Blog

  • Parade Alexis Mabille 2013 İlkbahar-Yaz

    Parade Alexis Mabille 2013 İlkbahar-Yaz

    Parade Alexis Mabille 2013 İlkbahar-Yaz Defilesi Galerimizde Sizlerle… Parade Alexis Mabille 2013 Koleksiyonu…

    Parade Alexis Mabille 2013 Defilesi

  • Burcunuza Göre Zayıflama Tüyoları

    Burcunuza Göre Zayıflama Tüyoları

    Burcunuza uygun sporları ve diyeti yaparak zayıflamanız mümkün… Burcunuza göre diyet zayıflama tüyoları…

    Akrepler olarak, sınırlarınızı zorlamayı seversiniz. Ne kadar uç noktaya çıkabileceğinizi görmek istersiniz. Maraton gibi uzun soluklu koşular, zor sporlar zayıflama tutkunuza yardımcı olur. Detoks diyetinin de büyük hayranısınız. Kendinize işkence etmeden, açlıktan ölmeden diyet yapmaya çalışın.

    Yaylar olarak, atletizm, kickboks gibi sporlara eğlence getirmeyi seversiniz. Bunları bir gün arkadaşlarınızla parka çıkarak yapın. Hafta ortası da kardiyo ve sıkılaşma sınıfına devam edin. Eğer imkanınız varsa hafta ortası ata binme, okçuluk gibi farklı bir spor deneyebilirsiniz. Diyete gelince çok fazla kafein ve şekerden uzak durun. Doğal besinlerle enerji ihtiyacınızı giderebilirsiniz.

    Oğlaklar olarak, seçtiğiniz her sporda uzman ve güçlü olacağınızı düşünüyorsunuz. Akranlarınızın takdirini kazanmak sizin için önemli. Ağırlık kaldırma ve koşu sizin için mükemmel aktiviteler. Bu iki methodu karma şekilde uyguladığınızda zayıflar, sıkılaşır ve güçlenirsiniz. Diyette ise, porsiyon kontrolü ve yönetim önemli. Açık ve hedefi olan diyet daha çok işinize yarar.

    Kovalar olarak, fitness araç gereçlerine ve teknolojisine kısa sürede adapte oluyorsunuz. kalori ve kalp atışı sayacı olan bir koşu bandı, son model spor ayakkabıları sizin için en güzel şeyler. Diyetinizde içgüdünüzü takip etmeyi tercih ediyorsunuz. Nerede fazla yediğinizi ve yemediğinizi biliyorsunuz. Normal birinden çok daha kontrollü beslenebiliyorsunuz.

    Balıklar olarak, daha çok olgunlaşmış yoga, tai-chi ve yüzme gibi egzersizleri seviyorsunuz. Yoganın tüm formları sizin için iedal. Diyet yaparken de kendinize iyi davranın ve yiyecek hazırlama sürecinsen uzak durun. Dışarıdan hazır diyet yemekleri sizin için iyi olabilir.

    Koçlar doğal atletlerdir. Dışarıda yapacağınız rekabetçi sporlar içinizdeki düşmanı alt etmenizi sağlar. Boks ve dövüş sporları terlemenizi sağlar. Egzersizinize uygun bir beslenme programı seçerseniz hedefinize uygun sürede zayıflayabilirsiniz.

    Boğaların egzersiz ve diyete bağlı kaldığı için kendini ödüllendirmeleri hayatidir. Her 3 kilo zayıflamada kendinize yeni bir eşofman alın. Boğalar eğlenmeden ve keyif almadan kilo veremez ancak egzersiz sırasında kesinlikle eğleneceksiniz. İki beden incelmek size çok iyi gelecek. Kapalı salonları tercih etmiyorsanız açık alanlarda spor yapın. Atlamak, zıplamak, dağ bisikleti sporu çok hoşunuza gidecek.

    İkizler olarak, tek bir spor size yetmez. Birkaç farklı sporu birleştirmeniz yararlı olur. Pazar günü tenis oyna, Pazartesi Pilatesi dene ve Salı günü aşık havada koş. Fit kalmakla ilgili materyaller okumak da ekstra motivasyon olabilir. Diyet yaparak zayıf kalanların başarı hikayerini okumak da sizi motive edecektir. Diyet programınız da size uygun ve rahat bir program olmalı.

