.İkimizde de bir gelecek kurma heyecanı var bu aralar,sık sık telefonda şunu şöyle yapalım bu böyle olsun diye konuşuyoruz.
Dün gece de uzunca konuşmalarımızın olduğu gecelerden biriydi.Gündüz çalıştığı için pek uygun olmadığından geceleri daha rahat konuşuyoruz.Epeyce konuştuk yine planlarımız hakkında.Sonra nasıl oldu konu nasıl geldi oraya bilmiyorum;aldatma vb. konuları üzerine konuşmaya başladık.Ona göre evlendikten sonra her iki tarafta birbirini salmamalıymış, birbirini ihmal etmemeliymiş falan filan vs.derken:
-"Beni hiç aldattın mı 5 yıl boyunca?" diye sordum hafif gülerek.
-"Hayır aldatmadım" dedi.Sonra, "Ama şunlardan bağımsız olarak birşey söyleyeceğim bunu bil.Geçenlerde birden bir dürtü geldi internette Zerrin'i arattım çalıştığı üniversite çıktı. Soyisminin yanında başka bir isim daha vardı evlenmiş olduğunu gördüm." dedi.
-"Eeee? " dedim.
-"Üzüldüm, o gün yas tuttum triplere girdim" dedi,güldü sonra...
---Burada kısa bir bilgi vereyim.
Ben sevgilimle ilişkimize ilk başladığımız dönemde birbirimizin geçmişini çok irdelemeden konu geldikçe merak ettiklerimizi sorup,anlatmıştık.Bizden önce yaşananlara hiç takılmadık,hiç de yargılamadık birbirimizi.Aksine güven duyduk daha çok.
Zerrin kimdir? Zerrin sevgilimin üniversitede aşık olduğu,peşinden çok koşup hatta evlilik teklifinde bulunduğu bir hatun.Fakat kız buna hiçbir zaman tam olarak yaklaşmamış,aralarında bir ilişki başlamamış. kız etnik köken farkını bahane ederek biz seninle olamayız demiş en sonunda.Sevgilim o dönem "Zerrin beni sevmedi pek ve istemedi aslında.Zerrin benim aptalca ve çocukça sevdiğim son kadın.sonra hayatın gerçekleriyle tanıştım.şimdi olsa asla o kadar peşinden koşup evlilik teklifi falan etmezdim ne kadar salakça" falan deyip gülmüşlüğü vardı.
Bu yıl büyük bir kopuş yaşadığımız dönemde,tekrar toparlanmaya çalışıyorduk.O dönem kendi çabamla facebook şifresini öğrendim,tabii kendisi bilmiyor bunu :)) Geçmişte arananlarına baktığımda 5 yıl içerisinde birkaç defa Zerrine, ilkokul aşkı kıza, lisede platonik olarak hoşlandığı kıza bakmış.bunların yanında neredeyse facebookunu her açtığında bana bakmış,hatta benim fotoğraflarını begenip yorum yaptığım arkadaşlarıma bile üşenmeden tek tek bakmış.Tekrar toparlanmaya ve biraraya gelmeye çalıştığımız dönemde faceinde Zerrini arattığını görmüştüm hiçbirşey demedim.Ertesi gün telefonda konuşurken kendisi bana Zerrin i arattığını ve evlendiğini gördüğünü söylemişti.Bir yandan sormadan dürüstçe söylediği için sevinmiş,diğer yandan fazla üzerine gitmemek adına konunun üzerinde durmamıştım gülüp geçmiştik.
Dün gece söylediği durum da aslında toparlanma döneminde söylediği durumdu.Fakat tek farkla.. Üzüldüğünü ve o gün yas tuttuğunu söylememişti o zaman.Söylediyse de ben hatırlamıyorum.---
Devam ediyorum;
Ben birden sinirlendim.Sinirlendiğim için de sonraki konuşmaların çoğunu hatırlamıyorum.
Genel olarak şu tarz konuşmalar geçti...
- Sen 5 yıldır Zerrin'i unutamadın mı hala?Bana rağmen? dedim."Yani ben sana Zerrin'i unutturamadım mı?"
-Ne alakası var? dedi.Sonuçta bir zamanlar sevip değer verdiğim bir insan.Birden bir his geldi,merak edip baktım.Evlenmiş.Ayrıca unutamadım değil,unutmadım.ilkokul aşkımı da unutmadım,lisedeki hoşlandığım kızı da unutmadım.Tıbben bu mümkün değil zaten,hiç kimse hayatına giren,bir zamanlar sevdiği insanları unutmaz iyi ya da kötü hatırlar.Masal dünyasında yaşamıyoruz dedi.
Tartışmaya başladık. "Peki" dedim, "aynı durumda kendini düşün.Ben senin yerinde olsaydım?Benim evlenen eski bir sevgilime baktığımı,evlendiği için üzüldüğümü ve o gün yas tuttuğumu duysan ne yapardın?"
- "Ben bunu duysam demek ki bir zamanlar çok sevdiğini,senin için önemli olduğunu düşünürdüm sadece " dedi. "Peki üzüntün hala devam ediyor mu?Önemli olan o" dedi.
