‘Herkesin kullandığı’

Kesinlikle, saygısızlık asla hafife alınmamalı. İlk saygısızlık olduğu an anlamalısın ki bunun devamı gelecek. Bende istesem eski eşime hakaret edebilirdim. Dilin kemiği yok ki. Hep kendimi tuttum. Ona ne olursa olsun insan olarak saygı duydum. Ama karşındaki sana saygı duymuyorsa hayatında def et gitsin..

Evlilik çok amaç haline geldi. Evlenmeyince ölmüyorsun. Hatta çoğu evlilik kangren olmuş. Bende çok geleneksel kafada biriydim. Şu an bu kırıldı. Ama toplum baskısını ve kendimize baskıyı biraz azaltsak değmeyecek erkeklerle evlenmek için kendimizle ilişkimizi çiğnemeyiz. Asıl kadınların kendisine baskısı çok fazla. Bizim kendimize yaptığımız baskıyı başka kimse bize yapmıyor. İşte erkekler de bunu kullanıyor.
O kadar güzel konuşmuşsunuz ki. Sizin gibi olgun ve tecrübeli insanlarla konuşunca daha çok şey öğreniyor insan, keşke konu sahibi de biraz dikkate gelip iyice okusa şu satırları. Bu dediğiniz endişeleri ben de 27-28 yaşında yaşıyordum. Neredeyse yanlış bir evlilik yapacaktım, çıkan sorunlardan ötürü nişan attım. Şimdi o kadar huzurluyum ki, ama o dönem bu şekilde düşünüp nişanlandığım için bazen kendime kızıyorum. O kişi hayatıma hiç girmemiş gibi hissediyorum, çoktan yabancılaşmışım gibi.
 
Bu kadar iğrenç adamlara yapıştığınızı buraya neden yazıyorsunuz. Ne haliniz varsa görün ama sinirlerimizi bozmayın bu nedir yaa
Yani bu kadar yorumun içinde en saçma ve gereksiz beni sinirlendiren bu yorum oldu. Siz kimsiniz ? Burası bir platform. Zaten bende kendim görebilsem buraya yazmam destek yada fikir istemem. Sen sinirlenme diye o prenses sinirlerin bozulmasın diye konu açılmasın o zaman burayı kullanma nasıl fikir
 
Ama en sonunda döndü dediki ‘herkesin kullandığına bide düğün mü yapicam’ bu laf cok ağrıma gitti
Çok ağrınıza gitmemiştir, gitse gerekeni yapar, bir tarafına tekmeyi basardınız. Şu lafı duyup da hâlâ ayrılmıyorsanız, kusura bakmayın, adamın yaptığı herşeyi hak ediyorsunuz demektir.

Kendinizi sevin, değer verin. Vermezseniz elin adamı hiç vermez, vermiyorda zaten...
 
Yani bu kadar yorumun içinde en saçma ve gereksiz beni sinirlendiren bu yorum oldu. Siz kimsiniz ? Burası bir platform. Zaten bende kendim görebilsem buraya yazmam destek yada fikir istemem. Sen sinirlenme diye o prenses sinirlerin bozulmasın diye konu açılmasın o zaman burayı kullanma nasıl fikir

Kendisini yerin dibine sokan adamlara bir şey diyemeyenler de buraya koşuyor
 
Merhaba.

Bence terapi görmelisin. Olmadı chatgpt ile dertleş ve gerçekleri her gün kendine tekrar et. Saçma bir ilişkin var. Zamanını heba ediyorsun. Aslında bana kızmasan sana tam dayaklıksın falan derdim ama kızarsın diye demiyorum. Kendi kardeşim bu durumda bir ilişki yaşasa ona geri zekalı bir salak olduğunu haykırırdım ama sen benim kardeşim olmadığın için sana salak demeye hakkım yok.
Sen de demeye hakkım yok diye diye giydirmişsin ama 🤣 inceden inceden vermişsin valla mesajı.
 
O kadar güzel konuşmuşsunuz ki. Sizin gibi olgun ve tecrübeli insanlarla konuşunca daha çok şey öğreniyor insan, keşke konu sahibi de biraz dikkate gelip iyice okusa şu satırları. Bu dediğiniz endişeleri ben de 27-28 yaşında yaşıyordum. Neredeyse yanlış bir evlilik yapacaktım, çıkan sorunlardan ötürü nişan attım. Şimdi o kadar huzurluyum ki, ama o dönem bu şekilde düşünüp nişanlandığım için bazen kendime kızıyorum. O kişi hayatıma hiç girmemiş gibi hissediyorum, çoktan yabancılaşmışım gibi.
Estağfurullah. Siz benden daha farkında birisiniz demek ki. Benim yaptığım hataların farkına varmam için her türlü kötülüğü görmem gerekti. Anca gözüm yaşayınca açıldı. Yuvam yıkılınca fark ettim ki eşim için evliliğimiz hiç yuva olmamış. Sadece benim için yuva imiş. Sinyalleri vardı anlamamışım veya anlamak istemedim. Ama ben gerçekten severek evlenmişim. Evliliğimi yuva görmüşüm.

