- 8 Mayıs 2008
- 8.605
- 524
- 363
Birbirinize taktığınız isimler ve lakaplar, ilişkinizi güçlendiriyor, sizi yakınlaştırıyor. Hatta içten söylenen bir "sibop" bazen "seni seviyorum" kadar değerli desek! Kod adların sihri yazımızda.
Lakaplar ve kod adlar ilişkiyi güçlendirmenin anahtarı!
Sevgi sözcükleri size ait olsa dahi aptalcadır ve mide bulandırabilir. Fakat araştırmacılar bu sözcüklerin aslında bir amaca hizmet ettiğini söylüyor: Sevimli isimler ve şifreli ifadeler, eğlenceli, sağlam ve tatminkâr bir ilişkinin zeminini hazırlıyor. Çiftler üzerinde yapılan bir araştırmaya göre saçma isimler, uydurma terimler ve gizli saklı yapılan cilveler ilişkinin doyumunu daha da arttırıyor.
Sarf ettiğiniz tatlı ve komik isimlerin belli günlerde söylendiğinde daha etkili olabileceğini söylüyor seks terapisti Jamie Turndorf. Çalışmanın gösterdiğine göre ilişkilerinde bu tür kelimeleri kullanan çiftler daha mutlu kalıyor. "Takma isimler ve uydurma sözcükler günlük yaşama pozitif enerji aşılamanın en kolay yoludur" diyor Turndorf. Aynı zamanda bu, ilişkini güçlendirmenin de muhtemelen tek kolay yolu.
İster bebek gibi konuşun ister şifreli bir lisan kullanın. (Örneğin: Burası biraz soğudu! Anlamı: Hemen gidelim buradan!). Hepsi baştan sona ikinizin sıkı bir ilişkide olduğunuzu gösterir.
"Sembolik olarak söylediğiniz ise, eşinizle ve ilişkinizle kendi konuşma tarzınızı geliştirerek yeterince ilgilendiğinizi gösterir" diyor aile çalışmaları yöneticisi Belly Buton Fuzz.
"İlişkide kendi gizli dünyanızı ve kültürünüzü yaratın"
LAKABIN ARDINDAKİ ANLAM...
"How To Improve Your Marriage Without Talking About It" in yazarı Pat Love, sevimli isimlerin aynı zamanda bir sınır yarattığını söylüyor. "Bu ilişkinizi ayrıcalıklı kılmanın bir yoludur. İşitsel bir marka gibidir" diyor Love. Konuşmalarınıza kulak misafiri olan diğer insanlar, birbirinize ne kadar bağlı olduğunuzu anlayacak.
"Bu esprili konuşmalar, aynı zamanda ileri sarma tuşu gibidir" diyor Los Angeles’dan iletişim ve beden dili uzmanı Lillian Glass. Bazen iş yerinde geçirdiğiniz zor bir gün sonrasında, tek istediğiniz eve dönüp, bir şişe kırmızı şarap açmak ve koltuğa kıvrılmak olur.
Eşinin alışılageldik "Bugün embesil patronum hayatımın altı saatini gereksiz işlerle harcamamı sağladı ve şu anda gerçekten rahatlamış durumdayım" şifresini çözebilen biri olması ne kadar mükemmel olurdu değil mi? İfade, duyarlılık ve günlük akıl merkezi iki kelime ile değiştirilebiliyor. Tüm günün sıkıntısını adım adım hafifletmenize gerek yok.
Kişiselleştirilmiş lisan, yalnızca ilişkiyi güçlendirmiyor, aynı zamanda kurtarıyor da.
University of Western Ontario Psikoloji Profesörü Lorne Campbell tartışma esnasında şakalaşma durumunu araştırdı. Araştırmada, bu komik sözcüklerin anlaşmazlıkları giderirken ilişkiyi de güçlendirdiğini açıklandı. Saçma bir tartışmaya gelişigüzel espri katmak, yalnızca tansiyonu hafifletmiyor aynı zamanda sizi geçmişe götürüyor.
Yeni çiftlerin birbirlerine tatlı ve yiyecekle ilgili lakaplar takmaları tesadüf değil.
Kurabiyem, tatlım, fıstığım... "Tatlı, tartışmasız pozitif anlam içerir" diyor Glass. "Bu insanı, her zaman sabırsızlıkla beklediğiniz bir nesneyle özdeşleştiriyorsunuz."
İlişki olgunlaştıkça ve güven duygusu yerleştikçe, bu tatlı isimleri partnerinin kişisel ve fiziksel özelliklerine göre yerini bir takım hayvan isimlerine bırakır (Örneğin sakalı fazla üzüyorsa, Aslan diyebilirsiniz). Bu tür bir "aramızda" lisanı birbirinizi ne kadar iyi tanıdığınızın göstergesi olacaktır.
"Paylaşılan her deneyim, en anlamlı anılarınızın işareti haline dönüşecek yeni bir lakabın kapılarını aralar" diyor.
Glass, ilk yıldönümünüzde at üzerinde yaptığınız gezinti yüzünden size Sultaniye diyorsa ya da siz ona, sizi havaalanına zamanında yetiştirmek adına hız limitini zorladığından, onu Shumi diye çağırıyorsanız, bu isimler sizi ve partnerinizi romantik hatıralarınıza götürecek en kısa yol diyebiliriz.
"Özel anlara ait bir kelime, bir tarih ve bir mekân var ve bunlar sizi o ana geri götürecek" diyor Glass.
Elbette bir lakabın işe yaraması için iki tarafın da takma adlarıyla mutlu olması gerek. Eğer erkeğinin geçen sonbahar başından geçen kötü bir olayla ilgili taktığı lakap sizi rahatsız ediyorsa, bu ilişkinize bir adım bile mesafe kat ettirmez. "Size daha içten ve emin yaklaşması için partnerinize tüm güveninizi veriyorsunuz" diyor Glass. "Adımlarını sağlam bas!"
Neden saçma sapan lakaplarla uğraşmaktansa susup otur muyorsunuz?
Endişelenmeyin: İlişkiniz lakapsız da yürür. En kötüsü de bir ilişkide ’seni seviyorum’ demekte çekilen güçlüktür" diyor Tundorf. Fakat yine de çiftleri yeni aşk sözcükleri söylemek konusunda yüreklendiriyor. Birbirinize karşı can ciğer olmak zorunda değilsiniz, ilişkiniz biraz eğlenceli olsun yeter.
DİKKAT!
"Eğer partneriniz size takma adınızla hitap etmeyi bıraktıysa bu bir kırmızı alarmdır" diyor Love. "Bu yaramaz bir çocuğu durdurmak için ona adıyla seslenmek gibidir. Bu karşıdakine ’Seninle daha fazla ilişkide kalmak istemiyorum’ sinyalini gönderir." Böyle bir şey olduğunda ilişkinizde halletmeniz gerekeni çözme zamanı gelmiş demektir.
Not: Paylaşılan bu dil yalnızca partnerinizle aranızda hissettiğiniz bağlantıyı güçlendirebilir. Bu yüzden egonuzdan kurtulun ve ona sevimli bir isim bulun.
Çiftler ve Komik lakaplarından örnekler...
"Eşime Winnie The Pooh’daki gibi Pooh demeye başladım, adeta beynime kazındı."
"Sevgilim çok ufak tefek ve sevimli biri. Bu yüzden Pötibör lakabı ona çok yakışıyor."
"Esim esmer ve güzel bir kadın. Fakat ben onu sinirlendirmek için Böcek diyorum. İşe de yarıyor."
"Erkek arkadaşımla kağıt oyunları oynamayı seviyoruz. Fakat o benim sürekli mızıkçılık yaptığımı düşündüğü için bana Çamur diyor."
"Sevgilim her ortama uyum sağlayabilir ve son derece sosyal bir insandır. Ona bir lakap takmak için oturup düşündüğümde gerçekten tam da ona uygun bir isim buldum. Sosyal Bukalemun."
"Erkek arkadaşım kedi gibi uysaldır. Daha önce ona bir çok saçma sapan isim taktım ama ’mırıl’ adeta zihnime kazınıp kaldı. Tabii onun bundan hoşlandığı pek söylenemez."
alıntıdır
Lakaplar ve kod adlar ilişkiyi güçlendirmenin anahtarı!
Sevgi sözcükleri size ait olsa dahi aptalcadır ve mide bulandırabilir. Fakat araştırmacılar bu sözcüklerin aslında bir amaca hizmet ettiğini söylüyor: Sevimli isimler ve şifreli ifadeler, eğlenceli, sağlam ve tatminkâr bir ilişkinin zeminini hazırlıyor. Çiftler üzerinde yapılan bir araştırmaya göre saçma isimler, uydurma terimler ve gizli saklı yapılan cilveler ilişkinin doyumunu daha da arttırıyor.
Sarf ettiğiniz tatlı ve komik isimlerin belli günlerde söylendiğinde daha etkili olabileceğini söylüyor seks terapisti Jamie Turndorf. Çalışmanın gösterdiğine göre ilişkilerinde bu tür kelimeleri kullanan çiftler daha mutlu kalıyor. "Takma isimler ve uydurma sözcükler günlük yaşama pozitif enerji aşılamanın en kolay yoludur" diyor Turndorf. Aynı zamanda bu, ilişkini güçlendirmenin de muhtemelen tek kolay yolu.
İster bebek gibi konuşun ister şifreli bir lisan kullanın. (Örneğin: Burası biraz soğudu! Anlamı: Hemen gidelim buradan!). Hepsi baştan sona ikinizin sıkı bir ilişkide olduğunuzu gösterir.
"Sembolik olarak söylediğiniz ise, eşinizle ve ilişkinizle kendi konuşma tarzınızı geliştirerek yeterince ilgilendiğinizi gösterir" diyor aile çalışmaları yöneticisi Belly Buton Fuzz.
"İlişkide kendi gizli dünyanızı ve kültürünüzü yaratın"
LAKABIN ARDINDAKİ ANLAM...
"How To Improve Your Marriage Without Talking About It" in yazarı Pat Love, sevimli isimlerin aynı zamanda bir sınır yarattığını söylüyor. "Bu ilişkinizi ayrıcalıklı kılmanın bir yoludur. İşitsel bir marka gibidir" diyor Love. Konuşmalarınıza kulak misafiri olan diğer insanlar, birbirinize ne kadar bağlı olduğunuzu anlayacak.
"Bu esprili konuşmalar, aynı zamanda ileri sarma tuşu gibidir" diyor Los Angeles’dan iletişim ve beden dili uzmanı Lillian Glass. Bazen iş yerinde geçirdiğiniz zor bir gün sonrasında, tek istediğiniz eve dönüp, bir şişe kırmızı şarap açmak ve koltuğa kıvrılmak olur.
Eşinin alışılageldik "Bugün embesil patronum hayatımın altı saatini gereksiz işlerle harcamamı sağladı ve şu anda gerçekten rahatlamış durumdayım" şifresini çözebilen biri olması ne kadar mükemmel olurdu değil mi? İfade, duyarlılık ve günlük akıl merkezi iki kelime ile değiştirilebiliyor. Tüm günün sıkıntısını adım adım hafifletmenize gerek yok.
Kişiselleştirilmiş lisan, yalnızca ilişkiyi güçlendirmiyor, aynı zamanda kurtarıyor da.
University of Western Ontario Psikoloji Profesörü Lorne Campbell tartışma esnasında şakalaşma durumunu araştırdı. Araştırmada, bu komik sözcüklerin anlaşmazlıkları giderirken ilişkiyi de güçlendirdiğini açıklandı. Saçma bir tartışmaya gelişigüzel espri katmak, yalnızca tansiyonu hafifletmiyor aynı zamanda sizi geçmişe götürüyor.
Yeni çiftlerin birbirlerine tatlı ve yiyecekle ilgili lakaplar takmaları tesadüf değil.
