her aile evi dışarıdan daha mı iyidir gerçekten?

Bence halandan rica et . Babanla konuş tamam derse rica et mutlaka
ama halam sonra başımıza kakıyor yaptığı her şeyi. bir keresinde 10k para vermişti babama ama babam istememiş halam da sen yeni iş kurdun al al demiş. sonra biz TV almıştık yeni bize dedi ki sizin borcunuz var neden öyle harcama yapıyorsunuz dedi. şoke olmuştuk. ben şimdi halamın evinde kalırsam annem ve ablalarım başımın etini yer ki ben de halamın başımıza kakmasından korkmuyor değilim.
 
Anladığım kadarıyla halan şu an burda degil. Almancı yani? Aslında evi güvenli bir yerde ise neden olmasın ki? Ama kilidi başkasında varsa diye tedbir almalı kilidi degistirmlisin. Çünkü gurbetciler illa birilerine anahtar bırakırlar ve bırakıp unutmuş olabilirler. Komşu vs 🤔

Olmuyorsa da olmasın. Sen şartları zorlaaaa ve dersini o evde çalış.

90 m² evde 3 kardes büyüdük. 4. Kardesim ben lise sonda iken oldu. Onu ayagimda sallar ders çalışırdım.Evde babaannem felcli ve alzheimerdi. Ve ayrıca kocasında boşanan şizofren raporlu teyzem bizde kalıyordu. Kendi kendine gülüyordu. Geceleri biza zarar verir korkusuyla uyuyordum
Annem perişan babam perisan. Evde gergin kavgalı bir ortam. Benim de masam odam dolabim yoktu. Ama bir yatağim vardı. Yatagimin basina esyalarimi dizdigimi bilirim. Kalani annemlerin dolapta veya baza altinda olurdu. Yemek masasinda yemek fasli bitsin diye beklerdim. Bitince hemen siler bulasigi toplar hizla derse girisirdim. Kitaplarin üstünde uyurdum. Yerime gecmeye gücüm kalmazdi. Isik gozume vurmasin diye kitabi gozume örterdim. Ses hic bitmezdi. Evde kucukler de vardi. Ergen kardesim hep kavga. Ama hirsla calistim. Okulumu 2. Olarak bitirdim. Unv de iyi bir puanla bititrdim. O zamanlar cok kizar soylenirdim. Simdi donup baktigimda o zor sartlara rağmen beni okutmuslar deyip tesekkur ediyorum. Babam vefat etti.onu cok özlüyorum. Ailene kinlenme. Onune bak. Ne olursa olsun hayatini kur. Evde derse devam
Bir şekilde yatak aldir. Evde ses yapanlar salonda yatsin. Diger oda sana kalsin. Bunun mucadelesini ver. Hayatta basari ve mutluluklar diliyorum kardesim❤


Haa diyeceksin ki böyle zor sartlara ragmen kuzenin sizde nasil kaldi. Kuzenim ben ve kardeslerim mezun olduktan sonra bizde kaldi ☺ ve o zaman annemler kucuk evden çıkmıştı. Simdi ev büyük olsa ne olur? Baba yok :KK43:
Çok güçlü bir insanmışsınız gerçekten ama ben gerçekten bu kadar güçlü değilim... Ne diyebilirim ki bu şartlar da yaşam denen şeylerden bahsedilemez, bunları çekmek zorunda değildiniz bir çocuk olarak bir birey olarak. Buna sebebiyet verenlerin acısı umarım ikimiz içinde çıkar. Aileme kinlenmiyorum ama nefret etmeye başladım, üzülüyorum ve öfkeleniyorum. Maalesef benim bu şartlar altında 1. 2. veya 3. olacak kadar bir zekam da yok. Okutmak bir teşekkür meselesi olmamalı madem yaptılar bizi, bakacaklar kardeşim, okul parasını verecekler, düzgün kılık kıyafet alacaklar, gerekli ortamı sağlayacaklar, sağlayamıyorlarsa kul hakkına zaten giriyorlar. Ben bıktım sabrın da bir sınırı var Allah size çok sabır vermiş. Başınız sağ olsun.
 
