Blog

  • Geleneksel lezzet düşkünlerine; Emsan Troya

    Geçmişten günümüze Türk damak tadının vazgeçilmezlerini hazırlamanız için yaratılan Emsan Troya, geleneksel dizaynı ile eski zaman tatlarını yakalamanız için yaratıldı. Güveç lezzetinde pişen yemekler için yanmaz-yapışmaz ‘CASTOLINE’ tencere Emsan Troya, mutfağınızın vazgeçilmezleri arasında!

    Emsan’ın Troya yanmaz-yapışmaz Castoline tencere seti ile güveçte pişen geleneksel yemeklerin eşsiz lezzeti sofranıza geliyor. Geleneksel dizaynı ile nostaljik bir görünüm sunan, Emsan’ın özel Castoline tencere ve gövdeyi tamamlayan şık çelik kapaklı Troya seti, size güveçte pişmiş lezzetinde tadına doyulmaz yemekler yapma fırsatı veriyor.

    Troya’nın özel kaplamalı iç yüzeyi ile yemeklerin dibinin tutması, yapışması gibi tatsız durumlar da tarihe karışıyor. Yanmaz-yapışmaz özellikli Emsan Troya ile az yağlı diyet yemekleri de kolaylıkla pişirebileceksiniz. Troya’nın Depont Platinium iç kaplaması ile yanmaz-yapışmaz özellik uzun süre korunurken, yüksek kalitede üretilen taban tasarımı ile de, çabuk ve eşit ısı dağılımı sağlanarak hem zaman hem de enerjiden tasarruf sağlanıyor.

    Troya’nın özel tabanı size doğalgaz, bütangaz, seramik, halojen ve son teknoloji ocaklarda bile yüksek kullanım performansı sunuyor.Troya Tencere seti, teknolojisiyle yemeklerinize güveç lezzeti katarken; geleneksel sıra dışı tasarımı ile de mutfağınıza şıklık kazandıracak.

    Geleneksel lezzet düşkünlerine; Emsan Troya | 1

    Troya 7 Parça Yanmaz-Yapışmaz Tencere Seti;

    20cm Derin Tencere
    24cm Derin Tencere
    26cm Karnıyarık Tenceresi
    26cm Tava olmak üzere yedi parçadan oluşmaktadır.

    Troya Tencere Seti’nin Tavsiye Edilen Satış Fiyatı: 330 TL’dir.

  • RoC® Hydra Annenize Gençliğini Hediye Edin!

    RoC® Hydra Annenize Gençliğini Hediye Edin! | 3Bu anneler günü, 50 yıldır kadınların cilt bakımı konusundaki istek ve ihtiyaçlarına cevap vermek için yeni teknolojiler geliştiren RoC® ürünleri ile annenize gençlik ve güzellik armağan edin.

    Anında etki görmek isteyen annelere…

    RoC® Anında Etkili Derin Kırışık Dolgusu

    Kadınların kırışıklar üzerinde anında etki görmek istediğini tespit eden RoC® laboratuvarları, derin kırışıklar üzerinde bile anında fark edilir dolgu etkisi gösteren Yeni RoC® Anında Etkili Derin Kırışık Dolgusu’nu geliştirdi.

    Özellikle alın, kazayağı, dudak üstü ve dudak çevresi bölgelerindeki kırışıkları hedefleyen RoC® Anında Etkili Derin Kırışık Dolgusu’nun yeni ve eşsiz formülü; dermatologlar tarafından da dolgu etkisi kabul edilen Hyaluronik Asit, doldurucu kompleks ve ışığı yansıtıcı pigmentlerin bir araya gelmesinden oluşuyor.

    Profesyonel dolgu yöntemlerinden ilham alınarak geliştirilen RoC® Anında Etkili Derin Kırışık Dolgusu ambalaj yapısı sayesinde kırışıklar üzerine direkt uygulanabilir, hyaluronik asit ile zenginleştirilmiş formülü ile de anında etki eder, derin kırışıkların bile görünümünü azaltır. Cilt, dolgunlaşmış ve pürüzsüzleşmiş bir görünüm kazanır.

    Fazla zamanı olmayan anneler için…

    RoC® Hydra 3’ü 1 Arada Temizleyici Bakım

    RoC® labratuvarları, günlük cilt temizliği ve bakımını birarada yapmak isteyenler için RoC® Hydra 3’ü 1 Arada Temizleyici Bakım sütünü geliştirdi. Hafif formülü ile komple bakım sağlayan RoC® Hydra 3’ü 1 Arada Temizleyici Bakım sütü, suya dayanıklı makyajı bile çıkararak cildi etkili bir şekilde temizler. 24 saat boyunca cildi nemlendiren RoC® Hydra 3’ü 1 Arada Temizleyici Bakım sütü cildi sıkılaştırır ve ferahlık kazandırır.

    Tüm annelere…

    RoC® Hydra+ 24h Comfort Nemlendirici Bakım Kremi SPF 15

    Hafif formulü ile tüm cilt tipleri için geliştirilen yeni RoC® Hydra+ 24h Comfort Nemlendirici Bakım Kremi, nemledirici madde Hydrovance® ile birlikte vitamin ve besleyici maddeler içeren formülü ile cildi yoğun bir şekilde besler. Nemi cilde hapsederek, nem seviyesini gün boyunca koruyan RoC® Hydra+ 24h Comfort Nemlendirici Bakım Kremi, 24 saat boyunca rahatlık hissi verir. Cilt bariyerini güçlendirerek nem kaybını da önleyen RoC® Hydra+ 24h Comfort Nemlendirici Bakım Kremi, içerdiği SPF 15 güneş koruma faktörü ile cildi güneşin zararlı etkilerine karşı korur.

