Kategori: Güzellik

  • Yeşilçaylı güzellik tüyoları

    Yeşilçaylı güzellik tüyoları

    Sağlık için sayısız faydası bulunan yeşil çay bu kez güzellik reçetelerinin en önemli faktörü.

    Sadece birkaç poşet yeşil çay kullanarak hazırlayacağınız maske ve toniklerle yeşli çayın mucizesini cildinizde hissedeceksiniz.

    1.Gözler için rahatlatıcı kompres

    Yeşil çayı önce keyifli bir içim için, sonra da poşetlerini daha güzel gözlere sahip olmak için kullanın! Harika bir fikir değil mi? Böylece hem içten hem dıştan çift etki yaratmış olacaksınız. Çünkü yeşil çayın uykusuzluk ve stresten dolayı gözlerde oluşan sorunlara karşı rahatlatıcı ve sakinleştirici etkisi var.

    2. Göğüsleri sıkılaştırıyor

    4 kaşık süzme yoğurt ve 2 yemek kaşığı yeşil çayı karıştırın. Karışımı göğüslerinizin üzerine sürün, 10 dakika bekletin ve sonra yıkayın. Ardından da cildinizi yine bitkisel kökenli (adaçayı ve kekik yağı olabilir) cildi sıkılaştırıcı bir yağ ile nemlendirin. Böylece hem cildinizin nem ve yağ dengesini düzenleyecek hem de göğüslerinizin sıkılığını artıracaksınız.

    3. Canlandırıcı suya dalın

    Banyo yapmadan önce, yeşil çay ile tuz peelingi yapmaya ne dersiniz? Ayrıca küvetteki suyun içine yeşil çay esansı atabilir ve yeşil çayın canlandırıcı etkisinden faydalanabilirsiniz. Fransız Sothys firmasının banyo tuzları ve Wella’nın yeni banyo serisi Back To Basics’in yeşil çaylı vücut jelleri, kremleri de yeşil çayın faydalarından mümkün olduğunca yararlanmanızı sağlıyor. Yine Elizabeth Arden’nin ünlü parfümü Green Tea, yeşil çayın harika kokusunu teninize taşıyor.

  • Tırnak Bakım Kürü

    Tırnak Bakım Kürü

    Ellerinizi gösteren bakımlı ve güzel tırnaklarınızdır. Sağlıklı tırnaklara sahip olmak ise gerçekten çok güçtür. çünkü bir çok hastalık tırnak sağlığımızı yakından etkilemektedir. Buna bir de çevresel faktörleri eklediğimiz zaman güçsüz çabuk kırılan tırnaklar bir sorun olarak karşımıza çıkar. Bu sıkıntıları gidermek güçlü ve sağlıklı tırnaklara sahip olmak için Suna DUMANKAYA’nın tırnak bakım kürünü uygulamanızı öneririz.

    Tırnak Bakım Kürü İçin Gerekli Malzemeler :

    – 1 Yemek Kaşığı Tuz

    – 1 Tatlı Kaşığı limon suyu

    – 1 Tatlı Kaşığı sirke

    – 1 Çay Kaşığı Zeytinyağı

    – 1 Kase Ilık Su

    Tırnak Bakım Kürünün Uygulanması

    Yukarıda belirttiğimiz tüm malzemeleri bir kaseye koyun. Bu karışımın içine tırnaklarınızı sokun. Bu şekilde tırnaklarınız karşımın içindeyken durabildiğiniz kadar durun. Akşamları uyumadan önce bu kürü uygularsanız daha başarılı sonuçlar elde edebilirsiniz. Uygulama sonrasında bir kaç gün içinde bile tırnaklarınızın güçlendiğini far edeceksiniz.

    Asit Desenli Manikür !

  • Daha genç bir cilt için karbon peeling

    Daha genç bir cilt için karbon peeling

    Aknesiz, lekesiz, parlak ve canlı bir cilde mi sahip olmak istiyorsunuz? Yeni yöntem kısa sürede kalıcı çözüm sunuyor.