Arkadaşlar 1 saat içinde ikinci defa aradım telefondan babamı. Kendimi tutamadım ağladım yine. Her şeyin farkındayım, imkanım o kadar dedi, elimden bu geliyor dedi. Ben de, ben bu dünyaya gelmek istemedim bakamayacaksanız neden yaptınız dedim. Anlattım içime oturan o "ne güzel imkan yaratmış benim kızım" dediği anıyı ve üst katta çalışıp hasta olduğum zamanı. Yüzüne vurdum bir nevi. Suçu anneme atıyor bu sefer, cahil annen var evdeki huzuru sağlayamıyor farkındayım evdekilerle konuşulamıyor hemen ses yükseliyor falan dedi. Ben de madem bunun farkındasın neden daha fazla bana acı çektiriyorsun, mutlu değilim, dedim. Bu sefer sen böyle bana yüklenince üzülüyorum dedi. Ben de dedim ki ben sana daha yaşadığım zorlukların onda birini anlatmadım, ben sana zaten beni yoran hiçbir şeyi anlatmadım hep içime attım dedim. Ben seninle de beni yoran konuları konuşamayacaksam kiminle konuşacağım dedim. Ailemle konuşamayacaksam kime anlatacağım ben bunları dedim. Yok diyor ki bu sefer sen ağlayacak bir durumda da değilsin, kötü değiliz dedi. Ben de dedim ki bunu normalleştirmeyin. Ben şu an normal bir hayat yaşamıyorum. Ben şu an sağlıklı şartlar içerisinde değilim. Sokaktan birisini çevir söyle benim kızım böyle böyle yaşıyor diye o kişi der ki senin kızın evinde mülteci mi der, dedim. Yok bu sefer diyor ki, kızım yurt olsun istedim ama gördün olmadı işte ne yapabilirim ki ben de bilmiyorum, diyor. Dedim ki, ev buldum onu da istemedin. Diyor ki, kızım zippidi insanlar evde kalıyor hep. Banyo ortak, mutfak ortak, sana her şey toz pembe geliyor, ben gurbet gördüm banyo sırası için kavga ettik. Evde olduğundan daha çok yorulursun. Araştırdım evin içinde bir odada iki kişi yatıyor ne idüğü belirsiz. Ben de dedim ki, siz benden ne istiyorsunuz ben bıktım artık sizin problemlerinizle uğraşmaktan, yeter artık gücüm kalmadı. Okulun açılmasına az bir şey kaldı senin kararsızlığın yüzünden yurtlar da yer de bitmiştir dedim. Bir iki yer buldum onlara mail attım dedim. Bu sefer de tamam kızım bir bak bakalım şartlara bir konuş ona göre yurda git diyor. Diyor ki bana o parayı yurda verme taraftarı değilim ben seni bu evden kurtarmak istiyorum yurt dışında yüksek lisans yaptırmak istiyorum dedi. Bütün varım yoğumla senin için çalışıyorum dedi. Ben de dedim ki benim yurt dışında yüksek lisans yapmamı istiyorsun ama bunun için iyi bir ortalamaya iyi bir sosyal hayat ve iyi bir sağlığa sahip olmam gerekiyor. Ben sizlerin yüzünden bunların hiçbirini neredeyse yapamıyorum dedim.( Gano 3,40 ile bitirip İlk 20'ye girdim ama daha iyisi olabilirdi. ama elimden gelen buydu arkadaşlar yani ne yapabilirim artık). sonra dedim ki sen benim evden sıyrılmamı istiyorsun. Sen aile evinden sıyrılmak gibi bir düşüncenin altının nelerle doldu olduğunu anlamdan sizinle daha çok işimiz var hiçbirinizin mantığına güvenmiyorum dedim. Annem gördü telefonda ağlarken, hemen gitmiş ablamlara yetiştirmiş bu sefer ablamlar birbirlerine çatıyor ben de anneme sinirlendim dedim ki sana kim gidip söyle dedi, kim sana bir şey söyledi. Sen eğitemediğin için bu kızlar böyle, sen kavga çıkarmayı seviyorsun ne yaptığının farkında değilsin çünkü cahilsin ve aptalsın dedim. Yani bana bunu da söylettiler artık. Ne belam vardı da siz benim ailem oldunuz dedim. Sinirlendi bu sefer falan, baban bir bok yapmadı ki elinden hiçbir bok gelmedi ki falan diyor. Şerefsiz diyor ben de dedim ki o olmasa kim bakar acaba sana konuşma dedim öyle. Yani yavaş yavaş ben bunlara benzemeye başlıyorum, bıktım ve korkuyorum. Ne yapacağımı da bilmiyorum, Allah canımı da alsa ben keşke kurtulsam. BIKTIM.
Annene hakaret etme. Cidden ileride bin pişman olursun. Babana da üzüldüm. Sen haklısın aslında ama haklıyken haksız duruma düşmüşsün. Başta babanla güzelce konuşup çözüm yolu bulmalıydınız. Hayat herkese adil değil. Biz 1+1 evde yıllarca 5 kişi yaşadık. Bir tane gardolap vardı tüm ailemizde . Onu bile kıyafetlerimiz dolmazdı. Annemler yer yatağında yatardı. Bir kez bile ailemi suçlamadım.

Ben tüm konuyu okudum. Cidden hak da verdim. Kocaman kızlarsınız. 1 oda size yetmez hak verebilirim ama bunu annene aptal salak diyerek dile getirme hakkın yok. Mesela ben senin yerinde olsam gece gündüz kütüphanelerde sürünürdüm yine ortalamamı yüksek tutmaya çalışırdım. Parttime işlere gider harçlığımı çıkarıp kenara atar biriktirirdim . ( döviz,altın , borsa , tl ) seçenek neyse işte. Babama da destek olmaya çalışırdım. Parası olsa da olmasa da.

Zaten babanız sizi yurt dışına çıkarma hayali kurmuş adam sizi tamamen boşlamamış. Zamanında ev almaya kalkmış eviniz küçük diye. Ama onu bişe suçlayıcı konuşmuşsunuz.

Üzgünüm size haklı gördüğüm konular olsa bile anne babanıza çok üzüldüm
 
Annene hakaret etme. Cidden ileride bin pişman olursun. Babana da üzüldüm. Sen haklısın aslında ama haklıyken haksız duruma düşmüşsün. Başta babanla güzelce konuşup çözüm yolu bulmalıydınız. Hayat herkese adil değil. Biz 1+1 evde yıllarca 5 kişi yaşadık. Bir tane gardolap vardı tüm ailemizde . Onu bile kıyafetlerimiz dolmazdı. Annemler yer yatağında yatardı. Bir kez bile ailemi suçlamadım.

Ben tüm konuyu okudum. Cidden hak da verdim. Kocaman kızlarsınız. 1 oda size yetmez hak verebilirim ama bunu annene aptal salak diyerek dile getirme hakkın yok. Mesela ben senin yerinde olsam gece gündüz kütüphanelerde sürünürdüm yine ortalamamı yüksek tutmaya çalışırdım. Parttime işlere gider harçlığımı çıkarıp kenara atar biriktirirdim . ( döviz,altın , borsa , tl ) seçenek neyse işte. Babama da destek olmaya çalışırdım. Parası olsa da olmasa da.

Zaten babanız sizi yurt dışına çıkarma hayali kurmuş adam sizi tamamen boşlamamış. Zamanında ev almaya kalkmış eviniz küçük diye. Ama onu bişe suçlayıcı konuşmuşsunuz.

