Ben de bas edemiyorum
biriyle basetseniz bitiremezsiniz yoruldugunizla kalirsiniz. 
Akrabalarda Yok da arkadaş çevresi dolu gerçi arkadaşlık diye bir şey kaldı mı tartışılır
bas edemıyorum dırek uzak duruyorum
Ben de benzer bir sorun yasadim ve ayrildim oradan .ayrilirken aglamistim istemeden.cunku yenildigimi hissetmistim beni gulumseyerek ugurlamislardi.neredeyse tum yanaklari yirtilacakti gulumsemekten.
Kadin kadina yapiyor bunu ozellikle! Erkek calisma arkadaslarimla hic sorun yasamadim.neden boyle yapiyorlar ki.bu dunya kucuk omrumuz kisa zaten.kimse kimsenin ne isini aliyor elinden ne rizkini..Ama cidden soguttular.yurt disinda calisabilsem keske.belki oradaki insanlar daha soguk ama is ahlaki buradan iyi.gidenler geri donmuyor hem kazanclari iyi hem de huzurlari
Öncelikle bilmeniz gereken şey; Kimse sizden üstün değildir ve kimsenin sizi üzmesine ASLA izin vermeyin. Zaten ses kaydı almış dediğinizde arkanızdan konuşanlar bir bir kendilerini belli edecektir. Daha sonra da üzülüp o kişilere dönün melek gibi hiç bir şeyden haberiniz yokmuş gibi üzülün. Tabi bu en zor durumda kullanmanız gereken yöntem. Birileri ayağınızı kaydırmak için her zaman bir şeyler yapabilir. Sizde kuzu kuzu bekleyip bugün ne yapacaklar diye düşünmeyin. Bunların hiç biri işinize yaramıyorsa belli ki o bordo bereli 
O kişilerden uzak turun.Ya etraf bunlardan kaynıyor, bana pozitif ol diyor kadın ama imkan olsa beni boğacak, korunmak lazım.Bu konulardan bir zaman önce bende muzdariptim. Akrabalarımdan tutun, lise/üniversite arkadaşlarım ve daha sonra iş hayatımda bu tarz insanlarla karşılaştım. Ben çalışmaya lise son sınıfta başladım. Üniversite okurkende çalışıyordum sürekli böyle ortamlarda bulundum. Yaşım küçük olduğu için benden bilgisiz ve tecrübesiz kişilerin yaptıklarıyla zamanım geçti. Çekememezlik fesatlık dediğiniz gibi arkadan iş çevirmeler vs vs. Üniversite üçüncü sınıftan beri bu konuda kendimi eğittim ve çok başarılıyım diyebilirim. Bu tarz olaylarla paş etmede %90 etkili yöntemlerim var.
Öncelikle karşımdaki kişiyi gözlemliyorum . Bu sürede karşı tarafa gayet zarif nazik her zaman olduğum gibi güler yüzlü iyi niyetli oluyorum. Bana ilk yanlışı yaptığında ya da ilk izlenimi verdiğinde gayet nazikçe susuyorum. Ama kafamın köşesine yazıyorum. Normalde her zaman ilk tepki önemlidir derim. İnsanlar ilk tepkiye göre karşı tarafı yargılar. Tepkisiz kalmamın anlayışlı olmamın nedeni; bu kişi beni tanımadan bana karşı doldurulmuş olabilir. Yani belki de hiç yapmadığım şeyleri yapmışım gibi anlatıp beni o kişinin gözünde kötü göstermiş olabilirler. Zaten bu tepkinize göre o kişi sizin hakkınızda ya ''Hani bu kıza kötü, cazgır işte bla bla diyolardı gayet hanım efendi dediğime cevap bile vermedi'' der ya da ''Bak bu sessiz ben bunu daha da ezerim, kolay lokma'' diye düşünür. İkinci defa bu kişi ya da kişilerden bir kötülük görürsem eğer akrabalarımsa bu durumu toplu olan yerlerde ''Ya Ezgi, Fatma adı artık neyse sen geçen bana şunu şunu söyledin bunu bunu yaptın ama ben sana karşı çok iyi niyet besliyorum. Sen neden bana böyle yaptın da küçük düşürdün'' diyorum. Herkes hem olayın aslını öğreniyor hemde o soruyu beklemediğinden o kişi bir kızarıyor morarıyor ne diyeceğini bilemiyor. Eğer dolduruşa geldiyse yanındaki kişileri bahane edemeyeceğinden ''Sen yanlış anlamışsın. Yok öyle yapmadım'' vs diyip paçayı kurtarmaya çalışıyor. KV'de KP vs gibi sorunlarsa gayet güler yüzlü nazik bir şekilde başkalarını örnek göstererek alt edebilirsiniz ya da eşinizi bahane ederek onlara laf sokabilirsiniz. Mesela KV'niz sizin yemeklerinizi beğenmiyor ve sürekli söyleniyor. ''Ay annecim geçen dedim ki Serdar'a(eşinizin ismi neyse) annen çok güzel karnıyarık yapıyor bir gün rica edelimde bizim için yapsın. Akşam yemeğine gidelim dedim Serdar'da sağolsun dedi ki eskiden annemin yemeklerini seviyordum onlara alışıktım şimdi senin yemeklerinden başka yemek yiyemiyorum hayatım. Ay anne bir mutlu oldum oğlunu ne güzel yetiştirmişsin senin gibi kayınvalide herkesin başına'' vs gibi. Hem övmeli hem gömmeli laflar edeceksiniz. Karşı