Benim gördüğüm olaylarda , taraflardan biri aşık olmuyor lakin seviyor işte iyi kötü, yalnız da kalmaktan iyidir diyor. Daha sonra gerçekten vurulduğu biri çıkınca o zaman aşkın ne olduğunu anlıyor. Benim çevremde gördüğüm örnekler böyle.
Ben sevmediğim biriyle olmaktansa yalnız olmayı tercih ediyorum ama herkes böyle değil. Çoğu insan aylnız olmaktansa iyi kötü birisi olsunkafasında.
Eski işyerimde erkek bir arkadaşım vardı, 3 yıllık sevgilisiyle nişanlandı . Sonra işyerşndeki bir kıza aşık oldu. Bana demişti ki, ben bugüne kadar aşığım sanmıştım ama aşk hiç te öyle bir duygu değilmiş, nasıl bir duygu olduğunu yeni kızla tanışınca anladım. Sonuç olarak ayrıldı nişanlısından. Diğer kızla evlendi. Bu adamı gerçekten sevdiği biri varken onunla olmak istiyor diye suçlayamayız bence.
Aldatmak, yedek tutmak vs gerçekten karaktersizlik, zayıflık ve zavallılık. İstemiyorsan ayrıl kardeşim , bu kadar zor mu? Kadınlar ayrılmamak için ağlıyor, yalvarıyor , duygusal sömürü yapıyorlar biz de ayrılmak istedğimizi söyleyemiyoruz diyor bazı erkekler, bence hikaye. Gerektiğinde karşı tarafın gözyaşına dayanacak kadar sağlamsan ben buna karakter derim.
Benim basima da kotu seyler geldi ama ben ah etmedim. Insanlar ne olup bittigini sordular ama ben hep sustum, hep icime attim. Simdi patlayacak gibiyim, basima gelenleri her onume gelene anlatasim var , anlatmam gerekiyor sanirim. Belk' de mahkemeydi, kavgaydi dovust derken insanin ici akar gidr, konusa konusa aciyi artik hissetmez.
aşkla sevgiyi aslında keskin sınırlarla ayırmıyorum,
belki benzer bir olayı yasamadıgım icin, birini seviyorken baskasına aşık oldum diyemem, gelmedi yani başıma,
fakat senin de yazdıgın gibi sevmedigim, biri heyecanlandırmayan biriyle de kaşı gözü düzgünmüs diyip uzun sure birlikte olamam, belki o yuzden yaşamıyoruz boyle olayları da.
karsılıklı olarak bu durumu biliyorsak ve kabul ediyorsak 15 yasındaki liseli ergen ilişkisi gibi seyler yasadıgımı da inkar edecek degilim sonucta. belki de benimki bir şanstı, karşıma o an kimse cıkmadı demek ki diyebilirim o durumda.
yani bu her kosulda senin dedigine cıkıyor,
tutku, heyecan, sefkat, sehvet, sevgi, güven, saygı vs vs. hissetmedigimiz insanlarla beraber olmamak gerek,
cunku bunardna biri eksikse ya asık oldum diyoruz ya da saygı güven olmaksızın eziyete dönen ilişkiler yumagı icinde zamanla o tutundugumuz dalı da yitiriyoruz.
verdigin ornek uzerinden gidersem,
karakterli insan demissin ya... arkadasına kotu birsey demek istemem, bence de dogru olanı yapmıs, aşık olsun olmasın istemedigi bir ilişkiye devam etmemeliymis. fakat bunu nasıl yaptıgını da onemserim şahsen,
en azından hayatıma alacagım kisi baska birini aldatarak bana gelsin istemem, bitirsin oyle gelsin, güvenemem,
üstelik oyle bir durum oldugunda kendimi de aldatılmıs hissedecegimi biliyorum.
tam tersine aldatılan ben isem... tercihen simdiye dek yaptıgım sey kimsenin yakasına yapısmamak oldu.
fakat ailelerin bilmesi, cocuklarının olması, daha gelecege dönük hayallerin kurulması... tüm bunların bir ihanetin gobeginde olması da cok agır, o kosullarda yasarsam şimdiki gibi düsünüp düsünmeyecegimden de emin degilim,
çünkü manevi olarak bende actıgı yarayı onun maddi olarak cekmesini isteyebilirim,
ihtiyacım yoksa gider o parayı bir yardım kurulusuna veririm, fakat onun cebinden cıkarken aman onurlu olayım istemeyeyim diye dusunmem, suclu konumunda olan o iken ve yasalar bana bu hakkı tanıyorken karaktersizligini odetmek isterim.
icinin sogumasından bahsetmissin ya hani, bu davalar insanı ne derece rahatlatıyor, süreci kabullenirken yardımı dokunuyor mu bilemem.
ancak o noktada bir karaktersizi hayatımdan ne kadar cabuk cıkarırsam o kadar iyidir, ileride daha büyük yıkımlarla karsılasmaktansa bahar temizligi gibi hayatıma yeniden baslamak icin kac yasında olursam olayım fırsat olarak görürüm,
cünkü henüz yapmamıs olması veya benim haberimin olmaması onun kirli düsünceleriyle dolu olan hayatımı güzellestiriyor degil,
çökmeye yüz tutan bir baraj gibi; bir cok yerden sızıntı olması pek cok seyin habercisi... er gec bir baskın nedeniyle bogulma aşamasına gelebilme ihtimalim var, illa her seyi yaşayarak deneyimlemek zorunda degiliz.