aşkın ömrü süresi varmı bilemem:) ben yıllardır aşığım valla:) şey eğer şansınız varsa tekrar tekrar aşık olacak sebepler oluyor hayatta.tam aşk öldü derken diriliveriyor.geçen ay eşimle seyehat ediyorduk.aracımız arızalandı.ama gören şokta bu arıza nasıl oldu diye.tamirci bile sadece allahın işi dedi.hatta hızlı olsaymışız takla atarmışız.tabi neyse çekici geldi kar kış kıyamet gideceğimiz şehrin yakınında falanda değiliz.çekici firmasında kaldık düşünün otele gidecek hava yada koşul yoktu.bide ben hamileyim ozaman 30 haftalıktım.çok korkmuştum.sonra eşimin yüzüne baktım öyle masum suçlu bakıyorduki sanki sebep kendisiymiş gibi.hemen toparladım kendimi ona daha fazla acı çektirmek istemedim güçlü tarafı oynadım.ve şükür şükür üstüne allahıma şükürler olsun o hayatta bebeğimde sorun yok.sonra farkettim meğer nekadar aşıkmışız biz:)))) hala bana aşık olduğunu farkettim.demem oki bazen aşkı ortaya çıkaracak sebeplerede ihtiyaç var.aşığız ama farkında değiliz.
-
Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.
evlilik aşkı öldürüyor mu?
- Konu Sahibi zeliha52
- Başlangıç Tarihi
çok şükür.tabiki istemem böyle bişeyi yaşamayı tekrardan.sadece artık hep aklıma o gün gelecek eminim eşiminde.yani demek istediğim hep bir sebep çıkacak karşımıza biz görebildikten sonra.örn.1 ay sonra kızımız gelecek dünyamıza.bizim mucizemiz.ona aşık olmam için bir neden daha:) he bide pırlanta kolye alırsa 2 neden:)))
evlenmeden önce deli gibi aşıktım eşimde bana aşıktı birgün bi arkadaşla konuşuyoduk. başladı evlendikten sonra nasıl düzenin değiştiğini anlatmaya bende böle sıkılarak dinlediklerini kulak ardı ederken hiç unutmıycağım bişey söyledi... heee sen şimdi kesin içinden biz asla öyle olmayız diyosundur n.h olmazsınız dedi...
eğer aşk denen şey heycansa ki bence öyle kesinlikle heycanı öldürüyo... kısa süreli ayrı yapılan tatil dönüşleri sadece aynı heycanı yaşıyo insan işte o zaman anlıyosunki asla vazgeçemezsin seviyosun. ama bu seferde bende eskisi gibi diz dize olamadığımdan anneme duyduğum aşk arttı.
eğer aşk denen şey heycansa ki bence öyle kesinlikle heycanı öldürüyo... kısa süreli ayrı yapılan tatil dönüşleri sadece aynı heycanı yaşıyo insan işte o zaman anlıyosunki asla vazgeçemezsin seviyosun. ama bu seferde bende eskisi gibi diz dize olamadığımdan anneme duyduğum aşk arttı.
- 28 Ocak 2010
- 7.509
- 434
- 398
- 37
Evlendikten sonra aski öldüren tek sey, iliskiye ayni ilgiyi ve özeni göstermemektir....
eger dogru kisiyle evliysen hala ilk gün ki gibi pirpir eder kalbin, hala ayni heycanla sarilirsin, hala ayni mutlulugu yasarsin onu öptügünde....
mühim olan saygiyi zedelemeyecek seyler yasamamak ve yasatmamak...
eger dogru kisiyle evliysen hala ilk gün ki gibi pirpir eder kalbin, hala ayni heycanla sarilirsin, hala ayni mutlulugu yasarsin onu öptügünde....
mühim olan saygiyi zedelemeyecek seyler yasamamak ve yasatmamak...
