Bunun tek çözümü sorunun üstüne gitmek. Aynı durum bende de var. Bakma yaşıma, hala acemiyim bu konularda. İlişkilerde çok zayıf ve pasifim. Kendime güvenim yok. Buluşursak ne konuşurum, benim hakkımda ne düşünür diye düşünüp dururum, kurarım. Ama sonuçta en fazla ne olabilir? O beğenmez, sen beğenmezsin, anlaşamazsınız sonrasında bağınız kopar konuşmazsınız olur biter. İnan insan birkaç gün üzülüyor sonra takmıyor.
Daha geçen gün sırf bu sorunu yenmek için ısrarla buluşmak isteyen kişiyle gittim buluştum. Normalde öyle çok hoşlanmamıştım da, yaşı da benden küçüktü biraz yani olumsuz olacaktı benim tarafımdan her türlü. Ama çok ısrar edince dedim hem sen şu sorunun üzerine gitmiş ol hem de kırma adamı. Buluştuk, konuştuk, kahve içtik. Her gün günaydınla başlayıp gün içinde mesajlaşıp iyi gecelerle bitiren adam buluşmadan sonra eve vardın mı dedi sonra yok oldu
Ara ara yazıyor ne yapıyorsun diye o kadar. Bana gün sonuna doğru sessiz birisiymişsin, telefonda daha konuşkandın dedi. Orda anladım zaten devamının gelmeyeceğini. Ama olabilir. Herkesin tercihi, hoşlanacağı insan tipi farklı. Hem belki yüz yüze vakit geçirince sen ondan hoşlanmayacaksın? Bunlar doğal şeyler.
Kır zincirini biraz daha sıcakkanlı ol, soğuk yapma, buluşmak isterse buluş. İnan kaybedince insanın aklında acaba sorusu kalıyor o daha kötü bir his. Bu yüzden birini kaybettim hayatımda. Uzaklaştı benden en sonunda sıkıldı çünkü. Halbuki kafalarımız çok uyuyordu. Ama ben öz güvenimi sağlayıp yüz yüze bir türlü buluşamamıştım. Bahaneler bulmuştum. Şimdi olsa tamam hadi buluşalım derdim. En fazla iletişimi koparırdı. Aklımda acaba buluşsaydık devamı kalır mıydı sorusu ve pişmanlığı kalmazdı.
Son olarak, o yakışıklılığa, hobilere falan da aldanıp kendini daha aşağıda görme. İnsan Öyle profilde insanlar oluyor ki diyorsun vay be adama bak sonra buluşunca, konuşunca tamamen fos. Bu işler belli olmuyor yani. Dıştan görünüşe, çizilen profile aldanma.