Üzgünüm size haklı gördüğüm konular olsa bile anne babanıza çok üzüldüm
İnsanların da bir sınır noktası var artık. Gidip boşu boşuna neden evde huzursuzluk çıkarıyor benim annem? Evet, haklısınız, anneme hakaret etmemem gerekiyor bunun için de üzgünüm. Maalesef ben de artık dayanamıyorum. Lütfen gelin ve benim psikolojimle yaşayın bu evde, delirmemek sinirlenmemek elde bile değil. Geçen sırf arka bahçedeki kedilere yem koymak istediğim için annem bana türlü hakaretler sayıp vurmaya kalktı bana, ben o zaman bile bir şey demedim gittim sessizce ağladım. ama artık bıktım ve o an çok sinirliydim. Kimseyi suçlamak istemiyorum ama bu evin bu halde olmasına kimler sebebiyet verdi ve vermeye devam ediyorlar? Her gün küfür tarzında kötü sözler duymak nasıl bir duygu çocukluktan beri hiç hayal edebiliyor musunuz? Her yaz babanızın size yatak alacağım diye yalan söyleyip asla almaması bir çocuk için nasıl bir travma haberiniz var mı? Hayalini kurduğun yatak ve takımını başka bir arkadaşının evinde görmek nasıl ağır bir yük çocuk için anlatabiliyor muyum? Artık onları da geçtim. Kendi evinizde bir değerinizin olmadığını bilerek yaşamak, emeğinizin, çalışmanızın bir değere binmediğini görmek nasıl bir duygudur? Sürekli kavga duymak, kütüphaneye davet ettiğiniz arkadaşlarınızın “ben evde devam edebilirim fazla geçe kalmayayım” cümlelerini duyup ağlamak nasıl bir işkence anlayabilir misiniz? Anne ve babam olacaklar ailem olacaklar peki. Bebekliğimden beri bana yaptıkları tüm kul haklarını düşünüyorum da çıldırmamak elde değil. Ben demişim 1-2 kelime sinirlenerek bu mu tüm mesele? Konudan cımbız etmek... Ben biriktirdiğim paraları yeri geldi babama da verdim. Kızım gücümüz yok dediği hiçbir şeye ısrar da etmedim. Ben sırf ilkokulda yapılacak bir gösteride ek kıyafet alınacak diye çocuk aklımla para gider diye düşünüp o gösteride olmadım ki içimde hale uktedir benim, çok özenmiştim. Şimdi ise paramız var ama bereketimiz yok. Babama da yardım etmişimdir zamanı geldiği zaman ama hiçbir anne-baba benim çocuklarım var zaten diye kafasına göre iş kuramaz. Liseye giden çocuğunuz sizin yerinize mesaiye gitsin bakalım. Yardım etmek buysa. Ortaokulda kasadaydım birisi sahte 200 TL vermiş, ben fark etmedim, bilmiyordum. Babam geldi gördü parayı, tüm kazancımız gitti işte bugün hiç çalışmadık sanki dedi. Nasıl suçluluk duygusu hissettim ben haberiniz var mı? Her gece kasada beklerken uyuşturucu içeni ile uğraşmak, sarhoşu ile uğraşmak... Ben bunlara da eyvallah dedim. Tüm tozları almıştım il yerinde o gün bileklerim bez sıkmaktan şişmişti ki o kadar pisti. 3 gün sonra bir gittim yine her yer pislenmiş, yerler çöp. Ben de dedim ki babama, benim emeğimin bir değeri yok sanırım sende. Yani ben bazı şeyleri düşünerek sinirleniyorum artık. Annem bana sokağın ortasında herkesin duyacağı şekilde Or*spu derken bile ona bir küfür etmedim ki o benim kolumu morarttı. Ben eğer söylediysem artık dayanamadığımdandır.
 
Annene hakaret etme. Cidden ileride bin pişman olursun. Babana da üzüldüm. Sen haklısın aslında ama haklıyken haksız duruma düşmüşsün. Başta babanla güzelce konuşup çözüm yolu bulmalıydınız. Hayat herkese adil değil. Biz 1+1 evde yıllarca 5 kişi yaşadık. Bir tane gardolap vardı tüm ailemizde . Onu bile kıyafetlerimiz dolmazdı. Annemler yer yatağında yatardı. Bir kez bile ailemi suçlamadım.

Ben tüm konuyu okudum. Cidden hak da verdim. Kocaman kızlarsınız. 1 oda size yetmez hak verebilirim ama bunu annene aptal salak diyerek dile getirme hakkın yok. Mesela ben senin yerinde olsam gece gündüz kütüphanelerde sürünürdüm yine ortalamamı yüksek tutmaya çalışırdım. Parttime işlere gider harçlığımı çıkarıp kenara atar biriktirirdim . ( döviz,altın , borsa , tl ) seçenek neyse işte. Babama da destek olmaya çalışırdım. Parası olsa da olmasa da.

Zaten babanız sizi yurt dışına çıkarma hayali kurmuş adam sizi tamamen boşlamamış. Zamanında ev almaya kalkmış eviniz küçük diye. Ama onu bişe suçlayıcı konuşmuşsunuz.

Üzgünüm size haklı gördüğüm konular olsa bile anne babanıza çok üzüldüm
1+1 evde 5 kişi yaşamışsınız evet ama kimlerle nasıl yaşadınız? O beş kişi sorun çıkaran tipler miydi, kavgacı, ağzı bozuk tipler miydi? Yoksa siz o beş kişi sınırlarını bilen, aile içerisinde saygıyı öğrenmiş insanlar mı? Birisi uyurken sessiz olmayı bilen insanlar mı, birisinin sınavına bir gün kala evde büyük tartışma çıkaran tipler miydi? Nasıldı...
 
Aile büyüğünüz var mı ? Dede anane babannr vs kim olursa onlarla konuşup insanlık dersi verecek birileri yok mu ?
 
