monalazo,
sizden 6 yaş küçük bir kadınım, aşkı tanırım, beni yanlış anlamayın ama sizin tabirinizle aşık ve hüsrana uğramış bir kadın, aşkını ve hüsranını açtığı konuyu okuyanlara hissettirebilir, aşk romanlarının da okuyucusuna o hissi geçireni makbuldür çünkü aşk iliğine kemiğine kadar hissetmektir, bir insana aşık olmak için, ona olan aşkınızı tasvir etmek için illa onu görmeniz gerekmez sizin aptalca dediğiniz romantik sözler bile içinizi ısıtır, ki gerçek aşkı yaşıyor olsaydınız ve bunu hissediyor olsaydınız romantik sözler size bir şiirin mısraları, içinizi ısıtan bir şarkının sözleri gibi gelirdi.
Aşkın romantizmi toyluk da olur demeyin sakın inanmam, aşkın yaşı yoktur, yaşınız kaç olursa olsun, aşka hasretseniz, aşka aşıksanız ve aşk istiyorsanız hayalinizde bir mecnun yaratabilirsiniz, onun bir bakışı, bir gülüşünü hayal etmek bile kalbinizin ritmini değiştirir, hayal ettiğiniz o gözlerde kaybolursunuz, onunla uyumak onunla uyanmayı hayal edersiniz, kalp atışlarında isminizi ararsınız, her aklınıza geldiğinde yanında olabilmek için dünyaları verirsiniz, bazen aklınıza size söylediği bir söz gelir gülümserken bulursunuz kendinizi, aklınız ve kalbiniz arasında gidip gelirsiniz, duygularınız karışır, onu bir başkasıyla düşünmek dahi içinizi acıtır.
Hele de sizin gibi imkansız aşk yaşıyor olsam acıma çaresizliğime kelimeler yetmezdi zira aşk güçlü bir duygudur, tabii gerçek bir aşksa, bir kadın aşık olmuşsa kendini sizin tasvir ettiğiniz gibi anlatmaz, siz sanki aşkı yüzeysel ve dışarıdan anlatır gibi yazmışsınız içinde duygu yok, siz aşık değilsiniz belki hoşlanmak, belki etkilenmek ama aşk değil yaşadığınız.