Öğretmenin Davranışı

blackgray

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
3 Mart 2022
499
897
Merhaba herkese… Direkt konuya giriyorum. Çalışan bir kadınım. Oğlum 2. Sınıf öğrencisi ve okuluyla işyerim arasında epey mesafe var. Normalde servis kullanırız ama bu ara özel bir durumdan dolayı benim bırakıp, almam gerekiyor. Akşam işyerimden biraz erken çıktım, okul çıkışına yetişebilmek için. Ama trafik o kadar yoğundu ki… Gıdım gıdım ilerliyoruz resmen. Geç kalabilme ihtimalime karşı öğretmenimizi aradım. Dedim ki, hocam ben yoldayım geliyorum ancak trafik çok yoğun. Ola ki, bi 5 dk lık gecikme olursa oğlumun yanında durabilir misiniz? Çünkü benden başka alabilecek kimse yok. Tamam, dururum dedi. Neyse ki ben vaktinde yetiştim okula. Oğlumu bekliyorum okul bahçesinde. Bi süre sonra öğretmen, çocuklarla (10 öğrenci filandı galiba) birlikte indi ama baktım benim oğlum yok. Sordum, oğlum nerde hocam, dedim. Benimle birlikte indi. Yanımda dur dedim ama dedi,sustu. Normalde sınıf 30 küsur kişi. 20 kadar öğrenci inmiş. Ben kapıya baktım, inen çocuklara bakıyorum ki, belki o da iner diye ve hala çocuğumu arıyorum. Sonra bana demez mi “çıkmıştır o” diye. Servisle mi gidecekti diye üstüne sordu üstelik. Konuştuklarımızı dinlemediğini anladım o an. Oğlumu okula bırakırken tembih etmiştim, gecikirsem beni şurdaki bankta bekle diye. Kafamı oraya çevirdim ki, benim oğlan orda… Muhtemelen inen çocuklarla birlikte indi ve öğretmen fark etmedi bile. Oysa öncesinde oğlumu uyarsaydı, yanımda dur, annen gecikebilir diye oğlum yanında ayrılmazdı, onu da biliyorum. Her neyse, oğlumun Yanına koştum ama aklım çıktı. Ve öğretmen bana tüm sorun bendeymiş gibi dedi ki, neden bu kadar telaş yaptığınızı anlamıyorum🙄 Bu benim elimde olan bişey değil, diyerek yanından ayrıldım, oğlumun yanında öğretmeniyle tartışacak değildim çünkü. Benim takıldığım esas nokta şu hanımlar. Elbette benim çocuğumun bakıcısı değil, onca çocukla uğraşıyor. Kadının üzerinde bi hakkım veya yetkim yok ama hani insanız ya, ekstra bi durumum çıkmış, arayıp rica etmişim, oğlumun yanında 5 dk durabilir misiniz demişim ve öğretmenin oğlumdan haberi bile yok. Çıkmıştır o diyerek durumu normalleştirmeye çalışması yetmedi, üstüne telaş ettiğim için manipüle etti beni. En azından bi kusura bakmayın, demesini beklerdim. Çünkü ben güvenip, aradım, rica ettim. Oğluma bankta beni bekle diye tembih etmesem okul dışına çıkabilirdi, oğlumu biliyorum ben çünkü. Son zamanlarda izlediklerimiz, duyduklarımızdan sonra kaygı seviyem son derece arttı. Evet, normalden fazla telaş etmiş olabilirim ama öğretmenin yaptığı da çok hoş olmadı gibi sanki. Ayrıca geçen hafta okulun ilk günü oğlum, arkadaşlarıyla oyun oynarken arkadaşı itmiş ve kafa üstü çakılmış. Eve bi geldi, alnı şiş ve mor. Asla ve asla bilgi vermedi. Normalde söylemesi gerekirdi bence. Siz ne dersiniz?
 
