Ozonun kapanması 2065i bulacak

Elif

Onur Üyesi
Pro Üye
12 Temmuz 2006
34.860
29.816
60
Araştırmacılar, Ozon tabakasında Güney Yarımküre’nin üstündeki deliğin varsayılandan en az 15 yıl daha geç kapanacağını öngörüyor.

Atmosferdeki kirliliğin etkilerinin tahminlerin ötesinde daha uzun süreceğini düşünen bilim insanları Ozon deliği ile ilgili öngörülerini revize etti. Birleşmiş Milletler bünyesinde toplanan iklim bilimciler, daha önce 2050 olarak açıklanan Ozon tabakasının kendisini yenileyeceği tarihi 2065’e çekti. Bilim insanları, insanoğlunun özellikle son yıllarda artan klima kullanımı nedeniyle daha fazla klorofluorokarbon gazı salması nedeniyle, Ozon’daki deliğin daha geç kapanacağını belirtiyor.

Dünya Meteoroloji Organizasyonu ve BM Çevre Programı şemsiyesinde hazırlanan raporda, Ozon tabakasındaki deliğin 1990’lardan itibarın inişe geçtiği ancak daha 40 yıl boyunca kendisini onaramayacağı belirtildi. Ancak bilim insanları, bardağın dolu tarafından bakarak olumlu gelişmeler olduğunun da altını çiziyor; örneğin klorofluorokarbon gazının atmosferin bazı katmanlarında azaldığı tespit edildi.

Ozon tabakasının delinmesine neden olan klorofluorokarbon gazı 1992-1994 yılları arasında tarihin en üst noktasına çıkmıştı. Bu tarihten sonra alınan önlemler, üretici firmaların ürünlerinde yaptığı değişiklikler ve insanların alışkanlıklarının da değişmesiyle bu gazın salınımında bir gerileme kaydedildi. Ancak, henüz istenen keskin düşüş yaşanmadı.

KLOROFLUOROKARBON GAZI OZON’U DELİYOR Bu Görsel Silinmiş veya Bulunamadı!
Buzdolapları, klimalar, otomotiv egzostları, endüstriyel atıklar ve deodorantlardan açığa çıkan gazlar atmosferde birikiyor. Güneş ışınlarını filtre ederek insan sağlığı için tehlikeli olan kızılötesi (ultraviolet) ışınların yeryüzüne inmesini önleyen Ozon tabakası, kimyasal bileşenlerin kullanımı nedeniyle son 50 yıldır inceliyor.

İnsanlarda cilt kanseri yapan kızılötesi ışınlar, birçok hayvan için yem niteliğinde küçük hayvanların yokolmasına ve besin zincirinde aşağıdan yukarıya doğru bir besin yetersizliğinin başlamasına neden oluyor. Stratosferin ışınları emdiği üst katmanlarında bulunan Ozon deliği, genellikle Ağustos aylarında genişliyor ve Eylül ayında çapı yılın en büyük halini alıyor. Ozon deliği, geçen yıl 20 Eylül günü 27 milyon kilometre kare genişliğe erişmişti. Geçmişte ise ulaştığı en büyük genişlik ise 2003’te 29 milyon kilometre kare.

KYOTO, MONTREAL KADAR ŞANSLI DEĞİL
Montreal Protokolü’nü imzalayan 180 ülke atmosferi kirleten gazların salınımının azaltılması için anlaşmıştı. Bilim insanları, 1987 yılında imzalanan Montreal Protokolü’nü çevre konusunda toplumların işbirliği yapabileceğinin ve bunun doğaya yararının dokunacağının bir kanıtı olarak görüyor. Ancak ne yazık ki aynı işbirliği ve iyiniyet küresel ısınmaya neden olan karbondioksit üretimini kontrol altına almayı Kyoto Protokolü için oluşmadı. Dünyanın en büyük CO2 üreticisi ABD’nin başkanı George Bush, küresel ısınmanın bilimselliğini sorguluyor ve Kyoto’yu imzalamaya yanaşmıyor.
(ntvmsnbc)
 
X