Papağan Bakımı
Papağan, size alıştığı zaman, çok iyi bir ev arkadaşı olabilir. Fakat unutmamanız gerekir ki bu iri dostlar aynı zamanda son derece hassastırlar. Onlara özenli ve temiz bir bakım sağlamalısınız.
İşte papağan bakımında işinize yarayacak ipuçları:
Suyunu ve yemini temiz tutun
Yem ve su kaplarını her gün temizleyerek, içine taze su ve yem koyun.
Kafesi düzenli olarak temizleyin
Kafesin dibine gazete kağıtları sererek 2-3 günde bir bu kağıtları değiştirebilir ve temizlik işini kolaylaştırabilirsiniz. Kabuk, çekirdek gibi yiyecek artıklarını, dağılmış oyuncakları da kafesten düzenli olarak temizlemeyi unutmayın. Ayrıca kafeste tuttuğunuz oyuncakların temiz olmalarına özen gösterin. Kafes temizliği yaparken, kuşlar için zararlı olmayan dezenfektanları kullanın.
Oyuncaklarını farklı yerlere koyun
Papağanınızın oyuncaklarını temizledikten sonra onları farklı yerlere yerleştirin. Papağanlar hem çok meraklı hem de çok zekidirler ve etraflarında değişiklik olmasından hoşlanırlar.
Papağanınızı sürekli eğiterek zekasını kullanabilmesini sağlayın
Bir papağan, kafesinde izole bir şekilde yaşamaktan hoşlanmaz. Biraz araştırma yaparak papağanınızı eğitmenin değişik yollarını bulabilir ve onu uyanık, ilgili ve mutlu tutabilirsiniz.
Papağanınıza konuşmayı öğretmek
Pek çok papağan önünde sonunda sahibini taklit ederek bir iki kelime konuşmayı öğrenecektir ama ona gerçekten çabalayarak bir şeyler öğretmek istiyorsanız, onunla düzenli zaman geçirmeniz gerekir.
Sağlıklı bir papağan için, düzenli bir beslenme ve ihtiyacı olan besinleri alması çok önemlidir. Ama ona vereceğiniz vitaminlerin veterineriniz tarafından onaylandığından emin olmalısınız.
Beslenmesini çeşitli tutun
Papağanlar her gün aynı şeyi yemekten hoşlanmazlar ve bu pek de sağlıklı olmayacaktır. Papağanların beslenmesi çeşitli ve pek çok besleyici değere sahip olmalıdır. Papağanınıza ne vermeniz gerektiğini veterinerinizle konuşmanızda fayda vardır fakat genel olarak söylemek gerekirse, pelet yem, tohum, yeşil yapraklı sebzeler, diğer sebzeler, baklagiller, meyveler ve tahıllardan oluşan geniş bir yelpaze papağanınız için yeterli bir beslenme oluşturur. Papağanınıza asla vermemeniz gereken besinler ise; avokado, çikolata, alkol,kafein ve tuzlu ya da şekerli atıştırmalıklardır.
Pençe, gaga ve tüy sağlığını daima gözlemleyin
Papağanlar, pençe ve ayaklarını sağlıklı tutmak için pek çok değişik yüzeye ihtiyaç duyarlar. Fakat yine de kimi zaman pençeleri gereğinden fazla uzayabilir. Bu gibi durumlarda dehal veterinerinize gidip, pençelerini kestirmelisiniz. Fakat bunu asla siz evde denemeyin. Çünkü papağanların ayaklarında ve tırnak diplerinde kan dolaşımı vardır ve tırnaklarını fazla kesmek, yüksek kan kaybına neden olabilir. Ayrıca papağanların pek çok hastalıkları tüy ve gaga durumlarından anlaşılır. Eğer papağanınızın tüy, gaga, tepe tüyleri durumlarından bir kötüleşme varsa en kısa zamanda veterinerinize gitmeniz gerekir.
Yerini ve bulunduğu yerin ısısını dikkate alın
Papağanlar sosyal canlılardır. Fakat her papağanın ihtiyacı da birbirinden farklıdır. Papağanınızın vücut ısısına bakarak kafesini nereye koymanız gerektiğine karar verin. Ayrıca kafesinin insanlarla iletişim kurabileceği bir noktada olması da önemlidir. Kafesinizi asla mutfağa koymayın. Çünkü yemek kokuları ve temizlik kokuları papağanınız için zehirli olabilirler. Kuşlar pek çok sıcaklık derecesini tolere edebilirler yani evinizin ısısı sizin için iyiyse, onun için de iyi olacaktır. Bu konu ile ilgili en önemli etken ısının aynı düzeyde kalmasıdır. Isıdaki ani değişimler kuşunuzun sağlığı için iyi değildir.
Düzenli veteriner ziyareti yapın
Papağanların çoğu bir ömür gayet sağlıklı yaşarlar ve ne zaman hasta olurlarsa olsunlar, önceden belirlendiği sürece, bu hastalıklardan kolayca kurtulabilirler. Kuşunuzun sağlığı ile ilgili en önemli nokta veterinerdir. Veterinerinizi kuşlar hakkında uzmanlığı olduğundan emin olun. Böylece ne siz boşa para harcamış, ne de kuşunuzun sağlığını riske atmış olursunuz.
Sesli ve dağınık bir eve hazır olun
Kuşlar, kafeslerindeki kabukları dışarı atarlar, oyuncaklarını fırlatırlar, eşyalarınızı gagalar ve kemirirler ve bu liste daha uzadıkça uzar. Kısacası, kafesin etrafındaki bölge sık sık pislenir ve dağılır. Kuşunuz bütün gün kafesinin içinde de olsa bu durum gerçekleşecektir. Üstelik büyük papağanlar çok yüksek sesler çıkartırlar ve onları istekleri dışında susturamazsınız. Ses çıkarttıkları için onları karanlık ya da izole bir yere de koyamazsınız çünkü bu onları depresyona sokacaktır. Papağanlar sosyal hayvanlardır ve vahşi doğada gruplar halinde yaşarlar. Kısacası yüksek sese ve söz geçiremediğiniz bir dostla mutlu olacağınıza inanıyorsanız, o zaman bir papağan alın. Ama sessizlik ve sakinlik sevenlerdenseniz, papağanlardan uzak durun.
Bir ömür beraber olmaya hazır olun
Papağanlar 50, 70 hatta 100 yıl boyunca yaşayabilirler. Eğer uzun süreli bir ilişkiye hazır değilseniz papağan almamalısınız. Çünkü pek çok papağan sahiplerine çok güçlü bir şekilde bağlanırlar ve onları başkasına verdiğiniz zaman yeni ortam ve sahibe alışmakta zorlanırlar. Papağanları 4-5 yaşındaki çocuklar gibi düşünmelisiniz. Tıpkı o yaş grubu çocuklar gibi duygusal ve ihtiyaç sahibidirler.
Unutmayın, her evcil hayvan gibi papağanınızın da sizin sevginize ve ilginize ihtiyacı vardır. Onu ihmal etmeyin!
Papağan, size alıştığı zaman, çok iyi bir ev arkadaşı olabilir. Fakat unutmamanız gerekir ki bu iri dostlar aynı zamanda son derece hassastırlar. Onlara özenli ve temiz bir bakım sağlamalısınız.
İşte papağan bakımında işinize yarayacak ipuçları:
Suyunu ve yemini temiz tutun
Yem ve su kaplarını her gün temizleyerek, içine taze su ve yem koyun.
Kafesi düzenli olarak temizleyin
Kafesin dibine gazete kağıtları sererek 2-3 günde bir bu kağıtları değiştirebilir ve temizlik işini kolaylaştırabilirsiniz. Kabuk, çekirdek gibi yiyecek artıklarını, dağılmış oyuncakları da kafesten düzenli olarak temizlemeyi unutmayın. Ayrıca kafeste tuttuğunuz oyuncakların temiz olmalarına özen gösterin. Kafes temizliği yaparken, kuşlar için zararlı olmayan dezenfektanları kullanın.
Oyuncaklarını farklı yerlere koyun
Papağanınızın oyuncaklarını temizledikten sonra onları farklı yerlere yerleştirin. Papağanlar hem çok meraklı hem de çok zekidirler ve etraflarında değişiklik olmasından hoşlanırlar.
Papağanınızı sürekli eğiterek zekasını kullanabilmesini sağlayın
Bir papağan, kafesinde izole bir şekilde yaşamaktan hoşlanmaz. Biraz araştırma yaparak papağanınızı eğitmenin değişik yollarını bulabilir ve onu uyanık, ilgili ve mutlu tutabilirsiniz.
Papağanınıza konuşmayı öğretmek
Pek çok papağan önünde sonunda sahibini taklit ederek bir iki kelime konuşmayı öğrenecektir ama ona gerçekten çabalayarak bir şeyler öğretmek istiyorsanız, onunla düzenli zaman geçirmeniz gerekir.
- Papağanınıza konuşma derslerini 10-15 dakikalık seanslar halinde verin. Basit bir sözcüğü karşısında tekrarlayarak ve onunla oynayarak, onu mutlu edebilir ve eğitim verebilirsiniz.
- Evde konuşma tonunuza dikkat edin. Papağanınız en çok duyduğu sözcükleri taklit edecektir. Çocuklarınıza bağırır, köpeğinizi azarlar ya da can sıkıcı sesler çıkartırsanız, bunları tekrar tekrar duymaya alışmanız gerekebileceğini aklınızdan çıkartmamalısınız.
- Sözcükleri kısa ve 1-2 kelime uzunluğunda tutarsanız papağanınız çok daha rahat öğrenecektir. Mesela ”Günaydın’’ ya da ”Merhaba Aylin’’ gibi sözcükler olabilir.
- Papağanlar, ne dediklerini anlayabilme yeteneğine sahiptirler. Papağanınıza sizle iletişime geçmeyi öğretmeniz onun ne istediğini anlamanızı kolaylaştıracaktır. Mesela, ”Kurabiye” demenin ödül yiyeceği olduğunu bilirse, sizden bir yiyecek isteyeceği zaman ”Kurabiye” diyecektir.
