Blog

  • Telefonda Kötü Konuşan Erkeğe Ne Yapmalı ?

    Telefonda Kötü Konuşan Erkeğe Ne Yapmalı ?

    Sevgiliniz telefonda hoşunuza gitmeyen şeyler mi söylemeye başladı, hiç düşünmeyin, pat diye kapatıverin telefonu. Ben telefonun en çok bu özelliğini seviyorum. Baktın ki cevap verilecek bir laf değil karşı taraftakinin ettiği, kapatıveriyorsun yüzüne telefonu!
    Kapat, arasın! Kapat, arasın! Ta ki sesini yumuşatana, istediğiniz kıvama gelene kadar. “Ya tekrar aramazsa” diye korkmayın yani. Mutlaka arar.
    Önce sinirinden arar.
    Çekinmeyin, gene kapatın. Ama bu defa tek kelime etmeden. Baktınız sesinin ayarı hepten bozulmuş, pat, bir daha kapatın!
    Şimdi daha da sinirlendiği için gene arayacak. Fena halde provoke oldu zavallım. Kendi kendine “tuzak” kuruyor. Bağırıp haddinizi bildirecek, sizi de hayatından silecek; maksadı bu ama… “Öfkeyle kalkan zararla oturur” atasözünü test ediyor da farkında değil.
    Bir daha lü lü lü… Hemen açmayın. Lü lü lü lü… Açın ve ne diyecek diye bekleyin…

    Diyeceği elbette şu: “Benim yüzüme telefonu nasıl kapatırsııınnn!”

    “İşte böyle!” deyin ve pat!

    Bir daha lü lü lü…

    Bu defa açın ve konuşmasına fırsat vermeden, “Güzel güzel konuşmaya başlayana kadar benimle konuşamayacaksın!” deyip gene pat!

    Bunu, sesi kulağınıza yumuşak kıvamda gelmeye başlayana kadar tekrarlayın. Yok, düzelmiyor mu hala, o zaman kararlı ve azıcık da duygulu bir sesle “Beni kendinden iyice soğutma diye konuşmamaya çalışıyorum ama anlamıyorsun. Bana çok haksızlık ediyorsun…” deyiverin ve kapatın. O düşünsün artık neden bahsettiğinizi.

    “Ay ne ayıp, insanın yüzüne telefon kapatılır mı canım!” demeyin sakın!

    Pat!

    Lü lü lü lü…

  • Gözaltı morlukları için doğal bakım

    Gözaltı morlukları için doğal bakım

    Göz Altı Morlukları İçin Çay Kürü

    Zambak, papatya, ıhlamur ve lavanta çaylarıyla yapılan güzellik kürleri gözlerdeki yorgunluk , şişlikleri ve morarmaları gideriyor.
    Bunun için örneğin bir tutam ıhlamuru 1 çay fincanı kaynar suya ilave edip 10 dakika bekletin. Süzüp soğumaya bırakın. 2 makyaj pamuğunu çaya batırıp göz kapaklarınıza uygulayın. 10 dakika bekleyip, yıkayın.
    özaltı morluklarınızı giderecek bu maske tarifiyle güzel bakışlara sahip olacaksınız.

    Malzemeler

    1/2 kivi
    1 çay kaşığı buğday yağı
    1 çay kaşığı bal
    Maskenin tarifi
    Kiviyi çok küçük şekilde rendeledikten sonra buğday yağı ve balı ekleyin.
    İyice karıştırdıktan sonra elde ettiğiniz karışımı gözaltınızda 15-20 dakika bekletip ılık su ile yıkayın.
    Kırışıklık açma özelliği olan buğday yağı, bal ve kivinin birleşimiyle oluştuğu bu karışımı haftada bir gün gece yatmadan önce uygulayın.
    Dört hafta sonra gözle görülür harika sonuçlar elde edeceksiniz.

    Gözaltı torbaları için

    2 çay fincanı kaynar suya 2 çorba kaşığı fındık yaprağı ekleyip 15 dakika bekletin. Süzüp buzdolabında soğutun. 2 parça pamuğu çaya batırıp elinizle sıkın ve göz kapaklarınızın üzerine yerleştirin. 10 dakika bekletip yüzünüzü yıkayın.
    Bir bardak kaynatılmış rezene çayını soğutun. 2 parça pamuğu çaya batırıp göz kapaklarınıza yerleştirin ve 15 dakika bekleyin.

