- 9 Ekim 2013
- 3.574
- 340
- 163
- 34
Herkese iyi aksamlar :))) bende kendi memleketiminn meşhurlarndan biriyle katılmakk istedim yarışmaya.
Bu ikinci katılışımm olacak inşallah.
Bismillah diyip başlıyorumm öncelikle yemegimizinn hikayesiyle başlayalımm :))
Bandumanın hikayesi kısaca şöyledir;
Köyün kurucusu İstanbulda Saray çevresinde görevler üstlenen büyük kardeş Odabaşı yaşlılığında İstanbul'dan köye döner ve yaşamının kalan kısmını burada sürdürür.
Kendisi gibi İstanbul'dan memleketine dönen arkadaşının yolu birgün Kastamonu'ya düşer. Aklına Odabaşı köyündeki arkadaşı gelir.
Sora sora köyü bulur.
Köyde büyük kardeş Odabaşı'nın evinde misafir olur. Odabaşı, gelini Şerife'ye misafirinin önemli olduğunu ve özen gösterilmesi söyler.
Ancak kış çok sert geçmektedir.
Misafire yiyecek çıkarmak gerekmektedir ama sadece erişte,bulgur yapılsa bu kadar uzaktan gelen misafire ayıp olur.
Şerife gelin düşünür taşınır uzun yıllar öncesinde babaannesinin anlattıkları aklına gelir.Yüzyıllar öncesinden aktarılanları başlar uygulamaya.
Ak tavuğa bakar baharda gülk olursa kuluçkaya yatıracaktır ama ya misafir...
Çaresiz ak tavuğu büyük oğluna kestirir,tüyünü yolar ,temizler, koyar tencereye.Öte yandan çıkarır yaslağacı başlar yufka açmaya.Bir de biraz ceviz vardır kilerde onuda kırdırır kızına, dövüp hazırlar.
Sıra pişen tavukların parçalanıp yufkaya sarılarak tepsiye dizilmesine gelmiştir.Ardından yağlı tavuk suyuna bandırır kestiği yufka sarımlarını.
Aralarınada ceviz serper.Kalan tavuk etlerini de bir güzel dizer tepsideki sarımların orta yerine.
Siniyi hazırlayıp misafirin önüne koyarlar ve misafiri buyur eder büyük Odabaşı.Misafir yemeğini yer, çok beğenir,bunun adı ne der. "ben de köyüme gitttiğimde yaptırayım " diye de ekler.Büyük Odabaşı gelinine seslenir ve sorar.Şerife gelin utanır sıkılır. "Banduma" deyiverir birden.
He ya "Banduma". Ardından anlatır.Ve tavuk suyuna bandırıldığını "Banduma" adının buradan geldiğini söylemeyi de ihmal etmez.
O günden sonra yüzyıllardır unutulan bir Orta Asya Türk kültürü "Banduma" tekrar ortaya çıkar. Rivayet odur ki gelen misafir Balıkesir'in Bandırma ilçesindendir.
Çok sevdiği bu yemeği memleketine taşımış dükkan açmış ve bugünkü Bandırma'nın ortasındaki bu dükkan ilçeye adını vermiştir (ALINTIDIR)
Aslında biz genelde ölçü ile yapmayızz kendimce ölçü vermeye çalışıcam ufak borcam ile bir borcam dolusu çıkıyor bu ölçü ile
Malzemeleimiz:
Yapılışı:
Öncelikle tavuk gögsünü tuz ve karabiber ile haşlıyoruz tavukların üstünü geçecek kadar su koyuyoruz tencereye
Haşlandıkdan sonra sogutup tavukları didiyoruz büyük parçalar halinde
Yufkaları masaya serip katlayıp resimdeki gibi ufak parçalarda kesiyoruz
üst tarafından düz olması için katlıyoruz
iki yan tarafından da katlayıp iki ucunu ortada birleştiriyoruz
sonra tekrar ikiye katlıyoruz :))
yufkalar tamamdır.
bi kenarda yagı tavaada eritiyoruz
borcamı en küçük ocağa koyuyoruz ve erittigimiz yağdan içine biraz gezdiriyoruz katladığımız yufkaları dizmeye baslıyoruz
tepsinin tabanına yufkaları tavuk suyuna bir kez daldırıp çıkarıyoruz 1 sıra diziyoruz üzerine erittigimiz yağdan gezdirip tavuk serpiştiriyoruz
dilerseniz cevizde serpiştirebilirsiniz ben çok cevizli sevmedigim için her katına koymadımm
ikinci kat olarak işlemi tekrarluyoruz yufkaları tavuk suyuna batırıp diziyoruz yag gezdiriyoruz tavuk ve ceviz serpiştiriyoruz.
son katınada işlemi tekrarlıyoruz yufka + yağ + tavuz + ceviz
ve yemeğimiz tamam :)))



















Bu ikinci katılışımm olacak inşallah.
