- 12 Temmuz 2006
- 35.040
- 30.453
- 61
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, "Aşırı değerli TL bu ülkenin yapabileceği en büyük hatalardan biridir. Aşırı değerli TL'den bahsediyorum, değerinde olan TL'den değil. Aşırı değerli TL olduğu zaman bu ülkede sanayi, üretim yapmak istemez" dedi.
15. Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (MÜSİAD) Ekonomi Basını Başarı Ödülleri töreninde konuşan Zeybekci, "Ekonomi basını önemli bir kamu görevi yapıyor. Onun için ben burada bulunan bulunmayan bütün basın mensuplarına şükranlarımı sunuyorum" dedi.
Dünya ekonomisinde yaşanan yeniden yapılanmaya dikkat çeken Zeybekci, Türkiye'nin bu alandaki gelişmelere uzak kalma lüksünün bulunmadığını kaydetti.
Dünyada artık insanlık tarihi boyunca üretilen bilginin tamamının 3 yılda bir üretildiğini söyleyen Zeybekci, "Dünyanın siyasi haritası 1930'larda bir daha çizildi. Dünya tek kutuplu bir dönem yaşamaya başladı. Onun için bu değişimlerin olduğu bir dönemde ekonomik anlamda bazı sıkıntıların yaşanması, bazı dalgalanmaların yaşanması son derece normaldir, doğaldır ve kaçınılmazdır" ifadelerini kullandı.
"Akıllı bir şekilde süreci yönetmemiz gerekiyor"
ABD'nin parasal daralmaya gitmesiyle gelişmekte olan ülkelerin bundan etkilenmesinin normal olduğunu aktaran Zeybekci, "Biz de dedik ki Türkiye olarak biz de bundan etkileneceğiz ama AB ile toplam dış ticaret hacminin yüzde 40'ını yapan, yani yüzde 36-37 civarında ihracatını sadece AB'ye yapan, yüzde 45 seviyesinde ithalatını AB'den yapan, doğrudan yabancı sermaye girişini yüzde 72 oranında AB'den alan Türkiye'nin, ABD'den etkilendiği negatif etkilenmeden daha fazla pozitif bir şekilde AB'den etkileneceğini o gün söyledik. Onun için AB'yi yakından takip etmemiz gerektiğini söyledik" diye konuştu.
Euronun dün akşam itibarıyla 2014 Haziran ayından itibaren dolar karşısında yüzde 28,1 değer kaybettiğini aktaran Zeybekci, Türk lirasının yüzde 23,5 değer kaybettiğini kaydetti.
Zeybekci, "Küresel ölçekte yaşanan bu gelişmeler, Türk lirasının dolar karşısında değer kaybetmesi değildir. Beklenen, öngörülebilen, hesaplanabilen bir dalgalanma yaşıyoruz. Türkiye de bu dalgalanmaya karşı dünyada doların değer kazanmasını engelleyeceğim diye bir tepki verme durumunda değildir. Akıllı bir şekilde süreci yönetmemiz gerekiyor. Şu anda da öyle yapıyoruz" ifadelerini kullandı.
Faiz tartışmalarına ilişkin değerlendirmeler yapan Zeybekci, reel sektörün düşük faiz istemesinin en tabii hakları olduğunu belirterek, "İnşallah bunun sağlanmasıyla ilgili de bazı şeylerin Türkiye'de biraz daha demek ki oturması lazım" dedi.
"Endişe etmeye gerek yok"
Bazılarının bu istikrar ortamından rahatsız olduğunu söyleyen Zeybekci, "Kriz tellallarına ekmek yok demektir. O kriz tellalları bu ülkede üretime kaynak aktararak üretip, sonunda ürettiğinden helal kar ederek, bundan kar sağlayacak kadar saf değildir. Dışarıda onlar sisteme faizle para vererek, faizin vadesi gelip de o vadede faizini almak gibi bir şaşkınlığı saflığı gösterecek kadar da şaşkın değillerdir. Onlar dünyanın neresinde olursa olsun olağanüstü hal yaratarak o kırılma anlarında farkı almaya kendilerini programlamışlardır. Onlar Türkiye'ye de bunu yapmak istiyorlar. Kriz ortamı… Endişe etmeye gerek yok" diye konuştu.