Merhaba herkese… Direkt konuya giriyorum. Çalışan bir kadınım. Oğlum 2. Sınıf öğrencisi ve okuluyla işyerim arasında epey mesafe var. Normalde servis kullanırız ama bu ara özel bir durumdan dolayı benim bırakıp, almam gerekiyor. Akşam işyerimden biraz erken çıktım, okul çıkışına yetişebilmek için. Ama trafik o kadar yoğundu ki… Gıdım gıdım ilerliyoruz resmen. Geç kalabilme ihtimalime karşı öğretmenimizi aradım. Dedim ki, hocam ben yoldayım geliyorum ancak trafik çok yoğun. Ola ki, bi 5 dk lık gecikme olursa oğlumun yanında durabilir misiniz? Çünkü benden başka alabilecek kimse yok. Tamam, dururum dedi. Neyse ki ben vaktinde yetiştim okula. Oğlumu bekliyorum okul bahçesinde. Bi süre sonra öğretmen, çocuklarla birlikte indi ama baktım benim oğlum yok. Sordum, oğlum nerde hocam, dedim. Benimle birlikte indi. Yanımda dur dedim ama dedi,sustu. Ben kapıya baktım, inen çocuklara bakıyorum ki, belki o da iner diye ve hala çocuğumu arıyorum. Sonra bana demez mi “çıkmıştır o” diye. Servisle mi gidecekti diye üstüne sordu üstelik. Konuştuklarımızı dinlemediğini anladım o an. Oğlumu okula bırakırken tembih etmiştim, gecikirsem beni şurdaki bankta bekle diye. Kafamı oraya çevirdim ki, benim oğlan orda… Yanına koştum ama aklım çıktı. Ve öğretmen bana tüm sorun bendeymiş gibi dedi ki, neden bu kadar telaş yaptığınızı anlamıyorum🙄 Bu benim elimde olan bişey değil, diyerek yanından ayrıldım, oğlumun yanında öğretmeniyle tartışacak değildim çünkü. Benim takıldığım esas nokta şu hanımlar. Elbette benim çocuğumun bakıcısı değil, onca çocukla uğraşıyor. Kadının üzerinde bi hakkım veya yetkim yok ama hani insanız ya, ekstra bi durumum çıkmış, arayıp rica etmişim, oğlumun yanında 5 dk durabilir misiniz demişim ve öğretmenin oğlumdan haberi bile yok. Çıkmıştır o diyerek durumu normalleştirmeye çalışması yetmedi, üstüne telaş ettiğim için manipüle etti beni. En azından bi kusura bakmayın, demesini beklerdim. Çünkü ben güvenip, aradım, rica ettim. Oğluma bankta beni bekle diye tembih etmesem okul dışına çıkabilirdi, oğlumu biliyorum ben çünkü. Son zamanlarda izlediklerimiz, duyduklarımızdan sonra kaygı seviyem son derece arttı. Evet, normalden fazla telaş etmiş olabilirim ama öğretmenin yaptığı da çok hoş olmadı gibi sanki. Ayrıca geçen hafta okulun ilk günü oğlum, arkadaşlarıyla oyun oynarken arkadaşı itmiş ve kafa üstü çakılmış. Eve bi geldi, alnı şiş ve mor. Asla ve asla bilgi vermedi. Normalde söylemesi gerekirdi bence. Siz ne dersiniz?
böyle bir durumda sizi bilgilendirmeleri gerekir böyle böyle bir durum var diye ama benim okul çağında bir çocuğum yok henüz işler okullarda nasıl ilerliyor bilmiyorum.bu tarz düşme çarpma gibi durumlarda veli aranmalı.Haberlerde hatırlıyorum ki iki çocuk çarpışıyor kız beyin kanaması geçirdi yoğun bakımda kaldı.Öğretmenş ilgilenmemiş kız birkaç saat sıranın üzerinde kafasını koyup yatmış.Cok tehlikeli
 
Benim bu konuların tümü için tek çözümüm akıllı saat almak oldu.
Çıktın yok muyum? Ara. Karnın mı ağrıyor? Ara. Düştün mü? Ara. Bitti.

Kızımın öğretmeni inanılmaz pimpirikli bir adam. Muhtemelen panik atak falan vardır onda diye düşünüyorum. Buna rağmen sınıftan başka bir çocuk çıktı gitti bir gün, dersin ortasında sayım yapmıyor çünkü adam.
Bir kaç kez sınıfa gitmek zorunda kaldım. O hengamede kendi çocuğumu zor buldum ki çok kalabalık bir sınıf değil kızımınki.

