şiddet Gören Kadinlarin Hikayeleri

ezaa

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
31 Ağustos 2007
46
12
86
39
Antalya
üye olan tüm bayanlar.. her birimiz fiziksel olmasada zaman zaman duygusal şiddete maruz kalabilioruz yada vs.. ben bunun için bir prje ortaya koymak istedim.. yasadıgım sorunlar ve takıntılardanda sıyrılmak için KADINLAr içinde bir seyler yapabilmek için bir film cekecegim.. 21 yasında ögrenciyim. üniversitede arkadaslarla aramızda yürüttügümüz faaliyete gecirmek istediğimiz bir sey... KADINA ŞİDDETİ ÖNPLANDA TUTAN VE ASLINDA KADININ NE KADAR COK SEY DÜŞÜNEREK NE KADAR BUYUK BİR GÜCLE NELER UGRUNA BUNA KATLANDIGINI VE SONUNDA ONDAKİ DUYGU PATLAMALARININ NELERE MAL OLDUGUNU KONU ALACAK BU FİLM İÇİN SİZLERİNDE DESTEGİNİ BEKLİYORUM..
LÜTFEN; sizlerde okudugunuz gördüğünüz sahit oldugunuz yada madur oldugunuz konular hakkında herhangi bir hikayeyi olaytı bu forumda paylasalım.. ben henüz cok genc oldugum için evlilik nedir bilmediğim için idrak etmekte zorlanabilirim.. sizler gazetelerde okudugunuz sizi etkileyen yada vs. seyleri lütfen benimle ve buradaki hanımlarla paylasın...a.s. kadınlar ÇİCEKTİRR
 
EĞİTİMLİ KİŞİLER YÜKSEK EGODAN DÖVÜYOR

*İyi eğitim aldıkları halde kadınlara şiddet uygulamaktan çekinmeyen
erkeklerin egosunun çok kabarık olduğunu belirten Prof. Tarhan, 'Bu kişiler
aynı zamanda narsisttir. Narsistlerin de eleştiriye tahammülü yoktur. Hemen
öfkeye kapılıp karşılarındakine şiddet uygularlar. İyi üniversiteleri okuyup
çok para kazanan kişi olmakla, kişiliğini eğitip, olumlu ve olumsuz
yönlerinin farkında olan insan olmak farklıdır' diye konuştu.

Hürriyet Gazetesinden 05/12/2005
 
şiddet mi 2,5 yıllık evliliğimde düğünümden 15 gün sonra görmeye başladım bazen bir tokat bazen bir tekme bazende duvardan duvara savruldum sonuç ne mi ayrıldım 2 aydır ayrıyız
ban 2,5 yıl dayanabildim hadi yuvam yıkılmasın diye ama şimdi bakıyorumda elimde evliliğimden arta kalan sadece kötü anılar
 
şiddet mi 2,5 yıllık evliliğimde düğünümden 15 gün sonra görmeye başladım bazen bir tokat bazen bir tekme bazende duvardan duvara savruldum sonuç ne mi ayrıldım 2 aydır ayrıyız
ban 2,5 yıl dayanabildim hadi yuvam yıkılmasın diye ama şimdi bakıyorumda elimde evliliğimden arta kalan sadece kötü anılar

off cok feci.. peki neden şiddet görüyordun paylasmak istemisin.. inan bular cok önemli.. benim annem babam bosandılar.. hiç şiddet yasanmadı fiziksel olarak ama sözlü şiddet vardı.. fakat ben fiziksel olarak nasıl bu duruma geliniyor anlayamıyorum.. paylaş lütfen... onlarca yazı okuyorum aklım almıyor... eger sizlerinde yardımı olursa çekicem bu filmi ve hepinize izleticem sonra yollicam heryere ve görsünler kadınların ne cektiğini bir kez daha.. burunlarına sokmadıkca gözlerine sokmadıkca anlamicaklar... cok üzgünüm bir bayan olarak yasadıkların için.. herseyin en iisi seninle olsun mutluluklarda beraberinde...
 
