Biraz şakaya vurarak sınırları belli etmek gerek bence.
Bayramda benim de evim kalabalıktı. Kız kardeşim, onun eşi ve kızı, abim ve kızı, annem, babam toplamda yedi yetişkin dört çocuk oldu evde.
Herkes bir şeyler yaptı, yoksa o kalabalıkta mümkün değil yetişmek. Yemekten sonra ortalığı abimin de süpürdüğü oldu, bulaşıkları eniştem halletti.
Ortalığa dökülme saçılma konusunda da ben takıntılıym bunu herkes bilir mesela. İki küçük cocugum da olduğu için misafire sehpa verip de koltukta oturmayız hiç. Yemek çay pasta kuruyemiş vs her şeyi masaya geçip yer içeriz.
İftardan sonra kardeşimin eşi maç izleyecekti, çayı oturma odasında mı içsek dedi, ben de orda sadece maç izleyebilirsiniz yiyecek içecek göndermem o odaya dedim

ama açıkladım sebebini. Oturma odasına annemlere yatak açıyorduk, siz orda yiyip içeceksinz kırıntı dökülecek yatılacak yerlere dedim. Kimse de küsmedi, çünkü ev benim ve düzen belli.
Ev sahibi olarak tabiki fazlaca yoruluyoruz, rahat ettirmeye çalışıyoruz ama kimsenin de ayağına su götürmem.
Hatta biz yemekten sonra çay faslına geçince hiç kalkmadık kardeşimle. Abim ve kardeşimin eşi çayları takip etti, siz yoruldunuz dinlenin dediler.
Herkes kendi yatağını açtı topladı, kimse benden bir şey beklemedi. Ona rağmen ikinci günü herkesi yolcu ettikten sonra yorgunluktan sızdım