İnsanların da bir sınır noktası var artık. Gidip boşu boşuna neden evde huzursuzluk çıkarıyor benim annem? Evet, haklısınız, anneme hakaret etmemem gerekiyor bunun için de üzgünüm. Maalesef ben de artık dayanamıyorum. Lütfen gelin ve benim psikolojimle yaşayın bu evde, delirmemek sinirlenmemek elde bile değil. Geçen sırf arka bahçedeki kedilere yem koymak istediğim için annem bana türlü hakaretler sayıp vurmaya kalktı bana, ben o zaman bile bir şey demedim gittim sessizce ağladım. ama artık bıktım ve o an çok sinirliydim. Kimseyi suçlamak istemiyorum ama bu evin bu halde olmasına kimler sebebiyet verdi ve vermeye devam ediyorlar? Her gün küfür tarzında kötü sözler duymak nasıl bir duygu çocukluktan beri hiç hayal edebiliyor musunuz? Her yaz babanızın size yatak alacağım diye yalan söyleyip asla almaması bir çocuk için nasıl bir travma haberiniz var mı? Hayalini kurduğun yatak ve takımını başka bir arkadaşının evinde görmek nasıl ağır bir yük çocuk için anlatabiliyor muyum? Artık onları da geçtim. Kendi evinizde bir değerinizin olmadığını bilerek yaşamak, emeğinizin, çalışmanızın bir değere binmediğini görmek nasıl bir duygudur? Sürekli kavga duymak, kütüphaneye davet ettiğiniz arkadaşlarınızın “ben evde devam edebilirim fazla geçe kalmayayım” cümlelerini duyup ağlamak nasıl bir işkence anlayabilir misiniz? Anne ve babam olacaklar ailem olacaklar peki. Bebekliğimden beri bana yaptıkları tüm kul haklarını düşünüyorum da çıldırmamak elde değil. Ben demişim 1-2 kelime sinirlenerek bu mu tüm mesele? Konudan cımbız etmek... Ben biriktirdiğim paraları yeri geldi babama da verdim. Kızım gücümüz yok dediği hiçbir şeye ısrar da etmedim. Ben sırf ilkokulda yapılacak bir gösteride ek kıyafet alınacak diye çocuk aklımla para gider diye düşünüp o gösteride olmadım ki içimde hale uktedir benim, çok özenmiştim. Şimdi ise paramız var ama bereketimiz yok. Babama da yardım etmişimdir zamanı geldiği zaman ama hiçbir anne-baba benim çocuklarım var zaten diye kafasına göre iş kuramaz. Liseye giden çocuğunuz sizin yerinize mesaiye gitsin bakalım. Yardım etmek buysa. Ortaokulda kasadaydım birisi sahte 200 TL vermiş, ben fark etmedim, bilmiyordum. Babam geldi gördü parayı, tüm kazancımız gitti işte bugün hiç çalışmadık sanki dedi. Nasıl suçluluk duygusu hissettim ben haberiniz var mı? Her gece kasada beklerken uyuşturucu içeni ile uğraşmak, sarhoşu ile uğraşmak... Ben bunlara da eyvallah dedim. Tüm tozları almıştım il yerinde o gün bileklerim bez sıkmaktan şişmişti ki o kadar pisti. 3 gün sonra bir gittim yine her yer pislenmiş, yerler çöp. Ben de dedim ki babama, benim emeğimin bir değeri yok sanırım sende. Yani ben bazı şeyleri düşünerek sinirleniyorum artık. Annem bana sokağın ortasında herkesin duyacağı şekilde Or*spu derken bile ona bir küfür etmedim ki o benim kolumu morarttı. Ben eğer söylediysem artık dayanamadığımdandır.
Bak yavrum, ne zamandır konunu biliyorum ama yazmıyorum, içim almıyor.
O kadar haklısın ki, diyecek söz de yok zaten.
Ama insan maalesef ailesini seçemiyor.
Her konuda yüzde bir milyon haklı olsan dahi biraz daha sabırla ancak kurtulabilirsin oradan.
Bunca sene nasıl dayandıysan ha gayret, son düzlüktesin.
Belli ki azimli, çalışkan ve ufku açıksın.
Her gece her gündüz lütfen 5 sene sonrasını hayal et, kendi evinde kendi yatağında uyandığın, odanı zevkinle döşedeğin bir evden kalkıp, tamamiyle tatmin olduğun işine giderken, mutfaktan kahveni alırken ortamdaki sessizliği, huzuru hayal et.
Tek başına yaptıklarının geleceğin olduğunu, şuanın ise seni oraya götürecek bağlantı köprüsü olduğunu düşün.

Ailene söylenecek çok şey var da, gerekirse yerde yatarım odam olmaz çocuğuma odamı veririm ‘kendi evinde’ rahat etsin diye. Amacı bu evden kaçmak olmasın, dünyanın neresine giderse gitsin yuva sıcaklığını burada bulsun diye kendimi paralarım yahu. Ne biçim insanlar onlar, annen ayrı abla ayrı, baban da ne yardan ne serden geçici, herkes yolunu bulmuş da bir sana yol çizememişler!
 
az evvel tekrar konuştum babamla. Bana hala diyor ki git hemen yarın bir yatak al üst kata ben soba kurarım yatmadan yatmaya gidersin. İnanın en sonunda patladım telefonda ağladım kapattım. Ben diyorum ki hasta oldum orada o ev ısınmıyor artı bizim evin kavgası yine duyuluyor. Yatmadan yatmaya gideceksem ben neden evde kalıyorum dedim. Zaten beni de bu zorluyor bir yere ait olamıyorum evim yok gibi sanki. Bel ağrısından Allah belamı versin yalan söylüyorsam kaç gecedir kalkıyorum çünkü belim ağrıyor çekyatta. Babam diyor ki çekyatta ben yatayım sen yatakta yat. Ya bu bir çözüm mü Allah'ım sen bana yardım et. Zaten KYK yurdu da çıkmadı, ev arkadaşı buldum 1.500 verecektik kişi başı (2 kişi) yok onu da istemedi beğenmemiş kızı. Yani ben en sonunda fıttırıcam gerçekten
Siz de abartmayın artık, babanız daha ne desin elinden gelen bu demekki ben yatayım çekyatta demiş orta yol bulmaya çalışıyor daha ne yapsın sorun bence ailenin diğer kalanlarında ? Sabret belli ki çalışkan ve akıllı bir kızsın ver kendini derslerine kurtar kendini o evden
 
Canım kardeşim bak ne guzel demiş arkadaş yukarıda. Bu bir geçiş köprüsü gibi düşün. Geçici.... geçecek ve bunu kendi kendine sesli söyle.
Babana ağır söz söyleme.. babanin hatası yapamayacağı sözleri vermek olmuş. Sen bir ebeveyn olduğunda bu hataları yapmazsın. Sakin ol. Kendi kendini gaza getirme. Hayatin daha başındasın. Öyle saçma sapan insanlar var ki. Neler göreceksin. Belki cok kavgacı bir müdürün ya da kayinvaliden olacak. Hayat seni nelere hazırlıyor bilemezsin. Onlarla geçinmeyi öğreniyorsun belki şimdi. Beterin beteri var. Simdi sana örnekler versem öfken artacak. Onlar o durumda diye ben bunu çekmek zorunda değilim diyeceksin. Tamam ama hayatta başımıza neler gelecek bilemezsin. Ayrıca sen kütüphanede en geç çıkan arkadaşım olsan ben seni ancak tebrik eder gıpta ile bakarım. Ve arkdaşlarında ancak boyle dusunuyordur. Yani aaa gidecek yeri mi yok haha gibisinden goygoy yaptıklarıni düşünüyorsan yanılıyorsun. Annem gençliğinde çok kavgacıydı hala da biraz öyledir. Ama annem yani annnn-neeemm.. beni doguran büyüten kişi.. sirf bu fıtratta diye ona sirt dönemem. Idare etmek zorundayim. Kimse kimse ile ayni kisilikte değil. Herkesle bir şekilde geçınmeyi hergün biraz daha öğreniyoruz. Kendi geleceğine odaklan. Güzel bir işin mutlu bir yuvan olur umarım. Öfke nefret en cok sahibine zarar verir. Ben sana hic kıyamam aslında seni çooook iyi anlıyorum ama belki sen beni anlamıyorsun... ben 33 yaşındayim ve sanki 20 yaşımdaki halimle konuşuyor gibiyim.. garipp😊🥴
 