    Yengeç olarak, en ideali evde DVD ile egzersiz yapmak. Sevdiğiniz, evde yapılabilecek bir egzersiz programını seçin. Diyet yapacaksanız da aile üyelerini dahil etmeniz en iyisi. Eğer sağlıklı beslenme alışkanlığınızı geliştirmezseniz zayıflamanız zor olabilir.

    Aslan olarak, kendilerini ortaya koymak ve egzersiz rutinlerinin eğlenceli olmasını istersiniz. Salsa, hip-hop, hatta havuz dansı gibi dans sınıfları kalori yakmanıza yardımcı olur. Diyet kurallarınıza sıkı sıkıya uyan birisiniz ancak isterseniz hafta sonu ufak tefek kaçamaklar yapabilirsiniz.

    Başak olarak, oldukça disiplinli ve rejiminize sıkıca bağlısınız. Hedefinizi yazın, egzersiz planınızı yapın ve her şeyi yiyin. Her şeyi profesyonelce yapmak için kişisel bir eğitmen tutun. Mükemmeliyetçi Başaklar diyetinin sınırlarını aşmaz. Bu nedenle ekstra dikkat etmeniz gerekmez.

    Terazi olarak, zayıflama hedeflerinize ulaşmak için yakın bir arkadaşınızın desteğine ihtiyacınız var. Dışarıda arkadaşınızla yapacağınız bir egzersiz de çok eğleneceksiniz. Birbirinizi diyet yaparken de destekleyin. Çok katı olmayan ikinize de uygun orta bir diyet seçin. Teraziler seçimleri konusunda kötü şöhrete sahiptir. Yani çok fazla seçenek içermeyen ve eve servis yapan bir diyet merkezi işinize yarayabilir.

  • Pazartesi Diyetleri

    Pazartesi Diyetleri

    Her gün yeni bir diyet adı duyan, her Pazartesi sabahı bu diyeti uygulamaya başlayan; ancak Salı günü geldiğinde daha fazla dayanamayanlardan mısınız? Sizin için zayıflamak bir mucize mi? O zaman bu yazıyı okumanızda fayda var…

    Mucize zayıflama yöntemleri olarak merak uyandıran ama kişiye zarardan başka bir şey vermeyen yöntemleri Beslenme ve Diyet Uzmanı Elif Karacanoğlu’yla konuştuk…

    Mucize zayıflama diye bir şey yoktur. Eğer bir ürün sizi hızlı ve emeksiz şekilde zayıflatacağını iddia ediyorsa;

    Olabileceklerden daha fazlasını mı öneriyor,

    Kilo verdikten sonra nasıl korunacağınızdan bahsediyor mu,

    Sizin diyabet ya da tansiyon hastası olduğunuzu göz önüne alıyor mu, mutlaka sorgulayın.

    OTURDUĞUNUZ YERDEN KİLO VEREMEZSİNİZ
    Zayıflama hapları ancak ideal ağırlığının yüzde 20 ve daha fazlasına sahip kişilere, sıkı sağlık kontrolleri ile ilaç verilebilir.

    Bunun dışında bir doktora danışmadan ilaç almayın. Kilo vermek için yaşamınızı gözden geçirin.

    Yemek yeme tercihleriniz, alışkanlıklarınızı göz önünde bulundurarak beslenme programı yapın; ama bu
    programı yaparken fiziksel aktiviteyi de eklemeyi unutmayın.

    ADIL HEDEFİNİZ FİZİKSEL OLARAK ZAYIFLAMAK OLSUN
    Bunun için;

    Etkin bir kilo verme ve verilen kiloyu korumak için sağlıklı beslenmeyi bir yaşam tarzı olarak benimseyin.

    Öğün planlamanızı bir diyetisyen kontrolünde yaptırın.

    Kilo kaybı için gerçekçi hedefler belirleyin.

    Hedefiniz haftada 1-2 kilo vermeyi geçmesin.

    Hayatınızdan kafeini çıkarın; yerine suyu koyun.

    Kadınsanız haftada en az 1200 kcal, erkek iseniz en az 1500 kcal tüketin.

