Yaşayamıyorum...

İnsanlar 22 yasinda evde kaldım diyenlere

Daha erken, hata yapma derken bunu kastediyorlar herhalde
Ne demek istediniz inanın anlamadım, gayet uygun bir yaşta o zamanki mantığımla benim için Doğru olduğunu düşündüğüm bir karar verdim. Keşke erken yaşta evlenmeseydim yazmadım eğer bu çıkarımı yaptıysanız, evlendim adamın çocuk sahibi olunca nasıl bir baba olacağını hayatın bunun yanında beni nasıl sınayacağını öngöremedim
 
Bir hayat düşünün sizin kararlarınızla şekillenmiş, doğrusuyla yanlışıyla sizin seçtiğiniz hayat... Biliyorum kendim ettim, evet haklısınız kimse beni zorlamadı sanki elimdeki misketeleri kaybedercesine harcadım hayatımı. Sanırım atacağım adımların bir sonrasını hiç düşünmedim o yüzden bu haldeyim. Kendimi bir yere kapatmak istiyorum. Kendi ellerimle mahvettiğim hayatımın yasını tutmak istiyorum.
Sevdim, yada sevdiğimi sandım ama benimkisi sığınacak liman aramakmış, çok şükür iyi bir adam ama o başka dünyanın iyisi ben başka..
Çocuklarım var evet "lar" canımdan öte canlar. Tek başıma büyütmeye çalıştığım, babalarının babalık yapmasını bile kendim inşaa ettiğim, onlar benim gibi bir hayat yaşamasın diye belkide canımdan verdiğim canlar.
Ne gidebiliyorum ne kalabiliyorum, son 5 senede yitirdiğim insan ilişkilerinden olsa gerek kendimi bile net ifade edemiyorum, yaşadığı haksızlık karşısında hakkını savunmak bir yana, bunun haksızlık olduğunun dahi farkında değilim, öyle bir boyun eğiş öyle bir kabulleniş.
29 yaşında ne geçmişinden mutlu ne geleceğinden umutluyum. Kendim ettim kendim buldum
Dünyada bir ülkede, bir şehrin küçük bir ilçesinde olmak istemediğim bir evin sevmediğim bir odasında kendi seçtiğim hayata sanki birileri bana zorla yaşatıyor gibi uzaktan bakıyorum. İzlediğim bir filmde acıdığım bana çok yabancı bir hayat yaşayan başrol yerine kendimi koymuş gibiyim, gitgide kendimden uzaklaşıyorum. Ben kimim ne istiyorum nasıl mutlu olurum bilmiyorum. Bu soruları sormak içinse artık çok geç.
SİZİN NASİL HİSSETTİGİNİZİ COK COK İYİ ANLİYOR DAHASİ BEN DE OYLE HİSSEDİYORUM. ŞÖYLE Kİ BAZEN DURUYORUM BU BEN MİYİM, BU BENİM HAYATİM Mİ, BEN NEREDEYİM, NASİL OLACAK SONUM .. GİBİ DUYGU VE DÜŞÜNCELERE KAPİLİYORUM SONRA DİYORUM Kİ BOSVER DUSUNME EN ONEMLİSİ SAGLİK HEM BEDEN HEM KAFA. GİTSİN GİTTİGİ YERE KADAR..AMA SONUMU DA MERAK ETMİYOR DEGİLİM. KİSMET. TAHMİNİM SİZ DE HEP CALİSİP (İLLA OKUL İS MANASİNDA DEGİL) HEP MANTİGİNİ ON PLANA KOYMUS, BELKİ BU YUZDEN KACİRDİKLARİNA YA DA KACİRMİS OLABİLECEKLERİNE HAYİFLANAN, BUNDAN SONRA DA GECTİ ARTİK OLMAZ DİYE DUSUNEN, (EVLATLAR GİBİ) HAYATTAKİ GUZEL SEYLERİ DUSUNMEYE VE DEGERİNİ BİLMEYE CALİSAN AMA YİNE DE KENDİNİ SIKIŞMIŞ VE SIKIŞTIRILMIŞ HİSSETMEKTEN KURTULAMAYAN BİRİSİNİZ. BENİM GİBİ.. BİLMİYORUM DOGRU MU AMA HİSSİNİZİ OLDUGU GİBİ HİSSETTİM BURADAN BİLEMİYORUM. MAALESEF EŞ COK COK ONEMLİ İMİŞ HUZURLU YAŞAYABİLMEK İÇİN VE DE ASLİNDA AİLE VE KAFA YAPİSİNA UYGUN BİR ES İMİS ONEMLİ OLAN. EŞİNİZİ İSTESENİZ DE DEGİSTİREMEZSİNİZ DEDİĞİNİZ GİBİ DNA SİNA İŞLEMİŞ.. ALLAH SAĞLIK VERSİN O ÇOCUKLAR DA BÜYÜYECEK EN AZINDAN KARDEŞLER BERABER OYNAYİP BUYUDUKLERİNDE DESTEK OLACAKLAR BİRBİRLERİNE . YÜKÜ CEKMEYE DEVAM, AMA BUNUN MÜKÂFATINI DA SİZ GÖRECEKSİNİZ İNSALLAH UNUTMAYIN!! ONLAR BÜYÜDÜKÇE MEŞGALE EDİNMEYE BAKIN ELBETTE HER ZAMAN DUAYA DEVAM..
 
