• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Okumakta paraylaymış..

sanırım türkiyedeki devlet okulları daha farklı
öğretmenler daha ilgisiz sanırım

öğretmenler ilgisiz ..ve lisedeki öğrencilerde her türlü şey var
tabanca zararlı madde v.b..
bu okuldan mezun olacak çocuktan ne bekleyebilirim
her an korkuyla yaşayacağımki takip edebilmek lüks benim için
ha çok şükür kızım yapmaz belki ama tam buluğ dönemi ..
uyar bir arkadasa..rabbim korusun
 
Hemşirelik mesleği son zamanlarda çok revaçta bence güzel bir meslek işin garanti devlet iyi para da veriyor ek ödenekleri fazla. Tan'ın dediği gibi il dışlarını bir araştırın.
 
bence siz bunu sorgulamaktansa kızınız biraz daha çalışsaydı da puanı alıp paşa paşa girebilseydi istediğiniz okula..kapasite dediğiniz şey de çalışmakla oluyor

neden eşitsizliği sorgulama hakkım yokmu??
siz 13 yaşındayken herşeyin bilincindeydiniz sanırım..
çalışmakla olmuyor canım kapasite ..
siz neden kızdınız pek anlayamadım..
 
neden eşitsizliği sorgulama hakkım yokmu??
siz 13 yaşındayken herşeyin bilincindeydiniz sanırım..
çalışmakla olmuyor canım kapasite ..
siz neden kızdınız pek anlayamadım..

neden kızayım hanfendi..ne alaka..sadece fikrimi söyledim.evet ben 13 yaşındayken eğitimimin bilincindeydim en azından..hedefime ulaşmam için ne kadar çalışmam gerektiğini biliyordum ki öylede oldu yani..
 
bence siz bunu sorgulamaktansa kızınız biraz daha çalışsaydı da puanı alıp paşa paşa girebilseydi istediğiniz okula..kapasite dediğiniz şey de çalışmakla oluyor


çalışmakla oluyor ama öğreten biri olmadıgı zaman kim genişletecek çocugun kapasitesini?bilmediği şeyi kitaptan baka baka tek başına öğrenemezki.öyle birşey olsaydı kımse okula gitmez,herkese kitap dağıtılr herkes kendi kendine öğrenırdı herşeyi..Bi çocugun başarılı olabilmesi için iyi bir temeli olması şart.iyi bir temeli olabilmesi için iyi bir öğrenim görmesi şart.Buda ne yazıkki devlet okullarında belirli bir düzeyde kalıyor..Çünkü imkanlar kısıtlı..Devlet okullarında ing en alt seviyelerde kalırken özel okullarda ing harici 2. bir yabancı dil eğitimi verılıor.çocuk hiç bişey yapmasa kafadan 2 dili oluor..benzer birçok örnek war zaten bilen bilior..
 
çalışmakla oluyor ama öğreten biri olmadıgı zaman kim genişletecek çocugun kapasitesini?bilmediği şeyi kitaptan baka baka tek başına öğrenemezki.öyle birşey olsaydı kımse okula gitmez,herkese kitap dağıtılr herkes kendi kendine öğrenırdı herşeyi..Bi çocugun başarılı olabilmesi için iyi bir temeli olması şart.iyi bir temeli olabilmesi için iyi bir öğrenim görmesi şart.Buda ne yazıkki devlet okullarında belirli bir düzeyde kalıyor..Çünkü imkanlar kısıtlı..Devlet okullarında ing en alt seviyelerde kalırken özel okullarda ing harici 2. bir yabancı dil eğitimi verılıor.çocuk hiç bişey yapmasa kafadan 2 dili oluor..benzer birçok örnek war zaten bilen bilior..

süpersin arkadasım anlatamadım derdimi..
anlatmaya çalıştığımda o..
devlet okulunda okutuyorum sonuç bu ..
çalışmamış yapmamış v.b..
eee ne diyeyim şimdi olmadı kızım sen kazanamadın ne halin varsa gör mü??
 
süpersin arkadasım anlatamadım derdimi..
anlatmaya çalıştığımda o..
devlet okulunda okutuyorum sonuç bu ..
çalışmamış yapmamış v.b..
eee ne diyeyim şimdi olmadı kızım sen kazanamadın ne halin varsa gör mü??