    Tıp dünyasında hızla kendine önemli bir yer edinen son teknoloji “karbon peeling” kısa sürede kalıcı çözüm imkanı sunuyor. Yaş, cinsiyet gözetmeksizin ailesinde cilt kanseri hikayesi bulunmayan herkes için uygulanabilen yöntem, ortalama yarım saat sürüyor ve hemen günlük yaşama dönmenizi olanaklı kılıyor.

    Ağrı ve sızıya yol açmayan, enjeksiyonsuz yapılan yöntemin uygulama sayısı, ciltteki soruna göre en az bir en fazla 10 seans şeklinde oluyor.

    Mayasante Polikliniği hekimlerinden Dr. Serkan Öztürk, karbon peeling yönteminin klasik cilt soyma ve alttan taze yeni cilt getirme, kolejen tabakasını canlandırma işlemleriyle benzerlik gösterdiğini, ancak çok daha kolay, ağrısız ve kalıcı sonuçlar sağladığını söyledi.

    Uygulamanın, güneşin bıraktığı lekeler, ciltteki akneler, sivilce izleri, eskiyen kolejen tabakası, çevresel ve genetik pek çok faktörün olumsuz etkisini çok kısa sürede ortadan kaldırabildiğini ve tek uygulama sonrasında dahi cilde parlaklık kazandırdığını belirten Öztürk, karbon peelingin her yaşta ve her cilt tipine yapılabileceğini ifade etti.

    Öztürk, yoğun sorunu olmayan ciltlerde tedavi sonrasında hemen pürüzsüzlük, parlaklık, birçok lekenin anında açılması, porların hemen sıkılaştığının göze çarptığını ifade ederek, “Leke probleminin çok olduğu kişilerde ise sonuçlar biraz zaman alabiliyor. Zamanla lekeler açılıyor ve cilt sıkılaşıyor. Çok koyu tenli kişilerde dozajlama ayarlanıyor” dedi.

    Ailesinde ya da kendisinde cilt kanseri öyküsü bulunmayan herkese uygulamanın yapılabildiğini vurgulayan Öztürk, karbon peelingin benlerin üzerine doğrudan uygulanmadığına dikkati çekti.

    Uygulama nasıl yapılıyor?

    Dr. Öztürk’ün verdiği bilgiye göre karbon peeling uygulamasında ilk adım, hastanın cildi iyice temizlendikten sonra ince bir tabaka karbon kremi sürülmesiyle başlıyor. İşlem sonrasında 10 dakika bekleniyor. Ardından, tıbbın bu alandaki üstün teknolojik cihazı olan “Q Switch Nd Yag. Lazer” cihazı sayesinde karbon partüküller, ccilttekigözeneklerin içine atışlar yapılarak gönderiliyor. Gözeneklerin içine yerleştirilen karbon partükülleri, lazer cihazının ikinci modu çalıştırılarak patlatılıyor.

    Hasta uygulama esnasın sadece hafif bir sıcaklık artışı oluyor. Tüm cilt yüzeyi tamamlanıncaya kadar işleme devam ediliyor. Uygulama toplam yarım saat sürüyor. Hasta, uygulama sonrasında hemen günlük yaşanıma dönebiliyor. Uygulama sonrasında kişinin özel bir bakım uygulaması gerekmiyor, ancak güneş korumasına özen gösterilmesi isteniyor ve ciltte, yanık, kızarıklık ya da kabuklanma görülmüyor.

    Cilde uygulanan karbon peelingde, ısı artışı dolayısıyla derideki kolejen yapılar uyarılıyor ve kolejen yapılar uyarıldığında da ciltte toparlanma oluyor. Ciltteki sarkmalar, toparlanıyor.

    Ani patlama sırasında gözenekler içerisinde refleks olarak kapanma oluşuyor. Uygulama sonrasında hastanın cildindeki geniş gözenekler kapanıyor. Bunların dışında cildin üst kısmındaki tabaka da bir miktar soyuluyor. Kimyasal peelinglere benzer bir etki oluşturulduğu için cilt yenileniyor. Uygulama ile özellikle akne ve benzeri problemi olan ciltlerde yağ dengesini oturtularak, akne sorunu ortadan kaldırılıyor.