    Gözaltı morlukları için

    Papatya çayı ya da lavanta çayını soğutun. 2 parça pamuğu çaya batırıp elinizle sıkın. Göz kapaklarınıza uygulayın. ayrıca muhakkak 25 yaşından itibaren göz çevresi için krem kullanılması gerekir…
    Bunun yanısıra her zaman tercihim olan doğal bakım önerim ise göz çevresi için avakado ve buğday yağıdır…
    bu karışımı dıştan içe doğru hareketlerle ve çok nazik bir şekilde göz çevresine sürmelisiniz…
    Onun dışında yoğurdun suyunu düzenli olarak sürmek, elma kabuğu koymakta faydalıdır.

  • Aids Korunma Yolları

    Aids Korunma Yolları

    İngilizce “Acquired Immune Deficiency Syndrome” baş harflerinin kullanımı ile kısaltılan ve dilimize “Kazanılmış (Edinilmiş) Bağışıklık Eksikliği Sendromu (EBES)” olarak çevrilebilen viral (virüs kökenli) kökenli bir hastalık tablosudur.

    Vücudun bağışıklık sistemini çökerten HIV virüsünün yol açtığı AIDS hastalığı dünyada her gün ortalama 16 bin kişiyi pençesine düşürmektedir. Hastalık kişilerde; bağışıklık sistemini çökerterek vücudu her türlü mikroba karşı dirençsiz bırakmaktadır.

    HIV virüsü taşıyıcılarda uzun yıllar sessiz kalıp hiç bir belirti vermeyebilir, diğer hastalıkların oluşumunu sağlayarak güçsüz kalan organizmayı sinsi bir şekilde yok eder.

    AIDS 25 – 44 yaşlar arasındaki erkeklerde birinci, kadınlarda ise üçüncü sıradaki ölüm nedenidir.

    Bulaşma şekilleri :

    – Enfekte kan ürünlerinin nakli veya enjektörlerin kullanımı

    – Prezervatif kullanmaksızın cinsel temas (vajinal veya anal sex)

    – Derideki bir çatlak veya açık yara ile temas eden enfekte vücut sıvısı

    – İyi sterilize edilmemiş aletlerle kulak delme, dövme (tatoo), piercing, diş çektirme, sünnet

    – Hamilelik, doğum, emzirme yollarıyla

    AIDS; sarılma, aynı bardaktan su içme veya yemek yeme durumlarıyla geçmez. Hastalıklı kişilerin sivrisineklerle teması da hastalığı yaymaz.

    HIV virüsü tükürükte de tespit edilmiştir ancak öpüşmeyle bulaşma riskinin pek olmadığı düşünülmektedir.

    Unutulmamalıdır ki, bir insanın sağlıklı görünmesi onun HIV taşımadığı anlamına gelmez.

    AIDS’in belirtileri zayıflamış bağışıklık sistemine özgü belirtilerdir. Bu yüzden bu belirtiler AIDS’in spesifik belirtileri değillerdir.

    Bunlar:

    – Günler veya aylar süren ateş
    – Gece terlemesi
    – İştah azalması
    – Uzun süreli yorgunluk hissi
    – % 10 dan fazla kilo kaybı
    – Eklem yerlerinde ve kaslarda ağrı
    – Nedeni belirsiz , uzun süreli boğaz ağrısı
    – Nedeni belirsiz lenfadenopati (lenf bezlerinin şişmesi)
    – Uzun süreli ishal (diare)
    – Tekrarlayan enfeksiyonlar
    – Vücudun belli yerlerinde çıkan ve iyileşmeyen yaralar

    Tüm bu belirtiler daha bir çok viral hastalıklarda da görülebileceğinden ötürü kesin hastalığı kesin olarak ayırt etmez.

    Korunma Yolları

    Gerçektende aşağıdaki kurallara uyulursa bu hastalıklardan korunmak mümkündür .

    Tanımadığınız bir kişiyle cinsel ilişkide bulunmamak korunmanın en güvenli yoludur.

    Her türlü cinsel ilişkide prezervatif kullanılmalıdır.

    Tek eşlilik (monogami) diye adlandırdığımız ” tek bir cinsel partnerin bulunması ” önemlidir.

    Cinsel partnerinizin geçmişinde böyle bir hastalık olmasa da korunma yollarını tercih edilmelidir. Bazen partneriniz size doğru söylemiyor olabilir .

    Cinsel ilişkiden önce partnerinizde olabilecek olası bulguları dikkatlice inceleyin, eğer ondan şüpheleniyorsanız veya partneriniz çok partnerli ise ilişkide bulunmayın.

    Eğer sizde bir CTBH varsa bunu partnerinize bildirin ve cinsel ilişkiden uzak durun.

    Hamilelikten korunmak için prezervatif dışı yöntemler uygulayan bayanlar bu yöntemleri her ne olursa olsun partnerine prezervatif kullandırmalıdır .

    Başkasıyla herhangi bir nedenle aynı enjektörü kullanmaktan kaçının.

    Kan ve kan ürünlerinin kullanımında dikkatli olunmalıdır.
    Temizlik şarttır. Başkasının özel aletlerini kullanmayınız, kendi özel aletlerinizi de kullandırtmayınız. Eğer bu aletleri kullanmak veya kullandırmak zorunda kalırsanız bir daha kendiniz kullanmadan önce kolonya veya alkolle dezenfekte ediniz.

    Şüphelendiğiniz durumlarda bir acilen doktora başvurunuz.

    Günümüzde AIDS’in tedavisi ile ilgili oldukça geniş boyutta ve maliyette çalışmalar devam etmektedir. Şu ana kadar bulunmuş ilaçlar, hastalığa yakalanmış kişilerde ancak yaşam sürelerini arttırabilmiştir.

    Henüz kesin bir tedavi şekli veya aşısı yoktur. O yüzden hastalığa yakalanmadan korunmak son derecede önemlidir.

  • Beren Saat’te selülit mağduru

    Beren Saat’te selülit mağduru

    Beren Saat, Kadir Has Üniversitesi öğrencileri tarafından “Yılın En Has Kadın Oyuncusu” seçildi. Trafiğe takıldığı için ödül törenine yaklaşık yarım saat geç gelen Saat, çok mutluydu. Kameralar ünlü oyuncunun selülitlerini yakaladı. Birçok kadının derdi olan selülit probleminin Beren Saat’te de yaşandığı ortaya çıktı.

     

  • Hatalı Diyetlerin Sonuçları

    Hatalı Diyetlerin Sonuçları

    Kısa sürede verilen kilolar aynı hızla, fazlasıyla geri alınır. Sebebi mi? Vücudun alması gereken enerjiden çok daha az enerji alması, metabolizmanın yavaşlamasına neden olur. Dolayısıyla, diyetimizi bıraktığımız anda da verdiğimiz kiloları hemen geri alırız. Kısa sürede verilen fazla kilolar vücut dengesini altüst ederek, özellikle sindirim ve sinir sisteminde bozukluğa neden olur. Ani ve dengesiz zayıflamanın bir başka sonucu da vücudumuzun günlük gereksinimi olan protein, vitamin ve minerallerden mahrum kalmasıdır. Bu eksiklik ise bir çok hastalığa zemin hazırlar.

    İdeal zayıflama diyeti nasıl olmalıdır?

    Diyete başlamanın ilk adımı diyet yapmaya kendinizi hazırlamaktır. Diyete başlamak için ay başını veya Pazartesi gününü beklemeyin. Yarın diyete başlamaya ne dersiniz? Gerçekten kaç kilo vermeniz gerektiğini biliyor musunuz?

    Baş dönmesi, sinir bozukluğu, ciltte kuruma gibi şikayetler doğurmayan ve hiçbir yiyecekten mahrum kalmayacak şekilde hazırlanan bir beslenme programınız olmalı.
    Azar azar ve sık sık beslenin. Bir günde almanız gereken kaloriyi 6 öğüne paylaştırın.
    Günlük beslenme programınızı yaparken en hafif öğünün akşam yemeği olmasına özen gösterin. Akşam yemeğinizi en geç yatma saatinden dört saat önce yiyin, çünkü ilerleyen saatlerde daha az hareket ettiğimiz için vücut daha az kalori yakar.

    Yemeklerle beraber bol bol su için. Bilinenin aksine yemeklerle beraber su içmek şişmanlamanıza sebep olmaz, tam tersine erken doymanızı sağlayarak kilo vermenizi kolaylaştırır. Özellikle lif yönünden zengin yiyeceklerle beraber bol su içtiğinizde daha uzun süre tok kalırsınız.

    Yiyecek seçiminizi yaparken kalorisi düşük ve sizi tok tutabilecek lifli gıdaları tercih edin. Örneğin pirinç pilavı yerine bulgur pilavını, beyaz ekmek yerine kepek ekmeğini kullanabilirsiniz.

