- 29 Mart 2015
- 52
- 18
- 26
Öncelikle herkese iyi akşamlar ablalar. Şunu belirtmek istiyorum ki ben 17 yaşındayım (lise3) ve bunu arkadaşım adına yazıyorum. Lütfen, sizinki de dert mi canım demeyin, her yaşın derdi kendine :)
Bilirsiniz bu yaşlar bizim en deli yaşlarımız, ilk aşklar, ilk hoşlantılar...
Arkadaşıma x diyelim, kendisi benim doğduğum andan itibaren en yakın arkadaşım, aramızdan su sızmaz, onu gerçekten iyi tanıyorum.
Gelelim asıl meseleye, bizim x kendi okulundan, son sınıflardan birinden fena halde ekileniyor. Biz bu çocuğa y diyelim. y bizden iki yaş büyük (Bir sene sınıfta kalmış çünkü), gitar çalıyor, şarkı söylüyor ama çevresi çok geniş biri değil. Sessiz içine kapanık biri. Benim arkadaşım da tam tersi olmasa bile çevresi kendine göre geniş, sıcakkanlı biridir. Arkadaş edinebilir kolaylıkla ama bazen kendini ifade etmekte sorunlar yaşayabiliyor.
Benim arkadaşım x, y ile okulda bir gösteri nedeniye tanışıyorlar. Daha doğrusu x, y den o gün hoşlanmaya başlıyor diyelim.
Bir süre benim başımın etini yedikten sonra, ben ve diğer arkadaşlarının da gazıyla çocuğa mesaj atıyor. Konuşmaya başlıyorlar. Daha doğrusu y, arkadaşıma "istersen biraz konuşalım, birbirimizi tanıyalım, olursa olur, olmaza biter" diyor. Benim x zaten dünden razı. Konuşmaya başlıyorlar ama y mesafesini hep koruyor.
Bir süre konuşuyorlar (ki bu çok uzun bir süre sayılmaz) ve y kendisinin x için yanlış kişi olduğunu onu üzeceğini söylüyor ve konuşmayı kesiyor.
Tabi arkadaşım x çok üzülüyor ve hala da öyle. Çünkü onun ilk aşkı.
Arkadaşım hala y den çok etkileniyor, hala onunla konuşmak istiyor ama y'ye karşı ısrarcı ve gurursuz bir kız gibi görünmek istemiyor. Zaten konuşmaya, mesaj atmaya da pek cesareti yok. Ben de ona, "illa birlikte olmak zorunda değilsiniz, arkadaş olmaya çalış" dedim. Nasıl yapacağını bilmiyor.
Çok dağıttım biliyorum ama asıl sorumuz şu, "birinden hoşlanıyorsunuz, (belki sadece şu an için belki de sonsuza dek bilemem) o sizi o anlamda sevmiyor. Ama yine de etrafınızda olsun, arkadaşınız olsun istiyorsunuz. Sınırı aşmadan, o dengeyi tutturabilmek mümkün müdür? Sizce arkadaşım ne yapsın?"
Başta da dediğim gibi, lütfen bu da dert mi deyip geçmeyin. Hepiniz bu yaşlardan geçip ilk aşkların sancılarını çektiniz değil mi? Lütfen o günleri hatırlayıp ona göre yardımcı olun şimdiden herkese çook teşekkürler:)
Bilirsiniz bu yaşlar bizim en deli yaşlarımız, ilk aşklar, ilk hoşlantılar...
Arkadaşıma x diyelim, kendisi benim doğduğum andan itibaren en yakın arkadaşım, aramızdan su sızmaz, onu gerçekten iyi tanıyorum.
Gelelim asıl meseleye, bizim x kendi okulundan, son sınıflardan birinden fena halde ekileniyor. Biz bu çocuğa y diyelim. y bizden iki yaş büyük (Bir sene sınıfta kalmış çünkü), gitar çalıyor, şarkı söylüyor ama çevresi çok geniş biri değil. Sessiz içine kapanık biri. Benim arkadaşım da tam tersi olmasa bile çevresi kendine göre geniş, sıcakkanlı biridir. Arkadaş edinebilir kolaylıkla ama bazen kendini ifade etmekte sorunlar yaşayabiliyor.
Benim arkadaşım x, y ile okulda bir gösteri nedeniye tanışıyorlar. Daha doğrusu x, y den o gün hoşlanmaya başlıyor diyelim.
Bir süre benim başımın etini yedikten sonra, ben ve diğer arkadaşlarının da gazıyla çocuğa mesaj atıyor. Konuşmaya başlıyorlar. Daha doğrusu y, arkadaşıma "istersen biraz konuşalım, birbirimizi tanıyalım, olursa olur, olmaza biter" diyor. Benim x zaten dünden razı. Konuşmaya başlıyorlar ama y mesafesini hep koruyor.
Bir süre konuşuyorlar (ki bu çok uzun bir süre sayılmaz) ve y kendisinin x için yanlış kişi olduğunu onu üzeceğini söylüyor ve konuşmayı kesiyor.
Tabi arkadaşım x çok üzülüyor ve hala da öyle. Çünkü onun ilk aşkı.
Arkadaşım hala y den çok etkileniyor, hala onunla konuşmak istiyor ama y'ye karşı ısrarcı ve gurursuz bir kız gibi görünmek istemiyor. Zaten konuşmaya, mesaj atmaya da pek cesareti yok. Ben de ona, "illa birlikte olmak zorunda değilsiniz, arkadaş olmaya çalış" dedim. Nasıl yapacağını bilmiyor.
Çok dağıttım biliyorum ama asıl sorumuz şu, "birinden hoşlanıyorsunuz, (belki sadece şu an için belki de sonsuza dek bilemem) o sizi o anlamda sevmiyor. Ama yine de etrafınızda olsun, arkadaşınız olsun istiyorsunuz. Sınırı aşmadan, o dengeyi tutturabilmek mümkün müdür? Sizce arkadaşım ne yapsın?"
Başta da dediğim gibi, lütfen bu da dert mi deyip geçmeyin. Hepiniz bu yaşlardan geçip ilk aşkların sancılarını çektiniz değil mi? Lütfen o günleri hatırlayıp ona göre yardımcı olun şimdiden herkese çook teşekkürler:)