  • Avon Voices yarışmasında oylama başlıyor

    Avon Voices yarışmasında oylama başlıyor | 5AVON , dünyanın yeni müzik starını seçmek ve yarışmacıların hayalleri gerçekleştirmek için oylarınızı bekliyor…

    Dünyanın önde gelen güzellik şirketi AVON tarafından düzenlenen “Avon Voices” adlı ilk global online şarkı söyleme yarışmasındaki oylamalar, 22 Nisan’da başlıyor. 50 ülkeden 175’in üzerinde yarışmacı Nashville , Paris, Hong Kong ve Rio’da gerçekleşen profesyonel video çekimlerine katıldı. avonvoices.com adresinde gerçekleşecek oylamalar ve jurinin değerlendirmeleri sonucunda biri AVON Bağımsız Satış Temsilcisi olmak üzere iki yetenekli kadın vokal kendi profesyonel albümlerini hazırlayarak geniş kitleler ile paylaşma imkanını elde edecek.

    AVON, bu yetenek arayışında müzik endüstrisinden ünlü jüri üyeleri ile bir araya geliyor. 6 kez Grammy Ödülü’ne layık görülen Fergie, Grammy Ödüllü besteci Diane Warren, efsanevi söz yazarı Natasha Bedingfield başta olmak üzere dünyanın farklı ülkelerinden çok sayıda kendi alanında büyük başarılara imza atmış jüri üyesi katılımcıları değerlendirecek.

    20 Mayıs 2011 tarihine kadar sürecek olan 1. tur oylamaları sonucunda 100’e yakın yarışmacı 2. aşamaya geçmeye hak kazanırken, 1 Temmuz ‘da 3. tura katılmayı hak kazanacak 25’e yakın yarı finalist açıklanacak. Yarışma 10 finalistin, son ikiye kalma mücadelesi ile sonbaharda sonuçlanacak.

    Avon’un 125.yıl kutlamaları çerçevesinde başlayan Avon Voices, 190 ülkeden 1 milyonun üzerinde kişiye ulaşarak AvonVoices.com topluluğunu oluşturuyor. 1. aşamayı başarıyla geçen yarışmacılar, 2010 yılının Aralık ayından itibaren videolarını yükleyen 62 ülkeden 6.000’in üzerinde katılımcı arasından seçildi

    Türkiye’den iki aday oylarınızı bekliyor…

    AVON Voices Yarışmasının resmi websitesine AvonVoices.com dünyanın her yerinden kayıt olunabilir ve yarışma ile ilgili tüm yıl boyunca devam edecek olan aktiviteler takip edilebilir. Yarışmacıların performans videoları herkes tarafında görüntülenebilir ancak sadece kayıtlı kullanıcılar oy verebilir.

    1.turu geçen adaylar arasında iki Türk yarışmacı da yer alıyor. Türkiye’nin de yer aldığı Batı Avrupa, Orta Doğu ve Afrika grubundaki yarışmacılar Paris’te gerçekleşen video çekimlerinde keyifli anlar geçirdiler. Bu çekimlerin sahne arkası görüntüleri http://www.avonvoices.com/tr/postcards/paris/wemea adresinden ulaşabilirsiniz. Yarışmanın temsilci ayağında mücadele eden Ayşe, Paris’te gerçekleşen çekimde “(Sittin’ On) The Dock of The Bay” adlı şarkıyı seslendirdi.

    Genel katılımcı ayağındaki diğer Türk yarışmacı Kübra ise ” That’s The Way It Is” adlı şarkı ile yarışıyor. İki Türk yarışmacı http://www.avonvoices.com websitesinde oylarınızı bekliyor!

    “Avon Voices Şarkısı “seslendirilecek…AVON Vakfı kadınların hayatını güzelleştirmeye devam edecek!

    Yarışmanın sonunda, global finalistler, AVON Voices’in ünlü jüri üyeleriyle birlikte sonbaharda New York’ta gerçekleşecek Avon Vakfı Galası’nda, Diane Warren tarafından yazılan “Avon Voices Şarkısı”nı canlı olarak seslendirecek. Aynı gecede Avon Voices yarışmasını kazanan iki finalist de açıklanacak. Bu özel şarkının kayıtları avonvoices.com ve studioXOXO.com gibi websitelerinde satışa sunulacak. Elde edilen gelir sayesinde Avon Vakfı’nın sürdürdüğü sosyal sorumluluk kampanyaları desteklenecek. Bu kampanya hakkında daha fazla bilgi almak için, www.avonfoundation.org adresini ziyaret edin.
    Avon Voices hakkında detaylı bilgi için,
    http://www.avonvoices.com/

  • Ünlü Fashion Styling Profesörü Maixut Alvarez Pardo ile modanın kalbi İstanbul’da atacak

    Ünlü Fashion Styling Profesörü Maixut Alvarez Pardo ile modanın kalbi İstanbul’da atacak

    Dünyanın en önemli tasarım enstitülerinden “Istituto Marangoni”nin ünlü fashion styling profesörü Maixut Alvarez Pardo 28 Nisan 2011 Perşembe günü İstanbul’da…

    Modanın kalbi Milano, Paris ve Londra’daki eğitim merkezleri ile dünyada birçok moda tasarımcısına yön veren “Istituto Marangoni” tasarım dünyasına açılan eğitim programları ile ilgi görüyor.

    Maixut Alvarez Pardo, tasarım dünyasını keşfetmek ve tasarımın sınırsızlığında kendini geliştirmek isteyenlere dünyaca ünlü moda eğitim merkezi “Istituto Marangoni” yi ve moda dünyasının yükselen trendlerini anlatmak üzere 28 Nisan’da İstanbul’da olacak.

    The Marmara Taksim Hotel’de “Tasarlamak veya Tasarım Dünyasını Yönetmek” konusunda seminer vermeye gelen fashion styling profesörü Maixut Alvarez Pardo, katılımcıların sorularını yanıtlayacak, dünyada yükselen trendler hakkında henüz keşfedilmemiş detayları paylaşacak.

    Saat 17.00’de başlayacak olan “Tasarlamak veya Tasarım Dünyasını Yönetmek” konulu seminere katılım ücretsiz…

    28 Nisan 2011 Perşembe / saat 17.00 – The Marmara Taksim Hotel
    “FASHION STYLING PROFESÖRÜ MAIXUT ALVAREZ PARDO İLE TASARLAMAK VEYA TASARIM DÜNYASINI YÖNETMEK” Semineri

    www.istitutomarangoni.com

    Ünlü Fashion Styling Profesörü Maixut Alvarez Pardo ile modanın kalbi İstanbul’da atacak | 7

    Maixut Alvarez Pardo Hakkında:

    Hukuk eğitiminin ardından “Istituto Marangoni”de yaptığı tasarım yönetimi masterı ile tasarım hayatına adım attı. Bugün tüm dünyada moda editörü, stil ve trend danışmanı, moda bloggerı, tasarımcı kimlikleri ile önemli bir yere sahip olan Maixut Alvarez Pardo, dünyanın en önde gelen moda dergilerinde de moda yazarlığı yapıyor.

    Edindiği bilgi birikimini ve gustosunu “Istituto Marangoni”deki eğitimleriyle moda dünyasının yeni yeteneklerine aktaran Maixut Alvarez Pardo, Notmyshoot adında açtığı bloğu ile de moda dünyasında büyük ses getirmeyi başardı. Moda ile kavramsal perspektif sanatı arasındaki ilişki üzerine yaptığı çalışmalarıyla dikkat çeken Pardo, bu ilişkilendirmedeki gözlemlerini hazırladığı haute couture koleksiyonlarına yansıtıyor. Maixut Alvarez Pardo’nun sloganı ise oldukça net ve açıklayıcı; “ilham kaynağım kelimeler değil, sadece görsel estetik”…

  • Douglas Parfümeri müşterilerine özel Venüs Cilt Bakım Ürünleri

    DOUGLAS Parfümeri müşterilerine ideal cilt bakımını Venüs Cilt Bakım Ürünleri ile sunuyor.

    Soğuk havaların cildinizde yarattığı olumsuz etkilerin başında yer alan “cildin nemini yitirmesi” ve “cilt kuruması” problemlerine karşı Douglas Parfümeri’nin müşterilerine özel olarak sunduğu Venüs Cilt Bakım Ürünleri, cildiniz için ideal bakım ürünleri sunuyor.

    Douglas Günlük Bakım Ürünleri

    Venüs Cleansing Foam 150ml ile sabah ve akşam cilt temizliğinizin ilk adımını gerçekleştirebilirsiniz. Venüs Cleansing Foam; zeytin ve hindistan cevizi yağı içerir, kadifemsi yumuşaklıkta olup alkozsüzdür. Ceviz büyüklüğünde bir miktar ile masaj yaparak uyguladıktan sonra su ile yıkayarak cildinizi arındırabilirsiniz. Yüzünüzü yıkadıktan sonra Venüs Tonic 200ml’i gözeneklerinizin temizliği ve sıkılaşması için kullanabilirsiniz. En hassas ciltlerin bile kullanabileceği Venüs Tonic 200ml aynı zamanda nem verme özelliğine sahiptir. Venüs Aqua Face Cream 50ml, P-Aquaporinli nemlendirici krem cildin doğal nem içeriğini 24 saat boyunca uyarmaktadır ve etkinleştirmektedir. Sabah – Akşam kullanılan bu krem kazandırdığı nem ve su ile cildinizi dış etkilere karşı korur, cildinizi tazelerken aynı zamanda ten renginize parlaklık kazandırır ve bakımlı görünmesini sağlar, makyaj altına uygulamanız halinde ise cildinize ekstra parlaklık verir. Venüs Aqua Eye Cream 15ml P-Aquaporinli teknolojisi ile göz çevresine 24 saat nem ve parlaklık sağlar, cildinizin doğal nem dengesini korurken hücrelerinizin yenilenmesini sağlar.

    Douglas Haftalık Bakım Ürünleri

    Cilt renginizde farklılıkların oluşmaması için haftada bir kere 3 adımda yapılan cilt bakımında Venüs Face Peeling 75ml içerisideki ince granüller ve su bazlı olması sayesinde cildinizi çizmeden cilt üzerinde oluşan ölü tabakanın temizlenmesini sağlar, cildinizin nefes almasını sağlar. Venüs Purifying Mask 75ml, beyaz killi topraktan özel olarak formüle edilmiş özel bir maskedir. Cildiniz üzerinde üzerinde birikmiş yağ tabakasını yok ederken gözenekleri temizler, içeriğindeki söğüt kabuğu özü hücrelerinizin yenilenmesini desteklemektedir. Cildinize derinlemesine temizlerken yumuşaklık da kazandırır. Karma ve yağlı ciltler için uygundur. Venüs Moisturizing Mask 75ml, zeytinyağı ve kırmızı yo sun gibi değerli bitkiler ile cildinizi yeniler, nem eksiğini tamamlar. Nemlendirme maskesinin hafif jel kıvamı cildinize parlak bir görünüm verir.

    Douglas Parfümeri müşterilerine özel Venüs Cilt Bakım Ürünleri | 9

    DOUGLAS Parfümeri Hakkında;

    1821 yılında Hamburg’da bir parfümeri ve sabun fabrikası olarak kurulmuş olan ve geçtiğimiz 30 sene içerisinde Avrupa kozmetik pazarında lider konumunda olan Douglas Parfümeri, Avrupa’da 1200’ü aşkın mağazaya sahiptir.

    DOUGLAS Parfümeri Mağazaları
    Kanyon A.V.M. / City’s A.V.M. / Capacity A.V.M. / İzmir Forum A.V.M. / Ankara Cepa A.V.M. /
    Ankara Antares A.V.M. / Bursa Korupark A.V.M. / Adana Ziya Paşa Bulvarı /
    Denizli Forum Çamlık A.V.M. / Forum Mersin A.V.M. / Eskişehir Espark A.V.M./
    Forum Trabzon A.V.M.

  • 4 elementin gücünü saçlara taşıyan ve Sülfat içermeyen Giovanni şampuan ve saç bakım serileri Gratis mağazalarında…

    4 elementin gücünü saçlara taşıyan ve Sülfat içermeyen Giovanni şampuan ve saç bakım serileri Gratis mağazalarında… | 11Şımart kendini” sloganı ile kişisel bakım, kozmetik ve günlük ihtiyaçlar konusunda binlerce ürünü bir araya getiren perakende mağazalar zinciri Gratis, şimdi saçlarda kusursuz güzellik için Giovanni marka şampuanlarını da ürün portföyüne katıyor. Yalnızca Gratis mağazalarında bulabileceğiniz Giovanni; ateş, su, toprak ve havadan esinlenerek geliştirdiği özel serileriyle, saçlara profesyonel bakım yapıyor; güçlü, dolgun, bakımlı ve ışıltılı saçlar yaratıyor.

    Giovanni Şampuan ve Saç Bakım Serileri, dünyada hayatın temelini oluşturan 4 elementin; toprak, hava, ateş ve suyun gücünü saçlara taşıyor.

    Giovanni’den mükemmel saçlar için kökten çözüm…

    Giovanni’nin topraktan esinlenerek oluşturduğu bu seri; Çay Ağacı Özlü Üçlü Bakım, Etkili Güçlendirici Şampuan ve Güçlendirici Krem ile Durulanmayan Nemlendirici Hafif Bakım Kremi ve Altın Buğday Özlü Derinlemesine Temizleme Şampuanı’ndan oluşuyor.

    Giovanni Çay Ağacı Özlü Üçlü Bakım, Etkili Güçlendirici Şampuan ve Güçlendirici Krem, saç derisindeki kan dolaşımını hızlandırarak saç köklerini güçlendiriyor. Organik sertifikalı bitkilerin eşsiz kombinasyonunu sunarak, daha güçlü ve canlı bir görünüm için saçlarınızın her teline vitamin ve proteinlerle bakım yapıyor. Sülfat içermeyen Giovanni Şampuan ve Saç Kremi, size gerçek temizlik hissini yaşatırken saç derisindeki pullanma ve kepek sorunlarını da çözüyor. Giovanni Şampuan ve Saç Kremi, tüm saç tiplerinde kullanım için uygun.

    Giovanni Durulanmayan Nemlendirici Hafif Bakım Kremi ise dış etkenler ya da kimyasal işlemler nedeniyle dayanıklılığını kaybeden saçları canlandırıyor. İçeriğindeki organik yağlarla saçları ağırlaştırmadan besliyor ve ışıltı kazandırıyor. Her saç teline işleyen proteinler ile saçlar kolayca taranıyor ve mükemmel şekil alıyor.

    Giovanni, normal ve yağlı saçlar için geliştirdiği Altın Buğday Özlü Derinlemesine Temizleme Şampuanı ile de saçlarda harikalar yaratıyor. Saçı ve saç derisini tamamen arındırarak temizleyen bu yeni ürün, saçlara hacim ve parlaklık kazandırıyor. Saç derisinin nem dengesini yeniden kurarak hızlı yağlanmayı engellemeye yardımcı oluyor.

    4 elementin gücünü saçlara taşıyan ve Sülfat içermeyen Giovanni şampuan ve saç bakım serileri Gratis mağazalarında… | 12Giovanni Root 66 Maksimum Hacim Şampuanı ve Kremi saçlara farklı bir hava katıyor…

    Havalı saçlara sahip olmak için herkesin favorisi, Giovanni Root 66 Maksimum Hacim Şampuanı ve Hacim Kremi… 4 elementten biri olan havadan ilham alınarak güçsüz ve cansız saçlar için geliştirilen bu seri, gücünü kaybetmiş ve zayıf saçları günden güne besleyerek, saç tellerini kalınlaştırıyor. Saçlara hacim ve dolgunluk kazandırırken, yıpranmaya karşı koruyor. Atkuyruğu bitkisi ekstresi ile saç köklerini besliyor. Organik sertifikalı bitkilerin mucizevi etkilerini sunarak, daha güçlü ve canlı bir görünüm için saçların her teline vitamin ve proteinlerle bakım yapıyor.

    Giovanni Derinlemesine Nemlendirici Şampuan ve Krem ile saçlar sağlıkla ışıldıyor…

    Giovanni, kimyasal işlem görmüş saçları sağlıklı bir görünüme kavuşturmak için ateşten esinlenerek çok farklı bir seri yarattı. Derinlemesine Nemlendirici Şampuan ve Nemlendirici Krem’den oluşan ateş serisi nem dengesini kaybetmiş asi saçlara ipek yumuşaklığı kazandırıyor, elektriklenmeyi engelliyor ve saçlara sağlıklı bir parlaklık kazandırıyor. Taze bitkilerin damıtılmasıyla elde edilen özel yağlar, saçı onararak her geçen gün daha etkileyici bir görünüm kazanmasına yardımcı oluyor.

    Kuru saçlara Giovanni’den Dengeleyici ve Nemlendirici Bakım Serisi…

    Giovanni, saçlara kaybettiği nemi ve yumuşaklığı kazandırmak için de suyun mucize etkilerini kullanıyor. Giovanni 50:50 Dengeleyici, Nemlendirici, Arındırıcı Şampuan ve 50:50 Dengeleyici, Nemlendirici, Sakinleştirici Bakım Kremi ile kuru saçlara yeniden hayat veriyor. Seri, ideal pH seviyesiyle yorgun ve stresten yıpranmış saçlara güç vererek, onları göz alıcı bir parlaklığa kavuşturuyor. Organik sertifikalı bitkilerin eşsiz kombinasyonunu kullanarak, daha güçlü ve canlı bir görünüm için saçların her teline vitamin ve proteinlerle bakım yapıyor.

    Giovanni’nin 4 elementin gücünü saçlara taşıyan şampuan ve saç bakım kremleri tüm Gratis mağazalarında sizleri bekliyor.

  • Kilo probleminiz varsa diyet yapmayın!

    Kilo probleminiz varsa diyet yapmayın! | 15Kilo problemi olan birçok kişinin arşivinde belki binlerce sayfa rejim listeleri vardır. Bu listelerde birçok yiyecek gramla ölçüler içerir. Kişiler genelde bu listeleri yapmak için sosyal yaşamlarından ödün verirler ya da sosyal yaşamlarına devam etmek isteyenler ise rejim listelerinde yazan yiyecekleri yanlarında taşırlar. Obezite ve metabolizma uzmanı Dr. Ayça Kaya, fazla kilolu kişilerin diyet yapmamalarını daha da önemlisi hayatlarını diyet öncesi ve sonrası diye ikiye ayırmamalarını öneriyor.

    Şişmanlık sadece yemekten kaynaklanmaz!

    Dr. Ayça Kaya, öncelikle fazla kilonun nedenlerinin araştırılmasına dikkat çekiyor, çünkü şişmanlık sadece fazla yemekten kaynaklanmıyor. Bu durum birçok metabolik, hormonal, genetik, çevresel ve psikolojik etmenlerin bir arada bulunduğu kompleks bir hastalıktır. Yani basit bir üst solunum yolu enfeksiyonuna benzemez. Üst solunum yolu enfeksiyonundan sorumlu olan ajan bir mikroptur ve bir antibiyotik içildiğinde bu hastalık geçer. Fazla kiloluk durumunda ise neden bir çok etmene bağlı olduğundan, ne yazık ki, mucize bir diyet, mucize bir cerrahi veya mucize bir ilaç kullanımı ile bu hastalıktan kurtulunmaz.

    Mucizelere inanmayın…

    Zayıflamak deyince birçok kişi nedense mucize diyetlerin ve mucize bitkisel desteklerin peşine düşer. Kısa süreli yapılan diyetlerin en büyük zayıf noktası insanın yaşamına uygun olmamasıdır. Dolayısı ile diyet bırakıldığı zaman verilen kilolar fazlasıyla geri alınmaktadır. Bugün tıbbi olarak insan vücudunun ihtiyacı olan temel besin maddeleri; karbonhidratlar, proteinler ve yağlardır. Bu besinler düzenli ve dengeli bir şekilde alınmaz ise vücutta geri dönüşü olmayan hasarlara neden olabilirler. Kansızlık, saçlarda dökülme, tırnaklarda kırılma, sinirlilik ve hatta çok katı yapılan diyetlerde kalpte ritim problemleri ortaya çıkıp ani kalp durmalarına neden olabilir. Dolayısı ile bu tür diyetler sağlığa son derece zararlıdır.

    Hemen harekete geçin…

    Kilolarınızdan sonsuza kadar ve kalıcı olarak kurtulmak istiyorsanız hemen, şimdi harekete geçin. Önce bir iç hastalıkları uzmanına başvurarak metabolik ve hormonal durumunuzu kontrol ettirin. Bununla birlikte yeme içeriğinizi ve yeme davranışınızın da detaylı araştırıldığı bir muayeneden geçin. Beraberinde hiç bir şeyin yasak olmadığı rejimin asla bozulmadığı ama gün içinde kendi dengelemenizi yapabileceğiniz sağlıklı beslenme prensiplerini öğrenin.

  • Flormar, yeni sezona birbirinden renkli ve de göz alıcı parfüm kofreleri ile merhaba diyor.

