- 31 Ocak 2020
- 2.539
- 9.869
- 158
- Konu Sahibi Atlantistebiranka
- #21
Tanıyamamışım işte. Keşke alınlarında yazsa da hiç bulaşmasak.
Neyse işte. Öyle bir iç dökmelik konu açıverdim. Geliyor bana arada haha![]()
Neyini taniyamamissiniz?
Aşağıdaki videoyu izleyerek sitemizi ana ekranınıza web uygulaması olarak nasıl kuracağınızı öğrenebilirsiniz.
Not: Bu özellik bazı tarayıcılarda mevcut olmayabilir.
Tanıyamamışım işte. Keşke alınlarında yazsa da hiç bulaşmasak.
Neyse işte. Öyle bir iç dökmelik konu açıverdim. Geliyor bana arada haha![]()
Soruyu okuyunca bir an nereden başlasam diye düşündüm ya.Neyini taniyamamissiniz?
Benim esimde babasina anlatir. Okdar daraluyrm ki anlatamam. Kurtulmussunz.cok sevindim sizin adiniza. Hic biseyi kafaniza takmayin. Gidip gezin tozun . Ugras bulun yormayn kafanizi. Zaten evlilikde yeterince yormussunuzdurSoruyu okuyunca bir an nereden başlasam diye düşündüm ya.
Şu an boşanmaya uğraştığım şahıs,nişanlıyken şiirlerle şarkılarla bana seranat yapıyordu. Ayakkabılarıma kadar giydiriyordu. Evlendikten sonra yavaş yavaş içinden bir canavar çıktı resmen.
Sonra anakuzusu olduğunu, aslında benimle olan herşeyini en mahrem konulara kadar annesine anlattığını falan öğrendim. O kadar uzun ki benim hikayem. İnan yetmez anlatmaya.
Şimdi kendi kendime nasıl hiç anlamadım nasıl tanıyamadım diye soruyorum işte.
Soruyu okuyunca bir an nereden başlasam diye düşündüm ya.
Şu an boşanmaya uğraştığım şahıs,nişanlıyken şiirlerle şarkılarla bana seranat yapıyordu. Ayakkabılarıma kadar giydiriyordu. Evlendikten sonra yavaş yavaş içinden bir canavar çıktı resmen.
Sonra anakuzusu olduğunu, aslında benimle olan herşeyini en mahrem konulara kadar annesine anlattığını falan öğrendim. O kadar uzun ki benim hikayem. İnan yetmez anlatmaya.
Şimdi kendi kendime nasıl hiç anlamadım nasıl tanıyamadım diye soruyorum işte.
İkinci Evliliğiniz kötü mü?Bence cokda anlasilmiyo. Istersen senelerce sevgili kal. Gez toz davranislarina bak ANLASILMIYO...
Benim suan 2. Evliligim. Cok dikkat ederek evlendim. 1 bucuksene konustum bulustm hareketlerine baktim. Ailesinin evine girdim ciktim. Ki ailesi nasil diye. Cunku genel sorunlar aileden cikiyo. Ama ozamanlar okdr iyi davrandilarki. Hic bise anlamadim. Ufak kucuk seylerde belli edebiliyolar bunu anlayabilirsen ne ala.
Suan sen ayrilik asamasinda oldugun icn kendini sorguluyosn cok normal bu. Ama eger vicdanin rahatsa bosver dusunme bunlari "nasil taniyamamisim" deme.
Ayrildigina dua et ne guzel kurtulmussun eminim nefes aldigini suan hissediyosundur.
Ayrilik sebebin neydi?
Ben erkek - kadın iki tarafında aynı eve girmeden tam anlamıyla tanınamayacağını düşünüyorum. Belki taktik yaparak karakteri hakkında küçük ipuçları yakalanabilir.Kızlar, bir erkeği tam tanıyabilme için ne gibi sorular sormalıyız?
Geçmişimi düşünürken farkettim ki ben hep fedakar olmuşum, karşımdakini olduğu gibi kabul etmişim hep.
Yaptığım hatalardan ders aldım artık taktik öğreneceğim.
Bugün bu soruyu bana arkadaşım sordu ama cevap veremedim. Resmen apışıp kaldım. Hiçbir hattan haberim yok.
