- 12 Temmuz 2006
- 799
- 11
TÜRK DİL KURUMUNDAN SECMELER
**************************************************************
Niloscugum,
Dinlencemiz (TATIL) çok heyecanli basladi sekerim. Biliyorsun, uçakta
her zaman hesapli orunda (ECONOMY CLASS) seyahat ederim. Ama yer
kalmadigi için bizi birinci oruna (FIRST CLASS) oturttular.
Çok keyifliydi ama bir burgaç (TÜRBÜLANS) bizi korkuttu, neyse.
Tatilköyünün dalaninda (LOBI) bizi çalisanlar karsiladi. Karnimiz aç
diye hemen seçal lokantada (SELF SERVIS) kusluk yemegine (BRUNCH)
davet ettiler.
Hayri tatbilir (GURME) geçinir ya... yemekaltilari (ORDÖVR) begenmedi,
illa seçmeli yemek (ALAKART) yiyelim diye tutturdu. Bu sefer de
bezentileri (GARNITÜR) yetersiz buldu. Çocuklarin karni o kadar
acikmisti ki, Hayri Bey garsonlarla kavga ederken, biz bir ayaküstü
(FAST FOOD) bulup atistirdik.
Yemekten sonra giris islemlerini (CHECK IN) yaptirmak üzere önbüroya
(FRONT OFFICE) gittik. Bir hafta öncesinden bankaya yatirdigimiz
öndelik (AVANS) yeterli degilmis. Geçen sezondan beri para siskinligi
(ENFLASYON) ederleri (FIYAT) çok arttirmis. Neyse, bankanin genel
agindan (INTERNET) Istanbul'daki subenin belgegeçer (FAKS) numarasini
bulduk, Hayri'nin kimliginin bir tipki çekimini (FOTOKOPI)
belgegeçerle (FAKS) gönderdik.
Hesaba para aktardilar da, odamiza yerlesebildik. Ancak bu olaylar
Hayri'yi çok sinirlendirdi, rahatsizlandi birden. Bir taksiyle en
yakin hastaneye götürdük. Doktorlar hizli bir tam bakim (CHECK UP)
yaptilar.
Midesindeki yanmadan süphelenerek bir de içgörünümle (ENDOSKOPI)
yansilanim (ULTRASON) istediler. Allah'tan önemli bir sey çikmadi.
Neyse, simdi keyfimiz yerinde. Sana günümüzün nasil geçtigini
anlatayim:
Sabah kalkinca ben in çik (STEP) yapiyorum, Hayri ise kosmaca
(JOGGING). Bütün yerleskeyi (KAMPÜS) turluyor. Sonra birlikte
buharli hamama (SAUNA)gidiyoruz. Bir de ovucu (MASÖR) var ki, bütün
kadinlarin mini putu (IDOL), büyüleyici özellik (KARIZMA) yerinde. Bu
arada çocuklar da spor yapiyorlar:
Melisa tüylü top (BEDMINGTON) oynuyor, Burak zip zip atlama (BUNGIE
JUMPING) denilen çilginliga takti. Çift uçurvur (GALIBA BALTRAP) yahut
kaymalik (PATEN) da yapiyor. Aksam hep birlikte canlandirma
(ANIMASYON) seyretmeye gidiyoruz. Çok iyi çene yaristirmalar (TALK
SHOW) oluyor, ünlü teker çalarcilar (DJ) geliyor. Geçen gün de Mehmet
Ali Erbil buradaydi, yaninda yürütücüsü (MENAJER) Stelyo Pipis ile.
Güzel bir sözçatar (STAND UP) yapti, büyük dalgalandirma (SANSASYON)
oldu.Sonra, Erbil seslikçi (VOKALIST) bir kizla uzun uzun sohbet
edince, bir sürü düsüntüler (SPEKÜLASYON) yapildi, olay fotoculara
(PAPARAZZI) gün dogdu.Pazar aksami altin saatte (PRIME
TIME), gerçeklemeyi (REALITY SHOW) birak da burada çekilen görümsetmeyi
(KLIP) izle.
Bak bakalim çikmalikta (PODYUM) beni görebilecek misin,
canlandiricilarin (ANIMATÖR) arasinda.Sakin geçgeçleme (ZAPPING), otur
seyret. Haydi simdi bye, kumarhaneye gidip biraz para harcayalim,
yakisikli kumar ebesinin (KRUPIYE) karsisina oturup. Sonra da kafayi
vurup uyuyalim gerçi estireçe (VANTILATÖR) ragmen oda çok sicak oluyor
ama.
**************************************************************
Niloscugum,
Dinlencemiz (TATIL) çok heyecanli basladi sekerim. Biliyorsun, uçakta
her zaman hesapli orunda (ECONOMY CLASS) seyahat ederim. Ama yer
kalmadigi için bizi birinci oruna (FIRST CLASS) oturttular.
Çok keyifliydi ama bir burgaç (TÜRBÜLANS) bizi korkuttu, neyse.
Tatilköyünün dalaninda (LOBI) bizi çalisanlar karsiladi. Karnimiz aç
diye hemen seçal lokantada (SELF SERVIS) kusluk yemegine (BRUNCH)
davet ettiler.
Hayri tatbilir (GURME) geçinir ya... yemekaltilari (ORDÖVR) begenmedi,
illa seçmeli yemek (ALAKART) yiyelim diye tutturdu. Bu sefer de
bezentileri (GARNITÜR) yetersiz buldu. Çocuklarin karni o kadar
acikmisti ki, Hayri Bey garsonlarla kavga ederken, biz bir ayaküstü
(FAST FOOD) bulup atistirdik.
Yemekten sonra giris islemlerini (CHECK IN) yaptirmak üzere önbüroya
(FRONT OFFICE) gittik. Bir hafta öncesinden bankaya yatirdigimiz
öndelik (AVANS) yeterli degilmis. Geçen sezondan beri para siskinligi
(ENFLASYON) ederleri (FIYAT) çok arttirmis. Neyse, bankanin genel
agindan (INTERNET) Istanbul'daki subenin belgegeçer (FAKS) numarasini
bulduk, Hayri'nin kimliginin bir tipki çekimini (FOTOKOPI)
belgegeçerle (FAKS) gönderdik.
Hesaba para aktardilar da, odamiza yerlesebildik. Ancak bu olaylar
Hayri'yi çok sinirlendirdi, rahatsizlandi birden. Bir taksiyle en
yakin hastaneye götürdük. Doktorlar hizli bir tam bakim (CHECK UP)
yaptilar.
Midesindeki yanmadan süphelenerek bir de içgörünümle (ENDOSKOPI)
yansilanim (ULTRASON) istediler. Allah'tan önemli bir sey çikmadi.
Neyse, simdi keyfimiz yerinde. Sana günümüzün nasil geçtigini
anlatayim:
Sabah kalkinca ben in çik (STEP) yapiyorum, Hayri ise kosmaca
(JOGGING). Bütün yerleskeyi (KAMPÜS) turluyor. Sonra birlikte
buharli hamama (SAUNA)gidiyoruz. Bir de ovucu (MASÖR) var ki, bütün
kadinlarin mini putu (IDOL), büyüleyici özellik (KARIZMA) yerinde. Bu
arada çocuklar da spor yapiyorlar:
Melisa tüylü top (BEDMINGTON) oynuyor, Burak zip zip atlama (BUNGIE
JUMPING) denilen çilginliga takti. Çift uçurvur (GALIBA BALTRAP) yahut
kaymalik (PATEN) da yapiyor. Aksam hep birlikte canlandirma
(ANIMASYON) seyretmeye gidiyoruz. Çok iyi çene yaristirmalar (TALK
SHOW) oluyor, ünlü teker çalarcilar (DJ) geliyor. Geçen gün de Mehmet
Ali Erbil buradaydi, yaninda yürütücüsü (MENAJER) Stelyo Pipis ile.
Güzel bir sözçatar (STAND UP) yapti, büyük dalgalandirma (SANSASYON)
oldu.Sonra, Erbil seslikçi (VOKALIST) bir kizla uzun uzun sohbet
edince, bir sürü düsüntüler (SPEKÜLASYON) yapildi, olay fotoculara
(PAPARAZZI) gün dogdu.Pazar aksami altin saatte (PRIME
TIME), gerçeklemeyi (REALITY SHOW) birak da burada çekilen görümsetmeyi
(KLIP) izle.
Bak bakalim çikmalikta (PODYUM) beni görebilecek misin,
canlandiricilarin (ANIMATÖR) arasinda.Sakin geçgeçleme (ZAPPING), otur
seyret. Haydi simdi bye, kumarhaneye gidip biraz para harcayalim,
yakisikli kumar ebesinin (KRUPIYE) karsisina oturup. Sonra da kafayi
vurup uyuyalim gerçi estireçe (VANTILATÖR) ragmen oda çok sicak oluyor
ama.