%95 Türk aile yapısı böyle maalesef. O yüzden hep diyorum, ben kendim bu çocuğa yetebilirim demeyen kadın, adama güvenip çocuk doğurmamalı.

Siz de bu gerçeği ilk çocukda algılamış olmalıydınız. Tek çocukla kalsaydınız bu kadar yıpranmazdınız belkide. Keşke ite kaka da olsa eğitilse bu adamlar, ama çok zor. Çocuk dediğin zaten 10-11 yaşından sonra kendini kurtarıyor. Bence değiştiremeyeceğiniz şeyleri çoook sorgulayıp modunuzu aşağıya çekmeyin. Okula gidecekler, günün çoğu size kalacak, o vakti değerlendirmeye, hayatınıza kendi adınıza, sizi mutlu edecek birşeyler katmaya odaklanın.
Aslında sabredebilirsem 5 sene sonra benden iyisi olmaz ama şimdiden bu kadar tükenmişken yarını göremiyorken bilmiyorum. Evliliğimin ilk senelerinde beni sindirmiş ama bunu kötülükten değil öğrendiğini uygulamış bir adam bense dedimya sığındığım liman sandım onu kıskançlığını sevgisine kısıtlayışlarını korumak istemesine yordum, böyle böyle 29 yaşımda tükettim kendimi, şimdi yitirdiğim özgüvenimi toparlamaya çalışmanın yanı sıra çocuklarıma iyi bir anne olamayışımın vicdan azabını yaşıyorum.
 
Ne demek istediniz inanın anlamadım, gayet uygun bir yaşta o zamanki mantığımla benim için Doğru olduğunu düşündüğüm bir karar verdim. Keşke erken yaşta evlenmeseydim yazmadım eğer bu çıkarımı yaptıysanız, evlendim adamın çocuk sahibi olunca nasıl bir baba olacağını hayatın bunun yanında beni nasıl sınayacağını öngöremedim

Sizi eleştirmedim de genelde bu tarzda yorumlar geliyor ya onu düşünüyordum ondan yazdım
 
yazdıklarınızı okuyunca kendimden çok şey buldum, beni çok anlatan bir yazı olmuş inanın kimsenin hayatı dört dörtlük değil, imtihan dünyası diyerek sabretmeye çalışıyorum ben, bazen de yaptığım tercihten dolayı kendime kızıyorum hatta çoğu zaman.... ama işte anneyiz ya güçlü olmak zorundayız, hiç birşeyden haberi olmayan ama hisseden masum kuzucuklar var... onlar için toparlanmalıyız, toparlanmalısın. kendini mutlu edecek, kafanı dağıtacak şeylere odaklan, inan sen mutlu olmazsan onlarda olmaz önce sen iyi ol ki çocuklarına bir faydan olsun...
 
Bir hayat düşünün sizin kararlarınızla şekillenmiş, doğrusuyla yanlışıyla sizin seçtiğiniz hayat... Biliyorum kendim ettim, evet haklısınız kimse beni zorlamadı sanki elimdeki misketeleri kaybedercesine harcadım hayatımı. Sanırım atacağım adımların bir sonrasını hiç düşünmedim o yüzden bu haldeyim. Kendimi bir yere kapatmak istiyorum. Kendi ellerimle mahvettiğim hayatımın yasını tutmak istiyorum.
Sevdim, yada sevdiğimi sandım ama benimkisi sığınacak liman aramakmış, çok şükür iyi bir adam ama o başka dünyanın iyisi ben başka..
Çocuklarım var evet "lar" canımdan öte canlar. Tek başıma büyütmeye çalıştığım, babalarının babalık yapmasını bile kendim inşaa ettiğim, onlar benim gibi bir hayat yaşamasın diye belkide canımdan verdiğim canlar.
Ne gidebiliyorum ne kalabiliyorum, son 5 senede yitirdiğim insan ilişkilerinden olsa gerek kendimi bile net ifade edemiyorum, yaşadığı haksızlık karşısında hakkını savunmak bir yana, bunun haksızlık olduğunun dahi farkında değilim, öyle bir boyun eğiş öyle bir kabulleniş.
29 yaşında ne geçmişinden mutlu ne geleceğinden umutluyum. Kendim ettim kendim buldum
Dünyada bir ülkede, bir şehrin küçük bir ilçesinde olmak istemediğim bir evin sevmediğim bir odasında kendi seçtiğim hayata sanki birileri bana zorla yaşatıyor gibi uzaktan bakıyorum. İzlediğim bir filmde acıdığım bana çok yabancı bir hayat yaşayan başrol yerine kendimi koymuş gibiyim, gitgide kendimden uzaklaşıyorum. Ben kimim ne istiyorum nasıl mutlu olurum bilmiyorum. Bu soruları sormak içinse artık çok geç.
Bu gencecik yaşta hiçbir şey için geç değil... kendinizi mutsuzluğa teslim etmissiniz.😔 Yapmayın lütfen
 
Bu gencecik yaşta hiçbir şey için geç değil... kendinizi mutsuzluğa teslim etmissiniz.😔 Yapmayın lütfen
Sabah yaşadığım bir yarım saat bana bunları yazdırdı aslında insanlar dertten nasıl hasta oluyorlar iliklerime kadar hissettim. O anki ruh halim daha da depresifti aslında unutmamak için yazdım silinmesin diye. Unutmayım ki ders alayım, aynı hatalara düşmeyeyim.
 
Tam olarak neyden sikayet ettiginizi anlamadim istediginiz gibi eviniz olmadigi icin mi dertleniyorsunuz ve artik cok gec diyorsunuz
 
yazdıklarınızı okuyunca kendimden çok şey buldum, beni çok anlatan bir yazı olmuş inanın kimsenin hayatı dört dörtlük değil, imtihan dünyası diyerek sabretmeye çalışıyorum ben, bazen de yaptığım tercihten dolayı kendime kızıyorum hatta çoğu zaman.... ama işte anneyiz ya güçlü olmak zorundayız, hiç birşeyden haberi olmayan ama hisseden masum kuzucuklar var... onlar için toparlanmalıyız, toparlanmalısın. kendini mutlu edecek, kafanı dağıtacak şeylere odaklan, inan sen mutlu olmazsan onlarda olmaz önce sen iyi ol ki çocuklarına bir faydan olsun...
Beni anlamış olmanıza sevindim ama keşke daha güzel hislerde paylaşabilseydik bu duyguyu, çocuklarım için ayaktayım ve dediğiniz gibi ben mutlu olmadan onları mutlu edemem biliyorum. Bunca serzeniş çabalama biraz olsun mutlu olabilmek için, belki kendimi anlatmanın bir yolunu bulurum diye, içime atmaktansa yazıya döküp dışarıdan bakabilmek için
 
Tam olarak neyden sikayet ettiginizi anlamadim istediginiz gibi eviniz olmadigi icin mi dertleniyorsunuz ve artik cok gec diyorsunuz
Tebessüm ettirdiniz bana, bir acaba demedim değil, bu ev olmasa başka bir yerde mutlu olabilirmiydim bilmiyorum. Özel bir konu üzerine odaklanıp yazmadım aslında 29 yıllık bir yaşanmışlığın ardından kalanlar. Sabah yaşadığım bir tatsızlık üzerine hayatımı sorguladım ve bu çıktı
 
Bazen doğru sandığımız seçimlerin ne kadar yanlış olduğunun farkına varıyoruz ve benim böyle bir hayatta ne işim var neden bu adamla evlendim neden bu evde bu yerde yaşıyorum diye soruyorken buluyoruz kendimizi. Sanırım sizinki böyle bir şey. İnsan severken bazı şeyleri gözü görmüyor. Aynı eve girince anlıyorsunuz farklı dünyaların insanı olduğunuzu. Arada sevgi saygı var mı? Şiddet hakaret küfür aldatma vs.zaten varsa evlilik sürdürülmez. Ancak sevgiyi ve saygıyı tüketmediyseniz bu kadar karamsar olmak yerine evliliğiniz ,çocuklarınız ve kendiniz icin toparlanmanız ,silkelenmeniz gerekir. Belki tükendiniz ve yükünüz ağır. Peki esinizden ayrılsanız veya Allah göstermesin eşiniz vefat etse o sorumluluk yine sizde olmayacak mı? Burada ana sorun ne eşiniz mi cocuklar mı aile mi siz mi? Hayatınızda ne değişirse mutlu olursunuz? Önce bu sorulara cevap arayın. 29 yaş gencecik bir yaş. Hiçbir şey için geç değil. Bir uzmandan yardım alın ve kendinizi toplayın. Yeniden doğmuş gibi olacağınız günleri yaşamak sizin elimizde. Yazdıklarınıza ilk baktığımda esaret altındaki bir insan gözümde canladı. Zinciri kırmak sizin elinizde.
 