Onun dışında geçen sene bir gün normal normal çıktılar. Tam merdivenlerde çocuğun biri feci düştü. Bir anda ağzı burnu kan içinde kaldı. Biz bekleyen velilere emanet etti annesi babası gelmemiş olanları. Böyle anlık olaylar da olabilirdi.

Evet başında dursa iyiydi, evet haber verse iyiydi ama bunlara imkan yokmuş gibi saat almak en makulu.
 
Daha gecikmedi nasıl olsa diye düşünüp rahat bırakmış olabilir. Hani çocuğun peşine düşmesi için erken. Herkesle beraber inmiş oğlunuz belli ki
Hayır inmemiş. Öncesinden inen 20 kadar öğrenciyle birlikte inmiş ve öğretmeni fark etmemiş. Oğlumu da uyarmamış aramama rağmen. O kalabalıkta ben de göremedim oğlumu. Kalabalık biraz dağılınca bankta gördüm işte. Öpretmeni güya yanımda dur demiş ama oğlum öyle bir şey demediğini söyledi.
 
Benim bu konuların tümü için tek çözümüm akıllı saat almak oldu.
Çıktın yok muyum? Ara. Karnın mı ağrıyor? Ara. Düştün mü? Ara. Bitti.

Kızımın öğretmeni inanılmaz pimpirikli bir adam. Muhtemelen panik atak falan vardır onda diye düşünüyorum. Buna rağmen sınıftan başka bir çocuk çıktı gitti bir gün, dersin ortasında sayım yapmıyor çünkü adam.
Bir kaç kez sınıfa gitmek zorunda kaldım. O hengamede kendi çocuğumu zor buldum ki çok kalabalık bir sınıf değil kızımınki.

Onun dışında geçen sene bir gün normal normal çıktılar. Tam merdivenlerde çocuğun biri feci düştü. Bir anda ağzı burnu kan içinde kaldı. Biz bekleyen velilere emanet etti annesi babası gelmemiş olanları. Böyle anlık olaylar da olabilirdi.

Evet başında dursa iyiydi, evet haber verse iyiydi ama bunlara imkan yokmuş gibi saat almak en makulu.
Kesinlikle… Yarın ilk iş gidip alacağım hemen.
 
Haklısınız, bizim öğretmenimiz 4. sınıfa kadar bütün çocukların velileri gelmeden okuldan ayrılmazdı. Şöyle ki zaten bir kısmı servisle gidiyor, kalanlar okulun bahçesinde bekliyor gelen veli çocuğunu alıp biraz da öğretmen ile konuşup gidiyordu. Zaten bu da 10-15 dakikayı geçmiyor. Ayrıca öğretmenin ve okulun sorumluluğundadır. Resmiyetini bilmiyorum ama vicdanen öyle. Ama bazı çocuklar kaçıp gidebiliyor zil çalar çalmaz, öğretmen bir anda baktığında görememiş olabilir. Siz çocuğunuzu siz gelmeden öğretmenin yanından ayrılmaması gerektiğini öğretin.
 
İlkokul öğretmenliği çok zor ya 🥲 bizim öğretmen uzun süre velilerden destek alarak teslim ederdi çocukları. Okulun iyi bir güvenliği de var sağ olsun işini çok özenerek yapıyor. Bazen birkaç dakika gecikirdim velilerden biri mutlaka arardı geliyor musun bak buradayız vs diye. Çıkış kalabalık olmasına rağmen herkesin bir gözü çocuklarda olurdu. Şimdi bir tık büyüdüler. Bir süreliğine geç gidiyorum işlerden dolayı. Öğretmeni bilgilendirdim. Ben gelene kadar bekliyor çocuk mecbur. Biraz daha büyüdüğü için rahatım artık. Bu yıl benim için ekstra zor bir başlangıç oldu. Bir de oğlana okul göz kulak olmasa ne yapardım bilmiyorum.
 