EKMEK VE GÜL

Yürüyoruz, günün aydınlığında
Donuk fabrika bacalarına,
Yoksul mutfaklara
Çarpıyor sesimiz ve birden parlayan
Bir ışık gibi ulaşıyor insanlara
"Ekmek ve Gül! Ekmek ve Gül! "

Yürüyoruz, yürüyoruz erkekler içinde, yürüyoruz
Çünkü hala bizim oğullarımız onlar
Ve hala analık ederiz onlara
En zorlu iş, en ağır emek
Ve çalışmak doğuştan mezara dek
Bu böyle sürüp gitsin istemiyoruz
Yaşamak için ekmek
Ruhumuz için gül istiyoruz.

Yürüyoruz yürüyoruz kol kola
Saflarımızda ölüp gitmiş arkadaşlarımız
Ve türkülerimizde onların kederli "Ekmek!" çığlıkları
Çünkü bir köle gibi çalıştırıldı onlar
Sanattan, güzellikten sevgiden yoksun.
Biz de bugün hala onların özlemini haykırıyoruz
İş ve ekmek diyoruz
Ama gül de istiyoruz

Yürüyoruz yürüyoruz, yanyana, güzel günler adına
Kadınız, insanız, insanlığı ayağa kaldırıyoruz
Paydos bundan böyle köleliğe, aylaklığa
Herkes çalışsın, bölüşsün kardeşçe, yaşamın sunduklarını
İşte bunun için yükseliyor yüreklerimizden
Bu ekmek ve Gül türküleri
Ve yineliyoruz hep bir ağızdan:
"Ekmek ve Gül! Ekmek ve Gül! "

James OPPENHEIM
(İlk 8 Mart yürüyüşünde ABD'li işçi kadınların söylediği marştır)
 
Ben Bir Kadınım Anadoluda


Ben bir kızım Anadoluda
doğmadan sönmüş yıldızım
anamın ak sütü gibiyim
suçsuzum günahsızım

doğmuşum ahırda, büyümüşüm yabanda
mektep yüzü görmemişim
satılmışım mal gibi, tarla gibi
al demişler almışım, kal demişler kalmışım
insan değilim yeryüzünde
çağımın gerisinde bırakılmışım
bahtsızlığım ezo gelinlerde türküleşmiş

ben bir kadınım Anadoluda
yoksuluk içinde yaşarım, yamalı giysiler içinde
baharımı yaşayamadan kararıp kalır düşlerim
kazma saplarındayım, buğday başaklarında
haziranın kırk derece sıcağında yoldaş olup erime
orak biçerim ağa tarlalarında
ellerim nasır, tabanlarım yarık
çatlak çatlak dudaklarım
demem kimseye niye çatladığını
küskünlüğüm kendime, küskünlüğüm hayata
küskünlüğüm dünyaya
küskünlüğüm ki, kavruk bir bozkır çiçeği

ben bir kadınım Anadoluda
yas içinde yaşarım, karalar içinde
her gün küçük çocuğumu kilitleyip evime
yanıma alıp kızamıklısını her sabah
belime bağladığım ekmek çıkınıyla
çapaya, çifte, oduna giderim
son çocuğumu tarlada doğurup
can veririm bozkırın kollarında
gelmez kimseler imdadıma

ben bir anayım Anadoluda
umudum harman yeri, saçlarım süpürge
yangınlı sevdaların yurdu yüreğim
bereket memelerimde savrulur
göğsümde beslenir Türkiye
kitaplar yazmaz beni şairler tanımaz
yalnızca bir simgeyim

ben bir anayım Anadoluda
ben bir bacıyım
yaralı bir yüreğim, paramparçayım
kah zincire vurulmuş köle, kah baştacıyım
kah gözyaşı, kah acıyım
ağıtlar dudağımda kanar, ırmaklar çığlığımda
taş olsam dayanırdım, toprak olsam dayanır
ama ben bir anayım
dağlarımca oğullarım, dallarımca kızlarım var