Bak yavrum, ne zamandır konunu biliyorum ama yazmıyorum, içim almıyor.
O kadar haklısın ki, diyecek söz de yok zaten.
Ama insan maalesef ailesini seçemiyor.
Her konuda yüzde bir milyon haklı olsan dahi biraz daha sabırla ancak kurtulabilirsin oradan.
Bunca sene nasıl dayandıysan ha gayret, son düzlüktesin.
Belli ki azimli, çalışkan ve ufku açıksın.
Her gece her gündüz lütfen 5 sene sonrasını hayal et, kendi evinde kendi yatağında uyandığın, odanı zevkinle döşedeğin bir evden kalkıp, tamamiyle tatmin olduğun işine giderken, mutfaktan kahveni alırken ortamdaki sessizliği, huzuru hayal et.
Tek başına yaptıklarının geleceğin olduğunu, şuanın ise seni oraya götürecek bağlantı köprüsü olduğunu düşün.

Ailene söylenecek çok şey var da, gerekirse yerde yatarım odam olmaz çocuğuma odamı veririm ‘kendi evinde’ rahat etsin diye. Amacı bu evden kaçmak olmasın, dünyanın neresine giderse gitsin yuva sıcaklığını burada bulsun diye kendimi paralarım yahu. Ne biçim insanlar onlar, annen ayrı abla ayrı, baban da ne yardan ne serden geçici, herkes yolunu bulmuş da bir sana yol çizememişler!
İnşallah canım ablam çok teşekkür ederim. Bazen sadece ağlayacak bir sırt istiyorum ama olmuyor. Dün gece çok geç uyudum ağlamaktan, sabah başım çatlıyordu. Yoruluyorum mental olarak. Yurt buldum bana 4 kişilik 44bin lira diyor... Yani babamı zorlamak istemiyorum... Kimseye söyleme ben seni gizlice halana götüreyim diyor, bilmiyorum ki. Dediğin gibi ben kendi huzurlu ailemi hayal ediyorum hep ama sevgilim bile olmadı. Allah inşallah güzelleştiriyordur ama çok da gecikmesin... Evimi, yuvamı bileyim bir an önce. Sağ olasın ablam. Tüm yüreğimle söylüyorum, Allah razı olsun.
 
Canım kardeşim bak ne guzel demiş arkadaş yukarıda. Bu bir geçiş köprüsü gibi düşün. Geçici.... geçecek ve bunu kendi kendine sesli söyle.
Babana ağır söz söyleme.. babanin hatası yapamayacağı sözleri vermek olmuş. Sen bir ebeveyn olduğunda bu hataları yapmazsın. Sakin ol. Kendi kendini gaza getirme. Hayatin daha başındasın. Öyle saçma sapan insanlar var ki. Neler göreceksin. Belki cok kavgacı bir müdürün ya da kayinvaliden olacak. Hayat seni nelere hazırlıyor bilemezsin. Onlarla geçinmeyi öğreniyorsun belki şimdi. Beterin beteri var. Simdi sana örnekler versem öfken artacak. Onlar o durumda diye ben bunu çekmek zorunda değilim diyeceksin. Tamam ama hayatta başımıza neler gelecek bilemezsin. Ayrıca sen kütüphanede en geç çıkan arkadaşım olsan ben seni ancak tebrik eder gıpta ile bakarım. Ve arkdaşlarında ancak boyle dusunuyordur. Yani aaa gidecek yeri mi yok haha gibisinden goygoy yaptıklarıni düşünüyorsan yanılıyorsun. Annem gençliğinde çok kavgacıydı hala da biraz öyledir. Ama annem yani annnn-neeemm.. beni doguran büyüten kişi.. sirf bu fıtratta diye ona sirt dönemem. Idare etmek zorundayim. Kimse kimse ile ayni kisilikte değil. Herkesle bir şekilde geçınmeyi hergün biraz daha öğreniyoruz. Kendi geleceğine odaklan. Güzel bir işin mutlu bir yuvan olur umarım. Öfke nefret en cok sahibine zarar verir. Ben sana hic kıyamam aslında seni çooook iyi anlıyorum ama belki sen beni anlamıyorsun... ben 33 yaşındayim ve sanki 20 yaşımdaki halimle konuşuyor gibiyim.. garipp😊🥴
Geçici olduğunun ben de farkındayım ama bazen hiç çıkmaz yokmuş gibi hissediyorum. Karamsar oluyorum. Farkındalığa varıyorum bazı şeyler için o zaman daha çok sinirleniyorum. Tebrik edilmedim şu ana kadar hiç tersine niye kütüphaneye gidiyorsun diyor annem işte beni de bu üzüyor, kırıyor. Demek ki kimse benim ne çektiğimin farkında değil... Ben de idare etmeye çalışıyorum ailemi ama yoruluyorum artık... Kendi sağlığımdan gidiyor, kolumda kocaman egzama çıkmış mesela. Geleceğime odaklanıyorum, bütün performansımı veremiyorum, üzülüyorum. Kimse iş görüşmesinde benim ne zorluklar çektiğimi dinlemeyecek ki. Puanlarıma bakacaklar sadece... Bu da ben de kaygı oluşturuyor, aileme sinirleniyorum...
 
