Gözyaşı şişelerini bilir misiniz?
Asırlardır farklı medeniyetlerce farklı zamanlarda,
bazen ölünün arkasından dökülen ve mezara gömülen acı gözyaşları için,
bazen savaşlara ve uzaklara giden baba ve kardeş için,
bazende birgün gelir ümidiyle bırakıp giden veyahut hiç ümit vermeyen sevgili için dökülen gözyaşlarını saklamak için yapılan zarif ince ve ufak kaplardır.
gözyaşı dolu olan bu şişeler, sevginin, özlemin, hasretin bir göstergesiydi,
günümüzde herşey gibi iyice dejenere olan gözyaşlarıda artık bu şişelere saklanmıyor,
kısa süreli bir hüznün sonunda bir kağıt mendile silinip buruşturularak bir köşeye atılıyor.
Birde güzel hikayesi vardır;
Mezomorta Hüseyin Paşa seferden döndüğünde hanımı Hanife Hatun, Hüseyin Paşayı kapıda karşılar.
Beklerken biriktirdiği göz yaşlarını Hüseyin Paşanın ayaklarının dibine kapı eşiğine döker.
Hüseyin Paşa basmaya kıyamaz ve Hanife Hatun'un elinden aldığı şişeden bir damlayı Hanife Hatun'un yanak üstüne damlatır.
Daha sonra ordaki damlayı dudaklarıyla alır.
Allah senin hasretini bir daha göstereceğine şu damlaya muhtaç bıraksın razıyım der ve sarılırlar.(Alıntıdır.)
ben eşim askere gittiğinden beri biriktirecek olsam ev dolardı sanırım:)
Allah ağlatmasın elbette ama kimler için biriktirirdiniz bakalım?