    Fiziksel aktiviteyi hayatınıza sokun. Günlük en az 30-60 dakikalık egzersizler yapın.

    Dolaşımınızı hızlandıran, masaj yapan cihazlardan da yararlanın.

    Psikolojik destek alın.

    Kilo verdikçe bedeninizde sarkmalar oluşmasını engellemek için hafif ağırlık çalışmaları, pilates

    yapın.

    DİYET YAPARKEN DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLARI YAPMAYIN
    Yanlış: Zeytinyağı kilo yapmaz.

    Doğru: Zeytinyağı doymamış yağ oranı yüksek bir yağdır ancak; tüm yağların kalorisi eşittir. Kullanırken

    aşırıya kaçmayın.

    Yanlış: Akşam 18:00’den sonra yenilen yemek zararlıdır.

    Doğru: Gece veya gündüz değil tüm gün içerisinde aldığınız kalori önemlidir. Yani gece aç dursanız da

    gündüz fazla kaçırdıklarınız sizi yine de yağlandırabilir. Bazıları ‘Saat 18.00 oldu bir şey yememeliyim’ der

    ama gece çok büyük bir açlıkla uyanıp çok fazla şey yerler.

    Yanlış: Salata kilo aldırmaz.

    Doğru: Eğer bu salatayı evde yiyor ve yağını kararında koyuyorsanız! Bir restoranda çok doğru bir tercih

    yaptığınızı düşünüp yediğiniz salata size bir hamburgerin kalorisinden bile daha fazla kalori aldırabilir.

    Çünkü dışarıdaki salataların yağı ve sosu, kalorisini çok yükseltir.

    Yanlış: Sınırsız meyve yiyebilirsiniz.

    Doğru: Meyve sınırsız yenemeyecek kadar kalorilidir.

    Yanlış: Balık çok faydalı, çok yenmeli.

    Doğru: Balık kırmızı et kadar kolesterol ve kalori içerir. Dolayısı ile porsiyon kontrolünü balık yerken bile

    yapın.

    HT

  • Menapoz döneminde karpal tünel hastalığına dikkat !

    Menapoz döneminde karpal tünel hastalığına dikkat !

    Bir geceyarısı başparmak, işaret parmağı, orta parmak ile yüzük parmağının yarısında uyuşma, ağrı ve duyu kaybıyla ortaya çıkar. Şiddetini artıran ağrı, el bileği ve önkoldan dirseğe doğru yayılarak dayanılmaz bir hal alır.

    İlk kez 1854 yılında Sir James Paget tarafından tanımlanan karpal tünel sendromu; erkeklerde yaş ile birlikte artarken kadınlarda menopoz döneminde zirveye ulaşır. Karpal tünel sendromunun sebeplerinin tam olarak bilinmediğini belirten Dr. Fzt. Şenbursa, kadınlarda erkeklere göre 3 kat daha fazla görüldüğünü söyledi.

    Yaygın kanının aksine, Mayo Klinik tarafından yapılan çalışmada, günlük ağır (7 saate kadar) bilgisayar kullanımının karpal tünel riskini arttırmadığını belirten Dr. Fzt. Şenbursa, tekrarlayıcı stres, travma, kırıklar, ödem, çıkık, diyabet, büyüme hormonunun aşırı salgılanması sonucu çıkan akromegali hastalığı, tiroid, obezite, romataid artrit, osteoartrit, gut, paget gibi bağ doku hastalıkları, tümörlerin, doğumdan kaynaklanan hastalıkların, kanamaların, gebelik gibi hormonel değişikliklerin ve ele yük bindiren ağır işlerin hastalığın oluşumunu tetiklediğini belirtti.

    Dr. Şenbursa, önkol ağrısı, uyuşma, karıncalanma, dirsek, omuz ve boyun ağrısı şeklinde ortaya çıkan hastalığın tedavi yöntemleri hakkında şu bilgileri verdi:

    3-5 seansta manual tedavi

    “Öncelikle karpal tünelin oluşma sebebine yönelik tedaviler yapılır. Hastalığın ağırlığına göre medikal ve cerrahi tedavi uygulanır. Hafif ağrısı olan hastalarda geceleri bileğe takılan bir bileklik ile birkaç haftada iyileşme sağlanabilir. Bileklik uygulaması, kişinin bileğini fazla kullanmasını kısıtlar ve özellikle gece oluşan ağrıyı engeller.

