Tarihin en büyük deniz faciası..''Wilhelm Gustloft''

UzmaN

Popüler Üye
Kayıtlı Üye
19 Şubat 2007
5.078
10
Image1.jpg
Titanic” transatlantiği 15 Nisan 1912 gecesi Kuzey Atlantik’te bir buz dağına çarparak battı. Kazada gemide bulunan 2200 kişiden 1513’ü hayatını kaybetti. Bu olay herkesin hafızasında yer etmiştir ve “Titanic” faciası, pek çok kimse tarafından, en büyük deniz kazası olarak bilinir. Oysa tarih sayfalarını karıştırdığımızda Titanic’in dramını gölgede bırakacak çok daha büyük deniz kazalarıyla karşılaşırız. Bu kez size bunlardan birini “tarihin en büyük deniz faciasını” oluşturan Wilhelm Gustloff’un hikayesini anlatacağız.

30 Ocak 1945 günü “Wilhelm Gustloff” adlı büyük bir Alman yolcu gemisi, Doğu Prusya’nın Gotenhafen (yeni adiyla Gdynia) limanından gizlice ayrıldı. Gemi, kamaralarından ambarlarına, hatta güvertelerine kadar, ilerleyen Sovyet kuvvetlerinin önünden kaçarak canını kurtarmak isteyen yaşlı, yaralı, kadın, çocuk ve askerlerle tıklım tıklım doluydu.
Tüm bu insanların ana vatanı olan Doğu Prusya’nın, II.Dünya Savaşının galipleri olan Müttefikler tarafından, Almanya’dan alınarak Sovyetlere verilmesi kararlaştırılmıştı. Kızıl Ordu mensupları, ellerine düşen Almanları, erkekseler derhal orada öldürüyorlar, kadınlarınsa toplu olarak ırzına geçiyorlardı. Direnenlerin boğazlandığı ya da kurşuna dizildiği anlatılmaktaydı. Sovyetler, bir zamanlar topraklarını istila etmiş olan Almanlardan intikam almakta hem kararlı hem de arzuluydular. Bunların sivil ya da asker olmaları, rejimi destekleyip desteklememeleri, onlar için hiç önem taşımıyordu. Kısacası, kaçmayanların Sovyet gazabından kurtulmasına imkan yoktu. İşte aynı kaderi paylaşan bu 8000 kişi bu gemide bu kaygıyla buluştu.

Lüks bir yolcu gemisi olarak inşa edilen “Wilhelm Gustloff” aslında 1865 yolcu kapasiteliydi. Ancak bu kez gemide askerler, yaralı ve hastalar, aralarında kadın ve çocukların çoğunlukta olduğu mülteciler ve mürettebat olmak üzere yaklaşık 4 misli insan bulunuyordu ve bu kişilerin kafaları, II.Dünya Savaşının son günlerinde, ilerleyen Sovyet kuvvetlerinin önünden kaçamayanların başlarına gelen korkunç olaylarla doluydu. Resmi kayıtlara göre gemide 918 denizci, 173 kişilik mürettebat, “Alman kadın deniz destek gurubu”na mensup 373 kişi, 162 yaralı ve 4424 mülteci bulunuyordu. Resmi kayıtlar gemideki yolcu sayısının 6050 olduğunu gösteriyor. Ancak gemiye kaçak olarak çok sayıda mültecinin bindiği pek çok kaynak tarafından belirtiliyor. II.Dünya Savaşının son günlerine rastlayan bu kaos ortamında gemideki insan sayısını tam olarak bilmeye imkan olmamakla birlikte, bu sayının 7000-8000 arasında olduğu kuvvetle tahmin edilmektedir.

