Uzun zamandan beri aynı otobüste gelip gitmişiz...Hiç farketmemiştim onu.. nerden bilebilirdimki aşık olacağımı...ama artık çok geçti... çünkü hayallerimdeki işi bulmuştum... artık aynı otobüste yolculuk yapmayacaktık...Duraklarımızda uzaktı... ama yinede vazgeçmedim.. o beni farketmesede sabahın köründe kalkıp güzel güzel giyindim, saçlarımı yaptımm, uzun bir yola koyuldum.. onun olduğu durağa her sabah gittim.. onu bekledim. Onunla aynı otobüse bindim,yolumu uzattım...Yine onu beklerken durağın diğer tarafında olduğunu farketmemişim otobüse bindiğini gördüm büyük bir heyecanla koşmaya başladım otobuse zor yetiştim.. Düşmek üzereyken elini uzattı kocaman gülümsedi bana... yanyanaydık...sürekli baktığımın farkındaydı, oda sürekli kafasını çevirip bakıyordu.. ve koltuklar boşaldı karşı karşıya oturduk... yüzüm kıpkırmızı olmuştu...kafamı kaldırıp baktığımda sanki birşey söyleyecekmiş gibi baktı... sonra saatine bakıp vazgeçti...gözlerimi kapadım... çünkü ona bakarsam herşeyi anlar diye korkuyordum. yolun sonuna gelmiştik...her sabah trafik olan yol bu sefer bomboştu..sırf bana inat...günler geçtikçe geçti...yine gittim o duraga... bazen hiç bakmadı bana...bazen bakıp bakıp durdu..Bazen ise arkasından bakan ben oldum...yağmurda olsa gittim..soğukta olsa gittim.. çünkü onun kumral saçlarını, müzik dinlerken kendinden geçisini, koşarken kıpkırmızı oluşunu, beyaz tenini, saçlarıyla oynayış şeklini, gülüşünü, kalbini seviyordum..benden başkasına gülsün istemiyordum...ama şimdi kimbilir belki bana güldüğü gibi başka birinede gülüyordur..Ama artık gidemiyorum o durağa benim iş saatimde o evden çıkıyor..Bazen işten kaytarıpta geç gittiğim oluyor... göremiyorum onu, görsem bile bakmıyor bana... ben ise korkuyorum ona bakmaya...
Son olarak diyorumki:
Bütün yaşadıklarımı çizgi dizi gibi çizip versem ona...
yada karşısına çıkıp sen benim I love You'msun desem...
çokmu ayıp etmiş olurum...çokmu gurursuz olurum ah bir cesaretimi toplasam...