Farkettiğim bazı şeyler

whitesneaker

Popüler Üye
Kayıtlı Üye
10 Haziran 2017
733
1.134
30
Herkese merhaba,
Şimdiden beni dinlediğiniz için bu iç dökmeye ortak olduğunuz için teşekkür ederim.

Hanımlar ben bir şey farkettim. Ben hayatım boyunca sevdiğim insanların hep iyilik halini istedim pek çoğunuz gibi. Ama pek çok sağlıklı insandan farklı olarak bunun için çok çabaladım. Biri zor durumdaysa yardım talebi yoksa bile koştum. Bunu o kadar fazla yaptım ki alma verme dengesini kaybettim. Kalbimde yer edinen herkesle alma verme dengemi sağlayamadım. Birşeyler hep çoktu bende. Çok vicdanlıydım, çok ince düşünendim. Sevdiğim kişilere karşı sınırlarımı çok esnettim. Ve ben bunları yaparken pek çoğunda farkında dahi değildim. Ve bunlara karşılık en az benim kadar görmediğimde ise çok üzülürdüm. Polyanna veya prenses biri de değilim aksine dişli biriyimdir.
Mobbing hissettiğim, taktir edilmediğim çok çalıştığım ama eleştirildiğim bir şirkette 2 yıl çalıştım ve sonunda pes ettim. Aslında beni çok iyi geliştiren bir şirketti. Altımda çalışan 4 personel vardı ve üst yönetime sürekli raporlama yapıyordum. Ama daima mutsuz uyanan, neredeyse ağlayarak işe giden biri olmuştum. Psikolojik olarak çok zorlandım. Daha sakin hem psikolojimi toparlayabileceğim hem de kafamın rahat olması ile akademik ve yabancı dilimi haricen geliştireceğim bir işe girdim. Beni eski şirketim kadar geliştirmiyor.
Bütün bunları düşündüğümde beni mutsuz eden, sürekli iyilik yapmak için çırpınan biri olmamın nedeninin onaylanma ihtiyacı olduğunu farkettim. Tüm sevdiklerime karşı çok hassasım çok iyiyim çünkü onaylanmak istiyorum. Eski iş yerimde beni yıpratan şey ise onaylanmamaktı. Ben hayatımı onaylanmak için yaşıyorum. Bunu farkettim ve aydınlandım. Yıllar önce gittiğim bir psikologda buna benzer bir şey çıtlatmıştı o zaman anlayamamıştım ama şimdi anlıyorum. Bu bilgiyle ne yapacağım onu da bilmiyorum. Belki onlarca psikolojik alt metni var ama şuan psikoloğa gidecek durumum maalesef ki yok.
Belki kendimi ifade edemedim. Belki örneklerim yetersiz. Belki düşünsem onlarca örnek verebilirim.

Siz hiç bu durumu yaşadınız mı ? Ben farklı yorumluyor olabilir miyim ? Alma verme dengenizi nasıl sağlıyorsunuz ?
 
benim alma verme dengem sudur. ÖNCE BEN. her zaman bencil olarak görüldüm ama bence en sağlam yöntem bu. her zaman önce kendimi düsünürüm. beni zarara sokmayacak, benim hayatımı kötü etkilemeyecek sekilde yardım isteyen herkese yardım ederim.
ama yardım talebi olmayan kimseye de koşmam. insanlar ne yazık ki bunu anlayamıyor ve sizi kullanmaya başlıyor. cevremdeki herkes de beni böyle bilir ve tanır. o yüzden de bu sınırlarda yardım isterler. bence siz de önce kendinizi düsünün
 
Ben egoist olmamak için kendimi zor tutuyorum gerçekten. O kada başkaları umrumda değil. O kadar sadece kendi istediklerimi yapınca mutlu oluyorum ki. Hatta aykırıysa fikirlerim hareketlerim daha da haz alıyorum sanki herkes gibi olmadığım için. Bunu da sağlıklı bulmayanlar elbette çoktur. Zaten çevremde az insan var bundan dolayı. Kötü bi arkadaşım belki. Ama yalnızlık bu ülkede kesinlikle daha az dedikodu -statü ne olurda olsun- ve daha az dert bence.