Gemi Gotenhafen’den ayrılırken hava koşulları çok kötüydü. Denizde 7 şiddetinde fırtına vardı, kar yağıyordu ve ısı sıfırın altında 10 dereceydi. Üstelik “’Wilhelm Gustloff”un, Baltık denizinde cirit atan Sovyet denizaltılarına karşı kendini koruyacak hiçbir silahı yoktu. Gemide bulunan birkaç uçaksavar bataryasının ise denizatlılara karşı etkili olması söz konusu bile değildi. Aslında 30 Aralık 1945 sabahı Batlık denizinin gri suları üstüne doğan soluk renkli güneşi “’Wilhelm Gustloff” son kez görüyordu. Gemi o gece bir Sovyet denizatlısı tarafından torpillenerek batırıldı. 50 dakika içinde Baltık’ın buzlu sularına gömülen gemide bulunanlardan 7000’i hayatını kaybetti ve bu olay dünya denizcilik tarihine “en fazla can kaybına neden olan deniz faciası” olarak geçti.

Yzb. Alexander Marinesko komutasındaki (S-13) borda numaralı Sovyet denizaltısı “’Wilhelm Gustloff”u gece karanlığında fark ettiğinde saatler 21:08’i gösteriyordu. Marinesko’nun verdiği “ateş” emriyle 3 torpido denizltıyı terk etti. İlk torpido Gustloff’un su kesiminin altına isabet etti. İkinci torpido, bir zamanlar yüzme havuzu olarak kullanılan bölmenin hizasına, üçüncüsü ise makine dairesine rast geldi. Tam isabet alan “Wilhelm Gustloff” derhal sancak tarafına yattı. Tanık ifadelerine göre, gemi bir ara düzelir gibi olduysa da tekrar bu sefer daha fazla meyille gene sağ tarafına eğildi. Bu sırada tekneden işaret fişekleri fırlatılıyor ve telsizle SOS sinyalleri gönderiliyordu. Çok geçmeden geminin burnu sulara gömülmeye ve kıç tarafı havaya kalkmaya başladı. Koca gemi, 50 dakika içerisinde Batlık denizinin buzlu sularına gömülürken beraberinde yaklaşık 7000 kişiyi ölüme sürükledi. Hiçbir deniz kazasında rastlanmayan sayıda can kaybına yol açan böylesine trajik bir olayın cereyan ettiği yerde yaşanan korku, kaos ve kabusu anlatmaktan, görgü tanıklarının bile aciz kaldıkları söylenir. Bunlar arasında, kendilerini cankurtaran yeleklerinin ipiyle asanlardan, kalabalığın altında kalarak ezilenlere ve buzlu sularda donarak ölenlere kadar pek çok acı vardır. Kurtuluş umudu kalmayanların intihar ettikleri, aşırı dolu cankurtaran sandallarına tırmanmak isteyenlerin sandaldakiler tarafından öldürüldüğü, anne ya da babasından ayrılan bebekler, ya da karı veya kocalarını terk etmek zorunda kalan eşlerin dramı anlatılacak gibi değildir.

25500 grostonluk ‘’Wilhelm Gustloff’’ 1937 yılında “KdF” adlı şirket hesabına lüks bir yolcu gemisi olarak inşa edilmişti. ‘ yıl boyunca normal hat seferleri yapan ve turist gemisi olarak kullanılan Gustloff’un kaderi II.Dünya Savaşına yaklaşıldığı günlerde birden değişti. 1939 Mayıs’ında diğer bazı yolcu gemileriyle birlikte seferden alındı ve İspanya iç savaşına katılmış olan Alman Condor Lejyonu’na bağlı askerlerin Almanya’ya taşınmasıyla görevlendirildi. “Wilhelm Gustloff” için artık 2 yıl süren o güzel günlere dönüş yok gibi gözüküyordu. Gerçekten de II. Dünya Savaşının patlak vermesinden kısa sure sonra, 22 Eylül 1939’da gemiye Alman Deniz Kuvvetleri tarafından el konuldu ve hastahane gemisi haline getirildi. Gemi daha sonra Gotenhafen limanına demirledi ve 4 yıl demir üstünde kaldı. “Wilhelm Gustlof” bu tarihten sonraki ilk ve son seferine 30 Ocak 1945’te çıktı.

 
Son düzenleyen: Moderatör:
gercekten bende ne buyuk gemı kazasının tıtanıc oldugunu bılıyodumm:1shok:ama teskkur ederım bılgımı duzeltınız ıcın emegınıze saglıka.s.
 
X