Kurdaki oynaklık nedeniyle vatandaşın cebinden 54 milyar lira para çıktığı söylemlerine cevap veren Zeybekci, şöyle devam etti:
"Şunu sormak lazım o zaman, TL değer kazanırken bu vatandaşın cebine para mı girdi? Aşırı değerli TL bu ülkenin yapabileceği en büyük hatalardan biridir. Aşırı değerli TL'den bahsediyorum, değerinde olan TL'den değil. Aşırı değerli TL olduğu zaman bu ülkede sanayi üretim yapmak istemez. İthalat daha kolay hale gelir.
Aşırı değerli TL olduğu zaman bu ülkenin insanları bu ülkeye turist gelmektense, artık Marmaris'e gitmek yerine başka ülkelerin turistik şehirlerine gitmeye kalkarlar. Yani üretmediğimiz, hak etmediğimiz, üretim değerini ortaya koymadığımız her şey mutlaka bir gün elimizde patlar."
"Merkez Bankamızın bağımsızlığıyla bugüne kadar bizim asla tartışmamız olmamıştır"
Türkiye'deki ekonomik başarılarda Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) büyük bir payı bulunduğunu aktaran Zeybekci, "Merkez Bankamızın hukuken olan bağımsızlığıyla bugüne kadar bizim asla tartışmamız olmamıştır. Sorumluluklarıyla ilgili zaman zaman belki bazı şeyler olmuş olabilir ama milletimizin, reel sektörümüzün taleplerini de hiç kimse kulak ardı etmesin. Etmeyeceğiz de… Biz daha çok üretmek, daha çok istihdam sağlamak için yarışacağız" değerlendirmesini yaptı.
Ödül töreninin ardından gündeme ilişkin açıklama yapan Zeybekci, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın zaman zaman ekonomi yönetiminden bilgi almasının normal olduğunu, bunun önümüzdeki dönemde de devam edeceğini aktardı.
bloomberght.com
15. Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (MÜSİAD) Ekonomi Basını Başarı Ödülleri töreninde konuşan Zeybekci, "Ekonomi basını önemli bir kamu görevi yapıyor. Onun için ben burada bulunan bulunmayan bütün basın mensuplarına şükranlarımı sunuyorum" dedi.
Dünya ekonomisinde yaşanan yeniden yapılanmaya dikkat çeken Zeybekci, Türkiye'nin bu alandaki gelişmelere uzak kalma lüksünün bulunmadığını kaydetti.
Dünyada artık insanlık tarihi boyunca üretilen bilginin tamamının 3 yılda bir üretildiğini söyleyen Zeybekci, "Dünyanın siyasi haritası 1930'larda bir daha çizildi. Dünya tek kutuplu bir dönem yaşamaya başladı. Onun için bu değişimlerin olduğu bir dönemde ekonomik anlamda bazı sıkıntıların yaşanması, bazı dalgalanmaların yaşanması son derece normaldir, doğaldır ve kaçınılmazdır" ifadelerini kullandı.
"Akıllı bir şekilde süreci yönetmemiz gerekiyor"
ABD'nin parasal daralmaya gitmesiyle gelişmekte olan ülkelerin bundan etkilenmesinin normal olduğunu aktaran Zeybekci, "Biz de dedik ki Türkiye olarak biz de bundan etkileneceğiz ama AB ile toplam dış ticaret hacminin yüzde 40'ını yapan, yani yüzde 36-37 civarında ihracatını sadece AB'ye yapan, yüzde 45 seviyesinde ithalatını AB'den yapan, doğrudan yabancı sermaye girişini yüzde 72 oranında AB'den alan Türkiye'nin, ABD'den etkilendiği negatif etkilenmeden daha fazla pozitif bir şekilde AB'den etkileneceğini o gün söyledik. Onun için AB'yi yakından takip etmemiz gerektiğini söyledik" diye konuştu.