    İdeal zayıflama diyetlerinin içeriği günlük almanız gereken karbonhidrat, yağ, protein, vitamin ve mineral ihtiyacımızı karşılamalıdır. Günlük beslenme programınızı yaparken her öğün protein, karbonhidrat, yağ ve vitamin alıp almadığınızı kontrol edin. Örneğin öğle yemeğinizin oluştururken miktarları az olmak şartıyla protein kaynağı olarak bilinen et ürünlerinden birisini, karbonhidrat kaynağı olarak pilav veya makarna, kalsiyum kaynağı olarak süt veya yoğurt, vitamin kaynağı olarak meyve yemeyi ihmal etmeyin. Unutmamak gerekir ki dengeli beslenerek verilen kilolar asla size geri dönmez.
    Diyetinize ek olarak evde yapacağınız basit egzersizler hem kilo vermenizi sağlar hem de başlıca problemimiz olan kalça ve göbek yağlarının erimesinde etkili olur. İşte size basit bir hareket; sırt üstü yatın, ayaklarınızı yere paralel uzatın ve yere hiç değdirmeden 25 kez kaldırın ve indirin.

    İşte en önemli sorun: Bir davette veya arkadaş toplantısındasınız. Nefis ama bol kalorili börekler, tatlılar gözünüzün önünde, yememek için kendinizi zor tutuyorsunuz. Aman dikkat! Şimdiye kadar iradenize hakim olamadınız ve elinizde fazla kilolardan başka ne kaldı bir düşünün.

    İşte, tatilde veya eğlencede, kilo almadan sağlıklı beslenebilme

    Çalışan veya şu an tatilde olan ya da tatile çıkmayı planlayan çoğu kişinin sanırım en büyük sıkıntısı ev dışında yedikleri yemekleri kontrol altına alamamalarıdır. Bu ortam, her öğlen gittiğiniz bir cafe veya hergün sandviç siparişi verdiğiniz bir büfe veya şık bir restoran veya bir tatil köyü olabilir.

    İşte size eğlencede, iş yemeklerinde, özel günlerinizde, hafta sonlarında da sağlıklı beslenerek, kilo almadan rahat bir yaz geçirebilmenin püf noktaları:

    • Nerede olursanız olun, porsiyonlarınızı mümkün olduğu kadar küçük tutmaya özen gösterin. Tabağınızda veya masanızda ne kadar çok yemek olursa iradenizin de o kadar azalacağını unutmayın.

    • Yemek siparişinizin hepsini aynı anda vermeyin. Böylelikle doyduğunuzu hissettiğiniz anda gereğinden fazla yemek zorunda kalmazsınız. Özellikle tatlı tercihinizi en sona bırakınız.

    • Yemek siparişinize çorba, deniz ürünleri veya ton balığı ile hazırlanmış salata ile başlayabilirsiniz. Böylelikle düşük kalorili olan, çorba ve salata midenizde hacim oluşturacağından hem daha erken doymanızı hem de daha az kalori almanızı sağlar.

    • Eğer tercihiniz alkol ise, votka, rakı gibi kalorisi yüksek içecekler yerine kırmızı şarap, beyaz şarap gibi daha az kalori içeren içecekleri tercih etmenizi tavsiye ederim.

    • Yemeğinizi sipariş etmeden önce kış aylarına göre daha hafif bir yemek tercih etmelisiniz. Örneğin çok yağlı veya ağır soslar ile hazırlanan yemekler ile hem daha çok kalori almış, hem de sıcağın etkisi ile hazım güçlüğü ile karşılaşma ihtimalinizi artırmış olursunuz. Bu nedenle ızgara tavuk veya balık, zeytinyağlı sebze yemeği sizin için ideal seçim olabilir. Eğer tercihiniz sebze yemeği ise yanında sizi daha uzun süre tok tutacak lifli bir ürün ile yemenizi tavsiye ederim. Bu ürün yarım paket ETİ Form da olabilir veya ince kepekli bir dilim ekmek de. Böylelikle yemekten yarım saat sonra açlık duygusu hissetmezsiniz.

    • Yemeğinizin tadına bakmadan asla tuz eklemeyin. Eğer kilo probleminiz varsa yemeğinize eklemeyi düşündüğünüz baharatın miktarını azaltın. Unutmayın ki baharatların iştah açıcı özelliği bulunur. Aşırı tuz tüketimi hem sağlık açısından, hem de selülit oluşumuna neden olduğundan tercih edilmemeli.

    • Yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte belki unutulan belki de göz ardı edilen önemli noktalardan birisi de posa tüketimidir. Bu nedenle bol bol sebze ve meyve tüketmeli, özellikle kabuğu ile beraber yenebilen meyveleri birlikte yemeğe dikkat etmeliyiz.

    • Yazın en çok tercih edilen ve hafif yiyecek olarak bilinen kızartmalar, özellikle et ve sebze kızartmaları, düşünüldüğünün aksine hem daha fazla kalori içerir hem de midemizi gereğinden fazla yorar. Kızartma, yağın cinsi ne olursa olsun daha fazla yağ tüketimine yol açtığı için tercih edilmemesi gereken bir pişirme yöntemidir.