nerden çıkar böyle şeyler bir imzayla aşkmı bitermiş saçma sadece hergün beraber yaşadığımız için herşey normal gelir ben aşk evliliği yaptı gerçi 2 yıl olcak daha ama işten gelmesini 4gözle bekliyorum evde birşey bitsinde beraber markete gidelim beraber pazara gidelim die içim gidiyo gitmeyince moralim bozuluyo ben gidip başka odada uyunca gelir yapışır yakama hadi gel benim oturduğum odada uyu gözümün önünde ol zannetmiyorum bu değişssin aşkın başka halini yaşıyosun evlendikten sonra ben galiba ağır derecede aşığım eşime
Aynı benim evliliğimi anlatmışsın sanki. Kavgalar tuzu biberi hayatın ve asla bu kavgalarda bile yatak ayrılmaz, aynı yatağa girilir ve sabaha küslük olmaz. Eşim böyle öğretti bana. 10 yıldır tanırız birbirimizi, 5 yıllık da evliyiz. Hala aşığız ben eşime (KEndime nazar
değdiriyorum hep, inşallah bu laflarımın arkası bir tartışma olmaz :26: Biz kendi işimizi yapıyoruz ve neredeyse yapışık bir hayat yaşıyoruz. Şimdi 16 aylık oğlum var ve ben mecburen işlerimi evden hallediyorum ve istiyorum ki hep dibimde olsun. Eşim Allah için evcimen o da işlerini halleder etmez evde alır soluğu. Ama öyle hep romantik romantik değil tabi ki malum hayat flört hali gibi olmuyor. Yani işten güçten ayırdığın vakit kalıyorsa sırnaşmak çok güzel. Birde eşlere bağlı bir durum. Sanırım şanslıyım. Çünkü ben kocama aşığım, o bana aşık mı bilmem ama sevgisinden asla şüphem olmaz. Allah herkese mutlu yuvalar nasip etsin...aynı valla arkadaşlarıyla bile görüşmüyo dışarı bensiz sadece saç tıraşına gideroda ayda bir kere işten hep dakikası dakikasına evde olur ve aynıdır ilk günki gibi hiç bana çıkarken kendini değiştirmeye çalışmadı o yüzden bence benimkide senin gibi cnm ayrı yerde yatılmaz çocuk aramızda yatıyo bazen dio ben gideyim içerde yatayım gözler dönüyo benim heheh biliyo kızacağımı beni kızdırmak için barışmak içinde özür falan yok haksız olduğunda yan yana otururken arar tlfndan veya çarpar pardon bilerek oldu der ben kikirdek hemen gülerim benim için daha iyi oldu evlilik çıkarken görüşmede sorun kim görcek ne deriz sürekli panik şimdi hep dizimin dibinde kimseye yem etmem valla hehehAynı benim evliliğimi anlatmışsın sanki. Kavgalar tuzu biberi hayatın ve asla bu kavgalarda bile yatak ayrılmaz, aynı yatağa girilir ve sabaha küslük olmaz. Eşim böyle öğretti bana. 10 yıldır tanırız birbirimizi, 5 yıllık da evliyiz. Hala aşığız ben eşime (KEndime nazar
- 27 Şubat 2012
- 16.940
- 28.623
- 798
Allah agzınızın tadını bozmasın.. bilerek çarpması cok hosuma gıttı yaa :) hehehe cok sevımlı.. benım evlılıgım de aşkımı öldürmedi bu saat oldu malesef eşim çalışıyor sabah 9 da mesaısı bıtıcek ve ben yıne uyumıcam kahvaltısını hazırlıcam uyursam uyanama aç gelir de yiyemez dıye hep gece mesaısını beklerım sabaha kadar.. pijamalarıyla yatarım o yokken :) bazen tartısırz hemen alınır ben söylenırım gevezeyım de bıraz :) o da gider bi köşeye oturur bitti mi der bitti derim e bi öp de barışalım o zaman der :)
bencede ölmez eşim iki gndür yok ve ben onu özlediğimden çıldırıyorum o da aynı şekilde. iyiki evlenmişiz diyorum yaşadığımız yer zaten küçük biri görecek laf olacak diye kuytu köşe buluşuyorduk şimdi ise hep yanımda aşk ölürmüş oymuş buymuş ben hiç inanmam ben o yanımdayken bile özlüyorum ona dokunmadan duramıyorum her gün daha fazla seviyorum ve her gün bi kat daha fazla aşık oluyorum gerçekten bi sebep çıkıyo aşık olduğunu anlamaya veya seven insan aşkı tazeleyecek bi sebep buluyor kendine 22 haftalık hamileyim ve ondan bi parçayı içimde büyütmenin mutluluğunu yaşıyorum ve kendimi çok şanslı hissediyorum...