Siz nasıl tanıyorsunuz bunları? Anakuzusu mu? Sosyopat mı? Nasıl anlıyorsunuz?
Ekleme: Ben nerede hata yaptım, anlayabilir miydim diye sorgulama evresindeyim arkadaşlar. Nasıl düşündünüz bilmem de, insan bazen içini dökmek için kendisine soru soruyor.
Seni okdar cok iyi anliyrm kiİkinci Evliliğiniz kötü mü?
Vicdanım çook rahat. Sadece işte ben böyle bir hatayı nasıl yaptım ah aptal kafam diyorum. Kendime kızıyorum ama düşünüyorum hiç belli etmemiş ki. Dışarıdan bakan herkes bana çok şanslısın diyordu.
Ayrılık sebebim saymakla bitmez. Psikolojik sorunları vardı, ailesi üstüme yürüyüp beni darp etmeye kalkıyordu. Hakaretler, küfürler havada uçuyordu. Kendi ailemle görüşmemi engellemek için telefonuma el koyuyorlardı. Ben ağlarken karşıma geçip kahkaha atıyordu o pislik.
Ya inan saymakla bitmez.
Okudum. İçim sızladı.Seni okdar cok iyi anliyrm ki
Sana nasil olurda tanimassin olmaz oyle sey belli ederdi kendini nasil gormessin diyenlere sakin kulak asma. Insan gercekden goremiyo.gostermiyolar kendilerini maalesef
Evet iyi degil suanki evliligimde. Konum var oku istersen
Asıl bu kadar ağzınızın içine düşenden kaçın işte. Tanıştığı günden itibaren evlilik diye ölüp biten adamdan kaçın. Erkekler yıldırım aşkına tutulmaz, yok öyle birşey. Zamanla sever, bağlanırlar.Soruyu okuyunca bir an nereden başlasam diye düşündüm ya.
Şu an boşanmaya uğraştığım şahıs,nişanlıyken şiirlerle şarkılarla bana seranat yapıyordu. Ayakkabılarıma kadar giydiriyordu. Evlendikten sonra yavaş yavaş içinden bir canavar çıktı resmen.
Sonra anakuzusu olduğunu, aslında benimle olan herşeyini en mahrem konulara kadar annesine anlattığını falan öğrendim. O kadar uzun ki benim hikayem. İnan yetmez anlatmaya.
Şimdi kendi kendime nasıl hiç anlamadım nasıl tanıyamadım diye soruyorum işte.
Kadın erkek farketmeden arkadaş ilişkiside iş de aşk da olsun benim fikrim bir insan ilk zamanlarda kendini nasıl tanıtmak istiyorsa öyle tanıtıyor ondan sonra ya o tanıttığı gerçek kişiliği ya da göstermek istediği ben tecrübelerimden bunu yaşadım bizde içimizde acaba öyle biri mi acaba şöyle biri mi ne düşünüyo ne hissediyo şimdi ne olcak diye yiyip bitiriyoruz, kimi insan da kendini başlarda belli ediyor hal ve hareket tavsiyem biri sana nasıl geliyorsa öyle gitmen, he baktın gelmiyor sende gitme ona karşı bir adım, insanları zamanla tanıyoruz o zamanın da maalesef bi kavramı yok kimi 1 hafta kimi 1 ay kimi de 10 yıl sonraKızlar, bir erkeği tam tanıyabilme için ne gibi sorular sormalıyız?
Geçmişimi düşünürken farkettim ki ben hep fedakar olmuşum, karşımdakini olduğu gibi kabul etmişim hep.
Yaptığım hatalardan ders aldım artık taktik öğreneceğim.
Bugün bu soruyu bana arkadaşım sordu ama cevap veremedim. Resmen apışıp kaldım. Hiçbir hattan haberim yok.
Siz nasıl tanıyorsunuz bunları? Anakuzusu mu? Sosyopat mı? Nasıl anlıyorsunuz?
Ekleme: Ben nerede hata yaptım, anlayabilir miydim diye sorgulama evresindeyim arkadaşlar. Nasıl düşündünüz bilmem de, insan bazen içini dökmek için kendisine soru soruyor.
Öyleymiş. Çok fena öğrendim.Asıl bu kadar ağzınızın içine düşenden kaçın işte. Tanıştığı günden itibaren evlilik diye ölüp biten adamdan kaçın. Erkekler yıldırım aşkına tutulmaz, yok öyle birşey. Zamanla sever, bağlanırlar.