    Manuel tedavi en etkili sonuçları vermektedir. Manuel tedavi kas, eklem, bağ dokusuna direk olarak el ile uygulanan bir tekniktir. Elin iç kısmında ve göğüs bölgesindeki kaslar ve deri, derialtı dokusu gevşetilir. Hastalarda bu bölgelerde kısalma meydana gelmektedir. Median
    sinire yönelik manuel uygulamalar tedavinin önemli bir kısmını oluşturmaktadır. Hastalar ilk seanstan itibaren ağrı ve uyuşmalarının azaldığını hissederler. Ortalama 3-5 seansta tedavi sonlandırılır.

    İyileşmeyen şikayetlerde cerrahi tedaviyi gerektirir. Ancak ameliyattan sonra çamaşır sıkma, kavanoz kapağı çevirme, el bileğini zorlama gibi durumlarda ameliyat başarısını önemli ölçüde azaltır.”

  • Dekorasyon Rengi Seçerken Doğadan Esinlenin

    Dekorasyon Rengi Seçerken Doğadan Esinlenin

    Ev için renk seçerken doğada yer alan renk paletlerinin size büyük yardımı dokunabilir. Onlarca, yüzlerce renk arasından hangilerini bir araya getireceğiniz konusunda zorlanmanız normal. Herhangi bir doğa manzarasındaki gökyüzünün açık mavisi, ağaçların açıklı koyulu zengin yeşil tonları ya da tropikal bölgelerin turkuaz rengi sizin evinizi de nefes alan, ferahlatan ve büyüleyen bir mekana dönüştürebilir.

    Açık tonları uygulamak isteyenler deniz kabuklarını ya da bej ve leylak tonlarını barındıran kum rengini düşünebilirler. Hangi renkler çevrenizdeyken kendinizi daha iyi hissettiğinizi bulmak için mümkünse en iyisi doğal ortamlarda bulunmak. Şehirdeki tempom buna asla izin vermez diyorsanız, manzara resimlerine bakmak da aynı işi görebilir. Maviler mi, yeşiller mi yoksa pembeli turunculu kır bahçeleri mi size kendinizi iyi hissettiriyor? Etrafınızı sarmasını isteyeceğiniz manzara hangisi?

    dekorasyon-renkleri

    Sevdiğiniz bir manzara resminde elbette pek çok farklı renk tonu olacaktır. Siz evinizde doğa kadar cömert olamayabilirsiniz. Bu renkler ve tonları arasından tercih yapmanız gerekebilir. Ancak yeşil ve turuncunun ne kadar birbirine yakıştığını gördükten sonra işiniz biraz daha kolaylaşmış olmaz mı? Açık yeşil bir kanepeyi turuncu-kızıl yastıklarla süslemek için artık iyi bir referans elde ettiğiniz söylenebilir.

    mavi-sari-dekor

    Papatyaları kim sevmez? Demek ki bu zarif çiçeklerin havasını eve yansıtmak kötü bir fikir olmaz. Tıpkı doğada olduğu gibi beyaz üzerine az miktarda sarı aksesuarla döşeyeceğiniz bir odada biraz da gökyüzü mavisine yer verebilirsiniz. Mavi ve beyazın yanında sarı aksesuar kullanmak aklınıza gelmeyebilirdi. Ancak sağdaki güzel papatya demetini gördükten sonra bunun kötü bir fikir olduğunu söyleyemezsiniz.

    beyaz-dekorasyon2

    Beyaz evin büyüsüne kapılmak kolaydır ama beyazın soğukluğunu kırmak için ne renk kullanmak gerektiğine karar vermek zor olabilir. Karlı bir nehir manzarasından esinlenmeye ne dersiniz. Su yeşili beyaza gerçekten de çok yakışmış. Tıpkı fotoğraftaki gibi zeminde kullanılan gri de odayı tamamlamak için doğru seçim.

    Elbette bu örneklerden doğada sıkça rastlanmayan renkleri ya da en azından manzara resimlerinde yan yana gelmeyenleri evde kullanamazsınız gibi bir sonuç çıkarılmamalı. Buradaki örnekler kararsız kaldığınız aşamalarda ne sevdiğinizi, kendinizi en çok hangi renklerin arasında daha iyi hissedeceğinizi keşfetmeniz için yardımcı olabilir.

