zeytin, kuzenim istanbula taşındı, ilk 1 ay görüşmeler süresince bende kaldı, sonra bizim eve 60 km uzakta bir iş buldu, hemen evini tuttuk, temizlettik, gittik bir mağazadan çeyiz paketi gibi bir paket aldık, beyaz eşyası ve komple mobilyası içindeydi, adamlara 40 kere söyledik en geç 1 hafta içinde gelecek değil mi diye, evet dediler, ilk hafta bekledik arayan soran yok, taahhüt ettikleri gün gittik mağazaya evet efendim sepet efendim, en geç 2 güne gelecek bilmemne.
benim kuzen de böyle olmayacak ben bir çekyat alayım evde kalmaya başlayayım dedi, gittik başka bir dükkandan teşhir ürününü aldık, evi düşün, tek var olan şeyler portmanto, bir kanepe ankastre set ve perde... buzdolabı bile yok...
ve adamlar ilk partiyi o günden 1 hafta sonra kavga kıyamet getirdiler, yani bizimki 1 hafta boş evde çekyatta yaşadı (çalışan işi gücü olan bir adam bu, ne çamaşır makinesi, ne ütüsü, ne dolabı var) şu an 3 hafta oldu hala bulaşık makinesi ve oturma grubu gelmedi, paranın tamamı da ödenmedi üstelik, ilk başta kapora vermiştik, eşyaları getirdikçe nakit ödüyor.
en son telefon açıp ağzıma geleni saydım, şikayet sitelerine yazdım, kendi face sayfalarına yazdım, adamlar hala pişkin.
bu arada şunu da söyleyeym, babamın yaklaşık 40 yıldır çalışan bir beyaz eşya-mobilya mağazası var. artık babam da durmuyor başında ama çalışanları hala aynı şeyi devam ettirirler, bir ürün stokta olmayabilir, kumaş vs farklı istendiğinde zaten sonradan üretilir, bunların hepsi müşteriye söylenir, yani müşteri x ürünü beğendiğinde, bu ancak 1 ay sonraya hazır olur isterseniz benzeri y var onu 2 gün sonra teslim ederiz denir. müşteri de tercihini ona göre yapar. ya da sonradan bir gecikme olacağı görülürse hemen müşteriye haber verilir, bunlar çok zor şeyler değiller, zarar ettiren şeyler de değiller eğer öyle olsaydı babam orda 40 yıldır yaşadığı şehrin en çok iş yapan adamı olmazdı. ama işte dürüstlük gibi erdemler bizim babalarımızın döneminde kaldı galiba...