evet ben sizi çok iyi anlıorum.Diğer arkadaşın bahsettigi o "çalışma bilinci"ni bile bilinçli öğretmenler aşılıor çocuga..Çünkü çocuk ilk okula başladıgı zaman öğretmenini doktor, avukat vs her mesleğin bilgisine sahip herşeyi doğru bilen hatasız biri olarak göruorlar.ve her söylediklerinden etkılenıorlar.Anne baba 2.planda kalıor.Mutlaka karşılaşmsnzdr "hayır anne öğretmenim böyle dedi........"gibi bir cümleyle..çalışma bilincini verecek olan kişide eğitimcidir..yine aynı yere varıor sonuç.."iyi bir temel şart"....
 
evet ben sizi çok iyi anlıorum.Diğer arkadaşın bahsettigi o "çalışma bilinci"ni bile bilinçli öğretmenler aşılıor çocuga..Çünkü çocuk ilk okula başladıgı zaman öğretmenini doktor, avukat vs her mesleğin bilgisine sahip herşeyi doğru bilen hatasız biri olarak göruorlar.ve her söylediklerinden etkılenıorlar.Anne baba 2.planda kalıor.Mutlaka karşılaşmsnzdr "hayır anne öğretmenim böyle dedi........"gibi bir cümleyle..çalışma bilincini verecek olan kişide eğitimcidir..yine aynı yere varıor sonuç.."iyi bir temel şart"....

eskiden devlet okulları çok iyi idi..
şimdiki gibi dershane falan zorunluluğuda yoktu..
okullarda eksik eğitim verildiğini öğretmenlerde kabul ediyor..
yani gitgide herşey maddiyata dayanıyor..
 
ben kendi ailemden bir örnek daha vermek istiyorum.
dayımın oğlu ilk okulda ve orta okulda çok başarısız bir öğrenciydi ve bu nedenle çok zayıf bir liseyi zar zor kazandı.meslek lisesini, kaynakçı bölümünü kazanmıştı. kaynakçı olacaktı yani, inşaatlarda.
lise 2 ye başladığında annem onu karşısına aldı ve konuştu, bundan sonraki hayatının nasıl olacağını, daha doğrusu tahminlerini söyledi.devamlı efor harcayacağını, inşaatlarda çalışacağını, belkide hiç bir zaman maddi olarak kalkınmayacağını söyledi ona. o anda kendisi anneme sordu : peki hala, sence ne yapmalıyım ben böyle bir hayat istemiyorum, annemde doktor olmasını önerdi. bunu duyan herkes gülmeye başladı, herkes onunla dalga geçmeye başladı.o kim, doktorluk kim. hemde çok kötü bir lisede okuyordu ve öğretmenlerde hem ilgisiz hem bilgisizdi. kendi kendine ders çalışmaya başladı. azimle. ilk sınava girdiği zaman kılpayı kaçırdı, sınavı kazanamadı. herkes zaten o puanı alabildiğine şaşırmıştı çünkü hiç kimse beklemiyordu ondan, herkes rezil olacağını düşünmüştü. o puanla kimya öğretmenliğini kazandı. 2 hafta okula gitti sonra okulu bıraktı. o zaman dedem dahi herkes çok kızdı ona. hatta dedem bir tokat bile attı ona.affedersiniz senden bir b*k olmaz dediler, zaten hiç bir zaman doktor olmayacaksın, bari öğretmen olsaydında hayatını kurtarırdın şimdi kaynakçı olacaksın dediler. 1 sene boyunca evden dışarı çıkmadı, sadece geceleri hava almak için çıkıyordu, hiç kimseyle göz göze gelmek istemiyordu, evde tek başına ders çalıştı ve bi sonraki sene tekrar tıp için sınava girdi.
şu anda, yurtdışında yaşadığı şehrin en büyük hastanesinde dahiliye uzmanı. çok ders çalıştığı için gözleri bozuldu, gözlük takıyor yoksa onun hayali cerrah olmaktı. bu gözlerle olamadı ama.
ikinci umzanlığınıda almak istiyormuş şimdi, nöroloji dalında, aynı anda okuduğu üniversitede asistanlık yapıyor ve hayali okuduğu üniversitenin rektörü olmak :)
 
