Benim annemin durumu çok farklı, sebepler farklı, yaşananlar farklı...
Fakat bu kadar duygu yükünün nelere sebep olduğunu bilen biriyim.
Annem benim 2000 senesinden beri hasta ve beni doğurduğu zaman ilk baş göstermiş bu durum (81 doğumluyum).
Zamanında tedavi olmamış, fakat üzerinden atlatmış.
2000 senesinde, en rahat olduğu dönemde, hiç bir problem sorun yokken bir gece uyuyup enteresan bir rüya görüp sabahında da rahatsızlanmıştı. O zamanlar liseye gidiyordum, gerçekten zor günlerdi.
Tavsiyem muhakkak görün birine, inan rahatlayacaksın. Ben dahi annemin bu durumlarından etkilenme ihtimaline karşın psikolojik destek almıştım bir dönem. Doktor "fazla bilinçli yaşıyorsun, herşeyi omzuna yüklemişsin, anne - babana ebeveynlik yapmak senin görevin değil, birşeyin yok ama bu kadar endişeli yaşarsan senin için de rahatsızlıklar kaçınılmaz olacaktır" demişti.
Artık daha relax yaşamaya çalışıyorum, ne kadar elimizden gelirse tabii günümüz şartları düşünüldüğünde.
Annemin rahatsızlığını en son tetikleyen şey ise şu oldu:
Annemler 3 kız kardeş ve çocukluk dönemleri tabii ki zor geçmiş. Annanem dünya tatlısı bir kadındı, fakat 3 kız evladı olmasına rağmen bakım evine yatırıldı. Annem kendi psikolojik durumlarından dolayı zaten annaneme bakabilecek durumda değildi. Fakat kız kardeşleri annanemi bakım evine yatırmış olsalar dahi bütün suçu anneme yıktılar desem yeridir. Resmen kardeşlikten reddediler. Hiç bir sebep yokken ortada. Biz eşim ile annanemi bakım evinden çıkartmaya çok uğraştık fakat hep büyük teyzem engel oldu. Ve sonuç, annem ciddi anlamda stres, sinir, duygu yoğunluğu nedeniyle psikolojik problemleri tetikledi. Kontrol edilemez noktaya geldiği için de mecburen Bakırköy'e götürdüm. Çok acı bir gündü benim için. Neyse, kendi meselelerimle kafanı bulandırmak istemem.
Sadece sözün özü, annemdeki rahatsızlık zamanında teşhis-tedavi olmadığı için Bipolar - iki uçlu duygu bozukluğu.
Bence hiç kimse kendini bu kadar ihmal etmemeli.
Kendini kötü hissediyorsan, mutsuzluğa ve günlük yaşantına yansıyacak şekilde seni rahatsız eden şeyler varsa içinde.
Her kim olursa olsun destek almalı. Geri dönüşü olmayan (maddi + manevi) şeyler yaşamadan önlem alınmalı...
Kendi yaşadıklarımı bildiğim için, kimsenin bu tür şeyleri tecrübe etmesini istemem. Allah düşmanıma bile vermesin...
Sen hastasın veya rahatsızsın imajından ziyade, diyeceğim şu ki, hasta olmasan dahi, psikolojin sağlam olsa dahi bir destek al. Herşeyden önce kendin için yapmalısın bunu. Çünkü sen kendine bakmaz isen, gerekli önlemleri almazsan, ne kendine ne de başkasına bir faydası olmuyor insanın...
Annanemin vefatı annemin yaşadıkları beni de çok etkiledi. İnan oğluma, eşime bir faydam dokunamıyordu o dönem. Ki çok şükür sağlam bir psikolojim var yaşadıklarıma rağmen. Yine de insanız. Her daim dış desteğe ihtiyacımız var.
Allah yardımcın olsun, evlatlarına sağlık sıhhat versin.
Ve inan asla annen gibi biri olmayacaksın. Kimse bir diğerinin tekrarı olmuyor, hepimiz şahsımıza munhasırız.
Tecrübeler insanda daima pozitif noktalar bırakır aslında, yeterki bunları görmeyi bilelim...