Bismillah diyip başlıyorumm öncelikle yemegimizinn hikayesiyle başlayalımm :))
Bandumanın hikayesi kısaca şöyledir;
Köyün kurucusu İstanbulda Saray çevresinde görevler üstlenen büyük kardeş Odabaşı yaşlılığında İstanbul'dan köye döner ve yaşamının kalan kısmını burada sürdürür.
Kendisi gibi İstanbul'dan memleketine dönen arkadaşının yolu birgün Kastamonu'ya düşer. Aklına Odabaşı köyündeki arkadaşı gelir.
Sora sora köyü bulur.
Köyde büyük kardeş Odabaşı'nın evinde misafir olur. Odabaşı, gelini Şerife'ye misafirinin önemli olduğunu ve özen gösterilmesi söyler.
Ancak kış çok sert geçmektedir.
Misafire yiyecek çıkarmak gerekmektedir ama sadece erişte,bulgur yapılsa bu kadar uzaktan gelen misafire ayıp olur.
Şerife gelin düşünür taşınır uzun yıllar öncesinde babaannesinin anlattıkları aklına gelir.Yüzyıllar öncesinden aktarılanları başlar uygulamaya.
Ak tavuğa bakar baharda gülk olursa kuluçkaya yatıracaktır ama ya misafir...
Çaresiz ak tavuğu büyük oğluna kestirir,tüyünü yolar ,temizler, koyar tencereye.Öte yandan çıkarır yaslağacı başlar yufka açmaya.Bir de biraz ceviz vardır kilerde onuda kırdırır kızına, dövüp hazırlar.
Sıra pişen tavukların parçalanıp yufkaya sarılarak tepsiye dizilmesine gelmiştir.Ardından yağlı tavuk suyuna bandırır kestiği yufka sarımlarını.
Aralarınada ceviz serper.Kalan tavuk etlerini de bir güzel dizer tepsideki sarımların orta yerine.
Siniyi hazırlayıp misafirin önüne koyarlar ve misafiri buyur eder büyük Odabaşı.Misafir yemeğini yer, çok beğenir,bunun adı ne der. "ben de köyüme gitttiğimde yaptırayım " diye de ekler.Büyük Odabaşı gelinine seslenir ve sorar.Şerife gelin utanır sıkılır. "Banduma" deyiverir birden.
He ya "Banduma". Ardından anlatır.Ve tavuk suyuna bandırıldığını "Banduma" adının buradan geldiğini söylemeyi de ihmal etmez.
O günden sonra yüzyıllardır unutulan bir Orta Asya Türk kültürü "Banduma" tekrar ortaya çıkar. Rivayet odur ki gelen misafir Balıkesir'in Bandırma ilçesindendir.
Çok sevdiği bu yemeği memleketine taşımış dükkan açmış ve bugünkü Bandırma'nın ortasındaki bu dükkan ilçeye adını vermiştir (ALINTIDIR)
Aslında biz genelde ölçü ile yapmayızz kendimce ölçü vermeye çalışıcam ufak borcam ile bir borcam dolusu çıkıyor bu ölçü ile
Malzemeleimiz:
- 1 adet tavuk göğsü
- yarım paket margarin (tereyağ daha iyi olur )
- 4 adet ev yapımı yufka
- 1 su bardagı ceviz içi
- 1 çay kaşığı tuz
- 1 cay kaşığı kara biber
Yapılışı:
Öncelikle tavuk gögsünü tuz ve karabiber ile haşlıyoruz tavukların üstünü geçecek kadar su koyuyoruz tencereye
Haşlandıkdan sonra sogutup tavukları didiyoruz büyük parçalar halinde
Yufkaları masaya serip katlayıp resimdeki gibi ufak parçalarda kesiyoruz
üst tarafından düz olması için katlıyoruz
iki yan tarafından da katlayıp iki ucunu ortada birleştiriyoruz
sonra tekrar ikiye katlıyoruz :))
yufkalar tamamdır.
bi kenarda yagı tavaada eritiyoruz
borcamı en küçük ocağa koyuyoruz ve erittigimiz yağdan içine biraz gezdiriyoruz katladığımız yufkaları dizmeye baslıyoruz
tepsinin tabanına yufkaları tavuk suyuna bir kez daldırıp çıkarıyoruz 1 sıra diziyoruz üzerine erittigimiz yağdan gezdirip tavuk serpiştiriyoruz
dilerseniz cevizde serpiştirebilirsiniz ben çok cevizli sevmedigim için her katına koymadımm
ikinci kat olarak işlemi tekrarluyoruz yufkaları tavuk suyuna batırıp diziyoruz yag gezdiriyoruz tavuk ve ceviz serpiştiriyoruz.
son katınada işlemi tekrarlıyoruz yufka + yağ + tavuz + ceviz
ve yemeğimiz tamam :)))
Son düzenleyen: Moderatör: