JACK VE ROSE GERÇEK KİŞİLERMİYDİ?
Hayır. Leonardo Dicaprio ve Kate Winslet tarafından canlandırılan Jack Dawson ve Rose Dewitt Bukater karakterleri tamamen hayal ürünüydü. Onları Titanic senaristi ve yönetmeni James Cameron tarafından yaratıldılar. Aynı zamanda onlarla bağlantıları olan karakterler de hayal ürünleriydi. Rose'un nişanlısı Caledon "Cal" Hockley (Billy Zane), annesi Ruth (Frances Fisher) ve Jack'in 3. sınıf yolculardaki arkadaşları da tamamen hayal ürünleriydiler.
TİTANİKTE JACK DAWSON ADINDA BİR YOLCU VARMIYDI?
Evet. J. Dawson Titanik gemisindeydi. Ama J'nin açılı Joseph'ti, Jack değil. Dublin'de doğan Joseph, Titanik'te görevliydi. James Cameron, filmin çekimleri tamamlanana kadar Joseph Dawson'dan haberdar değildi. Buna rağmen birçok Titanik hayranı halen Joseph Dawson'ın mezarına giderek sinema koçanlarını, kişisel fotoğraflarını ve Leonardo DiCaprio'nun fotoğraflarını bırakmaya devam ediyorlar. Diğer bir benzerlik te Jack'in Irlandalı arkadaşı Tommy Ryan (Jason Barry). Geminin yolcu listesinde 3. sınıfta seyahet eden bir Thomas Ryan'ın olduğunu sölese de, bedeni hiçbir zaman bulunamadı.
Still, lovestruck fans of the 1997 movie ventured to J. Dawson's grave in Halifax, Nova Scotia, where they left cinema stubs, personal photos, and pictures of Leonardo DiCaprio (the exact burial location is Grave 227 in Fairview Lawn Cemetery, Halifax, Nova Scotia). Another coincidental character created by James Cameron was Jack's Irish friend Tommy Ryan (Jason Barry). The ship's manifest lists a Thomas Ryan, a 27-year-old steward from third class whose body, if recovered, was never identified.
FİLMDE ROSE'UN RESMİNİ KİM YAPTI?
Yönetmen James Cameron, Rose'un kolye ile olan resmini çizdi. Hatta filmde, Rose poz verip Jack resmini çizerken görülen sahnede aslında el James Cameron'a ait. Aynı zamanda Jack'in resim defterindeki tüm resimler yine James Cameron'a ait.
DENİZ ALTINDA ÇEKİLEN GÖRÜNTÜLER TİTANİĞİN ENKAZINDANMIYDI?
Evet. Enkaz görüntülerinin birçoğu doğru. 1995'te James Cameron bir rus gemisi ve iki denizaltıyı görevlendirdi. Enkaz alanına 12 dalış yaptı. Yaklaşık 12.500 feet suyun altına inildi. Özel kameralar ve güvenlik önlemleri alındı. Yüksek basınca dayanıklı aletler yapıldı. Her dalış ayrı ayrı 15er saat sürdü. Ama kameralar her dalış başına sadece 12 dakika çekim yapabildi. Sonuç olarak deniz altındaki birkaç görüntü sadece gerçek dışıydı.
GEMİDE HERHANGİ PİCASSO ESERİ VARMIYDI?
Hayır. Rose gemiye bindikten sonra birkaç Pablo Picasso eserinin gemiye yüklendiğini gördük. Bu resimlerinden birisi de 5 hayat kadını konu alan "Les Meoiselles d'Avignon" yapıtı. Bu yapıt halen New York'taki Modern Sanat Müzesi'nde sergilenmekte.
Bruce Ismay kaptanı daha hızlı gitmesi için gerçekten de sıkıştırı mı?
Star Line Başkan Bruce Ismay, kazanın ardınan soruşurmada : "Gemnin tam güçte gittiği konusunda söylentiler var fakat bu hiç bir zaman gerçekleşmedi. Geminin tam gücü 78 devirdir. 80e kadar çıkabilir. Fakat gemi 75'in üstüne hiç çıkmadı. Tüm kazanlar hiçbir zaman çalışmadı. Plana göre, hava durumuna da bağlı olarak, gemi kazanın ertesi günü ya da 2 gün sonra tam güce geçecekti.