    Kalbe, Ruha ve Duyulara Hitap Eden, Yeni Sezonun En Özel Parfüm Notaları, Flormar Kofrelerinde Saklı… Yeni sezon makyajına renk getirecek Flormar allıkları da, parfüm kofrelerinin hediyesi…

    BAHARIN EN ANLAMLI KOKULARINI
    FLORMAR İLE KEŞFEDECEKSİNİZ…

    Flormar, yeni sezona birbirinden renkli ve de göz alıcı parfüm kofreleri ile “merhaba” diyor.

    Flormar parfüm kofreleri, güncel fiyat bilgisi; 28,80.-TL

    Güzelliğin anlamlı markası Flormar, her tene ve her zevke özel yarattığı eşsiz koku notalarını, yeni sezonda ayrıcalıklı parfüm kofrelerine taşıdı.

    Flormar’ın her biri farklı duyulara hitap eden, Heart (egzotik çiçeklerin kışkırtıcı kokusu), Mind, Trust (lolipopu andıran neşeli tonlar), Soul (meyve ve çiçek notaları), Feel (meyve ve çiçek notalarıyla) ve Touch (tropikal meyvelerin egzotizmi) parfümleri, bu kofrelerde deodorantlarıyla birlikte yer alırken, yeni sezon makyajınızı renklendirecek Flormar allık da hediye…

    Flormar, yeni sezona birbirinden renkli ve de göz alıcı parfüm kofreleri ile merhaba diyor. | 17

    Sevdiğiniz kokuyu, hem deodorantı, hem de eau de parfum’ü ile artık gün boyu hissedecek, sevdiklerinizi de bu anlamlı yeni sezon hediyesi ile mutlu edebileceksiniz.

    Flormar’ın yeni sezona anlam katan parfüm kofrelerine, tüm Flormar satış noktalarından ulaşabilirsiniz.

  • Yanlış beslenme hastalık genini aktif hale getiriyor!

    İnsan genetik haritası çözüldü!
    Yanlış beslenme hastalık genini aktif hale getiriyor!
    21. Yüzyılın kurtarıcı anahtarı nutrigenetik tıp
    Daha kaliteli bir yaşam için nutrigenomik

    Yanlış beslenme hastalık genini aktif hale getiriyor! | 19Yediğiniz besinlerin, geleceğinizi nasıl etkilediğini ve yaşam standartınızı ne yönde şekillendirdiğini biliyor musunuz? Ya da 25000 bin genimizin bu aldığımız besinlerin içindeki maddelere göre çalıştığını ve yanlış beslenme ile bir hastalığı taşıyan geni aktif etmenin mümkün olduğunu, biliyor muydunuz?

    Zayıf kalmak, uzun yaşamak ya da yararlı detoks takviyeleri… Hepsini bir kenara koyun! Genetikçiler ve moleküler biyologların uzun süredir üzerinde çalıştığı ve gelecekte sağlık sektöründe kurtarıcı-anahtar rolünü üstlendirdiği, “nutrigenetik” (beslenme genetiği) ve “nutrigenomik” (genetik beslenme); Türkiye’de henüz bakir bir alan olmasına karşın, uzun zamandır araştırmalarını bu konu üzerinde sürdüren Dr. Nurhayat Gül tarafından yürütülmektedir. Kendi araştırmalarını bir yaşam koçu gibi, insanlarla paylaşan Dr. Gül, bu alan hakkında oldukça farklı verilere sahip…

    Genetik, son yıllarda en hızla gelişen ve yeni bilgilerin keşfedildiği bir bilim dalı. Kaydedilen gelişmeler, birçok hastalığın tanı yöntemleri, tedavileri ve mekanizmaları konusundaki bilgilerimizi köklü bir şekilde geliştirmeye devam ediyor. Bunların arasında “Nutrigenetik (beslenme genetiği) ve nutrigenomik (genetik beslenme); nutrisyonel genomik şemsiyesi altında ortaya çıkan, sağlık, diyet ve genom arasındaki etkileşimi irdeleyen yeni bir alan olarak dikkat çekiyor.

    Genler ve yiyecekler arasındaki bu ilişki son yılların en ilgi çekici alanlarından biri. Genetikçiler ve moleküler biyologlar bu konuda müthiş buluşlara imza atıyor, uzmanlar “nutrigenomik tıp” isimli bu yeni alanın beslenme bilimine ve dolayısıyla insan sağlığına çok önemli katkılar sağlayacağını söylüyor. Türkiye’de henüz uzmanlar tarafından fark edilemeyen bu bakir alanı, hem akademik, hem de pratik çalışmalarıyla ileriye taşıyan isimse; master’ını Biyomühendislik ve Genetik Bölümü’nde Moleküler Genetik üzerine yapan Dr. Nurhayat Gül… İlgilendiği özel alanı ise beslenme ve genleri bir bilim dalı olarak inceleyen Nutrigenomik.

    İnsanların sadece zayıflamak için değil, sağlıklı yaşamak ve hastalıklardan kendini korumak için iyi beslenmesi gerektiğini savunan Dr. Nurhayat Gül, bugüne kadar bize öğretilen ya da iyi bildiğimizi sandığımız birçok ezberi ters yüz ediyor. Beslenme düzeni ve tüketilen gıdaların önemine dikkat çeken Dr. Gül, günümüzde hızla artan hastalıklar, erken yaşta ölümler, kanser vakaları derken mevcut beslenme düzeninin hastalıklarla doğrudan ilişkisi olduğunun farkedilmesi için bilimsel olarak ispatlanan doğru bilgileri merak eden herkesle paylaşıyor.