İlkokul öğretmenliği çok zor ya 🥲 bizim öğretmen uzun süre velilerden destek alarak teslim ederdi çocukları. Okulun iyi bir güvenliği de var sağ olsun işini çok özenerek yapıyor. Bazen birkaç dakika gecikirdim velilerden biri mutlaka arardı geliyor musun bak buradayız vs diye. Çıkış kalabalık olmasına rağmen herkesin bir gözü çocuklarda olurdu. Şimdi bir tık büyüdüler. Bir süreliğine geç gidiyorum işlerden dolayı. Öğretmeni bilgilendirdim. Ben gelene kadar bekliyor çocuk mecbur. Biraz daha büyüdüğü için rahatım artık. Bu yıl benim için ekstra zor bir başlangıç oldu. Bir de oğlana okul göz kulak olmasa ne yapardım bilmiyorum.
Kesinlikle biz 2 çocuğumuzu bazen gözümüzden kaybediyoruz telaş yapıyoruz. Çocukları bilinçlendirmek gerek, tek başına okul bahçesinden çıkmaması gerektiğini, ayrıca bahçeden güvenlik hiçbir çocuğu tek çıkarmamalı, oğlumun okulu öyleydi.
 
Kesinlikle biz 2 çocuğumuzu bazen gözümüzden kaybediyoruz telaş yapıyoruz. Çocukları bilinçlendirmek gerek, tek başına okul bahçesinden çıkmaması gerektiğini, ayrıca bahçeden güvenlik hiçbir çocuğu tek çıkarmamalı, oğlumun okulu öyleydi.
Bizim okulda da öyle. Çocukların çoğunu tanıyor ve yalnız başına çıkarmıyor. Çocuklara öğretmek, anlatmak lazım. Her şey anlık gelişiyor Allah korusun.
 
Merhaba herkese… Direkt konuya giriyorum. Çalışan bir kadınım. Oğlum 2. Sınıf öğrencisi ve okuluyla işyerim arasında epey mesafe var. Normalde servis kullanırız ama bu ara özel bir durumdan dolayı benim bırakıp, almam gerekiyor. Akşam işyerimden biraz erken çıktım, okul çıkışına yetişebilmek için. Ama trafik o kadar yoğundu ki… Gıdım gıdım ilerliyoruz resmen. Geç kalabilme ihtimalime karşı öğretmenimizi aradım. Dedim ki, hocam ben yoldayım geliyorum ancak trafik çok yoğun. Ola ki, bi 5 dk lık gecikme olursa oğlumun yanında durabilir misiniz? Çünkü benden başka alabilecek kimse yok. Tamam, dururum dedi. Neyse ki ben vaktinde yetiştim okula. Oğlumu bekliyorum okul bahçesinde. Bi süre sonra öğretmen, çocuklarla (10 öğrenci filandı galiba) birlikte indi ama baktım benim oğlum yok. Sordum, oğlum nerde hocam, dedim. Benimle birlikte indi. Yanımda dur dedim ama dedi,sustu. Normalde sınıf 30 küsur kişi. 20 kadar öğrenci inmiş. Ben kapıya baktım, inen çocuklara bakıyorum ki, belki o da iner diye ve hala çocuğumu arıyorum. Sonra bana demez mi “çıkmıştır o” diye. Servisle mi gidecekti diye üstüne sordu üstelik. Konuştuklarımızı dinlemediğini anladım o an. Oğlumu okula bırakırken tembih etmiştim, gecikirsem beni şurdaki bankta bekle diye. Kafamı oraya çevirdim ki, benim oğlan orda… Muhtemelen inen çocuklarla birlikte indi ve öğretmen fark etmedi bile. Oysa öncesinde oğlumu uyarsaydı, yanımda dur, annen gecikebilir diye oğlum yanında ayrılmazdı, onu da biliyorum. Her neyse, oğlumun Yanına koştum ama aklım çıktı. Ve öğretmen bana tüm sorun bendeymiş gibi dedi ki, neden bu kadar telaş yaptığınızı anlamıyorum🙄 Bu benim elimde olan bişey değil, diyerek yanından ayrıldım, oğlumun yanında öğretmeniyle tartışacak değildim çünkü. Benim takıldığım esas nokta şu hanımlar. Elbette benim çocuğumun bakıcısı değil, onca çocukla uğraşıyor. Kadının üzerinde bi hakkım veya yetkim yok ama hani insanız ya, ekstra bi durumum çıkmış, arayıp rica etmişim, oğlumun yanında 5 dk durabilir misiniz demişim ve öğretmenin oğlumdan haberi bile yok. Çıkmıştır o diyerek durumu normalleştirmeye çalışması yetmedi, üstüne telaş ettiğim için manipüle etti beni. En azından bi kusura bakmayın, demesini beklerdim. Çünkü ben güvenip, aradım, rica ettim. Oğluma bankta beni bekle diye tembih etmesem okul dışına çıkabilirdi, oğlumu biliyorum ben çünkü. Son zamanlarda izlediklerimiz, duyduklarımızdan sonra kaygı seviyem son derece arttı. Evet, normalden fazla telaş etmiş olabilirim ama öğretmenin yaptığı da çok hoş olmadı gibi sanki. Ayrıca geçen hafta okulun ilk günü oğlum, arkadaşlarıyla oyun oynarken arkadaşı itmiş ve kafa üstü çakılmış. Eve bi geldi, alnı şiş ve mor. Asla ve asla bilgi vermedi. Normalde söylemesi gerekirdi bence. Siz ne dersiniz?


