- 4 Ekim 2012
- 16.793
- 33.248
- 798
eşimle iletişim sorunlarım tam gaz devam ediyor. bir hafta önce bebeğim kırk günü geride bıraktı. bu süre zarfında annem,babam bende yatılı kaldılar memleketten gelip. kv 15 gün kadar kalıp memlekete döndü. geçen hafta kp geldi, babamı yolcu ettin, annem bu haftasonu gidecek, görümcemle kv gelecekler, görümcem evli 2 çocuklu, kp de sanırım dönecek. evde durum bu.
geçen gün eşimin çocuğum olsun diye adak adadığını ve bebeğimizin doğumundan sonra da kurbanı kestirdiğini öğrendim. kendisi söyledi. haberim yoktu. ''neden adak adadın ki duyan da senelerdir çocuğumuz olmuyor sanacak, evlendikten sonra mı adadın'' falan gibi sorular sordum. eşim de ''ne saçma sapan sorular soruyorsun, insan Allah kabul etsin der bırakır'' dedi. susup kaldım çok üzüldüm. sonuçta olsun diye adak adadığı o çocuğu ben doğurdum, herhangi biri değilim ki soru sormaya hakkım olmasın. bunu açıklayan bir nnotu odamıza iliştirdim akşamüstüydü. gece yatınca bana lohusalıktan dolayı evin kalabalığının üstüme üstüme geldiğini, bundan dolayı ailemi de hep azarlayıp çok ayıp ettiğimi falan söyledi, kendisine bozulmmamı da bu depresyona bağladı. kadınlarda bu depresyon olurmuş ona göre, bende de olması normalmiş, ben zaten beceriksizmişim, öyle gece uyumayıp gündüz de kafa dağıtabilen tiplerden değilmişim, büyükler evimizde olduğu için ayaklarımı uzatıp oturmaktan fedakarlık etmek bile büyük bir şeymiş benim için, o yüzden benden fazla bir şey beklemiyormuş... başımdan aşağı kaynar sular döküldü. sağol ya falan dedim, yorganı başıma çekip ağlamaya başladım. o da tv kumandasını falan fırlattı, biliyordum bunları cımbızlayacağını neden söyledim falan diye ufak çapta kriz geçirdi. şimdi konuşmuyoruz aynı evin içinde.
uzun oldu kusura bakmayın. ama bende mi bir anormallik var bilemiyorum. bu sözlere kızmayacak kadın tanımıyorum. ne yapmalıyım? ben alıngan mıyım? yorumlarınızı bekliyorum.
geçen gün eşimin çocuğum olsun diye adak adadığını ve bebeğimizin doğumundan sonra da kurbanı kestirdiğini öğrendim. kendisi söyledi. haberim yoktu. ''neden adak adadın ki duyan da senelerdir çocuğumuz olmuyor sanacak, evlendikten sonra mı adadın'' falan gibi sorular sordum. eşim de ''ne saçma sapan sorular soruyorsun, insan Allah kabul etsin der bırakır'' dedi. susup kaldım çok üzüldüm. sonuçta olsun diye adak adadığı o çocuğu ben doğurdum, herhangi biri değilim ki soru sormaya hakkım olmasın. bunu açıklayan bir nnotu odamıza iliştirdim akşamüstüydü. gece yatınca bana lohusalıktan dolayı evin kalabalığının üstüme üstüme geldiğini, bundan dolayı ailemi de hep azarlayıp çok ayıp ettiğimi falan söyledi, kendisine bozulmmamı da bu depresyona bağladı. kadınlarda bu depresyon olurmuş ona göre, bende de olması normalmiş, ben zaten beceriksizmişim, öyle gece uyumayıp gündüz de kafa dağıtabilen tiplerden değilmişim, büyükler evimizde olduğu için ayaklarımı uzatıp oturmaktan fedakarlık etmek bile büyük bir şeymiş benim için, o yüzden benden fazla bir şey beklemiyormuş... başımdan aşağı kaynar sular döküldü. sağol ya falan dedim, yorganı başıma çekip ağlamaya başladım. o da tv kumandasını falan fırlattı, biliyordum bunları cımbızlayacağını neden söyledim falan diye ufak çapta kriz geçirdi. şimdi konuşmuyoruz aynı evin içinde.
uzun oldu kusura bakmayın. ama bende mi bir anormallik var bilemiyorum. bu sözlere kızmayacak kadın tanımıyorum. ne yapmalıyım? ben alıngan mıyım? yorumlarınızı bekliyorum.