    DNA ANALİZLERİYLE KİŞİYE ÖZEL BESLENME KÜRÜ

    Kişide genetik beslenme haritasını çıkarabilmek için, yine nutrigenomik teknolojilerinden (genomik, proteomik, transkriptomik ve biyoinformatik) yararlanılıyor.

    DNA analizleriyle gerekli görüldüğü taktirde kişiye özel beslenme programları yapılarak, genetik analizler elde ediliyor. Bu sonuçlara bakılarak sizin genetik miras olarak taşıdığınız hastalıklarınız ve özel yetenekleriniz hakkında bilgi sahibi olunabiliyor. Dikkat edilmesi gereken noktalar için beslenme önerilerinde bulunuluyor; kısaca genetik şifreniz çözülerek sizin için hangi yiyeceklerin iyi ya da kötü olabileceğine karar veriliyor.

    TEK PROBLEMİMİZ; YEMEMEMİZ GEREKENLERİ YEMEMİZ!

    Nutrigenomik ile amaç, hiç şüphesiz bireylerlerin sağlığını geliştirmek ve yaşam kalitesini artırmak olduğunun altını çizen Dr. Gül; “Ekonomik olarak refah seviyemizin artması bize ölümüne yemek olarak yansıdı. Fastfood, hazır ve işlenmiş gıdalar bol et, kızarmış yiyecekler, şeker veya tatlandırıcı dolu içecekler, cipsler; artan obesite, kanser, diabet ve otoimmün hastalıkların altında yatan en önemli sebeptir. Tek problem sadece bu yiyecekleri yememiz değil, aslında yememiz gerekenleri de yeterince yemememizdir. Yani biz vücudumuza ihtiyacı olan besinleri vermiyoruz. Günümüz modern beslenme şeklini düşünürsek, tükettiğimiz kalorilerin çoğunun rafine gıdalar ve hayvansal kaynaklı gıdalardan kaynaklandığını görürsünüz. Bizim protein, karbonhidrat ve yağ olarak ayırdığımız makro besinlerin yanısıra, fitokimyasal, antioksidan, vitamin gibi binlerce mikro besine ihtiyacımız vardır. İşte asıl beslenme vücuda bu mikro besinleri yeteri kadar verebildiğimiz zaman gerçekleşebilir. Bunu da besin yönünden zengin yiyecekleri tüketmekle mümkün olabilir. Öncelikle mikro besin yönünden en zengin olan yeşil sebzeleri hayatımıza daha çok katmayı öğrenmemiz gerekiyor. Sonrasında da gün içinde yediğimiz yemek miktarı ya da kalori hesabına değil, yediğimiz yemeklerde ne kadar besin değeri olduğu verisine bakmalıyız. Vücuttaki eksiklikleri tamamlamadıkça ve yeterli besinleri ona sunmadıkça kansere, kalp hastalığına, diyabete, otoimmün hastalıklara ve diğer dejeneratif hastalıklarla savaşı asla kazanamayız. Ayrıca bu mikrobesinlerden fakir beslenme tarzı yiyecek bağımlılığına neden olmakta. Ve hayat tarzınız, yaşam sürenizi genetik mirasınızdan daha çok belirleyici bir role sahip… ” olduğunu belirtiyor.

    Günümüzde hastalık yükünün yüzde 85’ini oluşturan kronik-kompleks hastalıkların sağlık sistemi üzerinde yarattığı maliyet yükü gittikçe artıyor. Moleküler mekanizma iyi anlaşılırsa, diyetle ilgili kronik hastalıklar da daha iyi sonuçlar elde edilmesi ve tedavi giderlerinin azalması da olası hale gelebilir. Ayrıca bu alanda yapılan çalışmalar besin ve içecek sanayinin de gelişmesine katkıda bulunacaktır. Çünkü nüfus yaşlanıyor ve uzun yıllar diyabet, kalp hastalığı, kanserler gibi kronik-kompleks hastalıklarla yaşıyor. 21. yüzyıl içinde beklenen yaşam süresi uzadıkça, bu yük daha da artacak, sağlık hizmetlerinin maliyetlerinin bir süre sonra baş edilemez bir noktaya gelmesi bekleniyor. Önümüzdeki süreçte sağlık sistemi üzerindeki bu yükü nutrigenetik uygulamaların azaltması bekleniyor.

    NOT: Nutri-Genetik Biliminin Kavramsal Temelleri Beş İlkede Toplanmaktadır:

    * Beslenme belirli şartlar altında bazı bireylerde hastalıklar açısından ciddi bir risk faktörü olabilir.

    * Çok tüketilen besin maddeleri insan genomunu doğrudan ya da dolaylı olarak etkileyerek genlerin yapısını ve etkilerini değiştirebilir.

    * Bir besin maddesinin bireyin sağlığını ne kadar etkileyeceği o kişinin genetik yapısına bağlıdır.

    * Beslenme ile ilgili bazı genler ve bu genlerde görülen varyasyonların bireylerde kronik hastalıkların görülme sıklığı, hastalığın başlaması, ilerlemesi ve şiddeti üzerinde etkisi olabilir.

    * Kişilerin beslenmelerinde o kişinin gıda ihtiyacı, beslenme durumu ve genetik yapısı ile ilgili bilgilere dayanarak yapılacak düzenlemeler, kronik hastalıklara karşı koruyucu, hastalığın şiddetini azaltıcı ve hatta tedavi edici olabilir.

