Yasak aşk

Arkadaşlar hepiniz ilişkilerinizi gardınızı alıp öylemi yaşıyorsunuz ? Ben her örneğe kendimi koyarak cevap verdim.

Hep eşim beni aldatırsa diye düşündüm ve yazdım ama sizin kadar katı gene olamadım.

Maalesef her örneğe kendimi koyduğum için farkındamısın bilmem yukarıda bahsettiğin masum ben oluyorum istesende istemesende :)))


yazdıklarınla düşündüklerin savundukların birbiriyle çelişiyor...senin ne olduğunu henüz anlamadım.
 
bir dakika bir dakika siz benim ne yaptığımı nerden biliyorsunuz da bana bu nasihatlari veriyorsunuz...?

ben sanki eşimin boğazına sarılmışım gibi yazmışsınız...biz burda neyi tartışıyoruz yasak aşk nedir diye...yasak aşk karşısında yapılacak davranışları tartışıyor olsaydık ben neler yaptığımı bir bir gururla anlatırdım.


Yok öyle şey olur mu o örnekleme benim için , böyle mi davranmam gerekiyor anlamında. Yasak aşk ve yasak aşk karşısında yapılacaklar sizce ayrı şeyler mi ?
Ama gardınız çok yüksek sürekli savunma halindesiniz gerek yok bunlara sadece bunlar fikir alışverişi gerginlik niye ?

Yok cevap yazmam, yok beni tanıyor musun, yok nasihat veriyorsun. Sonuçta herkes farklı cümlelerle anlatsada doğru tek öyle değil mi ?
 
yasak aşk mağduru kadın ne kadar acı çekerse çeksin eşinden boşanmalıdır...

hiç bir şekilde başkasının yakasına "vermem nikahımı" diye yapışılmasını hoşgörmem..bana göre bu çok e bulandırı, alçaltıcı bir durumdur...

hiç bir hemcinsime tavsiye etmem kocalarınızın nikahını vermeyin yapışın yakasına diye.

Allah cezalarını veiyor nasıl olsa...gidin psikiyatriste gidin kendinizi toplayın ve uzaktan onların başlarına gelenleri izleyin:icecream:
 
Aşkın yasağı falan olmaz kardeşim, o nasıl bişy öyle yhaa !!:kızgın:

Şiddetle karşı çıkıyorum !

Kadın ya da erkek; evli ya da sevgili; hiç farketmez !

Biriyle birlikteyken duygular başka yöne kayıyorsa, dürüstçe çıkar söyler, ayrılırsın. Sonra ne yaşarsan yaşa !

İnsanın önce kendisine saygısı olacak, kendisine yapıldığında kabul edemeyemeceği şeyleri, karşısındakine de yapmayacak ! :oklava:

Allah' ım sen esirge :Saruboceq:
 
Yok öyle şey olur mu o örnekleme benim için , böyle mi davranmam gerekiyor anlamında. Yasak aşk ve yasak aşk karşısında yapılacaklar sizce ayrı şeyler mi ?
Ama gardınız çok yüksek sürekli savunma halindesiniz gerek yok bunlara sadece bunlar fikir alışverişi gerginlik niye ?

Yok cevap yazmam, yok beni tanıyor musun, yok nasihat veriyorsun. Sonuçta herkes farklı cümlelerle anlatsada doğru tek öyle değil mi ?


gardım yüksek sürekli savunma halindeyim hanımefendi çünkü yaşayan bilir ancak

siz de çok sevdiğiniz eşiniz olmasına rağmen çok fazlasıyla sakinsiniz ..neyse beni ilgilendirmez...

öyle onur kırıcı travmatik bir durum ki şu kadarını söyleyeyim aradan 14 yıl geçmesine rağmen yakan ateş hala küllenmedi için için yanıyor....yanan Aşk değil!!!
 
yasak aşk mağduru kadın ne kadar acı çekerse çeksin eşinden boşanmalıdır...

hiç bir şekilde başkasının yakasına "vermem nikahımı" diye yapışılmasını hoşgörmem..bana göre bu çok e bulandırı, alçaltıcı bir durumdur...

hiç bir hemcinsime tavsiye etmem kocalarınızın nikahını vermeyin yapışın yakasına diye.