Sağlıklı bir papağan için, düzenli bir beslenme ve ihtiyacı olan besinleri alması çok önemlidir. Ama ona vereceğiniz vitaminlerin veterineriniz tarafından onaylandığından emin olmalısınız.
Beslenmesini çeşitli tutun
Papağanlar her gün aynı şeyi yemekten hoşlanmazlar ve bu pek de sağlıklı olmayacaktır. Papağanların beslenmesi çeşitli ve pek çok besleyici değere sahip olmalıdır. Papağanınıza ne vermeniz gerektiğini veterinerinizle konuşmanızda fayda vardır fakat genel olarak söylemek gerekirse, pelet yem, tohum, yeşil yapraklı sebzeler, diğer sebzeler, baklagiller, meyveler ve tahıllardan oluşan geniş bir yelpaze papağanınız için yeterli bir beslenme oluşturur. Papağanınıza asla vermemeniz gereken besinler ise; avokado, çikolata, alkol,kafein ve tuzlu ya da şekerli atıştırmalıklardır.
Pençe, gaga ve tüy sağlığını daima gözlemleyin
Papağanlar, pençe ve ayaklarını sağlıklı tutmak için pek çok değişik yüzeye ihtiyaç duyarlar. Fakat yine de kimi zaman pençeleri gereğinden fazla uzayabilir. Bu gibi durumlarda dehal veterinerinize gidip, pençelerini kestirmelisiniz. Fakat bunu asla siz evde denemeyin. Çünkü papağanların ayaklarında ve tırnak diplerinde kan dolaşımı vardır ve tırnaklarını fazla kesmek, yüksek kan kaybına neden olabilir. Ayrıca papağanların pek çok hastalıkları tüy ve gaga durumlarından anlaşılır. Eğer papağanınızın tüy, gaga, tepe tüyleri durumlarından bir kötüleşme varsa en kısa zamanda veterinerinize gitmeniz gerekir.
Yerini ve bulunduğu yerin ısısını dikkate alın
Papağanlar sosyal canlılardır. Fakat her papağanın ihtiyacı da birbirinden farklıdır. Papağanınızın vücut ısısına bakarak kafesini nereye koymanız gerektiğine karar verin. Ayrıca kafesinin insanlarla iletişim kurabileceği bir noktada olması da önemlidir. Kafesinizi asla mutfağa koymayın. Çünkü yemek kokuları ve temizlik kokuları papağanınız için zehirli olabilirler. Kuşlar pek çok sıcaklık derecesini tolere edebilirler yani evinizin ısısı sizin için iyiyse, onun için de iyi olacaktır. Bu konu ile ilgili en önemli etken ısının aynı düzeyde kalmasıdır. Isıdaki ani değişimler kuşunuzun sağlığı için iyi değildir.
Düzenli veteriner ziyareti yapın
Papağanların çoğu bir ömür gayet sağlıklı yaşarlar ve ne zaman hasta olurlarsa olsunlar, önceden belirlendiği sürece, bu hastalıklardan kolayca kurtulabilirler. Kuşunuzun sağlığı ile ilgili en önemli nokta veterinerdir. Veterinerinizi kuşlar hakkında uzmanlığı olduğundan emin olun. Böylece ne siz boşa para harcamış, ne de kuşunuzun sağlığını riske atmış olursunuz.
Sesli ve dağınık bir eve hazır olun
Kuşlar, kafeslerindeki kabukları dışarı atarlar, oyuncaklarını fırlatırlar, eşyalarınızı gagalar ve kemirirler ve bu liste daha uzadıkça uzar. Kısacası, kafesin etrafındaki bölge sık sık pislenir ve dağılır. Kuşunuz bütün gün kafesinin içinde de olsa bu durum gerçekleşecektir. Üstelik büyük papağanlar çok yüksek sesler çıkartırlar ve onları istekleri dışında susturamazsınız. Ses çıkarttıkları için onları karanlık ya da izole bir yere de koyamazsınız çünkü bu onları depresyona sokacaktır. Papağanlar sosyal hayvanlardır ve vahşi doğada gruplar halinde yaşarlar. Kısacası yüksek sese ve söz geçiremediğiniz bir dostla mutlu olacağınıza inanıyorsanız, o zaman bir papağan alın. Ama sessizlik ve sakinlik sevenlerdenseniz, papağanlardan uzak durun.
Bir ömür beraber olmaya hazır olun
Papağanlar 50, 70 hatta 100 yıl boyunca yaşayabilirler. Eğer uzun süreli bir ilişkiye hazır değilseniz papağan almamalısınız. Çünkü pek çok papağan sahiplerine çok güçlü bir şekilde bağlanırlar ve onları başkasına verdiğiniz zaman yeni ortam ve sahibe alışmakta zorlanırlar. Papağanları 4-5 yaşındaki çocuklar gibi düşünmelisiniz. Tıpkı o yaş grubu çocuklar gibi duygusal ve ihtiyaç sahibidirler.
Unutmayın, her evcil hayvan gibi papağanınızın da sizin sevginize ve ilginize ihtiyacı vardır. Onu ihmal etmeyin!
Son düzenleme: