Önceki konunu okudum, aynı kişiyle ilgili olanı.. Yoruma kapalı olduğu için yazamadım.
Bak arkadaşım, ben madalyonun öteki tarafındaki kişiyim. Nasıl mı? Erkek arkadaşımla 2.5 senedir beraberiz. İlk yılımızda sorunlar vardı. Zor bir insandı. Ben çok çocukça aşıktım vesaire.
O dönemde araya bir kız girdi. Ben hissetmiştim fakat konduramamıştım. Kızı hayatından gönderdikten çok sonraları öğrendim. O süreçte en çok şaşırdığım da bir kızın nasıl bu kadar saf olabileceğiydi. Ortak arkadaşımız sevgilimin en yakın arkadaşıydı, bir yıla yakındır beraber olduğumuzu biliyordu. Daha da ilginci tanışmıştık da. Hatta yönetmen yardımcısı olduğum oyuna gelince misafirdir diye ben yerimi ona verip kendim merdivende oturdum. O dönemde erkek arkadaşım da ona "mutsuz olduğunu, ciddi bir ilişkisi olmadığını, hatta benimle sevgili olmadığını" söylemiş. Bunlar yaşanırken her gece benimle uyuyordu biliyor musun? Mesajlarını gördüm, kız buluşmak istedikçe bahaneler bulup başından savdığını gördüm. Ancak keyfi istediğinde görüşmüş mesela. Sorunları olduğunu, depresyonda olduğunu söyleyerek bir gizem halesi yaratmış etrafında. Şimdi çok iyiyim, çok şey yerine oturdu çok şükür ama..
Aması var, bir erkek "ilişkisinin ciddi olmadığını" söylediğinde o ilişkinin diğer tarafındaki kadın, yani senin hemcinsine ne oluyor biliyor musun? İki ay boyunca evden çıkmadan ağladığımı bilirim. Durmaksızın ağladım. Uyanık kaldığım her dakika ağladım, kendimi o kızla kıyasladım, yüksek lisansımın ders aşamasındaydım ben de.. Okula uğramadım bile. Yıllarca okumak için beklediğim bölümü bile aksattım. Gözyaşı kanalları çatladığında ne olur biliyor musun sen? Suçlarcasına yazmıyorum. Ama yalnızca anlamanı isterim. Neden benimle kaldın neden ayrılmadın ya da ayrılmak istediğimde neden bırakmadın dediğimde o da çöktü. İlk kez o gece samimi olduk belki de. Anlattı, neden yaptığını, neden etkilendiğini vesaire.
Ama o kız, hatta onu andıran herkes benim için kabus olmuştu, karşılaşırsam diye elim ayağım titriyordu. Ah almak basit bir şey değildir. Kafası çalışan bir kadın, kendisine değer verdiğini "söyleyen" erkeği aradığında telefona neden iki gün sonra dönüldüğünü, neden evine elini kolunu sallayarak gidemediğini sorgular önce.
O "önemli değil, ciddi değil" denen ilişkinin o kişi için başka birçok şey ifade edebildiğini anlamaya çalışır. "Güzel zaman geçiriyorduk"ların, "benim için özelsin"lerin neden karşı tarafın eşref saatine denk geldiğini bir düşünür. O kızcağıza bir şey demedim, bir iki ay sonra babasını kaybetmiş. Sana arkadaşça tavsiye ediyorum, bir ilişkinin olmazsa olmazları vardır. Bunun başında da hayatınızda başka birilerinin olup olmadığı gelir. Erkeklerin ilişki içinde sorunları olabilir, sorunlu anında bunu önemsemeyecek bir kızla "takılmayı" normal karşılayabilir. Ama o kız da gecenin üçünde aradığı adamın sevgilisiyle aynı evde yaşadığını, o esnada sarılıp uyuduklarını düşünebilecek kadar zeki olmalıdır.
Hayatında öyle ya da böyle biri olan bir adamla beraber olduğunuzda sizin yaşadığınız "aşk" , "tutku", "özel bir şeyler" olmuyor hemen. Değer yargılarınızı geliştirirseniz sağlam ilişkiler kurabilirsiniz.
Ha diyebilirsiniz, neden hala berabersiniz diye.. Benim düşünecek çok zamanım oldu, önceden aşık olduğum bir adam vardı, şimdi iyi tanıdığım bir yol arkadaşım var. Korkularımdan da arındım.
Ama o iki ayın ahını geri alabildim mi, beni çok üzen bir gece için hakkımı helal eder miyim hala bilmiyorum.
Kimsenin bu kadar "saf" olmaya, mağdureliğini savunmaya hakkı yok.
Hayatında biri mi var? Aramayacaksın arkadaşım. Eğer derdine derman sen olsaydın zaten yanında "hep" seni isterdi.
Bunları atlatıp güzel bir ilişki yaşarsın umarım. Aynını beni bir dönem çok ama çok üzen o kız için de düşünüyorum. Ama ah almak başka şey...
Başka insanları, size hiçbir zararı olmamış insanları üzmekten korkmak gerek. Ben bilirim o iç acısını, siz yalnızca sizi arada bir arayan adamın anlattığı kadarını bilirsiniz.
Hayatta her şey insanlar için, ben artık çok daha güçlüyüm ama bir yıl önceki fotoğraflarımla bugünküler arasında dağlar var. Bir yılda yaşlandım sanki. Bunu kimsenin kimseye yapmaya hakkı olmamalı.
Umarım anlatabilmişimdir.