Allah cezalarını veiyor nasıl olsa...gidin psikiyatriste gidin kendinizi toplayın ve uzaktan onların başlarına gelenleri izleyin:icecream:


eee tamam işte aynı fikirdeyiz. ben böyle birşey yaşasam aynen bahsettiğiniz şekilde yapardım diyorum.

Buna ek olarak diyorum ki eşimden yediğim kazık (yasak aşk yaşaması) yinede aşka olan inancımı öldürmez.

Ben farklı birşey anlatmaya çalışmadım ki sadece devrik ve iş arasında yazılan bağlantısız

cümleler yüzünden tam izah edemedim.
 
Hayatta en büyük acı bir yakınını kaybetmektir denir. Ruhunuzun bir tarafı bilir ki 15 gün ya da 30 gün sonra bu acı hafifleyecektir. Çünkü doğduğumuzdan beri ölümlere tanık oluyoruz ve görüyoruz ki insanlar bir müddet yasını tutuyor sonra denize, sinemaya gidiyor.

Hayat bunu gerektirir.

Tek bir duygudur ölüm acısı. Aldatma böyle bir şey değil. Karışık duygular işin içine gidiyor. Terk, dışlanma, hakaret, kızgınlık gibi çok sayıda sıkıntı veren duygu oluyor. Dışlanma ve onaylanmama, genetik mirası yüzde 100 olan bir şey. Çünkü 500 bin yıl önce, dışlanma olduğunda, yani annen seni reddettiğinde bu ölüm demekti. O tür devam etmiyordu. Dışlanmayan ve yapışanların soyu devam ediyordu.


Makul bir süre içinde eşini sürekli bu nedenle suçluyorsan, bir türlü unutamıyorsan vs. travmayla uğraşan bir uzmana gitmekte fayda var. Bu durumda iş kolaylaşır. Öbür türlü travma sonrası stres bozukluğu olur. Vietnam sendromu dediğimiz şey tam da bu. Yani Vietnam’da yıllar önce bomba yemesine karşın o stresi yaşayan ve atlatamayanların durumundan farkınız olmuyor.

Diyelim ki deniz kazası geçirdiniz, denize giremiyorsunuz, uçak türbülansa kapıldı artık uçağa binemiyorsunuz, eşiniz sizi aldattı bir daha ona yaklaşamıyorsunuz...

Zihinsel süreç bunların tümünde aynıdır. Aldatılmanın yarattığı stres uzamışsa, kronik hale gelmişse çözülmesi zorlaşıyor. Aldatılma travmasını çözüyoruz ama bazen bir yere geliyoruz ve duruyor.


Davranış Bilimleri Enstitüsü’nden Psikolog Emre Konuk
 
gardım yüksek sürekli savunma halindeyim hanımefendi çünkü yaşayan bilir ancak

siz de çok sevdiğiniz eşiniz olmasına rağmen çok fazlasıyla sakinsiniz ..neyse beni ilgilendirmez...

öyle onur kırıcı travmatik bir durum ki şu kadarını söyleyeyim aradan 14 yıl geçmesine rağmen yakan ateş hala küllenmedi için için yanıyor....yanan Aşk değil!!!



kusura bakmayın sizi tanımadığım ve daha önce yazdıklarınızı okumadığım için neler yaşadığınızı bilemem. O yüzden fazla rahat olup sizi kırdıysam özür dilerim.

Ben genelde gebelik bölümündeyim sürekli aynı şeylere bakmak insanı üzüyor (bebeğimi kaybettim) değişik bir konuya bakayım dedim. Tabi böyle bir acı yaşayınca (bebek) diğer herşey insana anlamsız geliyor. Tabi benim için anlamsız olan başkaları için anlamlı olabiliyor.