    Karşınıza çıkan renk kombinasyonlarıyla oynayabilir, araya yeni renkler katabilir ya da bazı renkleri eleyebilirsiniz.

    yapidekorasyon360

     

  • Çikolata soslu tartolet tarifi

    Çikolata soslu tartolet tarifi

    Çikolata soslu tartolet tarifi , Çikolata soslu tartolet Malzemeler , Çikolata soslu tartolet hazırlanışı , Çikolata soslu tartolet resimli tarif…
    Tart malzemesi:
    125 gr. margarin (oda sıcaklığında yumuşamış)
    1 yumurta sarısı
    Yarım paket kabartma tozu
    1 çay bardağı pudra şekeri
    1 paket vanilya
    Alabildiği kadar un
    1 adet Muz
    17-18 adet tartolet kalıbı (silikon kalıpta olabilir)Krema malzemesi:
    2 su bardağı süt
    4-5 yemek kaşığı şeker
    4 yemek kaşığı pirinç unu
    1 paket vanilya

    Çikolata sos malzemesi:
    1 su bardağı süt
    1-2 tatlı kaşığı kakao
    1 tatlı kaşığı dolusu mısır yada buğday nişastası
    2-3 tatlı kaşığı toz şeker
    1 tatlı kaşığı margarin

    Hazırlanışı: Margarin ile şekeri iyice yedirdikten sonra yumurta sarısı, vanilya, kabartma tozu ve unu azar azar ilave ederek kulak memesi yumuşaklığında olacak şekilde yoğurun. Tartolet hamuru ele yapışmayacak kıvamda olması gerekir. Üstünü bez ile örtüp buzdolabında yaklaşık 30 dakika kadar bekletin.

    Buzdolabından çıkardığımız tartolet hamurumuzu yoğurun yoğurduktan sonra merdane ile ince olacak şekilde açın. Bir su bardağın ağzı ile yuvarlaklar kesin. Bardak ile kesmiş olduğumuz tartolet hamurlarını teker teker kalıbımıza elimizle bastırarak yerleştiriyoruz. Fazla kabarmasını önlemek için, hamurumuzun diplerini çatal ile delin. Önceden ısıtılmış 180 C fırında ara ara kontrol ederek, üstü kızarıncaya kadar pişirin.Krema hazırlanışı: Derin bir tencereye, sütü, şekeri, pirinç un ve unu ilave edip kısık ateşte pişirin. Ocağımızın altını kapatıp vanilya ilave edip karıştırın.

    Sosun hazırlanışı: Sosumuzu da kremamızı hazırlar gibi ocakta kısık ateşte hafif koyu kıvama gelene kadar pişirip ocağımızın altını kapattıktan sonra margarin ilave ediyoruz.

    Fırından çıkardığımız tartoletlerimizi soğuttuktan sonra kremayı, üstüne ince dilimler halinde kestiğimiz muzdan ve çikolata sos ile süslemeler yapıyoruz. Dövülmüş fındık, ceviz ya da hindistan cevizi ile süslemeler yapabilirsiniz

  • Sevgilime hangi parfümü alsam?

    Sevgilime hangi parfümü alsam?

    ‘Sevgililer Günü’ için sevgilinize parfüm almayı düşünüyor ama tercih yapamıyorsanız bu önerileri dikkate alın…

    Onlar, şampuan, parfüm, oda spreyi gibi pek çok farklı ürünü sadece koklayarak, içinde binlerce hammaddeden hangileri olduğunu analiz edebilen milyon dolarlık burunlar, yani parfümörlük mesleğine sahip, tüm dünyadaki birkaç yüz kişiden bir tanesi…
    Burbery’s, Versace, Cartier, Givenchy, Chopard gibi birçok ünlü marka için parfüm dizayn eden ve şu an Seluz Kimya’da görev yapan ünlü Parfümör Mark Buxton geçtiğimiz günlerde “Koku”nun günlük hayatımızdaki rolü ile ilgili önemli tüyolar verdi. Tasarladığı parfümlerle dünyadaki koku tendlerini belirleyen isimlerden biri olan Mark Buxton, “Sevdiğiniz kişiye parfüm alacaksanız, ten rengi, yaşam şekli ve hatta kişinin duygusal hayatının çok önemli olduğunu, bu detaylar göz ardı edilirse, alınan hediyenin sadece masa üstünde duracak bir dekor olarak kalacağını belirtti.

    Sarışınlar için, vanilya ve zambak, kumrallar için çiçek ve baharat, esmerler için ise gül ve yasemin doğru terich olacaktır.

    “Bilindiği gibi kişilerin ten yapısı; bulundukları coğrafyaya, ait oldukları etnik gruba, beslenme şekline ve cilt yapılarına göre farklılık gösterir. Tüm bu etkenlere bir de mevsimlerin değişimini eklediğimizde aynı kokunun neden farklı tenlerde farklı şekilde yansıdığını ya da kalıcılık sürelerinin farklılıklar gösterdiğini anlayabiliriz” diyor Seluz Kimya parfümörü Mark Buxton…

    Eğer sevgiliniz sarışınsa, alacağınız hediye tatlı vanilya notları ile sarılıp sarmalanmış hanımeli, müge, zambak gibi zarif çiçeksi notlara sahip parfümler olmalı. Bu parfümler musky notlarla desteklenmiş olursa sarışın tenlerdeki kalıcılıkları da daha fazla olacaktır. Seluz Kimya parfümörüne göre kumral bayanlara alınacak parfümlerin çiçeksi dokunuşların baharatlı notlarla kombine edildiği tercihler olmaları gerekirken, esmer tenli hanımlar için gül ve yasemin ile zenginleştirilmiş oryantal parfümler seçilmelidir. En az rastlanan saç rengi kızıldır. Kızıl saçlıların ten yapıları da oldukça beyaz ve hassas olduğundan, sevgiliniz kızıl saçlıysa parfüm tercihiniz ipeksi dokunuşları ile floral içerikli parfümlerden ya da tazelik ve ferahlık hissi veren yeşil ve marin kokulardan oluşmalıdır.

    Sadece ten rengi değil, parfüm hediye etmek için kişiliğe de dikkat etmek gerekir…

    Sevgililer günü hediyeniz parfüm olacaksa dikkat edilmesi gereken tek nokta sevgilinizin ten rengi değil.Kişilik de bir o kadar önemli…

    Hareketli, dışa dönük, dinamik bir hayatı seven sevgilinize parfüm alırken içeriğinde mutlaka ”meyve” olmasına dikkat edin, çünkü bergamut, portakal gibi meyvelerin kokularını içeren citrus ailesi, enerji dolu kişilikle uyum içinde olacaktır.

    Hassas, duygusal, kendisiyle baş başa olmaktan hoşlanan bir sevgili için ise mutlaka hanımeli, müge, zambak gibi zarif çiçeksi notlar seçilmeli.

    Parfümün uygulanmasına gelince; parfüm önce çıplak tene uygulanmalı, kıyafetler giyildikten sonra tazelenmelidir. Unutulmamalıdır ki saçlar ve giysiler iyi birer parfüm taşıyıcısıdırlar. Eğer parfümünüzün uzun süre etkisini sürdürmesini istiyorsanız parfümü havaya sıkıp altından geçiniz. Saçlarınıza yapışan parfüm zerrecikleri kokunun uzun süre etrafınıza yayılımını sağlayacaktır.

    Posta

  • Cinsel Uyumu Yakalamanın Yolları

    Cinsel Uyumu Yakalamanın Yolları

    Cinsel uyumu yakalamak için neler yapılmalı? Cinsel uyum için neler yapılmalı ? Sağlıklı bir seks hayatı için birkaç püf noktası…

    Uzman Psikolojik Danışman Hülya Topal anlatıyor: “Cinsel ilişkide sadece kendinizi ya da eşinizi düşünerek hareket ediyorsanız, bu her şekilde eksik bir ilişki yaratacaktır. Cinsel birleşme, her iki taraf için de zevk alınacak, uyum içerisinde ortak duyguların ve sonuçların elde edildiği bir süreç olmalıdır. Aksi takdirde bir tarafa zevk verirken, bir taraf acı çekebilir veya hiçbir şey hissetmeyebilir. Buna bağlı olarak duygu durumunda farklılaşma görülebilir. Mutsuzluk, hayal kırıklığı, öfke, karamsarlık, başka arayışlar vb. duygular cinsel ilişkinize gölge düşürebilir.”