Ben -"Diyelim ki ediyor?"
O- " O zaman sıkıntı var demektir"
Ben- "Peki ya üzüntü devam etmiyorsa ?"
O- " O zaman sıkıntı yok " dedi. Benim de üzüntüm sadece o gündü geçti dedi.
Ben-" Yalan söylüyorsun aynı durumda ben olsaydım senin bunu bu kadar modern ve olgun karşılayacagını hiç sanmıyorum dedim."
O-" Farkında mısın? Senden önceki biri için beni yargılıyorsun şu anda.. Koptuğumuz dönemde hayatımda başkası da olsaydı senin evlendiğini de duysam aynı şekilde üzülür,hatta depresyona girerdim" dedi.
Ben- "Anlamak istediğin gibi anlama lütfen.Benden önceki bir duruma birşey demem sözkonusu bile değil.Merak edip bakmışsındır arada ona da bişey demiyorum bunu herkes yapar zaman zaman.Fakat sıkıntı senin bu duruma 'üzülmen ve hatta yas tutman' "dedim.
Kızlar o kadar moralim bozuldu ve sinirlendim ki,abartıyor muyum bilmiyorum.Neden üzüldüğünü bilmiyorum bunu sorgulamayadım. Daha doğrusu üzülmüş ve yas tutmuş oldugu gerçeğini sorgulamaktan neden üzüldüğünü sorgulamaya fırsat bulamadım.5 yıl boyunca ilgisiz bırakıldığım ya da delice sevilip üzerime titrendiği hediyelere boğuldugum zamanlar da oldu.Genel olarak baktığımda çoğu zaman gerçekten sevildiğimi hissettim aslında.
Bendeki durum ise şöyle, evet daha önce benim de çok sevdiğim,aşık oldugum hatta terkedildiğim ya da ayrıldıgım başka ilişkilerim de oldu.Belki aralarında merak edip faceten nadiren baktıklarım da olmuştur.Hatta birkaçı evlenmişler,inanın hiç üzülmedim bile.Çünkü ben şu anki sevgilimin öncesi ve sonrası diye ayırıyorum.Bunu ona da söyledim.Benim için senden öncesi yok,onları bana unutturabildin demekki dedim.Ne dese begenirsiniz?"Siz kadınlar erkekler gibi değilsiniz.Erkekler sevdi mi çok derinden ve gerçekten severler,unutmazlar.Ama sizler bize göre daha yüzeysel seviyorsunuz" dedi."O işler öyle olmuyor,herkesin ilk aşkı da dahil hepsi içindedir unutmamıştır,iyi ya da kötü hatırlar.Senden öncesi yok demek çok masalsı hayal ürünü bir durum" dedi.
İyice sinirlendim,açık açık tartışmaya devam ettik.Tartışmanın şiddetli bir yerinde "bu senin bana rağmen yaptığın düpedüz şerefsizlik"dedim.Çok kızdı,bana böyle bir durumdan dolayı benden ayrılacaksan ayrıl dedi.Hatta:"Böyle bir şerefsizle beraber olmaya devam eden daha büyük şerefsizdir" dedi.Buna çok kırıldım.. Hepsini geçtim ama sen bu durum için üzülüyorsan hala o kıza karşı duyguların var demektir yani,5 yıldır senin kalbinin köşesinde hep o mu vardı bir yandan?Neden evlendiğini görünce üzüntü duyasın ki?Bi de yas tutmak nedir? ben bununla yaşayamam ki" dedim.Bunların hiçbirisini kabul etmedi.bana " Zerrin bana arkasını dönüp gittiği gün herşey bitti.Sadece bir zamanlar sevip değer verdiğim birisi oldugu için evlendiğini görünce üzüldüm geçti sonra" dedi. Böyle bir durumdan da ayrılmak istiyorsan sen bilirsin bana söyle bileyim dedi. Ben de "öyle birşey söylemedim, diğerlerine birşey demiyorum ama bu üzülmek ve yasını tutmak benim için sıkıntı " dedim."Sen bilirsin ben uyuyacagım " dedi ve kapattık sonra.
Kızlar uzun oldu biraz, kusura bakmayın.detayları konunun daha iyi anlaşılması adına verdim uzadıkça uzadı.
Sonuç olarak şu an kafam allak bullak.. Ben mi abartıyorum?Çok farklı düşünüyoruz..
Hepsini geçtim,beni asıl kıran fikirlerini inatla savunup beni kaybetme pahasına söylediklerinde hiçbir geri adım atmıyor olmasıydı.Zaten inatçı bir yapısı vardır.Kendisinin haklı oldugunu düşündüğü durumlarda kafasını kesseniz geri adım atmaz.Haklı olduguna inanıyorsa aşkımdan ölse,geberse benim karşımda hep dimdik ve kararlı yapısını korur,gelip gönlümü aldıgı nadirdir o durumlarda.Günlerce aramadığı olur.
Bu durumla ilgili fikirlerinize ihtiyacım var..Siz ne düşünüyorsunuz?
Sonuna kadar okuyan herkese çok teşekkürler şimdiden..