• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Teşekkürler KK :))

123ok123

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
2 Mayıs 2012
125
0
26
Ankara
Belki bu konuyu buraya açmam saçma ama ben bu bölümü okurken o kadar çok şey öğrendim ki. Bu bölüme içimi dökeyim dedim. Ailem beni malesef fazla ahlaklı yetiştirdi. Öyle ki düğünümün önceki gecesi annem sabaha kadar ağladı bizi aile yerine bile koymuyorlar adamdan saymıyorlar diye ama hergün bana tembihledi aman kaynanana karşı saygılı ol. O ne de olsa büyüktür annedir. Yaptıklarını kötüye yorma bir kere tiksinirsen bir daha yumuşaman zor olur. O yüzden mümkün olduğunca hareketlerini iyiye yor diye. Birinin arkasından güzel birşey söylesen bile dedikoduya girermiş. Belki o insan onun söylenmesini istemiyordur falan diye. Kimseyle ilgili hiçbir yerde konuşamam. Ben çok dindar değilim ama ailem bana dini öyle bir anlatmış ki ödüm kopar hak yemekten, birinin kalbini kırmaktan. Onda benim fazlam kalsın ama bende kimsenin hakkı kalmasın şeklinde hareket ederim. Belki de mukafatını çocuklarındaki bağı gördükçe alıyorlar. Asla brimiz diğerini kıskanmaz, hep kardeşim benden daha iyi olsun aman onun huzuru yerinde olsun diye düşünürüz. Gelin ve damatlar da dahil herkes aile içinde önce diğerinin çıkarlarını kollar.

Durum böyle olunca ben evlenirken ve evlendikten sonra kimsenin bana akıl vermesine izin vermedim. Hep kayınlarımla ilgili iyi düşünmeye odakladım kendimi. Eşimle onların bağlarını kendi isteklerimden önde tuttum, önce aile dedim. Sıkıntım olduğunda kimsenin hakkkına girmeyim arkasından konuşmayim diye kimseye anlatamadım. Çünkü benim öğrendiğim ahlakta birinden bahsederken isim vermeden benim arkadaşım şöyle yaptı demek bile dedikoduya girerdi. Bu yüzden evlenmeden öncesinden beri hep şapşallık yaptım. Zaten evlilik bunalımıyla kendime gelmeye öyle bir odaklandım ki, kendimi korumayı çekirdek aile olarak ipleri kendi elimize almamızı sağlayacak davranışlar geliştirmeyi başta beceremedim. 2 yıl oldu daha yeni gözüm açıldı. Şimdi nişanla birlikte geçirdiğimiz 3 yıl film şeridi gibi gözümün önünden geçiyor. Ne kadar çok haksızlık yapılmasına izin vermişim kendime ve aileme. Bunu farkettikçe burayı okudum ve derdimi döküp arkadaşlardan fikirler aldım. Kimseye anlatamayacağım şeyleri burada anlatırken bakış açım gelişti, kendimi korumam gerektiğini kendi aile düzenimi oluşturup onu korumam gerektiğini öğrendim. Hepimiz farklı hayatlar yaşıyoruz ve burada paylaşırken hepimiz birbirimize birşeyler öğretiyoruz aslında. 1'ken 10 belki 100 oluyoruz. Burası bana çok faydalı oldu o yüzden teşekkürler KK diyorum :))
 
Bu duyguları paylaşan yüzlerce kadın vardır burada.
Biri de benim...
Düşüncelerime dil olmuşsunuz, kendi adıma teşekkürler.:16:
 