Kurabiyem, tatlım, fıstığım... "Tatlı, tartışmasız pozitif anlam içerir" diyor Glass. "Bu insanı, her zaman sabırsızlıkla beklediğiniz bir nesneyle özdeşleştiriyorsunuz."
İlişki olgunlaştıkça ve güven duygusu yerleştikçe, bu tatlı isimleri partnerinin kişisel ve fiziksel özelliklerine göre yerini bir takım hayvan isimlerine bırakır (Örneğin sakalı fazla üzüyorsa, Aslan diyebilirsiniz). Bu tür bir "aramızda" lisanı birbirinizi ne kadar iyi tanıdığınızın göstergesi olacaktır.
"Paylaşılan her deneyim, en anlamlı anılarınızın işareti haline dönüşecek yeni bir lakabın kapılarını aralar" diyor.
Glass, ilk yıldönümünüzde at üzerinde yaptığınız gezinti yüzünden size Sultaniye diyorsa ya da siz ona, sizi havaalanına zamanında yetiştirmek adına hız limitini zorladığından, onu Shumi diye çağırıyorsanız, bu isimler sizi ve partnerinizi romantik hatıralarınıza götürecek en kısa yol diyebiliriz.
"Özel anlara ait bir kelime, bir tarih ve bir mekân var ve bunlar sizi o ana geri götürecek" diyor Glass.
Elbette bir lakabın işe yaraması için iki tarafın da takma adlarıyla mutlu olması gerek. Eğer erkeğinin geçen sonbahar başından geçen kötü bir olayla ilgili taktığı lakap sizi rahatsız ediyorsa, bu ilişkinize bir adım bile mesafe kat ettirmez. "Size daha içten ve emin yaklaşması için partnerinize tüm güveninizi veriyorsunuz" diyor Glass. "Adımlarını sağlam bas!"
Neden saçma sapan lakaplarla uğraşmaktansa susup otur muyorsunuz?
Endişelenmeyin: İlişkiniz lakapsız da yürür. En kötüsü de bir ilişkide ’seni seviyorum’ demekte çekilen güçlüktür" diyor Tundorf. Fakat yine de çiftleri yeni aşk sözcükleri söylemek konusunda yüreklendiriyor. Birbirinize karşı can ciğer olmak zorunda değilsiniz, ilişkiniz biraz eğlenceli olsun yeter.
DİKKAT!
"Eğer partneriniz size takma adınızla hitap etmeyi bıraktıysa bu bir kırmızı alarmdır" diyor Love. "Bu yaramaz bir çocuğu durdurmak için ona adıyla seslenmek gibidir. Bu karşıdakine ’Seninle daha fazla ilişkide kalmak istemiyorum’ sinyalini gönderir." Böyle bir şey olduğunda ilişkinizde halletmeniz gerekeni çözme zamanı gelmiş demektir.
Not: Paylaşılan bu dil yalnızca partnerinizle aranızda hissettiğiniz bağlantıyı güçlendirebilir. Bu yüzden egonuzdan kurtulun ve ona sevimli bir isim bulun.
Çiftler ve Komik lakaplarından örnekler...
"Eşime Winnie The Pooh’daki gibi Pooh demeye başladım, adeta beynime kazındı."
"Sevgilim çok ufak tefek ve sevimli biri. Bu yüzden Pötibör lakabı ona çok yakışıyor."
"Esim esmer ve güzel bir kadın. Fakat ben onu sinirlendirmek için Böcek diyorum. İşe de yarıyor."
"Erkek arkadaşımla kağıt oyunları oynamayı seviyoruz. Fakat o benim sürekli mızıkçılık yaptığımı düşündüğü için bana Çamur diyor."
"Sevgilim her ortama uyum sağlayabilir ve son derece sosyal bir insandır. Ona bir lakap takmak için oturup düşündüğümde gerçekten tam da ona uygun bir isim buldum. Sosyal Bukalemun."
"Erkek arkadaşım kedi gibi uysaldır. Daha önce ona bir çok saçma sapan isim taktım ama ’mırıl’ adeta zihnime kazınıp kaldı. Tabii onun bundan hoşlandığı pek söylenemez."
alıntıdır