Ben ne bileyim, erkekte çok suni buluyorum o halleri. Erkekler duygusal değiller ki kadınlar kadar. İnsanların lafından ziyade yaptıklarına bakmak lazım. Sizin için elini taşın altına ne kadar koyuyor, ona bakmak lazım.Öyleymiş. Çok fena öğrendim.
Gerçekten aşık oldu falan sandım. Görsen yazdıklarını. Seni düşünmeden yapamıyorumlar, hep aklımdasınlar, kendimi tutamıyorumlar havada uçuyordu.
ilk evliliğimde gözüm kör olmuştu sanki. İki güzel söze iki hediyeye dedim ki bu adam beni çok seviyor hiç incitmez kırmaz. Ama evlilikte öyle olmadı her fırsatta ezdi özgüvenimi yerle bir etti. Şimdi evlenecek arkadaşlarıma söylüyorum. Hediye çiçek güzel söz tamam bunlar güzel gerekli şeyler ama evlilik için yeterli değil. Şimdi arkadaşımın düğünü var ay sonunda. Bir ay içinde hediyesine parasına kandı evleniyor. Bir de diyor ki ben onunla evlendiğim için çok şanslıyım. Bir ayda beş kez görüşerek nerden anladın şanslı olduğunu. İnşallah şanslıdır ama biz kadınlar maalesef hemen kapılıp gidiyoruzTanıyamamışım işte. Keşke alınlarında yazsa da hiç bulaşmasak.
Neyse işte. Öyle bir iç dökmelik konu açıverdim. Geliyor bana arada haha![]()
Hahahah ya siz beni güldürdünüz Allah da sizi güldürsün.Bence 1-Görüp ama saflıktan akıl tutulması yaşayıp anlayamadıklarımız
2- Yetiştirilme tarzımızdan yaşayamadıklarımız sebebiyle öğrenemediklerimiz
1. için misal biz sevgiliyken denize gitmiştik, adam plaja girdik dakika bir gol bir "başım ağrıyor"dedi, o vakit bu vakit kopasıca başı ağrır durur mesela. Ama ben ne yaptım "ay cınımm, ilaç mı bulsak, hastaneye mi gitsek, beyin nakli mi yaptırsak?" diye o buluşmanın rezil olmasına gülümseyen suratla izin verdim. Şimdi adam sırt çantasında bildiğiniz ofis tipi "ilkyardım çantası" taşıyor çünkü tansiyonu düşebilir, magnezyumu aniden tükenebilir, çinko ihtiyacı hasıl olabilir, yürürken beynini taşa çarpıp dağıtabilir ya da mazallah şekeri inip çıkabilir" diye ve ben onun hastalık hastası olmasından nefret ediyorum ama daha ilk flörtte 8 saatlik plaj aktivitesinde "başımm başımm" diye çaresizce böğürmesini göremeyip pardon görüp de anlamadığım için bu hikayedeki sığır benim.
2. tipe örnek de şu olabilir; birlikte tatile gidemedik.
Evlendikten sonraki her tatilimiz burnumuzdan geldi çünkü ben tatil dedin mi erkenden kalkıp (madem 1 hafta tatili 12 ay ödeyeceğiz ve bir daha imkanımız olmayacak ,her şeyinden faydalanayım tatilin tadını çıkartayım diye) kahvaltıya inmeye çalışırken o 11-12ye kadar uyurdu sebebi ise tüm yıl çalışmış uyuyacakmış tabii. Sonra o uyanınca direkt öğle yemeğine inerdik, sonrasında şiş karınla yüzerse ölür diye 2-3 saat sezlongta horlayarak uyurdu, akşama doğru kalkar bu sefer denizi ya da havuzu soğuk bulur aniden felç geçirmesin diye odaya çıkardık, yürüdüğümüz 100m onu çok yorduğundan 2 saat daha yürür, akşam yemeğine zor yetişir, yemek sonrası oluşan başağrısıyla 10u görmeden arkasını dönüp uyurdu ve her tatil ağlayarak , kavga ederek biterdi.
Kardeş derdime dert kattın yahu konunla.