Siz de abartmayın artık, babanız daha ne desin elinden gelen bu demekki ben yatayım çekyatta demiş orta yol bulmaya çalışıyor daha ne yapsın sorun bence ailenin diğer kalanlarında ? Sabret belli ki çalışkan ve akıllı bir kızsın ver kendini derslerine kurtar kendini o evden
Ablacım hangi güçle dayanacağım artık bilmiyorum gerçekten. Yani genelde aileden şanssız olanların aşk işleri güzel olur bir güç kaynağına sahip oluyorlar. Bende o da yok. Çok isterdim hayırlı bir insanlar tanışıp söz takmayı en azından gelceğe dair pembe hayallerim olurdu bütün yükü tek başıma taşımazdım...
 
Geçici olduğunun ben de farkındayım ama bazen hiç çıkmaz yokmuş gibi hissediyorum. Karamsar oluyorum. Farkındalığa varıyorum bazı şeyler için o zaman daha çok sinirleniyorum. Tebrik edilmedim şu ana kadar hiç tersine niye kütüphaneye gidiyorsun diyor annem işte beni de bu üzüyor, kırıyor. Demek ki kimse benim ne çektiğimin farkında değil... Ben de idare etmeye çalışıyorum ailemi ama yoruluyorum artık... Kendi sağlığımdan gidiyor, kolumda kocaman egzama çıkmış mesela. Geleceğime odaklanıyorum, bütün performansımı veremiyorum, üzülüyorum. Kimse iş görüşmesinde benim ne zorluklar çektiğimi dinlemeyecek ki. Puanlarıma bakacaklar sadece... Bu da ben de kaygı oluşturuyor, aileme sinirleniyorum...

Bak sen o kadar emek harcıyorsun ki Allah bu emekleri heba etmez. Emin ol bir yerlerde karşılığını alacaksın. Herşey puan değil. Is hayatında hic ummadığın şeyler olabiliyor. Hayatını guzelce kuruyorsun ama bir anda hersey alt üst oluyor. O yüzden cok takılma. Rabbine sığın tevekkul et. Sen şu misaldeki adama benziyorsun. Iki adam düşün otobusteler. Birisi yükünü almış sırtına yahut kucağına. Biri de bagaja koymus.simdi hangisi daha akıllıca davranıyor? O otobüs zaten gidecek ve o yükleri taşıyacak. Senin kucakta taşımanın bir artısi olmadığı gibi sana yorgunluk bezginlik olarak döner. Ve varacagin yere vardigiinda sadece bezgin ve yorgun olmus olursun. O otobüs senin hayatından bir kesit. Ve o otobüsü yuruten şöför oldugu gibi seni goren gözeten bir Allah var. Bu alemde hic birsey basibos olmadığı gibi sen de basibos degislin.otbuse yükünü birakan adam gibi yükünü Rabbine teslim et.Rabbine dayan. O yolculuk belki 4 yıl. Ama o otobüsten indiginde zinde olmalısın belki yetismen gereken bir uçak olacak. Yani belki başka başka yollar açacak Allah. Hayat her zaman gül gülistan değil. Neler uğraşıyorum bir bilsen. Keşke ders çalıştığım o günlere dönebilsem diyorum bazen. Hayattaki problemler kitaplardakinden çok daha zor 😔 hee bu arada annem arada kitapla kafama vururdu yeter kalk sofrayi kur diye bunu da belirteyim. 🥴😁
 
Ablacım hangi güçle dayanacağım artık bilmiyorum gerçekten. Yani genelde aileden şanssız olanların aşk işleri güzel olur bir güç kaynağına sahip oluyorlar. Bende o da yok. Çok isterdim hayırlı bir insanlar tanışıp söz takmayı en azından gelceğe dair pembe hayallerim olurdu bütün yükü tek başıma taşımazdım...
Oda olacak Allahın izniyle , sen dua et Allaha sığın emeklerini heba etmez. Tez zamanda hayırlısıyla kurtulursun o evden inşallah
 
Bak sen o kadar emek harcıyorsun ki Allah bu emekleri heba etmez. Emin ol bir yerlerde karşılığını alacaksın. Herşey puan değil. Is hayatında hic ummadığın şeyler olabiliyor. Hayatını guzelce kuruyorsun ama bir anda hersey alt üst oluyor. O yüzden cok takılma. Rabbine sığın tevekkul et. Sen şu misaldeki adama benziyorsun. Iki adam düşün otobusteler. Birisi yükünü almış sırtına yahut kucağına. Biri de bagaja koymus.simdi hangisi daha akıllıca davranıyor? O otobüs zaten gidecek ve o yükleri taşıyacak. Senin kucakta taşımanın bir artısi olmadığı gibi sana yorgunluk bezginlik olarak döner. Ve varacagin yere vardigiinda sadece bezgin ve yorgun olmus olursun. O otobüs senin hayatından bir kesit. Ve o otobüsü yuruten şöför oldugu gibi seni goren gözeten bir Allah var. Bu alemde hic birsey basibos olmadığı gibi sen de basibos degislin.otbuse yükünü birakan adam gibi yükünü Rabbine teslim et.Rabbine dayan. O yolculuk belki 4 yıl. Ama o otobüsten indiginde zinde olmalısın belki yetismen gereken bir uçak olacak. Yani belki başka başka yollar açacak Allah. Hayat her zaman gül gülistan değil. Neler uğraşıyorum bir bilsen. Keşke ders çalıştığım o günlere dönebilsem diyorum bazen. Hayattaki problemler kitaplardakinden çok daha zor 😔 hee bu arada annem arada kitapla kafama vururdu yeter kalk sofrayi kur diye bunu da belirteyim. 🥴😁
Otobüs örneğinizden etkilendiğimi söylemden edemeyeceğim... Dediğiniz gibi her şey olacağına varır kısacası. Adalet umarım bana da işleyecek. Tekrardan tüm kalbimle teşekkür ederim. Hayattaki problemler için de Allah size güç versin, sabır versin 💕
 
Otobüs örneğinizden etkilendiğimi söylemden edemeyeceğim... Dediğiniz gibi her şey olacağına varır kısacası. Adalet umarım bana da işleyecek. Tekrardan tüm kalbimle teşekkür ederim. Hayattaki problemler için de Allah size güç versin, sabır versin 💕