Euronun dün akşam itibarıyla 2014 Haziran ayından itibaren dolar karşısında yüzde 28,1 değer kaybettiğini aktaran Zeybekci, Türk lirasının yüzde 23,5 değer kaybettiğini kaydetti.
Zeybekci, "Küresel ölçekte yaşanan bu gelişmeler, Türk lirasının dolar karşısında değer kaybetmesi değildir. Beklenen, öngörülebilen, hesaplanabilen bir dalgalanma yaşıyoruz. Türkiye de bu dalgalanmaya karşı dünyada doların değer kazanmasını engelleyeceğim diye bir tepki verme durumunda değildir. Akıllı bir şekilde süreci yönetmemiz gerekiyor. Şu anda da öyle yapıyoruz" ifadelerini kullandı.
Faiz tartışmalarına ilişkin değerlendirmeler yapan Zeybekci, reel sektörün düşük faiz istemesinin en tabii hakları olduğunu belirterek, "İnşallah bunun sağlanmasıyla ilgili de bazı şeylerin Türkiye'de biraz daha demek ki oturması lazım" dedi.
"Endişe etmeye gerek yok"
Bazılarının bu istikrar ortamından rahatsız olduğunu söyleyen Zeybekci, "Kriz tellallarına ekmek yok demektir. O kriz tellalları bu ülkede üretime kaynak aktararak üretip, sonunda ürettiğinden helal kar ederek, bundan kar sağlayacak kadar saf değildir. Dışarıda onlar sisteme faizle para vererek, faizin vadesi gelip de o vadede faizini almak gibi bir şaşkınlığı saflığı gösterecek kadar da şaşkın değillerdir. Onlar dünyanın neresinde olursa olsun olağanüstü hal yaratarak o kırılma anlarında farkı almaya kendilerini programlamışlardır. Onlar Türkiye'ye de bunu yapmak istiyorlar. Kriz ortamı… Endişe etmeye gerek yok" diye konuştu.
Kurdaki oynaklık nedeniyle vatandaşın cebinden 54 milyar lira para çıktığı söylemlerine cevap veren Zeybekci, şöyle devam etti:
"Şunu sormak lazım o zaman, TL değer kazanırken bu vatandaşın cebine para mı girdi? Aşırı değerli TL bu ülkenin yapabileceği en büyük hatalardan biridir. Aşırı değerli TL'den bahsediyorum, değerinde olan TL'den değil. Aşırı değerli TL olduğu zaman bu ülkede sanayi üretim yapmak istemez. İthalat daha kolay hale gelir.
Aşırı değerli TL olduğu zaman bu ülkenin insanları bu ülkeye turist gelmektense, artık Marmaris'e gitmek yerine başka ülkelerin turistik şehirlerine gitmeye kalkarlar. Yani üretmediğimiz, hak etmediğimiz, üretim değerini ortaya koymadığımız her şey mutlaka bir gün elimizde patlar."
"Merkez Bankamızın bağımsızlığıyla bugüne kadar bizim asla tartışmamız olmamıştır"
Türkiye'deki ekonomik başarılarda Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) büyük bir payı bulunduğunu aktaran Zeybekci, "Merkez Bankamızın hukuken olan bağımsızlığıyla bugüne kadar bizim asla tartışmamız olmamıştır. Sorumluluklarıyla ilgili zaman zaman belki bazı şeyler olmuş olabilir ama milletimizin, reel sektörümüzün taleplerini de hiç kimse kulak ardı etmesin. Etmeyeceğiz de… Biz daha çok üretmek, daha çok istihdam sağlamak için yarışacağız" değerlendirmesini yaptı.
Ödül töreninin ardından gündeme ilişkin açıklama yapan Zeybekci, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın zaman zaman ekonomi yönetiminden bilgi almasının normal olduğunu, bunun önümüzdeki dönemde de devam edeceğini aktardı.
bloomberght.com