yaşlı bir çınarım ulu mu ulu
gövdem ihanetlerin izleriyle dolu
öfkem bu acıyı reva görenlere
duyun beni ey tanıyın beni
ben Zaza güzeli, ben Kürt kızıyım
ben Yörük esmeri, ben Laz gelini
her zulme boyun eğmiş, her acıya razıyım

ne kadar bağırsam da duyulmuyor sesim
Kıbele’yim ben, Helen’im, Belkıs’ım
Kezban’ım, Nergiz’im
Mezopotamya’yım, Likyalı prensesim
Fatma’yım, Emine’yim, Cankız’ım
namert ellerimle doğurdum sizi
duyun beni ey tanıyın beni
ben Anadoluyum Anadolu
gencecik ölümlerin yaslı gelini

NURİ CAN
 
Eşimle aynı eğitim düzeyine sahip olmamıza rağmen ve hatta diyebilirimki onun eğitim düzeyi benden iyidir. Ben evlendikten sonra kendimi geliştirmeye devam ettim o ise evlendiğimizde ne ise şimdide o. Doğal olarak ben kariyer yaptım o ise göbek:))))) Bu nedenle fiziksel değil ama bana piskolojik şiddet uyguluyor. Hiç bir şey bilmediği ve benim uzmanı olduğum konularda bile herşeyin en iyisini o biliyor bu her konuda böyle yaptığım yemekten yıkadığım bulaşığa giydiğim ayakkabıdan çocuğumu yetiştirme tarzıma kadar herşeye muhalefettir amaç ise çok belli.....:oklava:

allahım ya inanamıyorum neler yasanıyor.. peki sadece ego tatmini içimi sence.. mesela bir örnek verebilirmisin.. hani bigün söyle bi dialog gecti der gibi ve bu seni nasıl etkiliyor.. paylasırsan sevinirim eger seni incitmeyecekse...
 
annem babamdan yıllarca şiddet gördü. o kadar yakından biliyorum ki ne yazık ki. sorunlu bir çocukluk geçirdim. evlendikten sonra da çok ciddi sıkıntılar yaşadım hepsinin temelinde babamı görüyorum. acziyetiyle içki şişelerinde boğulan babam yine ondan aldığı yalancı kuvvetle gelip annemi dövüyordu. tabi bu bizler yani çocuklar büyüyene kadar devam etti ama o yıllar annem de harap oldu. bir sürü hastalık sahibi oldu,psikolojisi bozuldu. dayak neden atılır bir insana neden el kaldırılır? bilemiyorum daha doğrusu anlamıyorum. normalde bir melek olan babam alkol aldıktan sonra hiç acımadan annemi dövebiliyordu.hayatta bir yerlere gelememiş,babasının sonsuz şımartılmasıyla büyümüş,ayakkabılarının bağı bile ablaları tarafından bağlanan babamın sebebi dedem diye düşünmüşümdür hep. sinirli,karısını döven bir dedem vardı.ve 11 çocuğu olan bu dedem devamlı hamile ! olan babaneme kızıp eve bir kadın getirmiş. ama haklı adam her saniye karnı bunrnunda bir kadın insan bi dikkat eder!!!! ee böyle babanın yetiştirdiği çocuktan ne olur? velhasıl kaba kuvvete başvuran kadın ( çocuklarını döven) ya da erkek farketmez! şiddet kabul edilemez,kime ve hangi sebep gösterilerek yapılmış olursa olsun. çok derinlere inmek gerek ve bu insanların acziyetlerinin temelinde yatan sebebler araştırılmalı! kötü geçmiş bir çocukluk,kötü örnek olan ebebeyn, içki,kumar,kötü arkadaş çevresi vs vs

yasadıklarınızı inanın en içimde buyuk bir acıyla hissediyorum.. paylasımın için saol.. keşke daha güzel seler olsaydı.. mutluluk sizinle olsun
 
ezaa slm tatlım, ben 5 yıl boyunca şiddet mağduru kadınlarla çalıştım bir vakıfta ve inanılmaz şeyler şahit oldum ve tabiki bir çok erkeğin kadın bedeni üzerinde kurdukları güç göstergesinin izlerine sana da bu konuda bir kaç hikaye anlatabilirim dilersen.
 