Son düzenleme:
ben de aynı fikirdeyim ,gerçek aşk asla ölmez ,ama günümüzde herkes kendini aşık sanıyor ,her önüne gelene seni seviyorum diyor ,aslında yüzde 90 sahte aşklar yaşıyoruz ve bunu aşk ,sevgi sanıp evleniyoruz ,sonrasında da evlilik aşkı öldürdü diye suçu evliliğe atıyoruz ..suç evlilikte değil bizde ..biz birşeyi gerçek anlamda yaşıyorsak o hiçbir zaman bitmez ,gün geçtikçe çoğalır ..
4 yıla yakındır evliyim ,eşimi 7 yıldır tanıyorum ,hala ilk günki heyecanı hissediyoruz birşey eksilmedi, her geçen gün daha çok artıyor..
Evli değilim, nişanlıyım henüz.. Fakat ben bu evlilikte herşeyin rutine girmesi konusunda, bu durumun çiftlerin elinde olduğunu düşünüyorum.
Aşk zaten şu süreçte bile ölüyor denilebilir, aşk nedir ki? Önce onu tanımlamak lazım, meşhur bir söz var bilirsiniz, "kavuşamazsan aşk olur!" o hesap.
Yani öyle ya da böyle, çiftler elinde olan birşey, senin nişanlın ile aranda olan diyalogla da alakalı.
Birşey soracağım, ne kadar açık davranıyorsun nişanlına veya o sana ne kadar açık davranıyor fikirler açısından?
Bu çok önemli, biz mesela nişanlımla etrafımızı gözlemleyip bu konuda karşılıklı yorumlar yapabiliyoruz.
Bak şunlar evlendi ama şöyle oldular, bazen nişanlım diyor "evlenen arkadaşımı iyi görmüyorum, çocuk evlendikten sonra değişti, daha bi mutsuz sanki" gibi yorumlar yapabiliyor.
Ardından da biz öyle olmayalım, monotonlaşmayalım, hep bu şekilde bir birimize olan sevgimizi saygımızı ve davranışlarımızı koruyalım diyor.
Mesela biraz abes kaçacak ama, eşinin yanında geğirmek, osurmak, karnını kaşımak, saç baş dağınık gezmek vs. gibi unsurlar karşındaki kim olursa olsun senden soğutur.
ama bu tek taraflı değil, bunu kadında yapsa erkekte yapsa karşı taraf ister istemez bir suratını buruşturup "bu da ne şimdi yaaa" şeklinde içinden geçirir, yanındakine hissettirmese de, der bunu. Hepimiz deriz.
Sevgili iken nasıl kendinin eksi noktalarını karşındakine hissettirmemek için elinden gelen çaba ve özeni gösteriyorsan, aynı şekilde devam etmek gerekiyor.
Sanırım ben bu konuda biraz şanslıyım, bu konuları direk nişanlım ile konuşup hem fikir olabiliyoruz.
Eğer evlendiğinde de sevgili veya nişanlı iken yaşadığın heyecanı kaybetmek istemiyorsan, davranışların hayatın ve yaşantını da aynı şekilde idame ettirmeye çalışacaksın.
Mesela ben çalışıyorum, nişanlım ile konuştuğumuzda ikimizinde düşüncesi, evlendikten sonra bile kendi arkadaşlarımızla kendimize özel zamanlarımızın mutlaka olması gerektiği yönünde.
Ne olursa olsun, bir gün ben kız arkadaşlarımla buluşup görüşeceğim, aynı şekilde eşimde kendi arkadaşları ile buluşup görüşecek.
Sosyalleşmek çok önemli .
