Bir de şu var gebeliğin de tadını çıkarabilmek önemli bir şey. Hafta sonu hava o kadar güzelken ve doktor günde 40 dk yürüyüş vermişken evde tablet başında spor yapmaya çalıştım. Yakın arkadaşlarımıza gebelik haberini yüzyüze veremedik, telefonda konuşmak zorunda kaldık. Korkumdan hastaneye gidemiyorum dünyanın parasını verip muayenehaneye gidiyorum. Muayenehaneye gidemeseydim riski azaltmak için kontrollere eşim giremeyecekti, bebeğinin ilk hareketlerini göremeyecekti. Şu anda da zaten maske, eldiven derken kontroller keyiften ziyade büyük operasyona ve stres kaynağına dönüştü. Daha bebeğime bir çöp almayı geçtim alıcı gözle bir bebek mağazasının vitrinine bakamadım. Bir şey alamıyorum bari öreyim, hem de deşarj olurum dedim 1 haftadır ipler teslim edilmiyor ki böyle lüks bir şey için insanları meşgul ettiğim için de kendimi suçlu hissediyorum. Artık göbeğim büyüyor, bi hamile kotunu nerden nasıl alırım bilmiyorum. Alsam bana kaç günde gelir, geldi diyelim bana uyar mı, olmazsa nasıl iade ederim... bir de benim hamileliğim çok sorunsuz geçiyor, belki bu saydıklarımın hepsi çok hafif şeyler. Bir de ağrılarım, kanamam vs. olsaydı hayat zehir olurdu.