    1.5 yıl uygulamaya gerek duyulmuyor

    Yöntemin uygulama sayısı, hastanın cildindeki soruna göre değişiklik gösteriyor. İlk uygulama sonrasında dahi ciltte belirgin sıkılaşma ve gözeneklerin kaybolduğu belli olurken, uygulama en fazla 10’ar gün arayla 10 seans yapılabiliyor. Bu kürden sonra, ortalama 1-1.5 yıl bir kez daha bir uygulamaya ihtiyaç duyulmuyor.

    Uygulamanın, ciltte yağ dengesinin oturtulması, aknelerin ortadan kaldırılabilmesi için 10’ar gün arayla 5 seans, melazma denilen lekelerin giderilebilmesi için 10 gün arayla 10 seans ve cilt canlandırılması için peelin olarak ise tek seans yapılması yeterli oluyor.

    Uygulamanın hiçbir aşamasında enjeksiyon olmamasından dolayı hasta, ne uygulama öncesi ne uygulama sonrasında kesinlikle ağrı ya da sızı hissetmiyor. Uygulama, toplamda yarım saat sürüyor. Bu yöntem sadece akne sorunun ortadan kaldırılmasında ve cilt yenilenmesinde kullanılmıyor. Bunun dışında kalıcı dövmelerinden kurtulmak isteyenler için de bir seçenek olarak karşımıza çıkıyor.

    Q Switch Nd Yag. Lazer cihazı, dövmede kullanılan tüm 7 rengi de görebiliyor ve kalıcı bir sonuç elde edilmesini sağlıyor. Uygulama başarısında dövmenin yapılış tarzı önem taşıyor. Profesyonel dövmelerin giderilmesinde uygulama seans sayısı artıyor. Daha amatör yapılmış dövmelerde tek seansta bile sonuç alınabiliyor.

  • Saça iyi gelen besinler

    Saça iyi gelen besinler

    Sağlıklı saçlara sahip olmak için yediklerinize dikkat etmeniz gerekiyor.

    DEMİR: Saçların uzamasını hızlandırır. Kırmızı et, kabuklu deniz hayvanları, güçlendirilmiş tahıllar ve yeşil yapraklı sebzelerde bulunur.

    PROTEİN: Saç tellerinin yapı taşıdır. Doymuş yağ oranı düşük protein almak için beyaz ve kırmızı eti karıştırabilir ya da deniz ürünlerini tercih edebilirsiniz.

    BİYONİT, B6, B12 VİTAMİNLERİ: Saç köklerinde yeni saç tellerinin oluşmasını sağlar. Tam tahıllı ekmeklerde, yulafta, az yağlı süt ve peynirde, yumurtada, somon balığında, kabuklu yemişlerde bulunur.

    ÇİNKO: Çinkoda bulunan doğal yağlar saçlara parlaklık verir. Kırmızı et, kabuklu yemişler, nohut, kabak çekirdeği ve yoğurtta bulunur.

    C VİTAMİNİ: Saç derisinde hücre yenilenmesine yardımcı olur. Çilek, kivi, mango, portakal, ahududu, kırmızı dolmalık biber gibi parlak renkli sebze ve meyvelerde bol miktarda C vitamini vardır.

    A VİTAMİNİ: Sağlıklı saçlar için gereklidir. Elma, kayısı ve tatlı patates iyi birer A vitamini kaynağıdır.

    ANTİOKSİDANLAR: Hücre yenilenmesine yardımcı olarak saç derisini güçlendirir. Siyah çikolatada, otlarda, böğürtlen ve çilek gibi kabuksuz etli meyvelerde bulunur. Sağlıklı saçlar için süper besinler.

  • Kırkınızdan sonra da genç görünün

    Kırkınızdan sonra da genç görünün

    Güzellik ve plastik cerrahi uzmanları 40′ından sonra bir kaç kilo almaktan korkulmaması gerektiğini, hafif bir yağlanmanın yüzdeki kırışıklara iyi geleceğini belirtiyor.

    ABD’de bir grup plastik cerrahı, 186 ikiz üzerinde yaptıkları araştırmada, aynı genetik özellikleri taşıyan ikizlerin yaşam biçimleri arasındaki farklılıkların yaşlanma üzerindeki etkilerini belirlemeye çalıştılar.