    • Masanıza ekmek sepetinin konulmasına izin vermeyiniz. Eğer ekmek yemeden doyamayacağınızı düşünüyorsanız, az miktarda kepekli ekmek tercih ediniz.

    • Eğer fast-food tarzında bir öğün tercih edecekseniz hamburger yerine lahmacun, gazlı içecekler yerine de ayran tüketebilirsiniz. Patates kızartması, mayonez gibi kalorisi çok yüksek yiyeceklerden mutlaka uzak durmalısınız.

    • Tercihiniz pizza yönünde ise doğru malzeme ile hazırlandığı sürece neden olmasın? Örneğin; sosis, salam, sucuk ile hazırlanan mayonezli bir pizza yerine, ton balığı, mantar, yeşil biber, soğan ve domates ile hazırlanmış pizzayı tercih etmeniz daha sağlıklı olacaktır.

    • Yaz aylarını yaşadığınız şu günlerde dikkat edilmesi gereken en önemli konulardan bir diğeri de sıvı tüketimidir. Susadığınızı hissettiğiniz her an mutlaka su içiniz. Ayrıca kolalı içecekler yerine, yaz aylarında terleme ile kaybedilen mineral ihtiyacınızı karşılamak için ayranı tercih edebilirsiniz.

  • Deri Çatlaklarında Son Teknoloji

    Deri Çatlaklarında Son Teknoloji

    Fraksiyonel Lazerle

    Deri çatlaklarının tedavisinde en yeni yöntemlerden biri fraksiyonel lazerle tedavidir. Bu sistemler cildin hem üst (epidermis) hem de alt tabakasına (dermis) etki eden sistemlerdir. Faraksiyonel lazerlerde lazer ışını aynen bir elekten geçirilen un gibi deri üzerine düşer ve dermise kadar iner. Aralarda sağlam alanlar kalır. Çatlak alanlarında mikroskopik yaralar oluşur ve bu alanlarda yeni kollajen ve epidermis oluşumu meydana gelir. Tüm deri çatlaklarında özellikle beyaz ve deforme olanlarda fraksiyonel lazerle %50 civarında iyileşme sağlanmaktadır. Seanslar 6 hafta arayla uygulanabilir

  • Elie Saab Şık Trendler | 2012 Kadın Modası

    Elie Saab Şık Trendler | 2012 Kadın Modası

    Elie Saab Şık Trendler | 2012 Kadın Modası

  • Yatak odaları için yastık modelleri 2012

    Yatak odaları için yastık modelleri 2012

    yatak odaları için yastık modelleri çeşitleri örnekleri slzlerle…

    Yatak odalarınız içerisinde kullanabileceğiniz ve şık tasarımları ile yatak odası dekorasyonlarınıza farklı görünümler kazandırabilecek yeni yastık modellerini sizler için seçtik dostlar. Dekorasyonlarınıza kazandırdığı şıklığın yanında, rahatlık anlamında da büyük avantajlar sağlayan bu yastık modellerini mutlaka değerlendirmelisiniz.

  • Burcunuzu Harekete Geçiren Sihirli Kelimeyi Biliyor musunuz?

    Burcunuzu Harekete Geçiren Sihirli Kelimeyi Biliyor musunuz?

    Burcunuzun özelliklerini harekete geçiren kelimeleri öğrenmek ister misiniz?

    Koç

    Özelliği: Aktiflik
    Sihirli kelimesi: Ben

    Boğa

    Özelliği: Kalıcılık
    Sihirli kelimesi: Benim

    İkizler

    Özelliği: Çok yönlülük
    Sihirli kelimesi: Bence

    Yengeç

    Özelliği: Bağlılık
    Sihirli kelimesi: Hissediyorum

    Aslan

    Özelliği: Çekicilik
    Sihirli kelimesi: Ben yapacağım

    Başak

    Özelliği: Pratiklik
    Sihirli kelime: İncelerim

    Terazi

    Özelliği: Uyum
    Sihirli kelime: Dengelerim

    Akrep

    Özelliği: Kesinlik
    Sihirli kelime: Arzuluyorum

    Yay

    Özelliği: Anlam kazandırmak
    Sihirli kelime: Anlıyorum

    Oğlak

    Özelliği: Hırs
    Sihirli kelime: Kullanıyorum

    Kova

    Özelliği: Hayal
    Sihirli kelime: Biliyorum

    Balık

    Özelliği: Sezmek
    Sihirli sözcüğü: İnanıyorum