Özür dileyememe

Serenad5

Canım oğlum..
Kayıtlı Üye
31 Ocak 2016
3.900
7.090
158
Slm kızlar...eşimin özür dileyememe sorunu var ben bi hata yaptığımda hemen diliyorum ama o dilemiyor özür dilemek ona işkence gibi geliyo böyle olunca bende dilemesi için daha çok üstüne gidiyorum dileyemediği için yanliş mi yapiyorum..
 
Gönlünüzü bi şekilde alıyosa gitmeyin üstüne.. önemli olan yapıp yapıp özür dilemek değil aynı hatayı tekrar etmemek..
 
Bende çok zor dilerim...Üzerine varman saçma ! Senin zorunla özür dilese o özürün ne gerçekliği kalır ki:işsiz:
 
Özür dilemek erdemdir aslında. Ancak işte sadece sizin isteğinizle özür dileyecekse pek bir anlamı yok. Hatayı bir daha yapmaması daha önemli.
 
özürden kastınız nedir? gelip iki kelime "özür dilerim" demek mi yoksa gönlünüzü almak mı?
ben de özür dilemem, dileyemem değil dilemem. bahsettiğiniz buysa takılmayın. ben yapayım istediğimi, kırayım kalpleri, iki kelime bitti gitti, olur mu böyle yağma? saçma bulurum özürü

hatasını anlaması, pişman olması, tekrarlamayacak olması önemli.
 
Eğer gonlunuz farklı türlu alıyorsa bence iki kelimeye takilmayin her konunun arkasından dilenen özür bir süre sonra anlamını yitiriyor ben surekli her şeyin arkasından özür dilemesini sevmem mesela o nedenle de kolay kolay dilemem
 
Eger sizi kirdiginda pisman oluyorsa ve bunu dile getiriyorsa ozur dilerim demesi gerekmez.ama yapip yapip birsey olmamis gibi davraniyorsa kizmakta haklisiniz
 
Slm kızlar...eşimin özür dileyememe sorunu var ben bi hata yaptığımda hemen diliyorum ama o dilemiyor özür dilemek ona işkence gibi geliyo böyle olunca bende dilemesi için daha çok üstüne gidiyorum dileyemediği için yanliş mi yapiyorum..
Şu hayatta nasıl "hata yapamama" gibi durum söz konusu olamazsa "özür dileyememe" gibi bi durum da olamaz.

"Hata yapamıyorum LABOO, deniyorum deniyorum olmuyo. Ne yapsam mükemmel ne yapsam kusursuz. Nasıl bi kocayım ben .s.s.s.s" diyorsa bilemem tabi.

Özetle o egoyu yavaşça yere bırakmasını söyleyin:işsiz:

Not : Gelen yorumların çoğu telafi ediyorsa söze dökmesine gerek yok ekseninde olacak anladığım kadarıyla. Toplumumuzda yaygındır tabi söylemese de ben onun içini biliyorum düşüncesi. Hani bi kere bile seni seviyorum evladım demeyen ama gece gizlice çocuğunun üstünü örten, uykusunda uzaktan göz ucuyla seven anne babalar pek meşhurdur ya bu da o tarz bi tavır olabilir.

Gel gelelim bu o tavrın doğru olduğunu göstermez bana kalırsa. İletişimin dilini iki taraf karşılıklı belirler. Kimi için duygu sözlerle geçer, kimi eyleme döküldügünü görmek ister, kimi dokunarak anlaşır.

Diyelim kötü bi haber aldınız, o an fiziksel temasa birinin size sarılmasına ihtiyacınız varsa mesela. Bu durumda "sözle teselli ettim ya yetmez mi" diyemez karşınızdaki insan size.

O yüzden duymak istiyorsanız ve karşı taraf gerçekten hatalıysa kırgın taraf olarak iletisimi belirleme önceligi de sizde olmalı.
 
Son düzenleme:
Özür dilemesi için neden üstüne gidiyorsunuz ki hatasini anlayip içinden gelirse diler zaten bunu zorla yaptirmanin bi anlamı yok
 
İlla "Özür dilerim" mi demeli yoksa hataliydim seni üzmek istememistim de olur mu? Sürekli o kelime ağzından çıkacak inadı da oluyor bazı insanlarda o yüzden sordum..

hatasını anlamayan sadece sizi susturmak için uyduruk Özür dilerim aşkım diyen biri olacağına hatayi tekrar etmeyen ama o kelimeyi kullanmayan biri olsun derim ben..

Bence hatanı anladığını nasıl anlayabilirim diye sorun.. o söylesin bakalım Özür anlayışı ne imiş.. siz de beklentinizi dile getirin.. bazen iletişim kurmak için ön çalışma gerekebiliyor..
 
Şu hayatta nasıl "hata yapamama" gibi durum söz konusu olamazsa "özür dileyememe" gibi bi durum da olamaz.

"Hata yapamıyorum LABOO, deniyorum deniyorum olmuyo. Ne yapsam mükemmel ne yapsam kusursuz. Nasıl bi kocayım ben .s.s.s.s" diyorsa bilemem tabi.

Özetle o egoyu yavaşça yere bırakmasını söyleyin:işsiz:

Not : Gelen yorumların çoğu telafi ediyorsa söze dökmesine gerek yok ekseninde olacak anladığım kadarıyla. Toplumumuzda yaygındır tabi söylemese de ben onun içini biliyorum düşüncesi. Hani bi kere bile seni seviyorum evladım demeyen ama gece gizlice çocuğunun üstünü örten, uykusunda uzaktan göz ucuyla seven anne babalar pek meşhurdur ya bu da o tarz bi tavır olabilir.