baştaki halinden rahatsız olma arkadaşım
asıl erdem, senin o tutumların
iyi düşünmen, hak yememen, dedikodu yapmaman
evet herkesin evlendikten sonra gözü açılıyor, ama önemli olan imama kızıp oruç bozmamak
kendimi ezdirmeyeceğim diye kalbini karartmak çok daha kötü
seni üzen aslında kendine zarar verir, ama sen başkasını üzer ya da karşılık verirsen o zaman kendine zarar vermiş olursun
ne diye başkası için yük yüklenesin ki
evet bu forumda insan çok şey öğreniyor
ama yanlış olan bir şey var ki o da çoğu kişinin her şeyi açıkça anlatıp kötü örnek olması ve başkalarını kışkırtması
mesela kötülüğe karşı bile iyilik gösteren birini düşün, bir de kötülüğe kötülükle karşılık veren üstelik onu da buralarda anlatıp insanları gaza getirenleri düşün
ikinci grup kendi hatalarını güzel bir şeymiş gibi anlatarak, başkalarının da aynı şeyleri yapmasına sebep olarak, yani kötü örnek olarak kendi yüküyle birlikte kışkırttıklarının yükünü de yükleniyor
iyi niyet, saflık güzeldir
kalbin kırılıp kararması ise çok kötüdür
kalp kırıldığı halde bile bile iyi niyeti korumaksa erdemdir ve herkese nasip olmaz
 
Size Allah mükafatını verecek arkadaşım gözümü açtım diye zalim olma sakın tabi hakkını aramanı da desteklerim.Allah yardımcın olsun.
Ben de teşekkürler kk diyenlerdenim.Evlilik deyince ürküyordum burada ürkülen yanları da güzel yanları da görüyorum.
 
yazınızı okurken çok şükür böyle insanlar hala varmış dedim
bence tutumunuzu asla değiştirmeyin
tamam kendinize zulm ettirmeyin, ezdirmeyin , hakkınızı koruyun ama aynen sizin yaptığınız gibi ahlak ve saygı kuralları içinde
ne kadar güzel bir aileniz varmış , sizi bu şekilde yetiştirmiş, sizde çocuklarını bu şekilde yetiştirirsiniz inşallah
 
Yorum yazan arkadaşlara teşekkür ederim. Aranızda gözünü açtın diye kalbini taşlaştırma diyenler olmuş. Sonuna kadar haklısınız. Asıl zeka ve erdem zaten kendini ve sevdiklerini korurken başkasının hakkına girmemeyi başarabilmek sanırım. Hep bu çizginin nerede olduğunu bulmaya çalışıp çalışıp baştan çiziyorum. Fakat kendi hayatından hiç bahsetmeyip insanlardan fikir almayınca çoğu zaman çizgi fazla içten çiziliyor. Ben üzülmeye dayanıklı bir insanım, bir de kardeş sahibi olduğumdan herhalde canımı sıkan hakkımı yiyen biri olsa bile kalbimi çabuk düzeltebiliyor, o kişideki güzellikleri görmeye odaklanabiliyorum. Ama nerede tıkandım biliyor musunuz? Sevdiğin ve zaman zaman korumak zorunda olduğun insanlar oluyor. Örneğin eşinin ailesine karşı ailen, yine ailelere karşı kendi aile düzenin kuralların. Burada aman çizgi de biraz içeriden olsun diyemiyorsun. Çünkü senin boşvermen başkalarına zarar verecek, senin sorumluluğunda olan kişilerin kalbinin kırılmasına izin vereceksin bu defa. Ya da sağlığın söz konusuysa aman karşı taraf dikkat etmeyi versin bulaşsın, ya da onların kalbini kırmayim kalim o evde astımım da azarsa azsın diyemiyor insan. İlk defa bu çıkmazlara düştüğümde kimseye anlatamadım ama buraya yazabildim. Yarın bir gün çocuğum olacak bu sorumluluk iyice artacak. Bu yüzden o çizginin yerini hesaplarken çok dikkatli olmak zorundayım.
Fakat yine çok güzel birşey söyleyen bir arkadaşımız olmuş. Kötülüğe kötülükle karşılık verip burada yazanlar var. Onlardan da etkilenebilir insan diye. Çok doğru. Çünkü insan zihni birşeyi ne kadar çok görür işitirse bir süre sonra doğruları ona göre oluşmaya başlıyor. Bu yüzden çevresindekileri, izlediği programları, okuduğu yazıları zaman zaman gözden geçirmeli insan. Doğruları daha fazla hayatında bulundurmalı ki, hesabını yaparken ahlaki değerlerini oluştururken daha az yanlışı doğru diye geçsin.