taraf size nasıl geliyorsa sizde karşı tarafa öyle davranıp yerini bildirirseniz 1 yapar 2 yapar 3. de ben bununla uğraşamam diyip pısar gider karışmaz. Haa her şeye rağmen hala devam ediyorsa en iyi yol o kişiden uzaklaşmaktır. İş yaşamında da eğer eminseniz ses kaydı alın. ''Telefonum bozuldu kendi kendine bir yerlere giriyor'' diyin. Daha sonra da onların yanında ''aaa ses kaydı almış hafızamda yer kaplayacak ya'' diye üfleyip püfleyin sonra da ''sileyim yer tüketmesin diyin'' ses kaydını başlatın ''şuna bakın silmeye de silmiyor'' diyip herkesin içinde telefonunuzda dalga geçin ve o kişilerin dediklerini herkesin içinde dinletin
Harikasiniz vay beBu konulardan bir zaman önce bende muzdariptim. Akrabalarımdan tutun, lise/üniversite arkadaşlarım ve daha sonra iş hayatımda bu tarz insanlarla karşılaştım. Ben çalışmaya lise son sınıfta başladım. Üniversite okurkende çalışıyordum sürekli böyle ortamlarda bulundum. Yaşım küçük olduğu için benden bilgisiz ve tecrübesiz kişilerin yaptıklarıyla zamanım geçti. Çekememezlik fesatlık dediğiniz gibi arkadan iş çevirmeler vs vs. Üniversite üçüncü sınıftan beri bu konuda kendimi eğittim ve çok başarılıyım diyebilirim. Bu tarz olaylarla paş etmede %90 etkili yöntemlerim var.
Öncelikle karşımdaki kişiyi gözlemliyorum . Bu sürede karşı tarafa gayet zarif nazik her zaman olduğum gibi güler yüzlü iyi niyetli oluyorum. Bana ilk yanlışı yaptığında ya da ilk izlenimi verdiğinde gayet nazikçe susuyorum. Ama kafamın köşesine yazıyorum. Normalde her zaman ilk tepki önemlidir derim. İnsanlar ilk tepkiye göre karşı tarafı yargılar. Tepkisiz kalmamın anlayışlı olmamın nedeni; bu kişi beni tanımadan bana karşı doldurulmuş olabilir. Yani belki de hiç yapmadığım şeyleri yapmışım gibi anlatıp beni o kişinin gözünde kötü göstermiş olabilirler. Zaten bu tepkinize göre o kişi sizin hakkınızda ya ''Hani bu kıza kötü, cazgır işte bla bla diyolardı gayet hanım efendi dediğime cevap bile vermedi'' der ya da ''Bak bu sessiz ben bunu daha da ezerim, kolay lokma'' diye düşünür. İkinci defa bu kişi ya da kişilerden bir kötülük görürsem eğer akrabalarımsa bu durumu toplu olan yerlerde ''Ya Ezgi, Fatma adı artık neyse sen geçen bana şunu şunu söyledin bunu bunu yaptın ama ben sana karşı çok iyi niyet besliyorum. Sen neden bana böyle yaptın da küçük düşürdün'' diyorum. Herkes hem olayın aslını öğreniyor hemde o soruyu beklemediğinden o kişi bir kızarıyor morarıyor ne diyeceğini bilemiyor. Eğer dolduruşa geldiyse yanındaki kişileri bahane edemeyeceğinden ''Sen yanlış anlamışsın. Yok öyle yapmadım'' vs diyip paçayı kurtarmaya çalışıyor. KV'de KP vs gibi sorunlarsa gayet güler yüzlü nazik bir şekilde başkalarını örnek göstererek alt edebilirsiniz ya da eşinizi bahane ederek onlara laf sokabilirsiniz. Mesela KV'niz sizin yemeklerinizi beğenmiyor ve sürekli söyleniyor. ''Ay annecim geçen dedim ki Serdar'a(eşinizin ismi neyse) annen çok güzel karnıyarık yapıyor bir gün rica edelimde bizim için yapsın. Akşam yemeğine gidelim dedim Serdar'da sağolsun dedi ki eskiden annemin yemeklerini seviyordum onlara alışıktım şimdi senin yemeklerinden başka yemek yiyemiyorum hayatım. Ay anne bir mutlu oldum oğlunu ne güzel yetiştirmişsin senin gibi kayınvalide herkesin başına'' vs gibi. Hem övmeli hem gömmeli laflar edeceksiniz. Karşı taraf size nasıl geliyorsa sizde karşı tarafa öyle davranıp yerini bildirirseniz 1 yapar 2 yapar 3. de ben bununla uğraşamam diyip pısar gider karışmaz. Haa her şeye rağmen hala devam ediyorsa en iyi yol o kişiden uzaklaşmaktır. İş yaşamında da eğer eminseniz ses kaydı alın. ''Telefonum bozuldu kendi kendine bir yerlere giriyor'' diyin. Daha sonra da onların yanında ''aaa ses kaydı almış hafızamda yer kaplayacak ya'' diye üfleyip püfleyin sonra da ''sileyim yer tüketmesin diyin'' ses kaydını başlatın ''şuna bakın silmeye de silmiyor'' diyip herkesin içinde telefonunuzda dalga geçin ve o kişilerin dediklerini herkesin içinde dinletin
iste boyle olmak lazim .Hayata erken atilmak, kendi ayaklari uzerinde erken durmaya baslamak insani daha guclu yapiyor iste boyle
