Kızgınlığında da haklı değil bence. Denize girmese bile yine beraber çok da güzel vakit geçirebilirlerdi. Aksi despotluk oluyor bence. Hakaret olmadan zorlamak, kızmak bile anlaşılır değil bana kalırsa.
Misal ben hayvanları çook severim. Sokakta gördüğüm her hayvanı, dana kadar köpekleri bile sevmeden geçemem. Isırılmadım hiç, ama ısırılmaktan da korkmam. Isırılmam diye emin olduğumdan da değil, o ihtimal için kendimi bu sevgiden mahrum bırakmam. Ama çevremde değil köpekten, kediden bile korkan arkadaşlarım var. Onlar yanımdayken aksine o kendini rahat hissetsin diye sevmem bile hayvanları -ki bu benim için gerçekten büyük kayıptır. Gerekirse yaklaşan bir kedi köpek olursa onu severek uzaklaştırırım. Şimdi ben bu arkadaşlarıma "fobine sinir oluyorum, madem korkuyorsun benimle dışarıda görüşme, hayvanlardan mahrum kalıyorum, evinde görüşelim, ya da aş artık şunu' diyebilir miyim? Böyle düşünmek bile hoşgörüsüzlük olur bence.
İster hayvan, ister deniz ister asansör, bir yakınıysa insanın hoş görmesi lazım bence, o günü kimseye zehretmeden geçirmesi.. yakın değilse zaten görüşmese de olur. Fobiler eş dost teşvikiyle ya da siniriyle aşılabilecek meseleler değildir. Mantık ortadan kalkar. Insanın pek elinde olmuyor bu konular. Bu fobilerin ardında genelde başka şeyler oluyor zaten.
Siz de kardeşinize kızmayın derim, o bu durumdan çok rahatsızsa fobiler konusunda uzman bir psikiyatriste gitmeye teşvik edin ama siz zorlamayın derim. Korku varsa üzerine gidilir aşılır görüşü, bu durumlarda her zaman sağlıklı bir yaklaşım değil.