Sanırım sizlerden de aldığım yorumlar sonucunda şöyle düşünmeliyim; evet burada kimse bahsi geçen kişileri tanımıyor. Ama ne olursa olsun burada aldığım yorumlardan kalbim etkileniyor. O yüzden nasılsa dedikodu değil diyip vicdan muhasebemi dışarıda bırakmam yanlış olur. Belki dışarıda anlatamadığım şeyleri burada anlatıyorum ama yine de 3 düşünüp 1 yazmakta, 1 okuyup 3 düşünmekte fayda var.

Şimdi oldu mu ne dersiniz?
 
Canım benim ne kadar güzel bir kalbin var, ailen seni çok güzel yetiştirmiş. Ancak bir hadis var tam kelimesi kelimesine bilmiyorum ama "haksızlığa karşı susanx dilsiz şeytandır", dinimizde hak yememek kadar hakkını yedirmemek te var. Annelerimiz çoğu şeye susmuş, sabretmiş, belki yetiştiriliş tarzı belki çaresizlikten. Ama inan benim sabrım yok, zaten çok ağır eğitim hayatı geçiriyoruz, sonra işe girme süreci, çalışıyoruz, üstüne klasik kayınvalide kahrı çekemiyoruz. Neden çünkü annelerimiz kadar sade bir hayat yaşamıyoruz, para kazanıyoruz, güçlüyüz. Ben hiç kimsenin iyilikle düzeldiğini görmedim, kötülere iyi davranırsan daha da cesaret alır, üzerine gelir durduramazsın. Ben ne zaman resti çektim, yeter dedim bizimkiler duruldu, yoksa hediye almakla, güzel sözle, iyilikle kimse yola gelmiyor. Ben şimdi çağırdıklarında gidersem lutfetmiş oluyorum, eskiden hizmetçiydim hanımefendiliğe terfi ettim, kim ne derse desin herkesin anladığı bir dil var ve anlaşmak için o dili konuşmak zorundasın. Ben de KK'nün kötüsüyüm.:47:
 
Canım benim ne kadar güzel bir kalbin var, ailen seni çok güzel yetiştirmiş. Ancak bir hadis var tam kelimesi kelimesine bilmiyorum ama "haksızlığa karşı susanx dilsiz şeytandır", dinimizde hak yememek kadar hakkını yedirmemek te var. Annelerimiz çoğu şeye susmuş, sabretmiş, belki yetiştiriliş tarzı belki çaresizlikten. Ama inan benim sabrım yok, zaten çok ağır eğitim hayatı geçiriyoruz, sonra işe girme süreci, çalışıyoruz, üstüne klasik kayınvalide kahrı çekemiyoruz. Neden çünkü annelerimiz kadar sade bir hayat yaşamıyoruz, para kazanıyoruz, güçlüyüz. Ben hiç kimsenin iyilikle düzeldiğini görmedim, kötülere iyi davranırsan daha da cesaret alır, üzerine gelir durduramazsın. Ben ne zaman resti çektim, yeter dedim bizimkiler duruldu, yoksa hediye almakla, güzel sözle, iyilikle kimse yola gelmiyor. Ben şimdi çağırdıklarında gidersem lutfetmiş oluyorum, eskiden hizmetçiydim hanımefendiliğe terfi ettim, kim ne derse desin herkesin anladığı bir dil var ve anlaşmak için o dili konuşmak zorundasın. Ben de KK'nün kötüsüyüm.:47:

:))) ay alemsin canım çok güldüm. Hakkını aramaya ben de inanıyorum canım. Dedim ya çizgiyi nereye çekeceğini öğrenemeyince bu defa sorumluluğun altında olanları koruyamıyorsun. Bu dünyada hak yememeyi ama kendimizi de korumayı öğrenmek zorundayız sanırım. Bu zor gibi görünüyor ama ben etrafıma baktığımda bencil insanların en az kendisini ezdiren insanlar kadar çabuk yaşlandığını ve yıprandığını görüyorum. Demek ki ikisi de insan bünyesi için ters, doğal değil. Öyleyse başkalarının hakkına saygılı olmak aynı zamanda kendi hakkını da bilmek gerekiyor. Tekrar tekrar düşünüp ayar yapmak zorunda kalsan da bencil bir insan kadar yıpranmıyorsun. Şimdilik böyle düşünüyorum.
 
Back
X