Benim gözlemlediğim bir çok evlilikte, kadının varı yoku eşi, çocukları, iki aile arasında dokuduğu mekik.
Bunun haricinde kendisine zaman ayırmıyor, kendi arkadaşları ile sadece onlar evine ziyarete gelirse veya eşi ile çift olarak görüştüğü kişilere giderse sosyalleşiyor.
Bu çok yanlış bence. Kişi çalışsın veya ev hanımı olsun, fark etmez, maddiyatla alakalı da bir durum değil, kendi sosyal hayatı olmalı bence. Eve tıkılıp kalmamalı, sorunlar içinde boğuşmamalı devamlı.
Annelerimizden pay biçmek gerek, yıllarını verdiler eşleri için, kayınvalideleri-kayınpederleri için, evlatları için ve hatta yeri geldi komşuları için.... Kime ne oldu? Hiç...
Annelerimiz hayatlarını çabuk tüketip, kısa zamanda dert sahibi olup, bezgin oldular. Başka olan birşey yok.
Evliliği, evlilikten önce daha doğrusu bir KADINI bu öldürüyor bence. Yaşadığı sıkıntılar, üzüntüler ve bütün fedakarlıklarına karşı görmüş olduğu memnuniyetsizlikler...
Herneyse, konu nereden nereye geldi...
Kısaca bu monotonluğu - sıradanlığı yenmekte, buna kapılmakta çiftlerin elinde.
Açık açık bir biri ile konuşabildikten, bu konuları tartışıp bir birinin haklı ve haksız taraflarını analize ettikten sonra, ne aşk, ne sevgi, ne de arzu biter.
İnşallah herşey gönlümüze göre olur...u
Kendimi de biraz yermem gerekirse, uzaktan konuşması kolay tabii ki benim için
daha evlenmedim. Nedir ne değildir, ne unsurlar faktörler var işin içinde bilemiyorum tabii.
En azından elimden geldiğince kestirmeye çalışıyorum ama ne kadar konuşsamda boş.
Nacizane fikrimi paylaşmak istedim.
Herkese sevgiler
Aşk zaten şu süreçte bile ölüyor denilebilir, aşk nedir ki? Önce onu tanımlamak lazım, meşhur bir söz var bilirsiniz, "kavuşamazsan aşk olur!" o hesap.
Yani öyle ya da böyle, çiftler elinde olan birşey, senin nişanlın ile aranda olan diyalogla da alakalı.
Birşey soracağım, ne kadar açık davranıyorsun nişanlına veya o sana ne kadar açık davranıyor fikirler açısından?
Bu çok önemli, biz mesela nişanlımla etrafımızı gözlemleyip bu konuda karşılıklı yorumlar yapabiliyoruz.
Bak şunlar evlendi ama şöyle oldular, bazen nişanlım diyor "evlenen arkadaşımı iyi görmüyorum, çocuk evlendikten sonra değişti, daha bi mutsuz sanki" gibi yorumlar yapabiliyor.
Ardından da biz öyle olmayalım, monotonlaşmayalım, hep bu şekilde bir birimize olan sevgimizi saygımızı ve davranışlarımızı koruyalım diyor.
Mesela biraz abes kaçacak ama, eşinin yanında geğirmek, osurmak, karnını kaşımak, saç baş dağınık gezmek vs. gibi unsurlar karşındaki kim olursa olsun senden soğutur.
ama bu tek taraflı değil, bunu kadında yapsa erkekte yapsa karşı taraf ister istemez bir suratını buruşturup "bu da ne şimdi yaaa" şeklinde içinden geçirir, yanındakine hissettirmese de, der bunu. Hepimiz deriz.
Sevgili iken nasıl kendinin eksi noktalarını karşındakine hissettirmemek için elinden gelen çaba ve özeni gösteriyorsan, aynı şekilde devam etmek gerekiyor.
Sanırım ben bu konuda biraz şanslıyım, bu konuları direk nişanlım ile konuşup hem fikir olabiliyoruz.
Eğer evlendiğinde de sevgili veya nişanlı iken yaşadığın heyecanı kaybetmek istemiyorsan, davranışların hayatın ve yaşantını da aynı şekilde idame ettirmeye çalışacaksın.
Mesela ben çalışıyorum, nişanlım ile konuştuğumuzda ikimizinde düşüncesi, evlendikten sonra bile kendi arkadaşlarımızla kendimize özel zamanlarımızın mutlaka olması gerektiği yönünde.
Ne olursa olsun, bir gün ben kız arkadaşlarımla buluşup görüşeceğim, aynı şekilde eşimde kendi arkadaşları ile buluşup görüşecek.
Sosyalleşmek çok önemli .
Benim gözlemlediğim bir çok evlilikte, kadının varı yoku eşi, çocukları, iki aile arasında dokuduğu mekik.
Bunun haricinde kendisine zaman ayırmıyor, kendi arkadaşları ile sadece onlar evine ziyarete gelirse veya eşi ile çift olarak görüştüğü kişilere giderse sosyalleşiyor.
Bu çok yanlış bence. Kişi çalışsın veya ev hanımı olsun, fark etmez, maddiyatla alakalı da bir durum değil, kendi sosyal hayatı olmalı bence. Eve tıkılıp kalmamalı, sorunlar içinde boğuşmamalı devamlı.
Annelerimizden pay biçmek gerek, yıllarını verdiler eşleri için, kayınvalideleri-kayınpederleri için, evlatları için ve hatta yeri geldi komşuları için.... Kime ne oldu? Hiç...
Annelerimiz hayatlarını çabuk tüketip, kısa zamanda dert sahibi olup, bezgin oldular. Başka olan birşey yok.
Evliliği, evlilikten önce daha doğrusu bir KADINI bu öldürüyor bence. Yaşadığı sıkıntılar, üzüntüler ve bütün fedakarlıklarına karşı görmüş olduğu memnuniyetsizlikler...
Herneyse, konu nereden nereye geldi...
Kısaca bu monotonluğu - sıradanlığı yenmekte, buna kapılmakta çiftlerin elinde.
Açık açık bir biri ile konuşabildikten, bu konuları tartışıp bir birinin haklı ve haksız taraflarını analize ettikten sonra, ne aşk, ne sevgi, ne de arzu biter.
İnşallah herşey gönlümüze göre olur...u
Kendimi de biraz yermem gerekirse, uzaktan konuşması kolay tabii ki benim için
daha evlenmedim. Nedir ne değildir, ne unsurlar faktörler var işin içinde bilemiyorum tabii. En azından elimden geldiğince kestirmeye çalışıyorum ama ne kadar konuşsamda boş.
Nacizane fikrimi paylaşmak istedim.
Herkese sevgiler
slm herkese bugün nazar değdi bize kızım babaannesiyle oynuyodu su almak için dışarı çıkmış kızımda çekyattan düşmüş çığlık atarak getirdi annem baygın kucağıma verdi çıldırdım resmen dünyam tersine döndü hastahanelerdeydik bugün çok şükür bir şey çıkmadı korkmuş ondan öle olmuş ama hani derlerya hayat film şeridi gibi gözünün önünden geçer gerçekmiş şimdi rahat yazıyom sabah delirdik eşimle ben allah düşmanımı evlat acısıyla sınamasın
Amin, geçmiş olsun canım, Rabbim bir daha göstermesin..
Bence de evlilik aşkı öldürmez, iş kişilerde bitiyor.. Aşk demek devamlı heyecan demek değildir.. Ara ara heyecan durumları yine yaşanır ama sürekli bir şeye ya da birine heyecan göstermek doğamıza aykırı bir kere 'alışma' gibi bir özelliğimiz var..
Aşk çok sevmektir, onsuz olamamaktır, onu görmekten onun yanında olmasından mutlu olmaktır, hep sevdiğinin iyiliğini, mutluluğunu düşünmektir.. Bunları hissediyorsanız aşkınız ölmemiştir, hissetmiyorsanız da suç evliliğin değil; sizin, eşinizin ya da her ikinizindir...