İnşallah bundan sonra çok mutlu olursunuz, görüşmek üzere.
 
Hayatta en büyük acı bir yakınını kaybetmektir denir. Ruhunuzun bir tarafı bilir ki 15 gün ya da 30 gün sonra bu acı hafifleyecektir. Çünkü doğduğumuzdan beri ölümlere tanık oluyoruz ve görüyoruz ki insanlar bir müddet yasını tutuyor sonra denize, sinemaya gidiyor.

Hayat bunu gerektirir.

Tek bir duygudur ölüm acısı. Aldatma böyle bir şey değil. Karışık duygular işin içine gidiyor. Terk, dışlanma, hakaret, kızgınlık gibi çok sayıda sıkıntı veren duygu oluyor. Dışlanma ve onaylanmama, genetik mirası yüzde 100 olan bir şey. Çünkü 500 bin yıl önce, dışlanma olduğunda, yani annen seni reddettiğinde bu ölüm demekti. O tür devam etmiyordu. Dışlanmayan ve yapışanların soyu devam ediyordu.


Makul bir süre içinde eşini sürekli bu nedenle suçluyorsan, bir türlü unutamıyorsan vs. travmayla uğraşan bir uzmana gitmekte fayda var. Bu durumda iş kolaylaşır. Öbür türlü travma sonrası stres bozukluğu olur. Vietnam sendromu dediğimiz şey tam da bu. Yani Vietnam’da yıllar önce bomba yemesine karşın o stresi yaşayan ve atlatamayanların durumundan farkınız olmuyor.

Diyelim ki deniz kazası geçirdiniz, denize giremiyorsunuz, uçak türbülansa kapıldı artık uçağa binemiyorsunuz, eşiniz sizi aldattı bir daha ona yaklaşamıyorsunuz...

Zihinsel süreç bunların tümünde aynıdır. Aldatılmanın yarattığı stres uzamışsa, kronik hale gelmişse çözülmesi zorlaşıyor. Aldatılma travmasını çözüyoruz ama bazen bir yere geliyoruz ve duruyor.


Davranış Bilimleri Enstitüsü’nden Psikolog Emre Konuk



bir insana bunları yaşatan hangi şeye güzel dersiniz sorarım sizlere?
 
Aldatılma acısı ölümden de beter

Uzmanların söylediğine göre 'aldatılma travması' tedavisi en zor olan travmalardan biri.


Kendi yerine bir başkasının tercih edilmesini kabullenememek söz konusu çünkü. Öfke, acı, nefes alamadığını hissetme ve yaşamdan zevk alamama duygusunun saplantı haline gelmesi gibi karmakarışık duyguların içinden çıkılamamasının bir sonucu 'aldatılma travması'...

Türkiye'de de bunun tedavisini yapan bir merkez var. Davranış Bilimleri Enstitüsü, kısa adıyla DBE. Bu haftaki Yeni Aktüel Dergisi'nin sayfalarında yer verdiği DBE, aldatılma travmasına girme nedenlerini, nasıl atlatılacağını ve tedavi yöntemlerini anlatıyor.

Türkiye'nin ilk ve tek travma terapi merkezinin bulunduğu DBE, 'Çift Terapisi' başlığı altında 'aldatılma travması'nı tedavi ediyor.

DBE'nin kurucu başkanı psikolog Emre Konuk, "Aldatılmak yani ihanet, insanın yaşayabileceği en karmaşık ve yoğun acı" diyerek şunları söylüyor: "En büyük acı dediğimiz zaman hepimiz ölümü düşünürüz.

Ama ölüm bizim kontrolümüz dışındadır ve kabullenmek kolaydır. Aldatılma ise bir sürü karmaşık duygunun bir arada yaşanması durumudur.