İlkokulda sınıf öğretmeninin ilgileneceği, sorumlu olduğu öğrenci sayısı belli, bir zahmet bu kadar çocuğun sağlığı, güvenliği hepsiyle okul sınırları içersinde ilgilenecek. 2024 yılındayız iletişim inanılmaz kolay sağlanıyor.

Çocuk zorbalığa uğradıysa, arkaşından şiddet gördüyse, iki arkadaş arasında şiddet olayı yaşandıysa bunlarla da ilgilenmek zorunda. Böyle düşme olaylarında okullarda çocuklar için buz oluyor, olayı öğrenince bir zahmet buz koyup, size haber vermesi gerekirdi. Kafaya alınan darbelere gözde retina yırtılmasına bile neden olabilir.

Ben 27 yaşındayım, devlet okullarında okudum, ilkokulda sınıf mevcudu 30un üzerindeydi. Biri düştü, hemen öğretmen kendisi pansuman-yarabandı ne gerekirse ilgilenirdi. Burnu kanayan olmuştu öğretmen kucağına alıp, kendi arabasıyla hastaneye götürmüştü.

Ben çok hayret ediyorum bazı öğretmenlik yapan insanların en azından öğretmen üvanını taşıdıkları mesai sırasında işlerini yapmamalarına. Öğretmenlik olayı sadece derse gir, konunu anlat çık değildir. Bununla ilgili kırk tane konu gördüler bu diplomaları almak için. Onca çocukla uğraşmak zorunda zaten.
 
İlkokulda sınıf öğretmeninin ilgileneceği, sorumlu olduğu öğrenci sayısı belli, bir zahmet bu kadar çocuğun sağlığı, güvenliği hepsiyle okul sınırları içersinde ilgilenecek. 2024 yılındayız iletişim inanılmaz kolay sağlanıyor.

Çocuk zorbalığa uğradıysa, arkaşından şiddet gördüyse, iki arkadaş arasında şiddet olayı yaşandıysa bunlarla da ilgilenmek zorunda. Böyle düşme olaylarında okullarda çocuklar için buz oluyor, olayı öğrenince bir zahmet buz koyup, size haber vermesi gerekirdi. Kafaya alınan darbelere gözde retina yırtılmasına bile neden olabilir.

Ben 27 yaşındayım, devlet okullarında okudum, ilkokulda sınıf mevcudu 30un üzerindeydi. Biri düştü, hemen öğretmen kendisi pansuman-yarabandı ne gerekirse ilgilenirdi. Burnu kanayan olmuştu öğretmen kucağına alıp, kendi arabasıyla hastaneye götürmüştü.

Ben çok hayret ediyorum bazı öğretmenlik yapan insanların en azından öğretmen üvanını taşıdıkları mesai sırasında işlerini yapmamalarına. Öğretmenlik olayı sadece derse gir, konunu anlat çık değildir. Bununla ilgili kırk tane konu gördüler bu diplomaları almak için. Onca çocukla uğraşmak zorunda zaten.
Evet eğitimi güzel hakkını yiyemem ama oğlum öğretmenini hiç sevmiyor. Bu benim için büyük bir eksi. Doğan Cüceloğlu diyor ya, çocukların zihnine girmek isteyen, önce gönlüne girmeli diye… O kadar haklı ki… Mesela bugün anlattı oğlum. Kız öğrencilerden biri çok ağlamış. Hiç ilgilenmedi mi oğlum dedim. Hayır anne, yüzüne bile bakmadı dedi. Ve işin içine şiddet de girmiş sanıyorum. Yazmayı unuttum. Çok bağırıyor ve çocuklara tokat atıyor dedi oğlum. Bana da geçen hafta vurdu ve canımı acıttı dedi. Sınıf değişikliğine gideceğim sanırım.
 