ezaa slm tatlım, ben 5 yıl boyunca şiddet mağduru kadınlarla çalıştım bir vakıfta ve inanılmaz şeyler şahit oldum ve tabiki bir çok erkeğin kadın bedeni üzerinde kurdukları güç göstergesinin izlerine sana da bu konuda bir kaç hikaye anlatabilirim dilersen.

evet cok isterim mümkünse anlat lütfen... ilginiz için tesekkür ederim tüm bayanlar....
 
canım istersen özelden msn adresini yolla oradan sanırım çok daha kolay olacaktır görüşmek
 
:1no2:
Örneğin en yeni tartışma nedenimizi anlatayım..

eşim günde yalnızca 4 saat çalışıyor işi gereği bense 10 saat+ev işi+çocuk v.s. ben bu duruma çok kızıyorum çünkü maddi giderlerimiz yüksek evde bakıcı varve yetişemiyoruz ay sonunu zorla getiriyoruz. Eşimin geliri benden daha az aslında sorun burda belkide neyse ona bu işi bırakmasını veya buna devam ederek başka iştete çalışmasını istediğimi söylüyorum sonuçta bir bebeğimiz var ve onun geleceğini kurmakla yükümlüyüz. Geçenlerde bu konu üzerine saatlerce tartıştık. Son geldiğimiz nokta ise neden çalışmıyormuş beyimiz çünkü kendisi şimdi kazandığının 10 katınıda kazansa yinede yetmezmiş çünkü ben o kadar çok harcarmışım bu yüzden çalışmıyormuş gerekte yokmuş zaten.
Bu noktadan sonra siz gelinde çocuğunuzdan onun giderlerinden geleceğinden bahsedin durun. Moral sıfır...

Tartışma sonrasında ne mi oldu tartışma nedenini yazdım biliyorsunuz,benneyaptımki meğer ben ona eve gelme demek istiyormuşum bu yüzden 1 haftadır sadece akşamları eve geliyor.

ağlasammı gülsemmi.....

evli degilim ögrenciyim henüz ama neler yasadıgınızı inanın en içte hissedebiliyorum.. keşke erkeklerde anlayabilse...:kızgın:
 
Şiddet kadını hastalık hastası yapıyor

Baş ağrısı, aşırı duyarlılık, çarpıntı, göğüs ağrısı, mide ve bağırsakla ilgili yakınmalar, uykusuzluk ve bazı bedensel hastalıkları taklit eden belirtiler bunların başında geliyor...

Başbakanlık Aile ve Sosyal Araştırmalar Genel Müdürlüğü’nün hazırladığı raporda aile içi şiddetin dövme, yaralama, sakat bırakma, cinsel saldırı, tecavüz, ensest şeklinde olabildiği gibi sözlü, duygusal, zihinsel olarak da görülebildiğine dikkat çekildi.

Aile içi şiddetin en yaygın biçimi kocanın karısına ve ebeveynlerin çocuklarına yönelttiği şiddet.

Raporda şu tespitlere yer verildi:

BEDENSEL YAKINMA

Şiddete maruz kalan kadında bedensel yakınmalar dikkat çekiyor.
Aile içinde fiziksel şiddete maruz kalan kadınlarda, organik bir nedene bağlanamayan bedensel yakınmalar dikkati çekiyor. Baş ağrısı, aşırı duyarlılık, çarpıntı, göğüs ağrısı, mide ve bağırsakla ilgili yakınmalar, uykusuzluk ve bazı bedensel hastalıkları taklit eden belirtiler bunların başında geliyor...

RUHSAL ÇÖKÜNTÜ

Şiddet mağduru kadın intihar ve alkolizme yönelebiliyor.
Şiddete uğrayan kadınlarda genellikle sessizlik, üzüntü, bazen öfke hali, tedirginlik, kabus görme, güçsüzlük, yorgunluk, ümitsizlik, kendisini değersiz bulma, suçluluk, utanç duyma gibi birtakım tepkilere rastlanıyor. Şiddet mağduru kadın, intihar girişimleri, alkolizm, vücuduna zarar veren türden davranışlara yönelebiliyor.