    Doğru bir uyum için neler yapılmalı?
    Uyum; birlikte daha güçlü olmak ve daha iyi sonuçlar alma çabasıdır. Uyum yaşamanın her aşamasında önemliyken, cinsellikte çarpıcı bir öneme sahiptir.

    Hem kendinizi hem de eşinizi tanıyın: Öncellikle kendinizin ve eşinizin bedenini tanıyın. Kendinizle barışık olun. Kendini tanımayan ve kendi ile ilgili olumlu ve olumsuz düşüncelerin farkında olmayan biri, cinsellikte de rahat olmaz.

    İletişim kurun: Karşılıklı konuşarak cinsellikle ilgili kafanızdaki kaygılarınızı, korkularınızı, üzüntülerinizi, geçmiş sıkıntılarınızı, cinsellikle ilgili beklentilerinizi ve hayallerinizi paylaşmalı ve bunları uygun bir dille iletebilmelisiniz. Kendinizin ve eşinizin algı sistemlerini (görsel, işitsel, dokunsal gibi) fark edebilmeniz ve ona bağlı iletişim kanallarını aralamalısınız.

    Kendinizi sevin ve güvenin: Kendinizi sevmezseniz, başkasının da sizi seveceğine inanmanız zorlaşır. Kendinizi güvende hissedin ki, partneriniz de güvenli olarak, sağlıklı ve mutlu bir cinsellik yaşasın.

    Partnerinize karşı sevgi ve saygı besleyin: Eşlerin birbirlerine karşı saygı ve sevgileri olmadığı takdirde, mutsuz sağlıksız bir cinsel hayatları olur. Gün içinde güzel jest ve mimikler kullanmak, güzel ve anlamlı bir bakış, bir çiçek vermek ya da telefonla hal hatırı güzel aşk sözcükleri ile ifade etmek, sevgi ve ilgiyi ifade eden yollardan bazılarıdır.

    Birbirinize zaman ayırın: Bir şeye biçtiğiniz değer, ona ayırdığınız zamanla ilintilidir. Eşinizle yeni tanıştığınızda birbirinize ayırdığınız zaman belki daha çokken; sonraları çocuk, iş, arkadaşlar, günlük sorunlara odaklanıp birlikte daha az vakit geçirmeye başlamış olabilirsiniz. Eşinizle birbirinize ayırdığınız zaman ilk günkü gibi olmalıdır.

    Tartışmaktan çekinmeyin: Çiftler arasındaki farklılıklar kaçınılmazdır ve tartışma ilişkinin doğal parçasıdır. Eşinizle, her zaman aynı fikirde olmasanız bile, sağlıklı bir şekilde tartışmalı ve duygularınızı paylaşmalısınız. Bu, aranızdaki bağı güçlendirir.

    Sık sık dokunun: Dokunmak insan doğasında var olan bir duygudur ve birey için bir ihtiyaçtır. Dokunmanın vermiş olduğu rahatlık, karşınızdakine güven, destek, koruma, şefkat ve tabii ki heyecan verir.

    Esnek ve değişime açık olun: İnsanlar, fizyolojik ve psikolojik değişimlere bağlı olarak sancılı veya sancısız değişim ve gelişim geçirebilirler. Partnerinizin geçirdiği değişime uyum sağlamanız ya da birlikte değişebilmeniz, size başarılı bir ilişki sürdürebilmeniz için fayda sağlar.

    Spor yapın ve iyi beslenin: Alkol ve kafein tarzı içeceklerden sakınmalısınız, çünkü bunlar cinsel hayatınızı olumsuz etkiler. Ayrıca, düzgün ve esnek bir vücuda sahip olmak için spor yapmalısınız. Örneğin, eşinizle birlikte yaptığınız sabah yürüyüşleri, genel anlamda sağlığınız ve cinsel yaşamınız için son derece önemlidir. Çünkü sinir sisteminiz, salgı bezleriniz ve iç organlarınız arasında güçlü bir ilişki bulunmaktadır. Cinsel ilişkinizde bu küçük ayrıntılara dikkat ettiğinizde aranızdaki uyumun arttığını fark edeceksiniz.