Evet eğitimi güzel hakkını yiyemem ama oğlum öğretmenini hiç sevmiyor. Bu benim için büyük bir eksi. Doğan Cüceloğlu diyor ya, çocukların zihnine girmek isteyen, önce gönlüne girmeli diye… O kadar haklı ki… Mesela bugün anlattı oğlum. Kız öğrencilerden biri çok ağlamış. Hiç ilgilenmedi mi oğlum dedim. Hayır anne, yüzüne bile bakmadı dedi. Ve işin içine şiddet de girmiş sanıyorum. Yazmayı unuttum. Çok bağırıyor ve çocuklara tokat atıyor dedi oğlum. Bana da geçen hafta vurdu ve canımı acıttı dedi. Sınıf değişikliğine gideceğim sanırım.

Böyle çocuklara şiddet gösteren iğrenç bir yaratık öğretmenlik yapmamalı. Keşke şikayet edip, darp raporu alsanız işinden olsa, aklı başına gelir sürünürse. İnsanlar ne zorlukta evlat sahibi olup, onları büyütüyorlar bir tane iğrenç yaratık geliyor dövüyor.
 
Benim bu konuların tümü için tek çözümüm akıllı saat almak oldu.
Çıktın yok muyum? Ara. Karnın mı ağrıyor? Ara. Düştün mü? Ara. Bitti.

Kızımın öğretmeni inanılmaz pimpirikli bir adam. Muhtemelen panik atak falan vardır onda diye düşünüyorum. Buna rağmen sınıftan başka bir çocuk çıktı gitti bir gün, dersin ortasında sayım yapmıyor çünkü adam.
Bir kaç kez sınıfa gitmek zorunda kaldım. O hengamede kendi çocuğumu zor buldum ki çok kalabalık bir sınıf değil kızımınki.

Onun dışında geçen sene bir gün normal normal çıktılar. Tam merdivenlerde çocuğun biri feci düştü. Bir anda ağzı burnu kan içinde kaldı. Biz bekleyen velilere emanet etti annesi babası gelmemiş olanları. Böyle anlık olaylar da olabilirdi.

Evet başında dursa iyiydi, evet haber verse iyiydi ama bunlara imkan yokmuş gibi saat almak en makulu.
Her okul izin vermiyor ki saate.
 
Uykumu kaçırdı bu konu… Yarın gidip konuşmak istiyorum. Konuşsam mı ne dersiniz? Çocuklarımızı emanet ediyoruz biz ya.
 
Çocuğuma yanımdan ayrılma dese ayrılmazdı diye düşünmeniz bence iddialı. Neticede çocuk. Ve biliyorsunuz ki sürekli sınırları aşma çabasındalar. Unuttu bile belki de ögretmenin uyarısını. Tüm bu istedikleriniz evet keşke olsa. Ama o an nasıl bir cenderede öğretmen bilemeyiz. O morluk filan için de ben böyle düşünüyorum. Yani hassasiyet beklentimiz bir yere kadar olabilir.

Çıkmıştır o. Servisle mi gidecekti filan gibi dalgınlıklardan ben de hoşlanmadım.
 
Ya biliyor musunuz, bende öğretmenim. İnsanlık hali, elbette böyle durumlar yaşanır ama öğretmen açısından da bir şeyler yazmak isterim.
İnanın hemen hemen iki günde bir böyle şeyler yaşanıyor. Veli çocuğu almaya gelmiyor, arıyoruz ulaşamıyoruz. Ee bizimde bir evimiz çocuğumuz, planımız var. Ne yapacağını şaşırıyor insan. Ya da veli geç kalacağım 5 dk diyor, bir saat oluyor. Ya da çocuğu almaya hiç tanımadığımız biri geliyor "ben amcasıyım" diyor. Göndersen bir türlü, göndermesen bir türlü. Çocuğu kimler teslim alabilir diye bir form oluşturmuştum ben ama o çıkış anında ufacık çocuklarla bir curcuna oluyor, ne o formlara bakabiliyorsun, ne o an da çocukları kontrol edebiliyorsun. Kıpır kıpırlar. Öğretmenlik çok ama çok zor bir meslekmiş.
Ben önceden veli toplantılarını bile hayal ederdim, hayal kurarken heyecanlanırdım ama işin içine girdiğimiz zaman veliden yana aşırı sorunlar olduğunu gördüm. Okul öncesi ve sınıf öğretmenliği için konuşuyorum tabi. Üst gruplarda biraz daha farklıdır. Küçük yaşlar için gercekten zor.
 