Son düzenleme:
evet maalesef parası olanların çocukları daha iyi eğitim alıyorlar.

sadece yabancı dil açısından ele alsak bile ilkokuldan beri özel okullarda eğitim görmüş çocukların yabancı dil seviyeleri ile devlet okullarında eğitim görmüş çocukların yabancı dil seviyeleri arasında oldukça fark vardır.

tabi çok kaliteli devlet okulları da var ama o okullara da herkes giremiyor.

benim lisede ki sınıfım 65 kişiydi bir sırada 3 kişi otururduk böyle bir ortamda nasıl kaliteli eğitim alınabilir ki.
 
ben kendi ailemden bir örnek daha vermek istiyorum.
dayımın oğlu ilk okulda ve orta okulda çok başarısız bir öğrenciydi ve bu nedenle çok zayıf bir liseyi zar zor kazandı.meslek lisesini, kaynakçı bölümünü kazanmıştı. kaynakçı olacaktı yani, inşaatlarda.
lise 2 ye başladığında annem onu karşısına aldı ve konuştu, bundan sonraki hayatının nasıl olacağını, daha doğrusu tahminlerini söyledi.devamlı efor harcayacağını, inşaatlarda çalışacağını, belkide hiç bir zaman maddi olarak kalkınmayacağını söyledi ona. o anda kendisi anneme sordu : peki hala, sence ne yapmalıyım ben böyle bir hayat istemiyorum, annemde doktor olmasını önerdi. bunu duyan herkes gülmeye başladı, herkes onunla dalga geçmeye başladı.o kim, doktorluk kim. hemde çok kötü bir lisede okuyordu ve öğretmenlerde hem ilgisiz hem bilgisizdi. kendi kendine ders çalışmaya başladı. azimle. ilk sınava girdiği zaman kılpayı kaçırdı, sınavı kazanamadı. herkes zaten o puanı alabildiğine şaşırmıştı çünkü hiç kimse beklemiyordu ondan, herkes rezil olacağını düşünmüştü. o puanla kimya öğretmenliğini kazandı. 2 hafta okula gitti sonra okulu bıraktı. o zaman dedem dahi herkes çok kızdı ona. affedersiniz senden bir b*k olmaz dediler, zaten hiç bir zaman doktor olmayacaksın, bari öğretmen olsaydında hayatını kurtarırdın şimdi kaynakçı olacaksın dediler. 1 sene boyunca evden dışarı çıkmadı, sadece geceleri hava almak için çıkıyordu, hiç kimseyle göz göze gelmek istemiyordu, evde tek başına ders çalıştı ve bi sonraki sene tekrar tıp için sınava girdi.
şu anda, yurtdışında yaşadığı şehrin en büyük hastanesinde dahiliye uzmanı. çok ders çalıştığı için gözleri bozuldu, gözlük takıyor yoksa onun hayali cerrah olmaktı. bu gözlerle olamadı ama


ne güzel.. darısı başımıza inşallah..
 
benim devlette okumuş tıp kazanmış,eczacılık kazanmış arkadaşlarımda var düz lise mezunu bunlar anadolu lisesi falan değil ama kolejde okumuş,2 yıllık grafiği,peyzajı 2.,3. girişinde zor kazanmış arkadaşlarımda var.bu tamamen öğrencide bitiyor,öğretmen ne kadar iyi olursa olsun öğrencide bilinç olcak,istek olcak öğretmen beynini açıp zorla sokcak değil,ha bu dedğim kişiler aptal oldukları için mi böyleydi hayır tabi ki kendilerini kapattılar okumaya kafalarını o yönde kullanmadılar.hiç taklmayın bence özel okulda okutamıycam diye yeter ki okumak istesin sizin kızınız her yerde okur,bence siz bu bilinci aşılayın.özelde okumak isteyen insanlarda okusun bırakın insanların parası var bunu neden çocuğunun geleceği için kullanmasın ki imkanı varken gönderir tabi ki,adam çalışmış kazanmış,siz az kazanmışsınız ama o daha çok kazanmış bunu da ister çocuğunun okulu için kullanır,ister kimseye bişi koklatmaz.hem sizin kızınız heyecanlanmış yapamamış belki onlarda heyecanlandı yapamadı.ben özel okulları fırsat eşitsizliği olarak görmüyorum,dedğim gibi ordan da mükemmel,her konuda tam eğitim almış insanlar çıkmıyor,iş kişide bitiyor,bilinçli öğrencide bitiyor,doğuda köy okullarında okuyupta türkiye derecesi çıkaranları göz ardı etmemek gerek
 
