- 31 Ekim 2012
- 1.031
- 962
- 323
- Konu Sahibi nicki_mouse
- #1
Bütün hayatımı geçirdiğim, çokça dostum olan, özetle mutlu olduğum bir şehirden kalktım başka bir şehre geldim, eşimle evlenebilmek için. Tayin durumlarından dolayı o benim yaşadığım şehre gelemeyecekti, ama şu an yaşadığımız şehre ilk talebinde geldi. Onu çok seviyordum, farklı şehirlerde olmak işkence gibiydi ve birkaç sene daha ayrı kalırsak bu ilişkiyi yürütemeyeceğimizi düşündüm. Tek derdim, amacım onunla artık aynı şehirde olabilmekti, 800 km vardı aramızda çünkü. O zamanlar herşeyimdi eşim, başka kimseye ihtiyacım yok diye düşünüyordum, bir tek o olsun yeterdi bana... Ama evdeki hesap çarşıya uymadı tabii
Eşime o zamankinden bile daha düşkünüm aslında, evet o melek gibi bir adam. Ama o buraya (burası ikimizin de bekarken yaşadığı şehir değil) çok çabuk uyum sağladı. İşyerinde arkadaşları oldu, hatta eski bir arkadaşı da buraya tayin olup geldi. Ben de burda yeni bir ortam kurmaya çalıştım ama olmadı. Sebebi işyerimdeki tek bayan benim. O yüzden işyerimde arkadaş edinemedim, evet muhabbet ediyoruz vs ama haftasonu çıkıp bi kahve içemiyorum onlarla. Apartmanımda herkes yaşlı, yaşıtım kimse yok. Aradan 2 yıl geçti ve ben iyice psikopata bağladım. Eşim hem eşim hem arkadaşım olduğu için iyice vazgeçilmez oldu benim için, her an yanımda olsun istedim. Arkadaşlarıyla vakit geçirdiğinde krize girdim, istedim ki hep benim yanımda olsun. İşin aslı onu hem kıskanıyorum mutlu olduğu için, hem de içten içe kızıyorum. Onun için geldim buraya ama geldiğim şehri, arkadaşlarımı çok özledim
Eşimden başka konuşabileceğim kimse olmaması çok kötü
( Şimdi hamilelikle birlikte iyice hormonlar coştu, durmadan kavga ediyoruz
(