Farkettiysen halini ufak ufak sırf birine mutluluk verir diye yaptığın şeyleri bırak. Tabi ki iyi insan olmaya devam et ama detaylı düşündüğünü farkedince durdur kendini.
 
Ailede sevgiyi ancak öyle alabildiğiniz bilinç altına yerleştiği için büyüdükçe onaylanmak istediniz belki de. Ben de mesela hep başarılı olmam lazım, başarılı olursam sevilirim, sevmeye değer görülürüm şeklinde öğrenmişim.
Vicdanlı ve yardımsever olarak sizin gibiydim , özellikle aileme dost bildiğim insanlara hep verici oldum. Maddi manevi elimden geleni yaptım. Lakin 34 yaşımda kayış koptu. Psikolog seansları ile farkettim çoğu şeyi. İfade etmeyi , kafamda üzen düşünce varsa konuşmayı seçtim. Lakin yıllarca senin her şeyi kabul eden tavrın olduğu için anlattığında insanlar hemen anlamayacaktır. Vermemeyi öğrendim ben.
Neden diye soruyorum artık .
 
Onaylanmak takdir edilmek sürekli yaparsın sen başarırsin sen halledersin nefret ediyorum tüm bunlardan çünkü bunun meaili sen gerizekalisin herkese koşarsın ama biz sana iki tatlı söz söyleyip gazlayip uzaktan izleriz demek.Yasadigim tecrübeler böyle hissettirdi bana artık kimsenin onayına ihtiyacım yok ben zaten her işimi kendim hallederim ve en iyisi yaparım bunun için birilerinin onaylamasini beklemiyorum diyorum
 
Bana hayat şunu öğretti; gerçekten iyi, vicdanlı olan insanlar bunu sesli bir şekilde dile getirmezler.

Yani bir insan "ben iyiyim" diyorsa; kafamda soru işaretleri belirir.
 
onaylanma ihtiyacını azaltmak için destek almak şart
ben özel hayatımda değer verdiklerime karşı vericiyim maalesef
ama bunun altında yatan şey onaylanma ihtiyacı değil bende. ben aşırı vicdanlı oluyorum, merhamet ediyorum vs
ammmaaa
iş hayatında aslaa verici değilim
kesinlikle talep edilmediği sürece yardımcı olmam
kimsen hatasını üstlenmem. ifşa da etmem ama üstlenmem
geçenlerde maddi bi konuda inanılmaz moralim bozuldu iş yerine
zaten olmayan vericiliğim iyice sıfıra indi. asla katma değer yaratmak istemiyorum
rutin işleri yapıp geçiyorum ne kadar ekmek o kadar köfte
onaylamalarıyla da işim yok zaten beni değerlendirip nitelendirebilecek insanlar onlar değil
isterse onaylamasın, isterse desin ki sino'nun yaptığı iş b.k gibi olmuş
o maaşa anca b.ktan hallicesi olur zaten der geçerim.
daha iyisini isteyen, daha iyi para verir kardeşim
kimse kusura bakmasın
 
Ben egoist ve bencil biriyim kendimden başka hiç kimse umrumda değil. Sadece kendimi mutlu etmek için yaşarım. Sırf birileri beni onaylasın diye çaba sarf etmem.
 
Biri zor durumdaysa yardım talebi yoksa bile koştum.
Bir kişi bir zorlukla karşılaştığı zaman, o olay kişinin sınavı olabilir.

Konu çok küçük de olabilir hiç önemli değil. Burada çok önemli olan şey şudur ki; siz orada kişinin sınavına müdahale ediyorsunuz. Kişi sizin yüzünüzden benzer bir durumu tekrar yaşamak zorunda kalıyor. Bununla beraber, siz karma oluşturuyorsunuz ki bu hiç güzel değil.

Özet olarak bir kişi bizden yardım isterse elimizden geleni yapalım, Ancak koştur koştur biz çözersek arka planda işler çok farklı çalıştığı için şüphesiz sıkıntı olacaktır.

Her zaman için makul vicdanlı olmak zorundayız.

Onaylanma ihtiyacınız da herhalde özgüven kaynaklı. Nasıl yükseltmeniz gerektiğini bildiğinizi düşünüyorum.
 
X