Okumak benim yaralarımdan biridir. Orta okul ve lise de başarılı bir öğrenciydim ama imkansızlıklar yüzünden ailemden yeterli desteği de göremediğimden şimdi evde çocuk pişpişliyorum. Orta okulda sınıf da 5 kişi çok başarılıydık. Öğretmenler parmakla gösterirlerdi bizi o zaman süper liseler yeni açılmıştı kayıt paraları özel okullarla eş di diyebilirim. Babam orta okul diplomamı alıp süper liseleri gezdi, ama çok para istediler. Bir de diploma notum 5 üzerinden 4.55 ti eğer 5 falan olsa parasız alırlarmış yani ben o köylerden birinci çıkan öğrenciler kadar zeki değildim ama çalışmayla bir şeyler başarabiliyordum. Arkadaşlarımın hepsi süper liselere gitti akabinde dersanelere de ailelerin durumları daha iyiydi. Geçenlerde face de birini buldum dr çıkmış o zamanlar diyrodu dr olacağım diye. Ben ticaret lisesine gittim, kayıt yapılırken çok kişi burada ziyan olur süper liseye gitsin dedi ama işte para yüzünden olmadı. Ailemde ticaret lisesini bitirir meslek sahibi olur diye düşündü. Üniversite yi dışarıdan bitirirmişim. Son senemde istediğin bölüme verilmedim müdür muavini yüzünden abuk bir bölüme verdiler. Dersane dedim ailem burun kıvırdı. O zamanlar öyle rehber öğretmen de yok bir tek matematik öğretmenim kurs açtı gelmemi istemişti ona da vermediler. O zamanlar ticaret lisesine gidenler üniversite şansını zedeliyordu. Öğretmenler bile üniversiteyi unutun diyorlardı. Şimdi çok sınav var ama destek de fazla başarılı öğrenciye özel okulların kapısı açık. Öğretmenler yönlendiriyor. Ben bu desteklerin hiç birini görmedim. En azından ailem arkamdan itekleseydi okuyacaksın sonuna kadar deseydi o da olmadı. Kendimi de suçluyorum ama 17-18 yaşında insan geleceğini çok iyi tahlil edemiyor. Etraftan destek görmesi şart. Dersaneye gitmeden sınavı iyi derecede veren öğrenci görmedim ben, eğitim sistemi buna göre ayarlanmış, sanki dersane devlet el ele vermiş gibi. Köyde birinci çıkan çok başarılı öğrencilere devlet destek veriyor, oralarda çocuklar okusun diye, şehirde yaşayan orta direk ailenin başarılı çocuğuna kimse bakmıyor. Bursun ne demek olduğunu ben lise bitince öğrendim.

Bende eğitim sisteminin Avrupa daki gibi sınav stresi olmadan çocukların yatkın olduğu başarılı olduğu alanlara yönlendirilerek yapılandırılmasını istiyorum.
 
yapılan adaletsizlik bencede parayı veren istediğini okuyor :19:
bu durumda parasız olanlara haksızlık yapılmış olmuyor mu:20:
insanın aklından ister istemez bunlar geçiyor seni anlıyorum
inşallah kızın daha çok çalışıp daha iyi yerlere gelir canım:31:
 
Bence is ogrencide bitiyor. Ne fakir ogrenciler var, notlariyla burslar kazanip okuyorlar. Guzel isleri olan, basarili insanlarin kac tanesi zengin bir aileden gelmedir sizce? Ogrenci yaparsa yapar, kendi gelecegini hazirlar, ben bunu diyorum. Okumanin zengin olmakla ilgisi yok.
 
Back
X