Yerinize bir başkasının seçilmiş olmasının verdiği değersizlik hissi, dışlanmak, acı ve öfke nöbetleri gibi bir sürü olumsuz hal iç içe yaşanır ve her şey arapsaçına döner. Kafa sürekli bu konuyla meşguldür. Dolayısıyla bunu yaşayan insan ciddi bir şekilde yıpranır."
 
Öfke, acı, nefes alamadığını hissetme ve yaşamdan zevk alamama duygusunun saplantı haline gelmesi gibi karmakarışık duyguların içinden çıkılamamasının bir sonucu 'aldatılma travması'...


nefes alamadığını hissetme

en zor kısmı buydu.
 
B]

Yerinize bir başkasının seçilmiş olmasının verdiği değersizlik hissi, dışlanmak, acı ve öfke nöbetleri gibi bir sürü olumsuz hal iç içe yaşanır ve her şey arapsaçına döner. Kafa sürekli bu konuyla meşguldür. Dolayısıyla bunu yaşayan insan ciddi bir şekilde yıpranır."




3,5-4 yıl önce ihanetle noktalanan ilişkim olmuştu zakkum..
4 yıl filan sürmüştü ve evliliğe doğru sağlam olduguna inandığım adımlar atılmaya başlanmıştı..
tam o anda öğrendim aldatıldığımı..
ayrıldım tabiki..
yüzüne bile bakmadım bir daha..
kolay atlattım , fazla hasar bırakmadı allahtan diye düşünürken bazen farkediyorumki güven duygularım alt üst olmuş..
kimseye inanmıyorum artık..
kimseye güvenmiyorum.
biri bir laf ettiği zaman altında buzağı arara buluyorum kendimi..
istisnasız herkez yalacı benim gözümde ..
kimseye sıkı sıkı sarılamıyorum artık..
 
3,5-4 yıl önce ihanetle noktalanan ilişkim olmuştu zakkum..
4 yıl filan sürmüştü ve evliliğe doğru sağlam olduguna inandığım adımlar atılmaya başlanmıştı..
tam o anda öğrendim aldatıldığımı..
ayrıldım tabiki..
yüzüne bile bakmadım bir daha..
kolay atlattım , fazla hasar bırakmadı allahtan diye düşünürken bazen farkediyorumki güven duygularım alt üst olmuş..
kimseye inanmıyorum artık..
kimseye güvenmiyorum.
biri bir laf ettiği zaman altında buzağı arara buluyorum kendimi..
istisnasız herkez yalacı benim gözümde ..
kimseye sıkı sıkı sarılamıyorum artık..




daha önce de dediğim gibi hiç birşey eskisi gibi olmuyor,

çalınan hayat demem de bunun içindir zaten yoksa kimse hayatınızı sırtlayıp bir yere götürmüyor...

verdiği acıyla yaşattığı travma ile sizin en güzel en insani duygularınızı, neşenizi, yaşama sevincinizi, insani değerlerinizi kaybetmenizi sağlıyorlar.
 
İthaf ettiğiniz güzel söz için teşekkürler. Tabiki çok doğru şeyler ve takibi eşimin beni aldatmasını istemem. Hem fikir olduğumuz konu yasakta olsa aşk başa gelince gönül isterki 2 kişi idare edilmesin. Ama adı üstünde aşk kimin başına gelirse karşısındakinin yapacak bir şeyi kalmıyor maalesef. Eşim bir gün beni aldatsada aşka inancım bitmeyecektir. Allah böyle birşeyle imtihan etmesin demekte lazım tabi :)))))))