  • Kilo vermek için ne yapmalıyım ?

    Kilo vermek için ne yapmalıyım ?

    Kilo vermek için her şeyi yapıyor ancak kilo veremiyor musunuz? Bir yerlerde yanlış yaptığınızı mı düşünüyorsunuz? Kilo veremiyorum ne yapmalıyım? Yemediğim halde kilo veremiyorum, diyet yapıyorum ama kilo veremiyorum gibi soruları kendinize soruyor musunuz? Neden kilo veremiyorum diyorsanız aşağıda yer alan maddeleri dikkatlice okuyun…

    Kilo veremiyorum ne yapmalıyım?

    Sonu gelmeyen diyetler, haftalar aylar boyunca yenilen kötü yemekler, salata ve meyve ile zayıflamaya çalışmak sizi de yormadı mı? Diyet yapıyorum ama kilo veremiyorum mu diyorsunuz? Yalnız değilsiniz. Günümüzde birçok kişinin ortak şikayetleri arasında yemediğim halde kilo veremiyorum, diyet yapıyorum ama kilo veremiyorum gibi sorunlar ön sıralarda yer alır. Eğer, sizde bu gibi şikayetler yaşıyorsanız aşağıda yer alan önerileri uygulayabilir ya da eksik yanlarınızı tamamlayabilirsiniz.

    Diyet yapıyorum ama kilo veremiyorum

    Kilo vermede başarılı olmak için yaşam şeklinizi baştan sona değiştirmeniz, uzun vadeli düşünmeniz gerekebilir. Kısa bir süre için aç kalarak zayıflamayı, diyet yapmak olarak algılayanlar büyük bir yanılgı içerisindeler. Sağlıklı ve dengeli beslenme programı ile uzun vadede zayıflamak ve fazlalıklarınızdan kurtulmak mümkün.

    Uzmanlar ortalama günlük 1300-1500 kalorinin alınmasını gerektiğini söylerken, bunun altında alınan kalorinin sürekli açlık hissi yaratacağına dikkat çekiyor. Bu nedenle aldığınız ve verdiğiniz kalorinin dengeli olması, hem aç kalmamanız hem de zayıflamanız açısından önemlidir.

    Yemediğim halde kilo veremiyorum

    Diyetinizi eksiksiz olarak uyguladığınıza inanıyorsunuz. Ancak kilo veremiyor musunuz? O halde tükettikleriniz konusunda kendinizi aldattığınız bazı noktalar var. Örneğin çayın yanında tükettiğiniz iki küçük bisküvi ya da atıştırmalık birkaç fıstık tanesi aklınızdan çıkmış olabilir. Evet, birkaç taneden ne olacak dediğinizi duyar gibiyiz. Birkaç taneden aldığınız kalori ya da bunların birikmesi kilo vermenizi zorlaştırabilir.

    Kilo verememekten şikayetçiyseniz bir beslenme günlüğü oluşturmayı deneyin.

    Neden kilo veremiyorum?

    Neden kilo veremiyorum sorusunu öncelikle kendinize sormanız ve daha sonra aşağıda yer alan maddeleri dikkatlice uygulamanız gerekmektedir.

    * Gerçekten zayıflamak istiyor musunuz?

    * Diyetisyenlerden yardım alıyor musunuz?

    * Diyetinizi harfiyen uyguluyor musunuz?

    * Spor faaliyetlerine katılıyor musunuz?

    * Öğün atlıyor musunuz?

    * Zayıflamak için yeterince sağlıklı mısınız?

    Yukarıda yer alan sorulara vereceğiniz cevaplar sizin diyet konusunda hangi noktada olduğunuzu belirlemeye yetecektir. Olumsuz olanları yeniden gözden geçirip baştan başlamaya ne dersiniz?

  • Giambattista Valli İlkbahar-Yaz 2013

    Giambattista Valli İlkbahar-Yaz 2013

    Giambattista Valli İlkbahar-Yaz 2013 Defilesi galerimizde sizlerle..

    Giambattista Valli 2013 Defilesi