Ben boşandıktan sonra yaşlanıp kedilerimin beni yemesini tercih ederim de daha da erkek falan istemem.
Sen kurtar kendini.
Bu ikisi aynı adam mı?Bence 1-Görüp ama saflıktan akıl tutulması yaşayıp anlayamadıklarımız
2- Yetiştirilme tarzımızdan yaşayamadıklarımız sebebiyle öğrenemediklerimiz
1. için misal biz sevgiliyken denize gitmiştik, adam plaja girdik dakika bir gol bir "başım ağrıyor"dedi, o vakit bu vakit kopasıca başı ağrır durur mesela. Ama ben ne yaptım "ay cınımm, ilaç mı bulsak, hastaneye mi gitsek, beyin nakli mi yaptırsak?" diye o buluşmanın rezil olmasına gülümseyen suratla izin verdim. Şimdi adam sırt çantasında bildiğiniz ofis tipi "ilkyardım çantası" taşıyor çünkü tansiyonu düşebilir, magnezyumu aniden tükenebilir, çinko ihtiyacı hasıl olabilir, yürürken beynini taşa çarpıp dağıtabilir ya da mazallah şekeri inip çıkabilir" diye ve ben onun hastalık hastası olmasından nefret ediyorum ama daha ilk flörtte 8 saatlik plaj aktivitesinde "başımm başımm" diye çaresizce böğürmesini göremeyip pardon görüp de anlamadığım için bu hikayedeki sığır benim.
2. tipe örnek de şu olabilir; birlikte tatile gidemedik.
Evlendikten sonraki her tatilimiz burnumuzdan geldi çünkü ben tatil dedin mi erkenden kalkıp (madem 1 hafta tatili 12 ay ödeyeceğiz ve bir daha imkanımız olmayacak ,her şeyinden faydalanayım tatilin tadını çıkartayım diye) kahvaltıya inmeye çalışırken o 11-12ye kadar uyurdu sebebi ise tüm yıl çalışmış uyuyacakmış tabii. Sonra o uyanınca direkt öğle yemeğine inerdik, sonrasında şiş karınla yüzerse ölür diye 2-3 saat sezlongta horlayarak uyurdu, akşama doğru kalkar bu sefer denizi ya da havuzu soğuk bulur aniden felç geçirmesin diye odaya çıkardık, yürüdüğümüz 100m onu çok yorduğundan 2 saat daha yürür, akşam yemeğine zor yetişir, yemek sonrası oluşan başağrısıyla 10u görmeden arkasını dönüp uyurdu ve her tatil ağlayarak , kavga ederek biterdi.
Kardeş derdime dert kattın yahu konunla.
Ben boşandıktan sonra yaşlanıp kedilerimin beni yemesini tercih ederim de daha da erkek falan istemem.
Sen kurtar kendini.
Elini taşın altına koyması gereken bir olay yaşanmadı, keşke yaşasaydı da görseydim.Ben ne bileyim, erkekte çok suni buluyorum o halleri. Erkekler duygusal değiller ki kadınlar kadar. İnsanların lafından ziyade yaptıklarına bakmak lazım. Sizin için elini taşın altına ne kadar koyuyor, ona bakmak lazım.
Ben de iki güzel söze kandım işte. Bu anakuzusu nişanlıyken annesi bindallı rengine yorum yaptı diye, giyecek olan o deyip kibarca susturan biriydi. İmzayı attıktan sonra annesinin dizinin dibinden ayrılmadığını yaşayarak öğrendim. Oilk evliliğimde gözüm kör olmuştu sanki. İki güzel söze iki hediyeye dedim ki bu adam beni çok seviyor hiç incitmez kırmaz. Ama evlilikte öyle olmadı her fırsatta ezdi özgüvenimi yerle bir etti. Şimdi evlenecek arkadaşlarıma söylüyorum. Hediye çiçek güzel söz tamam bunlar güzel gerekli şeyler ama evlilik için yeterli değil. Şimdi arkadaşımın düğünü var ay sonunda. Bir ay içinde hediyesine parasına kandı evleniyor. Bir de diyor ki ben onunla evlendiğim için çok şanslıyım. Bir ayda beş kez görüşerek nerden anladın şanslı olduğunu. İnşallah şanslıdır ama biz kadınlar maalesef hemen kapılıp gidiyoruz