Kendinize kızmayın. O an öyle olması gerekmiş. Geçenlerde bir kitapta bir söz okudum. "Kendime kızgınlığım bana yapılanlardan dolayı değil, veremediğim tepki, göstermediğim sınırlar ile ilgili idi. " diye çok hakli.

Şu an derdim kendimle. Gösteremediğim tepki ve sınırlar ile ilgili. O yüzden kendimi affedemiyorum.Eğer yapılan kötülüklere tepkimi evlilikte gösterseydim içime bu kadar dert olmazdı. Gene de evlilik bitiyor, eşimi kimseye rezil etmedim,iftira atmadim. Benim ahlaki değerlerim gerçekten güçlüymüş ve eşime karşı hala vefa duygum, merhametim varmış. Hala Allah korkum devrede. Ama Allah korkumu, etik değeri de kaybetmedim. O konuda kendimi tebrik ediyorum. Zaten bir değerimiz var ise en kötü günde belli oluyor.

Bu hayatta hersey bir deneyim. Giden zaman geri gelmiyor o konuda da yapacak hiçbir şey yok. Artık tevekkül ediyorum. Evli ve anne olmayı çok istedim ama olmadı. Hala çok hüzünlüyüm ama bir gün kabule geçmem gerekecek. Daha sindiremedim hala yas sürecindeyim.

Siz bu arada evlendiniz mi? Ayrıldıktan sonra umarım karşınıza iyi biri çıkmıştır.
 
Son düzenleme:
Sizinle evlenip birde çocuk yapacağını hiç sanmıyorum.Herkesin kullandığı diye düşündüğü birini çocuğunun annesi yapmaz hickimse
 
Estağfurullah. Siz benden daha farkında birisiniz demek ki. Benim yaptığım hataların farkına varmam için her türlü kötülüğü görmem gerekti. Anca gözüm yaşayınca açıldı. Yuvam yıkılınca fark ettim ki eşim için evliliğimiz hiç yuva olmamış. Sadece benim için yuva imiş. Sinyalleri vardı anlamamışım veya anlamak istemedim. Ama ben gerçekten severek evlenmişim. Evliliğimi yuva görmüşüm.

Kendinize kızmayın. O an öyle olması gerekmiş. Geçenlerde bir kitapta bir söz okudum. "Kendime kızgınlığım bana yapılanlardan dolayı değil, veremediğim tepki, göstermediğim sınırlar ile ilgili idi. " diye çok hakli.

Şu an derdim kendimle. Gösteremediğim tepki ve sınırlar ile ilgili. O yüzden kendimi affedemiyorum.Eğer yapılan kötülüklere tepkimi evlilikte gösterseydim içime bu kadar dert olmazdı. Gene de evlilik bitiyor, eşimi kimseye rezil etmedim,iftira atmadim. Benim ahlaki değerlerim gerçekten güçlüymüş ve eşime karşı hala vefa duygum, merhametim varmış. Hala Allah korkum devrede. Ama Allah korkumu, etik değeri de kaybetmedim. O konuda kendimi tebrik ediyorum. Zaten bir değerimiz var ise en kötü günde belli oluyor.

Bu hayatta hersey bir deneyim. Giden zaman geri gelmiyor o konuda da yapacak hiçbir şey yok. Artık tevekkül ediyorum. Evli ve anne olmayı çok istedim ama olmadı. Hala çok hüzünlüyüm ama bir gün kabule geçmem gerekecek. Daha sindiremedim hala yas sürecindeyim.

Siz bu arada evlendiniz mi? Ayrıldıktan sonra umarım karşınıza iyi biri çıkmıştır.
Umarım atlatırsınız bir şekilde, ne olursa olsun hayat her zaman yeniden başlar, sizin için de güzel günler olsun ilerde.

Ben henüz evlenmedim, açıkçası çok da evlilik isteği yok. Yani evlenmiş olmak için birini bulmak istemiyorum. Karşıma gerçekten anlaşabileceğim biri çıkar o zaman evliliği düşünmek istiyorum. 27-28 yaşlarımda çok evlilik arzusu ve baskısı vardı ama 30u geçince azalarak bitti :)
 
Yıllar önce radyoda duymuştum "kimseyi terbiye edemezsiniz, terbiyeli bir kimseyi hayatınıza alabilirsiniz" diye ve gerçekten de öyle olduğunu düşünüyorum.Bir terapist ile görüşseniz iyi olabilir çünkü belli ki sağlıksız bir bağ kurmuşsunuz.
 
Kumarbaz, madde bağımlısı, tepesi atınca ağzına geleni ardını düşünmeden söylüyor geriye bir tek dayak, birde allah göstermesin canınıza kiymak kalmış.
Ne kadar da vaz geçilmez bir adam profili.
 
Siz kendinizi ne kadar değersiz görüyorsunuz ki, bu kadar geri şuurlu bir varlık için hala olumlu duygularınız var.

Çok acil bir desteğe ihtiyacınız var, her şeyden acil. Ve burası da çok önemli, bu varlık sizinle hiçbir zaman evlenmeyecek bunu da iyice idrak edin.
 
Bırak ayrılmamayı o kelimeden sonra onun kafasını kırardım ben.Şiddete karşıyım o ayrı ama bu kelimeyi söylese bana bo yerini eline verirdim yani.
 
Back
X