    Cleveland’deki “Case Western Reserve” Üniversitesi’nden Dr.Bahman Guyuron başkanlığındaki ekip, ikizlerin fotoğraflarını analiz ederek, yaşam biçimleri, beslenme alışkanlıkları, öz geçmişlerine ait sorulara verdikleri yanıtları incelediler.

    Araştırma sonunda ekip, daha genç bir yüz görünümünü korumada, en etkili unsurun kısaca BMI olarak bilinen beden kitle indeksi olduğu sonucuna vardı.

    Ancak bu araştırmada yüz esas alınarak, bedenin uğradığı değişiklikler incelenmedi.

    Buna göre, 40 yaş altındaki ikizlerden kilo fazlası olması yüzünden BMI ölçüsü 4 puan yüksek olan, ikizinden daha yaşlı gösteriyor.

    Ancak durum 40′ından sonra ise tersine dönüyor. Bu kez bir kaç kilo fazlası olan daha genç görünüyor.

    Araştırma ekibi, 40 yaş sonrasında bir kaç kilonun eklediği yağların yüzdeki kırışıklara iyi geldiğini belirtiyor.

    Araştırma ekibi yaş ilerledikçe bu durumun daha belirgin hale geldiğini savunuyor.

    Araştırmaya göre, 55 yaş üzerindeki ikizlerde BMI farkı 4 yerine 8 puan daha yüksek olan daha genç görünen bir yüze sahip oluyor.

    Ekip şefi Dr. Guyuron, yüzüm daha genç görünsün diye kilo alınmasını önermediklerini de vurgularken, yüz daha genç görünürken bu kez alınan kilolar özellikle bel çevresinde toplandığında hem sağlık hem de görünüm açısından olumsuz sonuçlar yaratabileceğine dikkat çekiyor.

    Kilo unsuru bir yana, genç bir yüze sahip olmanın bir sırrı da sağlıklı yaşamaya çalışmak.

    Araştırma sigara içenlerin ve güneşin zararlı ışınlarından korumayanların ikizinden daha yaşlı göründüğünü ortaya koyuyor.

    Ayrıca boşanan ikizin evli ya da bekâr olandan da en az 2 yaş daha yaşlı görünen bir yüzü olduğu görülüyor.

    Dr. Guyuron ve ekibi ayrıca antidepresan kullananları da uyarıyor, araştırmada bu tür ilaçların yüz kaslarında bir gevşemeye yol açarak yüzün sarkmasına yol açtığı kaydediliyor.

    Sonuç olarak araştırma, ikiziniz olsa da olmasa da, genç bir yüz görünümünü korumak için sigara içmemenizi, güneşin zararlı ışınlarından korunmanızı ve antidepresan almanıza yol açacak ilişkilerden kaçınmanızı öneriyor.

  • Oje sürmenin incelikleri

    Oje sürmenin incelikleri

    Çok basit bir iş gibi görünsede, oje sürmenin ne kadar zor bir iş olduğunu tüm kadınlar bilir. Tırnağın etrafına taşırmadan, dalgalandırmadan, etlere bulaştırmadan, dökmeden oje sürmek beceri ister. Bunları yapmadan ojeyi sürmek biraz el becerisi gerektirir tabii ama asıl işin tekniğini bilmek önemlidir.

    Törpü işlemi ile oje sürme aynı gün yapılmamalı

    Öncelikle ojenin rengine karar verilmelidir ve bunu yaparken tırnak şekli göz önünde bulundurulmalıdır. Kısa ve köşeli tırnaklar için koyu renkler ideal olacaktır. Uzun ve yuvarlak biçimli tırnaklar için ise öneri açık ve pastel tonlu ojeler.

    Oje sürerken başarılı sonuç almak için, oje sürmeden önce ellerin de hazırlanması gerekir. Eller, lanolinsiz bir sabunla sıcak suda yıkanmalı ve havlu ile kurulanmalıdır. Aseton ile tırnaklarda kalan kirler ve yağlarda çıkartılmalıdır.

    Ojeden önce, tırnakların sağlığı için ojenin altına koruyucu sürmeyi de unutmamak gerekir çünkü zemin çok önemlidir. Koruyucu tırnak uçlarına yoğun olarak uygulanmalı ki, ojenin tırnak uçlarındaki ömrü uzasın. Bu arada ojenin uzun ömürlü olması için törpüleme işlemi ile oje sürümünün aynı gün içinde yapılmamasını öneriliyor.

    İlk kat ince uygulanmalıdır

    Oje sürmeden önce, şeffaf bir kat uygulanmalıdır. Bu kat hafif dışarı da taşırılmalıdır ki, oje sürüldüğünde tırnak etlerine renkler yapışmasın. Ardından oje sürülmeye başlanabilir. Oje sürmeye tırnağın tam ortasından başlanmalıdır ve üç seferde oje sürme işlemi tamamlanmalıdır. Birinci kat tüm tırnaklara uygulandıktan iki dakika sonra ikinci kat sürülmeye başlanmalıdır. Her bir tırnak üç adımda bitirilmelidir. Parlak bir görüntü elde etmek için ikinci kat oje kuruduktan sonra parlatıcı uygulanabilir.

    Ojenin pürüzsüz olması için rengin ilk katında ince uygulama tercih edilmelidir. Oje fırçasının tırnağa paralel uygulayarak, oje tırnakların başlarından uçlarına doğru sürülmelidir. İkinci katı uygularken ise, baş parmaktan küçük parmağa doğru gidilmelidir.

    Ojeyi hızlıca kurutmak için buzlu su

    Ojeyi sürmek kadar, bozmadan kurutmak da önemlidir. Oje kurutmayla ilgili çok pratik bir ipucu: Buzlu su dolu kabın içinde elleri 1-2 dakika bekletmek. Sonraki günlerde de ojenin üzerine üç günde bir oje kurutucusu uygulanması, ojenin renginin daha uzun süre canlı ve kalıcı olmasını sağlayacaktır. Eğer kurutucu yoksa, saç kurutma makinesinin düşük sıcaklığında elleri dönüşümlü olarak bekletmek işe yarayacaktır.

    Oje ne kadar başarılı uygulansa da, ojeler mutlaka soyulacaktır. Bu durumda silip tekrar baştan oje sürülmek istenmiyorsa, bunun da çaresi de;ojesi soyulmuş tırnağa önce ince bir kat oje sürüp, kuruduktan sonra bir kat daha sürülmelidir. Üzerine tekrar parlatıcı veya kurutucu uygulanmalıdır. Soyulan yerler için daha mat ve koyu bir renk ile yama yaparak daha trendi bir görünümde sağlanabilir.

  • Max Factor Smokey Eye iki Renkli Kalem Far

    Max Factor Smokey Eye iki Renkli Kalem Far

    Gölgeli Bakışlar İçin

    Max Factor Smokey Eye İki Renkli Kalem Far

     Sadece iki adımda gölgeli göz makyajı elde etmenizi sağlayan Max Factor’ün yeni farı Smokey Eye İki Renkli Kalem Far ile büyüleyici bakışlara sahip olabilirsiniz. Dermatolojik olarak test edilen ve kolayca uygulanabilen Max Factor Smokey Eye İki Renkli Kalem Far’ın etkisi saatlerce sürüyor.

     Hislerimizi en çok gözlerimizle belli eder, bakışlarımızla karşımızdakini etkileriz. Max Factor bu gerçeğe dayanarak kadınların gözlerini daha da çekici kılabilecek yepyeni bir ürün geliştirdi. Max Factor Smokey Eye İki Renkli Kalem Far kullanarak elde edeceğiniz dumanlı göz makyajı sayesinde büyüleyici bakışlara sahip olmanız mümkün.  Sadece 2 kolay adım ile uygulabileceğiniz Max Factor Smokey Eye İki Renkli Kalem Far’ın etkisi saatler boyu devam ediyor.

     Max Factor Smokey Eye İki Renkli Kalem Far, iki yönlü aplikatörü sayesinde ilk etapta göz kapağının üzerine yuvarlak uçlu tarafını uygularken ikinci etapta da göz çizgisi boyunca sivri uçlu tarafı ile daha çarpıcı ve belirgin bakışlar oluşturabiliyor. Dermatolojik olarak test edilmiş olan Max Factor Smokey Eye İki Renkli Kalem Far aynı zamanda hassas gözler için de uygun.

    Makyaj uzmanı Nur Toktay;  “Dumanlı göz makyajı, Max Factor’ün yeni ürünü Smokey Eye İki Renkli Kalem Far ile artık çok kolay. İddialı bir görünüm için sadece iki adımda mükemmel bakışlara sahip olacaksınız, üstelik evde kendiniz kolayca uygulayabilirsiniz” diyor.

     Max Factor Smokey Eye İki Renkli Kalem Far sayesinde etkisi saatler süren gölgeli göz makyajı ile gözlerinizin güzelliğini kolayca ortaya çıkarın ve göz alıcı bakışlara sahip olun!

     

    Max Factor Smokey Eye İki Renkli Kalem Far’ın tavsiye edilen satış fiyatı : 38.00 TL

    Smokey Eye İki Renkli Kalem Far

    Dumanlı Göz Makyajı

  • Kepekten kurtulma yöntemleri

    Kepekten kurtulma yöntemleri

    Saçlarınızın temizliği kepeklenme sorunu ortadan kaldırmak için yapılacak ilk ve en etkili yöntemdir. Bu sebeple saçlarınızı düzenli olarak, saç tipinize uygun bir kepek önleyici şampuanla yıkayın.

    Gün ışığı saç derinizde dâhil olmak üzere, vücudunuzun ihtiyacı olan vitaminleri kazanması açısından son derece önemlidir. Bu sebeple her gün ışığında bir süre vakit geçirerek, saç derinizin gün ışığından faydalanması sağlayın ve böylece kepek sorununuzu yok etmek için etkin bir çözüm elde edin.

    Çoğu kadın saçlarını şekillendirmek için, jöle, saç spreyi, saç köpüğü gibi ürünler kullanır. Bunlar saçları şekillendirmenin yanı sıra kepek oluşumuna sebep olan en büyük etkenlerdir. Bu sebeple bir süre saçların kepeklenmesine sebep olan bu ürünlerden uzak durun…

    Evinizde hazırlayabileceğiniz bazı saç bakım ürünleri, kepeklenmeyi yok etmeye yarayacaktır. Örneğin bir kâsenin içine bir miktar badem yağı, bir limonun suyu, bir yumurta, 2 yemek kaşığı yoğurt koyup karıştırın ve bu karışımla saç diplerinize masaj yapın. Yarım saat bekledikten sonra iyice durulayıp, ardından kepek önleyici şampuanlarla yıkayın…

    3 su bardağı kaynamış suyun içine 5 poşet ısırgan otu çay poşetini koyun ve demleyin. Isırgan otlu su ılıdığı zaman, saçlarınızı kepek önleyici şampuanla yıkayıp, bu su ile durulayın…

    2 su bardağı suyun içine 2 yemek kaşığı elma sirkesi dökün ve karıştırıp bu karışım ile saç diplerinize masaj yapın ve havlu ile sarıp yarım saat bekleyin. Sirkeli su saçlardaki kepekleri yok etmek için oldukça faydalıdır.

    Bir kabın içine bir miktar menekşe yağı dökün ve içine bir yumurtayı kırıp iyice karıştırın. Bu saç bakım maskesini saç diplerinize, parmak uçlarınızla masaj yaparak sürün ve 15 dakika bekleyip yıkayın. Haftada 2 gün yapacağınız bu saç bakım maskesi ile bir haftada kepek sorununuzun yok olduğunu görebilirsiniz…

    Kepeğe son veren bitkisel yöntemler

  • Kına İle Saç Boyama Nasıl Yapılır?

    Kına İle Saç Boyama Nasıl Yapılır?