Bazı kurtulan yolcular, kaptana akşam yemeğinde buzdağı uyarısını duymazdan geldiğini ileri sürdü. Fakat, kazadan kurtulan hiçbir gemi çalışanı bu iddiayı onaylamadı. Fakat yolcuların tutarsız açıklamaları bunların güvenilmez ve hayali olduğunu gösterdi. Bruce Ismay olaydan sonra gemiyi terkettiği için gazeteler tarafındna çarmıha geirilip en büyük hedef tahtası oldu.
GERÇEKTEN BÜYÜK BUZ PARÇALARI GEMİNİN ÜSTÜNE DÜŞTÜMÜ?
Evet. Mrs. Churchill Candee : "İlk hatırladığım şey, çalışanlardan birisinin elinde tuttuğu buz parçalarıydı. Bunların geminin dış yüzeyiğine zarar verdiğini söylüyordu. Birçok yolcu şaka olduğuna inanmak istedi. Ama kısa sürede gerçekler ortaa çıktı." Diğer kurtulan William Lucas : "birkaç ton buz" un geminin sancak güvertesinde görmüştü.
TİTANİK ORKESTRASI GEMİ BATARKEN ÇALMAYA DEVAM ETTİ Mİ?
Evet. 33 yaşında Wallace Henry Hartley, violin sanatçısı, Titanik'te ekibin lideriydi. Hartley, Boston Spa'da bulunan nişanlısıyla ile Titanik limandan ayrılmadan önceki son dakikalarını birlikte geçirmişti. Gemi, buzdağına çarpıtktan sonra 8 adamını da ikna etti ve botların bulunduğu güvertede, ana merdivenlere yakın bir yerde çalmaya devam ettiler. Vals ve rag tarzı müzikler çalıyorlardı. Kurtulan yolcuların dile getirdiğine göre "Alexander's Ragtime Band" ve "In the Shadow" şarkılarını çalıyorlardı. Ama kimse son çaldıkları şarkı hakkında net bir fikre sahip değil. Bazı yolcuların dediğine göre son çaldıkları şarkı "Nearer, My God, To Thee" bazılarına göre ise "Song d'Automne"dı. Tüm ekip üyeleri kazada feci şekilde can verdi. Wallace Hartley'in vücudu 4 Mayıs 1912'de cesedi bulundu. Cenaze töreninde binlerce insan katıldı. İşte, cenaze töreninden bir görüntü.
YOLCULARDAN BAZILARI GEMİYLE BATMAYI BEKLEDİMİ?
Evet. Filmin sonuna doğru, yaşlı bir çiftin yatakta ölümü beklediğini görüyoruz. Isador ve Ida Straus çifti 1. sınıfta yer almaktaydı. Isador, Marcy'nin ortaklarındandı. Aslında onlara 8 numaralı botta yer önerildi. Fakat Isador, gemide kalan kadınların gönderilmesi için bundan feraget etti. Ida'da kocasını yüzüstü bırakmak istemedi. "Yıllardır birlikte yaşadık. Şimdi sen nereye gidersen ben de gelrim" dedi Ida. Sadece Isador'un ceseti çıkartılıp teşhis edildi.
GEMİNİN IŞIKLARI BATANA KADAR YANMAYA DEVAM ETTİ Mİ?
Evet. Dr. Washington Dodge, titanikten kurtulanlardan, bu konuyu bir söyleşide şöle dile getirdi. Gemiden kurtulduktan sonra batışına kadar izledik. Tüm ışıkları suya girene kadar yanmaya devam etti. Daha sonra bazı patlamalar duyduk. Sanırım kazan dairesinden gelen patlamalardı".
TİTANİC FGERÇEKTEN İKİYE AYRILDIMI?
Evet. Uzun yıllar geminin suyun içinde ikiye ayrıldığı sanıldı. Bazı kurtulanların da bu yönde açıklamaları vardı. Ama 1985 yılında geminin enkazı bulununca tüm söylentiler sona erdi. Gemi, tamamen 2 ayrı parçaya ayrılmış ve birçok delil geminin filmde gösterildiği gibi suyun üzerindeyken ikiye bölündüğü konusunda şüphe bırakmadı.
ROSE GİBİ SUDAN KURTULAN YOLCU OLDUMU?