bebeğimle ilgilendiğim için şu an cevaplıyorum...
size ithaf ettiğim sözün manası: kalbinizin kuru çorak sevgisiz olduğu ve sadakate değer vermediğinizdir.
şimdi bunun neresi güzel?
ihanet adı üzerinde bir insanı yıkabilecek en kötü histir
ölüme allhın emri dersin teselli bulursun
ihanete uğrayınca eksiklik bendemi ondamı
beni sevmiyormu
beğenmiyormu benden dahamı güzel
hiç birinin mantıklı bir cevabı yoktur
gelecek kaygısı ne yapacağını bilememe
nefes alamazsın...
karşıdaki yani aldatan zevki sefa içindemidir? vicdanı ne diyordur?
varmıdır bir adalet duygusu onu bilemiyorum
peki bütün bunların adına "aşk" deyip
sonrada güzeldiri eklemek ne kadar mantıklıdır
hangi penceredn bakılır da böyle söylenir
anlamam
ama bunu yaşayanı yaşatanı kınarım
kınarım ve kınarım kimse kınayamazsın da diyemez..
 
hemde kaç kişiye birden yaşatıyorlar bu duyguları sardunyam bi bilsen, acı çekenin yakınlarıda bitiyor mahvoluyor.Allahım kimseye yaşatmasın.
 
hemde kaç kişiye birden yaşatıyorlar bu duyguları sardunyam bi bilsen, acı çekenin yakınlarıda bitiyor mahvoluyor.Allahım kimseye yaşatmasın.


bir de geçmiş karşınıza "AŞK her şekilde güzeldir" demiyorlar mı....o zaman da hiç istemediğim halde başlarına gelmesini temenni ediyorum.
 
YASAK AŞK
birilerinin aşık olduk engel olamadık duygularımıza diyerek saygısızca edepsizce ilişkilerini yaşamaları sonucu çok şeyler yaşadım. Allah o günleri bir daha yaşatmasın. iki tarafta evli çoluk çocuk sahibiydi. bu tarz ilişki yaşayanlara hiç acımıyorum. Dilerim Mevlamdan bu dünyada ahirettede büyük azap görürler. kabul etmiyorum böyle birşeyi. kesinlikle kendilerin haklı gösteremezler.
ben bu konuda çok kızgınımdır ve sertimdir.
mahallemizdede genç bir bayan evlendi 2 ay sonra altınlarıda alarak eski seviglisine kaçtı. kaçtığı adam edepsizin biri çıktı. bu kız hamile kaldı. diğer taraf suç duyurusunda bulunda adamı hapse attılar. kız kaldı ortada ailesi aldı yanına en sonunda baba evinde sevgilisinin çocuğunu doğurdu. evlendiği dleikanlı bunalıma girdi uzun bir süre tedavi gördü. hanım kızımızda aşıktım seviyordum ayrı kalamadım diye kendini savundu. edepsizlik işte
 
ne güzel kınamadım temennide bulundum :))))))))))) Yukarıda da bahsettiğim gibi kendimi koyduğum rol "eşimin beni aldatması" böyle birşey yaşarsam ne yaparım bilmiyorum ama aradan çekilirim gibi geliyor çünkü beni istemeyeni ben hiç istemem. Ben eşime büyük bir aşka bağlıyım.Peki ya başka bir kadında ona böyle bir aşkla bağlanırsa ?

Ama her ne olursa olsun aşkın kimin karşısına, ne zaman nerede, ne şartta çıkacağı belli olmaz.

Kusura bakmayın ama çok rahat düşünüyorsunuz,. "ya başkası da eşime bağlanırsa ..." demişsiniz , başkasının eşinize duyabileceği muhtemel bir duygudan bu kadar normal

bahsetmeniz çok garip.. Yani "ne var , ben aşık oldum ona , pekala başkası da olabilir.." anlamına mı geliyor bu? O zaman kılıçları kuşanıp ıYı OLAN KAZANSIN mı diyeceğizCADIARZU

Bekar bir kadın , evli olan erkeğe aşık olmayacak , bunun lamı cimi yok ! Evli olan erkeğe , o gözle bakmazsan pekala aşık da olmazsın... Bu kadar kontrolsüz mü insanlar ?

Bu kadar kontrolsüzse de temennimi aynen tekrarlıyorum:

Umarım yasak aşka düşen de yasak aşk mağduru olur :Saruboceq:
 
Son düzenleme:
Back
X