Allah her daim yardımcın olsun güzel kız❤
Hayatının başında yaşadığın bu zorlukların meyvesini hayatın kalan zamanında alacaksın inşAllah... çooook güzel bir hayatın olsun... bunu tüm kalbimle isterim 🥰❤❤❤❤❤
 
Allah her daim yardımcın olsun güzel kız❤
Hayatının başında yaşadığın bu zorlukların meyvesini hayatın kalan zamanında alacaksın inşAllah... çooook güzel bir hayatın olsun... bunu tüm kalbimle isterim 🥰❤❤❤❤❤
çok teşekkür ederim umarım sizin de daha güzel bir hayatınız oljurr
 
İçim çürüdü yaşadıklarını okudukça. Bir çok tavsiyede bulunan iyi niyetli insanlar da olmuş. Benim de keşke yan yana olsak da sana anlatabilsem diye içimden geçirdiğim şeyler var. Benim de seninkine benzer bir ergenlik-ilk gençlik hayatım oldu. Bizim evimiz çok daha kalabalıktı, çok daha farklı konularda olumsuzluk yaşadım.
Sonra ne oldu biliyor musun?
Üzüntüden kalıtımsal hastalıklar sahibi oldum.
Şimdi hayatıma uzaktan bakmayı öğrendim ama yaşım 41 oldu.
Kelimelerle izah etmem belki zor ama, düşünce eyleme dönüşür. Ne olur iyi düşün. Kendini şu an olduğun halinle değil, olmak istediğin halinle düşle.
Bir gün kazanan sen olacaksın ve hepsi bitecek.

İnanması zor ama inan bana, bitecek.
Seni hiç tanımıyorum ama bağrıma basıp saçlarını öpesim geldi.
"Nereye gideceğini bilen insana, dünya kenara çekilip yol verirmiş." diyordu Üstün Dökmen.
Bu da aklının bir köşesinde dursun.
Karanlıkta kaybolduğunu düşündüğümde, başka bir ışık arama ve kendi ışığınla aydınlat yolunu.
Yoluna hep iyi insanlar çıksın.
Sevgiler, selamlar.
 
Arkadaşlar merhaba,

Sorun şu ki ben aileme katlanamıyorum. Annem, ablam özellikle... Babama da bir yandan kızıyorum yine de en iyi anlaştığım kişi aileden.

Biz varlık içinde yokluk çekiyoruz. 20 yaşındayım diyelim benim 20 senedir bir tane yatağım, bazam bile yok hep çekyatlarda sürünüyorum, üç kardeş aynı odada kalıyorduk. Üç insanın tabii ki her şeyi tutmaz ama insan saygılı olur değil mi? Ben uyuyorum üzerime sürekli lamba açılıyor, lambanın ışığı da tam gözüme giriyor uyanıyorum, zaten rahat bir yerde yatmıyorum. 13-14 yaşına kadar da annemle babamın yatak odasına yattım ayrı bir çekyatta. Özel bir masam hiç olmadı, odada bir tane masa vardı. Ben üzerine kitaplarımı, kalemleri koyardım. Her zaman eve geldiğimde okuldan, o masanın üzerinde kirli peçeteler, makyaj artıkları, takılar, hatta iç çamaşırları olurdu -ablamın eşyaları- ben hep onları temizlemek zorunda kalırdım. Yani ders çalışmaya başlamam için en az bir yarım saatim gidiyordu. Ev halkı desen en ufak şeyde bile ses yükseltiyor. Onun stresi var hep, acaba bir şey mi oldu, kavga mı edecekler gibi hep aklımdan sorular geçiyordu ki halen geçiyor. Babamın sürekli işte olup evde olmaması da bunda büyük bir etken. Uzun uzun anlatmayacağım ama şunu söyleyeyim bizi tanıyan herkes yazık onlara o kadar da eve para gidiyor neden orada yaşıyorlar diyor. Çok haklı bir soru, 90m2 evde yaşam mücadelesi veriyorum ben resmen. 3 çocuk ve ebeveynler... Olmuyor işte her yer rutubet olmuş sürekli bir arıza çıkıyor evden, geçen su bastı tüm evi vesaire... Hep çile yani. Neyse daha uzun anlatmadan kopuş noktalarımı anlatacağım.