Evet. 16 canbotundan sadece 2 tanesi geri dönerek suda kalan 6 kişiyi kurtardı. İlk önce 4 numaralı canbotu geldi. 5 kişilik yeri olan bot, sadece 3 kişi aldı. 14 numaralı bot ise 4 kişiyi sudan kurtardı. Fakat William F. Hoyt botta öldü. İngiliz soruşturmacılar tarafından sorulan "Neden kurtarmak için daha önce gitmediniz?" sorusuna, "insanlar seyrekleşmeden oraya gitmek bir cinayet olurdu. Boğulmakta olan bir insan herşeyi yapabilirdi. Tekneyi batırabilir ya da ters çevirebilirdi." Ayrıca, 14 numaralı tekne filmde Rose'u kurtaran tekneydi.
MARGARET BROWN BATMAYAN TAKMA İSMİNİ NASIL ALDI?
Carpethia gemisi New York limanına yanaştığında, 30.000 insan kurtulanları bekliyordu. Gazeteciler, kurtulanlarla röportaj yapmak için sıradaydı. Nasıl sağ kaldınız sorusuna Margaret "Tipik Brown şansı. Bizler batmayanlardanız" die cevap verdi. 1930'larda Margareth'e Molly takma ismini Hollywood getirdi. Bu isim 1960'larda müzikal olmaya kadar ilerledi, Batmayan Molly Brown. Filmde, Margaret ve John Jacob Astor'ın arkadaşlığına şahit oldu. Margaret gemiye binmeden önce Kaire'de J.J. Astor ve karısıyla yolculuk yaptı. Margaret, 1. sınıf biletini torununun hasta olduğunu öğrendikten sonra aldı.
BİR İNSAN SUDA NE KADAR CANLKI KALABİLİR?
Titanik'in battığı gece su sıcaklığı eksilerdeydi. İnsan vücudu suda, havada olduğundan 30 kat daha hızlı vücut ısısını kaybeder. O geceki sıcaklıkta insan vücudu birkaç dakika ancak dayanabilirdi. Bazıları vücut ısılarını koruyabilmek için yüzdü. Fakat, yüzen ya da hareket edenler suda vücut ısısını durana göre %35-50 arasında daha hızlı kaybeder. Ayrıca birçok insan da botlarda mağruz kaldığı soğuktan dolayı hayatını kaybetti.
KAÇ İNSAN KURTULDU?
Gemiden 711 insan kurtuldu. 1500'ün üzerinde insan can verdi. Titanikten kurtulan Adolphe Sealfeld "Carpathia kaptanı ve mürettebatı bizleri rahat ettirmek için elinden geleni yaptılar. Hasta ve yaralı olanlarımızla ilgilendiler. Aynı zamanda büyük buzdağı ve kötü havayla savaşırken.
OKYANUSUN KALBİ GERÇEK BİR MÜCEVHERMİYDİ?
Hayır. Bu konu da Rose'un hikayesinin çekici gelmesi için prodüktörler tarafından filme eklendi. Bu mücevher, şu anda Smithsonian Doğal Müzesi (Washington D.C.)'nde sergilenen Umut Mücevheri'nden esinlenerek yaratılmıştır. Umut mücevheri, Fransa Kralı XVI Louis tarafından Marie Antoinette'ye verilmişti. Filmin fanatikleri tarafından büyük ilgi görünce, 170 carat safirden ve 65 adet 30 karatlık elmastan oluşan bir kolye yaratıldı. 1998 Oskar törenlerinde Celine Dion "My Heart Will Go On" şarkısını söleyrek bu kolyeyi taktı ve daha sonra $2.2 milyon'a satıldı.
TİTANİK SETİNİ ZİYARET EDEBİLİRMİYİM?
Hayır. Meksika'da kurulan setler artık yok. Neredeyse bire bir ölçülerde yapılan Titanik maketi, geminin batiş bölümünde büyük ölçüde hasar gördü. Film bittikten sonra söküldü. Fakat geminin sadece tek bir tarafı inşaa edildi. Bu nedenle birçok sahnede gemi ters çevrildi. Çoğu iç sahneler diğer setlerde kurulan salonlarda çekildi. Set tasarımı, kostümler ve gemi titizlikle tekrar yaratıldı. Titanik'in ana merdivenlerinden bir görüntü. James Cameron; kanepeler, can kurtaran tekneleri ve araçları gibi birçok parçanın üretilmesi için orjinal üreticileriyle birlikte çalıştı.
_________________-fotolar-__________________
BU RESİMDE ORDAN BAKAN ADAM TİTANİĞİN KAPTANI