Sabah yaşadığım bir yarım saat bana bunları yazdırdı aslında insanlar dertten nasıl hasta oluyorlar iliklerime kadar hissettim. O anki ruh halim daha da depresifti aslında unutmamak için yazdım silinmesin diye. Unutmayım ki ders alayım, aynı hatalara düşmeyeyim.
Buna sevindim.. o ruh hali ile yaşamak eziyet olur... Herkes seçimleri ile yaşıyor. Ama ders alıp dogruya yönelmek yine bize kalmış 😊 umarım daha iyiye gider hayatınız ve seçimleriniz
 
Bazen doğru sandığımız seçimlerin ne kadar yanlış olduğunun farkına varıyoruz ve benim böyle bir hayatta ne işim var neden bu adamla evlendim neden bu evde bu yerde yaşıyorum diye soruyorken buluyoruz kendimizi. Sanırım sizinki böyle bir şey. İnsan severken bazı şeyleri gözü görmüyor. Aynı eve girince anlıyorsunuz farklı dünyaların insanı olduğunuzu. Arada sevgi saygı var mı? Şiddet hakaret küfür aldatma vs.zaten varsa evlilik sürdürülmez. Ancak sevgiyi ve saygıyı tüketmediyseniz bu kadar karamsar olmak yerine evliliğiniz ,çocuklarınız ve kendiniz icin toparlanmanız ,silkelenmeniz gerekir. Belki tükendiniz ve yükünüz ağır. Peki esinizden ayrılsanız veya Allah göstermesin eşiniz vefat etse o sorumluluk yine sizde olmayacak mı? Burada ana sorun ne eşiniz mi cocuklar mı aile mi siz mi? Hayatınızda ne değişirse mutlu olursunuz? Önce bu sorulara cevap arayın. 29 yaş gencecik bir yaş. Hiçbir şey için geç değil. Bir uzmandan yardım alın ve kendinizi toplayın. Yeniden doğmuş gibi olacağınız günleri yaşamak sizin elimizde. Yazdıklarınıza ilk baktığımda esaret altındaki bir insan gözümde canladı. Zinciri kırmak sizin elinizde.
Yönelttiğiniz soruları uzun uzun düşüneceğim, beni çok iyi anlamışsınız, asla sürdürülemeyecek bir evlilik değil bizimkisi çocuklarla gelen sorumluluğun altında tek başıma kaldım, yardım istemeyi beceremedim belki eşiminde işine geldi ve olan bana oldu. Fiziksel bir esaret değil ama kesinlikle psikolojik olarak esir gibiyim, zincirleri kırmam gerek biliyorum ama bu gücü nasıl toplarım onu bulamıyorum
 
Yönelttiğiniz soruları uzun uzun düşüneceğim, beni çok iyi anlamışsınız, asla sürdürülemeyecek bir evlilik değil bizimkisi çocuklarla gelen sorumluluğun altında tek başıma kaldım, yardım istemeyi beceremedim belki eşiminde işine geldi ve olan bana oldu. Fiziksel bir esaret değil ama kesinlikle psikolojik olarak esir gibiyim, zincirleri kırmam gerek biliyorum ama bu gücü nasıl toplarım onu bulamıyorum
Dediğim gibi öncelikle bir uzmandan yardım alın. Eşinize hissetiklerinizi anlatın empati kurmasını isteyin. Anlarsa ne ala. Ben de bir zamanlar sizin gibi duygular yaşadım ama hep iyi olsun diye çabaladım durdum ama eşim beni hiçbir zaman anlamadı ve tek çareyi ayrılmakta buldum. Tabiki başka sorunlar tuz biber oldu. Şimdi hayat benim için yeni başlıyor gibi. Hobi olarak bir kursa gidiyorum ve o kadar mutlu oluyorum ki. Yani mutlu olmak icin kendimizi mutsuzluğa mahkum etmemeliyiz. Yeter ki isteyin. Insallah evinizde huzuru eşiniz ve çocuklarınızla bulursunuz.
 
Anladığım kadarıyla depresyondasınız . Bence yardım almalısınız
 
Yazdiniz belki göremedim ama işiniz, mesleğiniz var mı? Yaşınız inanılmaz genç. Baştan da başlanır. Oluru varsa düzeltmek için de uğraşılır. Sakin olun bence. Destek alın.
 
Back
X