Sürekli ekilen ben...

Ben siz yakın hissediyorsunuz o hissetmiyor falan demeyeceğim arkadaşınızın direk karakter problemi var. Çünkü insan gelmeyecek olsa bile üslubunca arar bir açıklama yapar. Düpedüz saygısızlık yaptığı. Uzak tutun hayatınızdan böyle insanları enerjinizi tüketmesinler.
Aynen sorun orda daha çok. Bir saat kala ve ben sorunca gelmiyorum diyor mesela. Saygısız
 
Ya bence sizi seviyor küsmek de istemiyor ama sohbetinizi sevmiyor gibi geldi. Benim de var böyle bir arkadaşım çok iyi bir insan kaybetmek istemem ama buluşasım gelmiyor ekmek zorunda kalıyorum çünkü sohbeti hiç sarmıyor ve enerjim düşüyor.
 
Ya bence sizi seviyor küsmek de istemiyor ama sohbetinizi sevmiyor gibi geldi. Benim de var böyle bir arkadaşım çok iyi bir insan kaybetmek istemem ama buluşasım gelmiyor ekmek zorunda kalıyorum çünkü sohbeti hiç sarmıyor ve enerjim düşüyor.
Aslında o konuşur ben dinlerim. Ama son zamanlarsa da sabrım kalmadı. Ben çok iyi öğretmenim. Çok güzel konuşurum. Şunu şöyle severim bunu böyle alırım. Herkes beni sever. Şu bana aşık bu beni taciz etti.... neler neler anlatır. Kendini bi Över bi över. Artık bıktım. Belki de dinlemiyorum diye o da gelmek istemiyor. Çünkü bazen o kadar övüyor ki kendini sadece o konuşuyor. İnsnalar sıkılıyor ben de onu susturuyorum
 
Günaydın hanımlar. Ben mi abartıyorum yoksa gerçekten sorun mu var ortada siz söyleyin. Canımı çokça sıkan bir mesele var. Çok yakın bir arkadaşım var ve ara ara buluşur dışarda vakit geçirirdik. Ben evlenmeme rağmen de kopmadık sık sık görüştük ama hep çağıran buluşalım diyen ben oldum. Ben evlendikten sonra iki yıl boyunca beni evine 1 kere çağırmadı ama ben iftar olsun, çaya olsun yemeğe olsun sürekli çağırdım onu.

Herkesle resim paylaşır, onlara sürpriz yapar, evinde ağırlar. Bana gelince ses Seda yok. Dıdısının dıdısına doğum günü sürprizi yapar, bana mesaj bile atmaz. Ortak arkadaşlarımın hepsine—ki onlarla ben tanıştırdım— buluşalım der. Gider buluşur ve bana söylemez. Beni Ortak arkadaşlarım çağırır. X buluşalım dedi yarın sen de gel derler mesela. Ben onlardan duyarım.

Kopma noktamız da şöyle oldu. Bir keresinde 2 hafta önceden söyledim evde arkadaşlara iftar vereceğim sen de gel diye. Hepsini de tanır. Tabi iftar günü geldi bundan ses yok. O gün ne aradı ne sordu. Yardım lazım mu demedi. Ben ona misafir geleceği zaman 2-3 çeşit şey yapıp götürürdüm. karşılık beklediğim için söylemiyorum ama yakın arkadaş ilgilisiz olunca üzülüyor. İftara yarım saat kalmış herkes gelmiş, o yok. Ben de aradım nerde kaldın diye. Cemre ben gelemicem bi arkadaş davet etti de kıramadım dedi. O kadar üzüldüm ki beni kırabiliyor demek dedim. Arkadaşım anlamış tabi bozulduğumu. Ara ara mesaj atıyor cevap yazmıyorum. Bişeyler soruyor yine yok. Sonra numarasını da sildim telefondan. Geldi özür falan diledi. Neyse barıştık.

iki gün önce yine eve arkadaşlarım gelecek. Bu arkadaşıma da 1 hafta önceden söyledim. Tamam dedi. Yine o gün geldi. Abartmıyorum 1saat kala mesaj atmış ben şehir dışına çıkacağım acil diye. Tamam dedim ama sonra bi baktım instagramdan resim atmış. Gayet güzel oturduğumuz semtteki bir cafede başkaları ile yemek yiyor. Hani gidecektin deidm. Kem küm etti. Tamam gitmedin niye gelmedin o zaman deidm. Yine aynı cevap. Kıramadım kızları onlarla buluştum. İyi buluş ama bari beni salak yerine koyma.Bari resim atma demi? Ben mi abartıyorum bilmiyorum ama insanlara küsmeyi sevmem. O yüzden iyi olmaya çalıştım hep ama bu son olmalı demi. Dün oturdum hayal kırıklığından ağladım. Buna ağlanmaz ama neden değer görmüyorum diye ağladım.
ya bin sebebi olabilir senden vazgeçmiş ama
bazen görüyoruz eşi sizi beğenmiş olabilir, eşi görüşmenizi istemiyor olabilir, eşten tamamen bağımsız kıskanıp çekemiyor ve yanyana gelmek istmeiyor olabilir... bin sebebi olabilir...
 
Back
X