Ya biliyor musunuz, bende öğretmenim. İnsanlık hali, elbette böyle durumlar yaşanır ama öğretmen açısından da bir şeyler yazmak isterim.
İnanın hemen hemen iki günde bir böyle şeyler yaşanıyor. Veli çocuğu almaya gelmiyor, arıyoruz ulaşamıyoruz. Ee bizimde bir evimiz çocuğumuz, planımız var. Ne yapacağını şaşırıyor insan. Ya da veli geç kalacağım 5 dk diyor, bir saat oluyor. Ya da çocuğu almaya hiç tanımadığımız biri geliyor "ben amcasıyım" diyor. Göndersen bir türlü, göndermesen bir türlü. Çocuğu kimler teslim alabilir diye bir form oluşturmuştum ben ama o çıkış anında ufacık çocuklarla bir curcuna oluyor, ne o formlara bakabiliyorsun, ne o an da çocukları kontrol edebiliyorsun. Kıpır kıpırlar. Öğretmenlik çok ama çok zor bir meslekmiş.
Ben önceden veli toplantılarını bile hayal ederdim, hayal kurarken heyecanlanırdım ama işin içine girdiğimiz zaman veliden yana aşırı sorunlar olduğunu gördüm. Okul öncesi ve sınıf öğretmenliği için konuşuyorum tabi. Üst gruplarda biraz daha farklıdır. Küçük yaşlar için gercekten zor.
Elbette haklısınız. Ancak kendi özelimde konuşacak olursam ilk kez böyle bir gecikme yaşandı. Ve bizim öğretmenimiz velilere teslim etmiyor çocukları… Çocuklarla birlikte iniyor ve gidiyor. Yani çocuğun velisi veya servisçisi gelmedi, ariyim, haber veriyim filan hak getire…Bu da benim açımdan ciddi bir güvenlik zafiyeti oluşturuyor. Örneğin bir gün servisçi aradı, oğlan yok dedi. Öğretmeni aradım, gitti dedi. Ve o zaman 1. Sınıftı. Düşünün o anki halimi artık. Meğer kalan beslenmelerini yemek üzere arkadaşlarıyla okul bahçesinde kuytu bi yere geçip, yemişler. O günden beri oğlumu çok tembih ediyorum, belki her gün. Bir de Bizim okulumuzda güvenlik de yok. Öyle bir coğrafyada yaşıyoruz ki ah ahh…
 
valla bana olabilir geldi. kaç kişiyle uğraşıyor, aklından bile çıkmış olabilir. kaldı ki tüm sınıfın önünde oğlunuza “sen benimle bekle” demesi de hoş bir davranış olmazdı bence.
endişenizi anlıyorum bence haklısınız da ama 2.sınıftaki bir çocuk da öyle her an gözetim gerektirmez.

ben 1.sınıf öğretmenliği yaptım ve okulun karsısında oturan kadın oğlunu karsıya gecirmedim diye bana bir dünya laf sayıp müdüre şikayet etti. he noldu müdür dedi ki o zaman gelin alın çocuğunuzu. zaten servise bindirmem gereken bir çok çocukla zor ilgileniyordum. kim geldi, kim gitti, kimi velisi almış bazen dikkatten kaçıyor malesef. ama dediğim gibi bence çok büyütülecek bir olay değil. oğlunuzu iyi eğitmissiniz ki okulu terketmemis, dediğiniz yerde beklemis.

siz ilk defa öğretmenden böyle bir sey rica etmis olabilirsiniz ama o kadın 30 öğrenci +30 veliyle uğraşıyor. bence endişenizi güzel bir şekilde açıklayabilirsiniz ama kadını da anlamak lazım.
 
X