- 22 Nisan 2015
- 45
- 0
- Konu Sahibi takkelervimilyon
- #1
Selamlar, naber?
İçimde uhde olan, arada bir canımı sıkan birşey var paylaşma istediğim.
Paylaşırsam daha iyi hissedeceğim.
Çocukluğumdan beri müziğe karı büyük bi zaafım oldu her zaman. Sutuğum zamanlarda bile içimde çalan bir melodi olurdu hep, ifade edeediklerimi içime attığımda, susup da söyleyemediğimde, "söylemenin" başka bir yolunu bulmuştum.
Sözsüz melodiler oluşturmak.
Gel zaman git zaman, bu alışkanlıktan da öteye geçip bir ihtiyaç oldu. Melodisiz geçen hiçbir saniyem olmadıgı gibi, pek çok beste yaptım, kenarlarda köşelerde çok sözler yazdım, çok melodiler yarattım.
Bir enstruman çalacak zamanım olmadı hiç hayatn koşturacasında ama, hala öğrenmeye çalıştığım bir kemanım var, yaş 26. Geç mi kaldım bilmem?
Hadi ses yönünden şanssızım, onu anladık, ama keşke diyorum, fırsatım olsaymış da küçük yaşta elime bi çalgı alsaymışım iyi kötü. Şimdi en azından betelerim mırıltı halinde olmazmış.
Müziğe, şarkı söylemeye ve yaratmaya olan bu tutkumu en yaınım bile bilmiyor. Aralarda sesimi kaydettiğim, kendi kendime sesimde nota geliştirmeye çalıştığım doğrudur.
Örneğin, bu şan dersi dedikleri, sesi notaları çıkarabilme anlamında mı eğitiyor yalnızca?
Bilemiyorum, geç mi kaldım bu işlere, eğitimlere sıfırdan başlamaya. Başlasam, ne kadar zamanımı alır kendimi geliştirmem, ya da hadi geliştirdim diyelim, sesimin kapasitesi belli, ne işime yarayacak onu da bilmiyorum ya.
Cesarete mi ihtiyacım var, realist fikirlere mi, onu bile bilmiyorum şu an.
Aslında, şimdi bi çılgınlık yapıp mırıldandığım küçük bi parçayı paylaşsam, belki bu işle profesyonel anlamda ilgilenenleriniz varsa yardımcı olabilir diye umut etmiyor da değilim.
Doksanların, şarkıcı olmak için evden kaçan kızlarına selam olsun.
https://clyp.it/q5oqf5pk
İçimde uhde olan, arada bir canımı sıkan birşey var paylaşma istediğim.
Paylaşırsam daha iyi hissedeceğim.
Çocukluğumdan beri müziğe karı büyük bi zaafım oldu her zaman. Sutuğum zamanlarda bile içimde çalan bir melodi olurdu hep, ifade edeediklerimi içime attığımda, susup da söyleyemediğimde, "söylemenin" başka bir yolunu bulmuştum.
Sözsüz melodiler oluşturmak.
Gel zaman git zaman, bu alışkanlıktan da öteye geçip bir ihtiyaç oldu. Melodisiz geçen hiçbir saniyem olmadıgı gibi, pek çok beste yaptım, kenarlarda köşelerde çok sözler yazdım, çok melodiler yarattım.
Bir enstruman çalacak zamanım olmadı hiç hayatn koşturacasında ama, hala öğrenmeye çalıştığım bir kemanım var, yaş 26. Geç mi kaldım bilmem?
Hadi ses yönünden şanssızım, onu anladık, ama keşke diyorum, fırsatım olsaymış da küçük yaşta elime bi çalgı alsaymışım iyi kötü. Şimdi en azından betelerim mırıltı halinde olmazmış.
Müziğe, şarkı söylemeye ve yaratmaya olan bu tutkumu en yaınım bile bilmiyor. Aralarda sesimi kaydettiğim, kendi kendime sesimde nota geliştirmeye çalıştığım doğrudur.
Örneğin, bu şan dersi dedikleri, sesi notaları çıkarabilme anlamında mı eğitiyor yalnızca?
Bilemiyorum, geç mi kaldım bu işlere, eğitimlere sıfırdan başlamaya. Başlasam, ne kadar zamanımı alır kendimi geliştirmem, ya da hadi geliştirdim diyelim, sesimin kapasitesi belli, ne işime yarayacak onu da bilmiyorum ya.
Cesarete mi ihtiyacım var, realist fikirlere mi, onu bile bilmiyorum şu an.
Aslında, şimdi bi çılgınlık yapıp mırıldandığım küçük bi parçayı paylaşsam, belki bu işle profesyonel anlamda ilgilenenleriniz varsa yardımcı olabilir diye umut etmiyor da değilim.
Doksanların, şarkıcı olmak için evden kaçan kızlarına selam olsun.
https://clyp.it/q5oqf5pk