- Konu Sahibi BilgeGokcen
- #1
Tanrı Misafiri
Evvel zaman içinde batıda Yotan diye bir köy varmış. Köyde pek namazı
niyazı olmayan Ali Mahmut diye bir köylü yaşarmış. İşin doğrusu Ali Mahmut
dönemin sayılı ateistlerindenmiş. Köyün imamı da, cemaat de bu durumdan pek
hoşnut değillermiş.
Gel zaman git zaman bizimkisi bir gün Hakk'ın rahmetine
kavuşmuş.
Köyün imamı
"Ben bu adamın cenaze namazını kılmam" diye diretmiş.
Köy halkı da
"Allah'a inanmıyordu biz bu herifi gömmeyiz" diye tutturmuşlar.
Durumu gören köyün yaşlılarından Müzeyyen Hanım, köyün dışındaki
tepelerden birinde, tek başına yaşayan, köylülerin İşdeli İsmail diye andıkları
köylüye haber vermiş. İsmail'in de pek namazla ilgisi yokmuş ama o köye gitmiş
cenazeyi almış ve kendi evinin yakınlarında bir yere gömmüş.
O akşam imam Nazmi efendi, müezzin Mustafa efendi tüm cemaat aynı rüyayı görmüşler.
Ali Mahmut cennette çok iyi bir yer de keyif yapıyormuş.
Sabah herkes birbirine rüyayı anlatmış. İmam, müezzin yanlarına bekçi Şinasi Efendi'yi de alıp sabah karanlığında yola çıkıp öğleye doğru İsmail'in yanına gelmişler.
İmam sormuş
"Kardeşim sen nasıl bir dua ettin ki bu imansız Allah katında bu kadar iyi bir yere gitti?"
İsmail Efendi:
"Vallahi ben bir şey yapmadım, rahmetliyi gömdüm. Sonra da
- Allah'ım soğuk kış gecelerinde, sıcak yaz günlerinde insanlar kapıyı çaldı ve biz "Tanrı misafiriyiz" dediler. Ben de senin misafirlerini en iyi şekilde ağırladım. Misafirleri güvenip bana gönderdiğin için onlara da neyim varsa yoksa yedirdim. Ben sana ilk defa bir misafir yolluyorum sen de benim güvenimi boşa çıkarma olur mu?
dedim."
Alıntı
Evvel zaman içinde batıda Yotan diye bir köy varmış. Köyde pek namazı
niyazı olmayan Ali Mahmut diye bir köylü yaşarmış. İşin doğrusu Ali Mahmut
dönemin sayılı ateistlerindenmiş. Köyün imamı da, cemaat de bu durumdan pek
hoşnut değillermiş.
Gel zaman git zaman bizimkisi bir gün Hakk'ın rahmetine
kavuşmuş.
Köyün imamı
"Ben bu adamın cenaze namazını kılmam" diye diretmiş.
Köy halkı da
"Allah'a inanmıyordu biz bu herifi gömmeyiz" diye tutturmuşlar.
Durumu gören köyün yaşlılarından Müzeyyen Hanım, köyün dışındaki
tepelerden birinde, tek başına yaşayan, köylülerin İşdeli İsmail diye andıkları
köylüye haber vermiş. İsmail'in de pek namazla ilgisi yokmuş ama o köye gitmiş
cenazeyi almış ve kendi evinin yakınlarında bir yere gömmüş.
O akşam imam Nazmi efendi, müezzin Mustafa efendi tüm cemaat aynı rüyayı görmüşler.
Ali Mahmut cennette çok iyi bir yer de keyif yapıyormuş.
Sabah herkes birbirine rüyayı anlatmış. İmam, müezzin yanlarına bekçi Şinasi Efendi'yi de alıp sabah karanlığında yola çıkıp öğleye doğru İsmail'in yanına gelmişler.
İmam sormuş
"Kardeşim sen nasıl bir dua ettin ki bu imansız Allah katında bu kadar iyi bir yere gitti?"
İsmail Efendi:
"Vallahi ben bir şey yapmadım, rahmetliyi gömdüm. Sonra da
- Allah'ım soğuk kış gecelerinde, sıcak yaz günlerinde insanlar kapıyı çaldı ve biz "Tanrı misafiriyiz" dediler. Ben de senin misafirlerini en iyi şekilde ağırladım. Misafirleri güvenip bana gönderdiğin için onlara da neyim varsa yoksa yedirdim. Ben sana ilk defa bir misafir yolluyorum sen de benim güvenimi boşa çıkarma olur mu?
dedim."
Alıntı