- 26 Mayıs 2018
- 8.213
- 38.820
- 548
- 51
Fikrinize saygı duyuyorum değerli Hocam, bununla birlikte cezanın özellikle erken çocuklukta faydalı ve eğitici olduğu fikrine katılmıyorum.Ben öğretmenim eğitimini aldım ben yöntemleri çok beğeniyorum etkili olduğu da çok açık, ben disiplin olmasından yanayım. Zaten ceza yönteminde,sonrasında çocuk anne babayla kaliteli vakit geçirmezse sevilmedigi hissini yaşar tehlikeli olan budur, yaşına uygun ceza verildikten sonra ilgi görür ve sevilirse ceza kötü bir şey değildir(mutlaka yaşı dikkate alınmalı) ceza sonrası edinilen ders sizden daha çok çocuğun yaşamını rahatlatır.
Lisans eğitiminde aldığımız pek çok bilgi gibi çocuğa yaklaşım ve pedagojik ölçütler de
gelişen ve değişen dünyada yenilenip evriliyor.
Prof.Dr.Canan Çetin Hocamızın meşhur lafıdır:
Değişmeyen tek şey, değişimdir.
Ceza çocuğa ne öğretir? Hatta bir şey öğretir mi?
Bunu ayrıntılı düşünmek lazım.
Ceza sonrasında ebeveynle kaliteli zaman geçirmek çoçuğun ruhen örselenmesini tolere eder mi? Ben sizin kadar emin olamıyorum.
Tam tersine cezalandırılan çoçuğun içten içe ebeveyne duyduğu tepki nedeniyle davranışının sonucuna odaklanamadığını düşünüyorum.
Ebeveyn karşısında aciz ve suçlu olma duygusuyla karışık bir içsel tepki hissediyor çocuk.
Erken çocukluk döneminde disiplinden ziyade sınır koyma,oyun yoluyla uygun davranışı öğretme, model olma,rutinlere yönelme, olumsuz davranışları söndürüp olumlu davranışları pekiştirmenin daha doğru yöntemler olduğunu düşünüyorum uzmanlığı pdr olan bir okul öncesi öğretmeni olarak.
Sözkonusu programdaki uzmanın kullandığı veya genelde tavsiye edilen tüm yöntemlerin;
işe yarar veya etkili görünmesinin,
bu yöntemlerin çocuk için yüzde yüz doğru olduğu anlamına gelmeyebileceğini de eklemek isterim.
Dr.Özgül Bolat'ın ödül-ceza konusundaki köşe yazılarını (Hürriyet gazetesi) ve kitabını (Beni Ödülle Cezalandırma) okumadıysanız tavsiye ederim.
Sevgiyle kalın.