Üniversite hazırlık yılım online oldu o bir şekilde gitti asıl mesele normalleşmeye gidilince patlak verdi. 1. Sınıftaydım üniversite ve ders çalışmam gerekiyor haliyle bakıyorum çalışma masası gitmiş, üzerinde ablamın kremleri, her şeyi var bulamayınca kavga çıkartıyor ben de kullanmıyorum o, onun oldu. Gardırobum zaten yok, elbiselerimi o eskiden soğanlık denilirmiş onun içine sığdırmaya çalışıyorum, sığmayanları da katlayıp çekyatın üzerine koyuyorum. Salondaki koltukta yatmaya başlamıştım. Evde çalışmaya çalıştım, kürsü ve zigon sehpayı aldım annemle babamın odasında dizlerimin üzerine çöke çöke ayaklarım uyuşa uyuşa çalışmaya başladım. Kitap düşüyor sonra laptop sığmıyor baktım ayaklarım her seferinde acıyor kalkınca. Bunu gören babam “ne güzel kızım imkan yaratmış kendine” diyor ben de “bu doğru bir şey değil” diyorum sinir oluyorum. Gece 11 gibi yatmak istiyordum dersimi bitirip, salonda yattığım için onların çıkmasını bekliyorum sonuçta lamba, televizyon her şey açık, salondaki masada da Ablam işlerini hallediyor ayrı bir dağınık orası. Bakıyorum gece 2 gibi herkes dağılıyor ben de öyle yatırıyorum hâl böyle olunca uykusuz kalıyorum uyanamıyorum. Bir de bana gelip “neden sabahki dersine gitmedin” demezler mi ben gıcık kapıyorum. 1-2 ay böyle geçti tam kış ayları geldi. Dedim bu böyle olmayacak ev zaten eski tam ısınmıyor ev. Bizim apartmanın en üst katı boş, ama nasıl eski nasıl her yeri bitmiş mecbur ders çalışmaya oraya gittim. 1 aya yakın orada çalıştım ama ev ısınmıyor tam eski olduğu için, kimse de yok. Battaniyelere sarıla sarıla çalıştım. Baktım ben hasta oldum. Hemen Ablam “gelme bizim bulunduğumuz ortama, maskeni tak, git oturma burda” falan demeye başladı. Ben dedim ki içimden ya ben hastayım bana moral vereceğine yaptığı şu tavırlara bak. Ben o üst katta çalıştım diye ciğerlerim soğuk almış bir de boğazım acayip mikrop kapmış. Doktora gittim ilacımı aldım, hasta halimle bana “gel sen salonda az da olsa rahat et” diyeceklerine bana hiçbir şey yapmıyorlar ben orda Boğaz ağrısından uyuyamıyorum. Annemle babamın odasında yere yorgan serdim, bazı derslere online katıldım öyle sırtım koptu. 2-3 haftada iyileştim ama bana bu yaptıkları çok dokundu. Demiyorlar ki bu kız bizim yüzümüzden gitti oralarda çalıştı hasta oldu tam tersine “niye hasta oldun şimdi sen, korona mısın” diyerek moralimi bozdular. Sonra zaten vizeler geldi, vizeleri bir şekilde verdim... Sonra baktım bu böyle olmayacak çözüm yolu aramaya başladım, sabah 8-9 gibi otobüse biniyordum okula gidiyordum akşam 10 gibi eve geliyordum artık. Sürekli kütüphanede kalıyordum. Ama her gün git gel, yemek parası, yol parası derken benim enerjim bitiyordu. Saat gece 1 babam geldi eve herkes salonda, ben Çekyatı açtım artık, uyumak istiyorum diye mesaj verdim yani. Babam diyor ki “hemen uyuyacak mısın kızım” o kadar sinirlendim ki içimden. Bunlar beni yavaş yavaş sinir hastası ediyor zaten. Ya ben ne ev yemeği yiyorum ne evin içindeyim doğru dürüst sadece uyumaya geliyorum onu da tam yapamıyorum bu evde. Finallere 1,5 ay kalmıştı. Ben artık yorgun düştüm vücudum bu tempoyu kaldıramadı derslerde baktım uyumaya başladım farkında olmadan. Amcama gittim, onların bir odası boştu yatak da vardı. Orada kaldım vizeler bitene kadar.vizeleri de bir şekil verdim. Sonra zaten tatil... Bu sefer o evde tıkılıp kaldım, ne bir saygı var ne bir düzen var ne başka bir şey. Arkadaşımla buluşacağım değil mi? Annem hemen, sen nereye gidiyorsun, kiminle gidiyorsun, onu nereden tanıyorsun sorgu da sorgu. Sinirlenip çıkıyorum evden. Neyse,
bahar dönemi geldi ben dedim yukarıdaki üst kat şimdi iyidir orada da yatarım koltukta dedim. Öyle de yaptım. Yine sabah 9 akşam 10 gelip orada yatmaya çalışıyordum. Şimdi tatildeyiz, artık her haraketleri bana daha çok batmaya başladı. Zaten evdeki kavgaları üst katta olsam bile duyuyordum, moralim bozuluyordu. Bütün mahalleye rezil olduk zaten. Evde baktım herkes birbirine karışıyor, ben evde bile giyinik, bakımlı dururum. Annem diyor ki sen nereye gideceksin hele onu bi söyle bana. ya da atıyorum markete gideceğim söylemeye gerek duymuyorum, gidip geleceğim yani. Annem hemen diyor ki sinirli sinirli sen nereye gideceksin bu saatte. Bana insan gibi söylese ben zaten derim ama böyle olunca sinirleniyorum söylemiyorum gidiyorum, işimi halledip geliyorum. hepimiz illa aynı anda hareket etmeliyiz aynı anda aynı yerlere gitmeliyiz. Ben başka zaman gideceğim dediğimde “neden başka ne işin var ki senin” hemen sorgu hemen yargılama. Bütün planlarını öğrenmek istiyorlar öyle düşün. Nerede nasıl kiminle saat kaçta neden... daha anlatamayacağım çünkü bu kadar negatiflik yeter. Ablamların kavgaları, babamın pasifliği, annemin cahilliği... ben dayanamıyorum.

Çözümü evden ayrılmakta buldum. Kiracılarla konuştum birçoğuna gücüm yetmiyor yani part-time çalışsam bile yetmiyor. Oda-apart- kiralayanlarla konuştum işte 5 oda var diyor. Odanın kirası 2.500. Arkadaş buldum 2-3 tane okuldan onlar da yabancı olduğu için kiracılar kefil istiyor vesaire. Olmadı yani. Yurtları araştırdım 4 kişilik odalar 40bin lira falan. En son cemaat yurtlarını bile aradım. Maalesef birçoğunda yer kalmamış olanlar da okuluma çok uzak. Bir tane yurt var okuluma yakın o da yıllık 30m civarı. Taksit yapıyorlar, en son onu düşündüm büyük ihtimalle o olacak. 4 kişilik odalar, yemek falan dahil değil okuluma çok yakın. Sadece yurt ortamından biraz korkuyorum bana bir şey yaparlar diye. Belki kıskanç biri gelecek gece ben uyurken kremlerime tutkal, çamaşır suyu falan koyacak bilmiyorum. Ama en azından aileden uzak, güvenlikli bir yerde olacağım bu kesin. Yurt ortamında olan var mı? Nasıl oluyor o işler, içerdekilere anlaşabiliyor musunuz? Yılda 1 kere oda değiştirme hakkımız varmış.

Ve en önemlisi bunlar sadece buz dağının görünen kısmı. Siz benim yerimde olsanız be yapardınız?
Annenlerin odasına katlanabilir bir çalışma masası alıp koysan, çalışmalarını orada yapsan olmaz mı? Anladığım kadarıyla ablanlar ve ailen yatana kadar salondalar...
Bir de katlanabilir rahat döşekler var onlardan alıp annenlerin odasına veya ablanların odasındaki yere koysan? Biliyorum çok zor ama biraz daha dayan lütfen...
30-40 bin yurt ücreti çok fazla, taksit ödeyecem diye derslerinden olursun işlerde çalışarak...
Evi olup, eşyalı odasını kiraya veren öğrenciler var. Onları araştır en kötü, kiraya ve faturalara ortak olursun en azından bir yatağın masan olur...
Ailen çok düşüncesiz... Umarım en yakın zamanda istediğin hayata sahip olursun
 
X