- 4 Aralık 2017
- 24
- 15
- 3
- Konu Sahibi yalnizliksonum
- #1
merhabalar yakın zaman içinde düğünüm çok az bir süre kala iptal oldu sebebi tahammül edilebilir türden değil. kına gecem için şehir dışından gelen eşimin annesi ve akrabaları gelin evinde 1 hafta kalacak olmuşlardı hiç fikrim alınmamıştı bile bu konuda. durumdan son anda haberim olunca, doğuracağı sonuçları kestiremeden gelinle damat girmeden kalınmasının doğru olmadığını, istemediğimi söyledim eşime. onları ağırlayabilceğimiz ev de mevcutken gereksizdi zaten. eşim bunu annesine benden aldığı gibi aktarıyor sonucunda da kendi aralarında bana ve aileme karşı cephe alıyorlar, suratımıza bakmamalar, sırt çevirmeler, eşime sorunun ne olduğunu sorduğumda bundan sonra böyle tavırları vs. ben kına gecesinin hazırlıklarının telaşı içindeyim bir yandan onları hoş tutmaya çalışıyorum yaranamıyorum falan. en ufak pürüz çıksın ailemle yaşayacağız derdi. ben 2 yıl ayrı evde kalmanın mücadelesini vermiştim. kınaya 2 gün vardı, sonunda babam ikimizi bir araya getirdi konuşup sorunları çözümleyelim diye... bana gene ya ailemle yaşayacağız ya da buraya kadar deyince bende film koptu. ki söylediği sadece o kadarla sınırlı olsaydı.. arkama bile bakmadan gitmek durumunda kaldım. şimdi kafama takılanlar ben mecbur muydum sırf seviyorum diye 2 tane erkek kardeşinin de olduğu evde yaşamaya, sabahtan akşama annesine ayak uydurmaya mecbur muydum. yeni gelin evinde kalmak istemeleri benim doğru olmadığı söylemem üzerine bu noktaya getirilmesi bana reva mı? sevseydi gelirdi diyorlarmış. sevmek kendi yuvanın hayalinden zevklerinden kendi yaşam amaçlarından vazgeçip onun ailesine hizmet etmemi mi gerektiriyor öyleyse sevmiyorum! bu mu yani? ailemde benle beraber bunları yaşamışken kolay atlatılabilir şeyler mi ki her şeye rağmen hala o eve gel demesine gideyim yani bu mu sevmek! bu mu onca mücadelenin sabrın sevginin fedakarlığın çekilen cefanın mükafatı? kendi yuvamı kuramamak mı? üstüne sevgisizlikle suçlanmak da cabası...