    Dr. NURHAYAT GÜL KİMDİR?

    1967 doğumlu Dr. Nurhayat Gül, 1992 de Tıp Fakültesi’nden mezun olup, yıllarca devlet ve özel hastanelerin Acil Servis’lerinde çalıştı. 1994 yılında İstanbul’a taşınmasıyla hayatının rotası da tümüyle değişti. 2007 yılında hastanelerdeki acil tecrübesine son vermeye karar veren Dr. Gül, diyet konusunda uzman doktorların özel kliniklerinde çalışmaya başladı. İşini çok seven doktor, bu konuyu her yönüyle incelemeye başladı ve dünyada ispatlanan farklı gerçekleri gördü. Genetik, sağlıklı beslenme ve diyet arasındaki ilişkinin çözülmeye başladığını farketmesi onu bu konuda daha da çok araştırma yapmaya yöneltti. Yeditepe Üniversitesi’nde Biyomühendislik ve Genetik Bölümü’nde Moleküler Genetik Master’ı yapmaya başladı. İlgilendiği özel alanı ise beslenme ve genleri bir bilim dalı olarak inceleyen Nutrigenomik olarak belirledi. Henüz Türkiye’de hiç bir doktorun uygulamadığı ancak dünyanın yöneldiği bu yeni bilgiler ışığında çalışmalarına başladı. İnsanların sadece zayıflamak için değil, sağlıklı yaşamak ve hastalıklardan kendini korumak için iyi beslenmesi gerektiğini savunan Dr. Nurhayat Gül, bunu dünyada yapılan ve ispatlanan çalışmaları baz alarak uyguladı ve bir çok hastaya ulaştı.

    Başarılı sonuçlar yakaladığı hastalarının referansları ile bir çok kişiye ulaşan, her geçen gün daha da geniş kitlelere ulaşmanın heyecanını yaşayan Dr. Nurhayat Gül, 17 yaşında bir kız çocuğu annesi ve İstanbul’da kızıyla beraber yaşıyor. Düzenli koşu yapan ve bir yarı maraton tamamlayan Dr. Gül, özel koşulara da katılıyor.

  • Neutrogena® Vücut Nemlendiricisi Dematologlarla sizin için geliştirdi

    Neutrogena® Vücut Nemlendiricisi Dematologlarla sizin için geliştirdi | 21GÜZEL VE SAĞLIKLI BİR CİLDİN SIRRI SU VE NEMDİR….

    Güzel ve sağlıklı bir cilt için su ve nem gereklidir. Ancak cilt sürekli nem kaybetme eğilimindedir. Cildin düzenli olarak nemlendirilmesi büyük önem taşır. Hangi yaşta olursak olalım, cilt tipimiz ne olursa olsun cildin düzenli olarak uygun bir nemlendirici ile nemlendirilmesi gereklidir. Kuru cilt her yaşta meydana gelebilir. Cildiniz kuru ise yeterli nemi tutamıyor demektir. Kuru ciltte kızarıklık, kaşıntı , yanma görülebilir. Kuru bir cilt , kuru olduğu için aynı zamanda hassas da olabilir. Hassas bir cilt ise çevresel koşulların neden olduğu tahrişlere karşı daha duyarlıdır. Bu yüzden özel ilgi ve bakıma ihtiyaç duyar.

    Yumuşaklık, tazelik, ışıltı, esneklik ve tonalite için cildin tuttuğu su miktarı önemlidir.

    Cildin kurumasının aşırı soğuk hava, güneş ışınlarına uzun süre maruz kalınması, gibi dış etkenler ya da hormonal etkenler , aşırı kahve ve çay tüketimi, yetersiz cilt bakımı ve koruma,bilinçsiz diyet, stres, uykusuzluk, az sıvı tüketimi ……gibi bir çok sebebi olabilir.

    Neutrogena® dematologlarla sizin için geliştirdi

    NEUTROGENA® NORVEÇ FORMÜLÜ VÜCUT NEMLENDİRİCİSİ KURU VE HASSAS CİLTLER İÇİN PARFÜMSÜZ HİPOALERJENİK FORMÜL

    Neutrogena hassas ciltler için özel bir çözüm sunuyor. Kuru ve hassas ciltlere uygunluğu dermatolojik olarak test edilmiş , cildi 24 saat boyunca nemlendiren ve koruma sağlayan, tüm ailenin **kullanabileceği yeni Günlük Vücut Nemlendiricisi.

    D –pantenol ile zenginleştirilmiş Norveç formülü’nün ciltte 10 katmana kadar * aktif nemlendirme sağladığı ve ciltte neme en çok ihtiyaç duyulan bölgeleri etkili şekilde nemlendirdiği klinik olarak kanıtlanmıştır.

    İlk kullanımdan itibaren cildinizi korur. Cildinizde rahatlamış , pürüzsüz ve 24 saat boyunca nemlendirilmiş bir his bırakır.

    Günden güne cildinizin daha yumuşak , daha güzel ve daha sağlıklı bir görünüm kazandığını fark edersiniz .

    Parfüm içermez ve alerji riskini minimize edecek şekilde formüle edilmiştir. Yağlı bir his bırakmayan formülü cilde anında nüfuz ederek cilt tarafından kolayca emilir

    • Epidermisin üst tabakaları
    • ** yetişkinler ve 3 yaşın üzerindeki çocuklar

    Ambalaj: 400ml
    Tavsiye edilen Tüketici Fiyatı: 17,70TL