ŞİDDETİN ÇOCUKLARA ETKİSİ

Şiddet ve istismar çocukları sokak yaşamına itiyor.
Sevgisiz ve baskıcı ortamlarda yetiştirilen çocuklarda sürekli kaygı, kendine ve geleceğe güvensizlik, düşük özsaygı gibi kişilik özellikleri gözleniyor. Çocukların aile içinde gördükleri şiddet, cinsel / fiziksel istismar onları sokak yaşamına itiyor...

ALINTIDIR
 
off cok feci.. peki neden şiddet görüyordun paylasmak istemisin.. inan bular cok önemli.. benim annem babam bosandılar.. hiç şiddet yasanmadı fiziksel olarak ama sözlü şiddet vardı.. fakat ben fiziksel olarak nasıl bu duruma geliniyor anlayamıyorum.. paylaş lütfen... onlarca yazı okuyorum aklım almıyor... eger sizlerinde yardımı olursa çekicem bu filmi ve hepinize izleticem sonra yollicam heryere ve görsünler kadınların ne cektiğini bir kez daha.. burunlarına sokmadıkca gözlerine sokmadıkca anlamicaklar... cok üzgünüm bir bayan olarak yasadıkların için.. herseyin en iisi seninle olsun mutluluklarda beraberinde...

canım kavgalarımızn sebebi ya eşimin ailesi oluyordu ya bana söylediği yalanlar yada bekar arkadaşları ama sonuç ne olursa olsun her kavgada üzerime yürüyrodu ben ona karşılık verdiğim andada kendi duygularını bastırmak için dövüyordu.galiba benim eşimde aşağılık kompleksi vardı vu bunu bastırmanın yolu bana eziyet etmekten geçiyordu .senağlama
 
canım kavgalarımızn sebebi ya eşimin ailesi oluyordu ya bana söylediği yalanlar yada bekar arkadaşları ama sonuç ne olursa olsun her kavgada üzerime yürüyrodu ben ona karşılık verdiğim andada kendi duygularını bastırmak için dövüyordu.galiba benim eşimde aşağılık kompleksi vardı vu bunu bastırmanın yolu bana eziyet etmekten geçiyordu .senağlama

peki sen hiç karsılık vermedinmi.. sözlü yada fiili.. yada birsey yaptınmı..bide butun kadınlara soruyorum o an ne oluyor sizi buna katlanmaya iten.. bende düşündüğüm zaman bazen belki bir kac seyi affedebilirim diyorum.. onun knedini düzeltmesi adına bişeylerin yoluna girmesi adına.. tabi evli olmadıgım için suan böyle diyorum. ama sonraki safhalarda şiddet ilerledikce neden katlanılır? kadının erkege karsı cok merhametli olusundan mı yoksa mecburiyetlerden mi... (BU arada sizlere cok tesekkür ediyorum.. hic kosulsuz içten paylasabildiğiniz için bunları..)
 
ben de ilk eşimden şiddet görmüştüm. adam mühendisti,maddi durumumuz çok iyiydi,çevresinde çok sevilen sayılan biriydi ama evda tam anlamıyla ÖKÜZün biriydi.şiddet esnasında bir insan nasıl bu kadar güçlü olabilir diye geçirmiştim içimden.ve bu şiddet olay insanın güvenini kendine olan saygısını tamamen silip süpüren birşey. fiziksel şiddetin 2.sine izin vermedim boşandım hemen.evlilik 1 yıl sürmesine rağmen boşanma sonrasında manevi olarak çok zor topladım kendimi.imndiki eşim şükürler olsun ki şeker gibi bir insan. şiddet görüp de boşanmaya cesaret edemeyen hanımlara benden tavsiye : ben de yaşadım gördüm,bu eziyeti öncelikle siz yapmayan kendinize.ruh acısı ten acısından çok daha zor ve yaralayıcı....
 
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/19868431.asp

bu kadının hikayesi de beni çok etkilemişti..
 
Back
X