Gel gelelim bu o tavrın doğru olduğunu göstermez bana kalırsa. İletişimin dilini iki taraf karşılıklı belirler. Kimi için duygu sözlerle geçer, kimi eyleme döküldügünü görmek ister, kimi dokunarak anlaşır.

Diyelim kötü bi haber aldınız, o an fiziksel temasa birinin size sarılmasına ihtiyacınız varsa mesela. Bu durumda "sözle teselli ettim ya yetmez mi" diyemez karşınızdaki insan size.

O yüzden duymak istiyorsanız ve karşı taraf gerçekten hatalıysa kırgın taraf olarak iletisimi belirleme önceligi de sizde olmalı.

Size katılamadım

Mesela ben sarılmayı sevmem ama saatlerce konuşabilirim

Birini teselli etmek için sarılmam, sarılsam da yapmacık olur karşımdaki benden bunu beklerse orta yolu bulamayız ki zira o yapmacık halimden tatmin olmaz

Kişi kendini en iyi nasıl ifade ediyorsa özrünü de aşkını da üzüntüsünü de öyle ifade etmeli bence beklentilerimizi de kendimize göre değil karşıya göre şekillendirmelidir
 
Hatalı olduğunu kabul de etmiyor...anlatiyor bu yaptiğim yanlış değil falan diye gelip ilgileniyor yani ama yanlişti k.bakma diyemiyo..
 
Size katılamadım

Mesela ben sarılmayı sevmem ama saatlerce konuşabilirim

Birini teselli etmek için sarılmam, sarılsam da yapmacık olur karşımdaki benden bunu beklerse orta yolu bulamayız ki zira o yapmacık halimden tatmin olmaz

Kişi kendini en iyi nasıl ifade ediyorsa özrünü de aşkını da üzüntüsünü de öyle ifade etmeli bence beklentilerimizi de kendimize göre değil karşıya göre şekillendirmelidir

Ne söylemek istediğinizi anlıyorum ancak ben de buna katılmıyorum. Samimiyet her koşulda ben böyleyim diye dimdik durmak değil karşındakinin ihtiyaçları dogrultusunda kendin olmaktan vazgeçmeden yer yer esneyebilmektir bana göre.

Hem duygusal ihtiyaçlar da fiziksel ihtiyaçlardan çok farklı değillerdir aslında. Talep edildiği
,aslında talep etmek de doğru değil ihtiyaç duyulduğu haliyle karşılanmadıklarında karşı taraf tam anlamıyla doyuma ulaşmaz.
Hele ki o an hassas bi durum mevcutsa; yeni kavga etmiş olmak gibi, kötü bi haber almış olmak gibi, stresli bi durumla baş etmeye çalışmak gibi...

Bu hallerde istedigimiz tavrı karşı taraftan göremediğimizde durumun önemine göre basit ve bastırılabilir bi eksiklik de hissedebiliriz, sürekli bi huzursuzluk da, duygunun samimiyetinden süpheye düsebiliriz, alakalı alakasız boşaltılmaya çalışılan bi öfkeye kapılabiliriz ( ki "sebepsiz" denen kavgaların çogunun sebebi budur), ihtiyacı gidermek adına yeni yollar arayabiliriz...

Mesela ygs/lys ye hazırlanan bi gence ders çalışırken her akşam kurabiye ve çay götüren bi anne "seni seviyorum, arkandayım ve sana elimden geldigince destek oluyorum" demek ister genellikle. Genç iyi bi gününde bunu anlayabilir belki ama berbat bi deneme sınavından çıktığı bi günün akşamında, birinin karşısına oturup "sen bundan daha iyisini yapabilirsin, biz her zaman arkandayız, başaramasan da seni sevmeye devam edicez" demesine ihtiyaç duyuyorsa çay ve kurabiye üzgünüm ama o gencin sorununu çözmeye, stresle baş etmesine yetmez.

Ya da sizin örneginizde konusmaya ya da dinlemeye mecali kalmamıs, öylece oturmak isteyen bi arkadasınızla saatlerce konusmanız ona ulaşmaz. Belli yas durumlarında kisi o kelimleri duymaz bile. Bazen sadece madem sarılmayı sevmiyorsunuz elini omzuna koyup yanında oturmak gerekir mesela. İşte kendin olmaktan vazgecmeden esnemek derken bundan bahsediyorum.

Katılırsınız katılmazsınız kişisel görüsünüz tabi. Ama duygu samimiyse davranış eğreti durmaz merak etmeyin.
 
kocanız özür dileyemiyor değil,hata olarak görmüyor yaptığını belli ki ,
pişman olması olması ,tüh hata yaptım demesi lazım ,özür dilemesi telafi etmesi için ,
aynı hataları tekrarlıyorsa zaten içok büyük sorun var bence ,
bir terapiste gidin ortak noktada buluşamıyorsanız
 
Hatalı olduğunu kabul de etmiyor...anlatiyor bu yaptiğim yanlış değil falan diye gelip ilgileniyor yani ama yanlişti k.bakma diyemiyo..
Adam hatalı oldugunu düsünmüyor ki özür dilesin. Konuyu kapatıyor ilgi göstererek. Uzun vadede çözmeden üstünü örtmek sıkıntılara sebep olur konu sahibesi. Tartışmalarınızın kaynağı ne, yani gerçekten yanlış-doğru diye kesin çizgilerle ayrılabilecek hareketler söz konusu mu?
 
Back
X