    Doğal görünümlü ve güçlü saçlar için doğal saç boyasını deneyebilirsiniz. Günümüzde kozmetik ürünlerinde kimyasallar kullandıldıkça cilde zarar veriyor. Bunun için “naturel makyaj malzemeleri” ve “doğal saç boyaları” tercih etmeniz, cilt ve saç sağlığınızı korumanız için ilk adımı atmanızı sağlar…

    Yıllardır kadınların -özellikle annelerimizin- kullandığı kına ile saç boyama, evde yapabileceğiniz en doğal saç boyasıdır. Kına ile boyanan saçlar güçlenir ve sağlığına kavuşur.

    Malzemeler:

    6 yemek kaşığı kına
    1 tatlı kaşığı zerdeçal
    1 çay bardağı demlenmiş yeşil çay
    1 yemek kaşığı sızma zeytinyağı
    Yarım su bardağı su

    Hazırlanışı:

    Malzemeleri derin bir kase içinde karıştırın. Suyu karışıma yavaş yavaş ekleyin ve saç boyası kıvamına gelene kadar su katmaya devam edin. Karışım boya kıvamını aldığından diplerden başlayarak fırça yardımıyla saçlarınıza sürün. İstediğiniz koyuluğa veya beyaz kapatıcılığına göre en az 30 dakika en fazla 45 dakika saçınızda bekletin ve soğuk su yardımıyla durulayın.

    Boyayı hazırlarken dikkat etmeniz gereken en önemli kurallardan birisi kınayı sürekli aynı yerden almanız. Farklı yerlerde alacağınız kına saçınızda renk farklılıkları oluşturacaktır.

  • BB Krem Nedir?

    BB Krem Nedir?

    BB krem, son zamanlarda kozmetik sektöründe bomba etkisi yarattı. BB kremler, ciltteki mucizevi etkileri sayesinde dünyada kısa zamanda çok fazla kullanıcıya ulaştı. Peki, nedir bu BB krem dedikleri? İşte BB kremler hakkında merak ettikleriniz…

    Siz hiç cildi bozuk bir Uzakdoğulu gördünüz mü? Hayır. İlk olarak, Almanya’da bir dermatolog tarafından merhem olarak üretilen ancak daha sonra Asya’da ve özellikle Kuzey Kore’de geliştirilen BB kremler, şu anda tüm dünyada fırtına gibi esiyor. Bu yüzden kozmetikçileri de çok kızdırıyor. Çünkü pazarda büyük pay sahibi oldular bile…

    Uzakdoğuluların yıllardır kullandığı ve pürüzsüz ciltlerini borçlu olduğu BB kremler, cildi renklendirirken tedavi edici özelliklerinin yanı sıra cildi besliyorlar. Üstelik gece çıkarmayı unutsanız bile, cilde zarar vermiyorlar.

    BB krem nedir?

    BB krem= Kırışıklık kapatıcı ve giderici + güneş koruyucu+ yaşlanmayı geciktirici + sivilce kapatıcı ve iyileştirici + leke giderici + doğal renklendirici + güçlü besleyici ve nemlendirici + cildi aydınlatıcı.

    Bu özelliklerin hepsini içinde barındıran BB kremlere, bu yüzden “All In One” kremler de deniyor. Yani, hepsi bir yerde.

    BB kremleri kalıcı özelliklerinden dolayı gün içinde tazelemeniz gerekmez. Akşam cildinizden çıkarmanız için de uğraşmanız gerekmez çünkü ciltte kaldığı sürece cildi besler ve güzelleştirir, yıpratmaz.

    BB kremin cilde etkileri

    – Cildi 24 saat nemlendiriyor.

    – Kremin içeriğinde bulunan mineral pigmentler cilde uygulandığı anda hızlı bir şekilde nüfuz ediyor ve cilt tonunu dengeliyor.

    – Cildinizdeki pürüz ve çizgileri gizliyor.

    – İçeriğinde bulunan C vitaminin ciltte yarattığı anti-oksidan etkisi ile cildinizi aydınlatarak canlılık kazandırıyor. Cildinize sağlıklı bir ışıltı veriyor.

    – 15 faktörlü koruma özelliği ile cildinizi güneşin zararlı ışınlarından koruyor.

    Garnier b.b. krem kullanan var mı?
    Bb krem kullananlar deneyimlerini paylaşabilr mi?