Bu asla olmayacak bir şey değil Witch. Kararlıysan, oldurursun, tam bu şekil bile olmasa saydığın 10 şeyin 8i bile eline geçtiği an huzuru hissedersin; adım adım bu işler.
Bak ben de sana hayalimi anlatayım:
Akriliği yalamış yutmuşum, konuşturuyorum artık renkleri,
İlk sergimi yerel olarak bir kültür merkezinde açmışım ve çok beğenilmiş.
Yetinmemişim; "Yağlı boyanın anasını ağlatacağım" demişim; şahane tablolar çıkarmışım, daha bir eşi yokmuş. Sanki Türkiye'nin Van Gogh'uyum; Frida'sıyım, Picasso'suyum...
Takdirler yağıyor, teşekkürle cevaplıyorum. Eleştiriler geliyor sivri dilli sanat eleştirmenlerinden "Sıkı durun kapak geliyor hepinize" diyorum.
40 yaşıma kadar öyle bir resim çıkarmış oluyorum ki, Ünüm Türkiye'yi aşıyor.
Nasıl? Fena değil ha; uçtuk mu yüksekten uçacağız ki yere çakılırsam "E çok yüksekti, kırılır o kadar kemik; hayatta kaldığıma şükür" filan diyebileyim :)) 2. sıradaki yaşanmak üzere bu arada (Yine bi aksilik çıkmazsa). Kaç kere ucundan döndüm, yılmadım. Yılmak zamanı değil Witch; bir kere yaşıyoruz şu hayatı, keyfine vara vara, olacak üleyyn diye diye yaşamak lazım. Ha hiç mi olmuyor? Ölmedik ya; daha ne çok kapı var, biri kapanırsa bir başka kapıdaki giriş hayırlıdır demek der, yolumuza aynen devam ederiz.
Sıkma içini. Bugün ben de sıkkındım, gittim Mumya Gadın çizdim boyamaya başladım hemen keyfim yerine geldi.
Bi de çay demledim ohh... Çay içen mi? Çay var