Etkili ve hızlı saç uzatan tarçın maskesi tarifi ve kullandığımız malzemelerin faydalarını da belirttiğimiz yazımızda saçlarınız kısa sürede canlanacak ve uzayacaktır.
Hızlı Saç Uzatan Tarçın Maskesi İçindeki Malzemelerin Faydaları
Tarçın:Saç derisinde kullanabileceğiniz Hızlı saç uzatan tarçın maskesinin başrol oyuncusu tarçın, saç köklerini uyararak daha hızlı ve sağlıklı uzamasına yardımcı olur ve saç dökülmesini önler.
Bal:Bal içerikli saç maskeleri saça pekçok yönden iyi gelir. Saç kuruluğundan ve dökülmesinden şikayetçi olanlar, günde bir kez saçlarına balla karıştırılmış su uygulayarak, bu dertlerine deva bulabilirler.
Yumurta: Yumurta içeriğindeki protein sayesinde her türlü saç için kullanılabilen, onları güçlü ve sağlıklı kılan, saçların büyümesini sağlayan, çok önemli bir gıdadır. Yumurtanın akı saçlardaki kırılmayı önleyip saçı kökten uca onarırken, sarısı ise saç için eşi bulunmaz bir besleyicidir.
Tüm bu malzemeleri güzelce karıştırıp mikrodogalda kısa süre ısıtın.Yalnız maskenin etki etmesi için tarçın taze ve acılığını kaybetmemiş olmalı.
Saçınıza su sıkıp nemlendirin. Ardından bu maskeyi saçınıza sıcak sıcak uygulayın, el yakmayacak kadar orta ısıda olmalı. Maskeyi saçlarınıza ve saç diplerinize uygulayın.
Streçle başınızı sarın. Yarım saat- bir saat arası saçınızda tuttuktan sonra saçınızı yıkayıp durulayın. Sonuç: parlak, yumuşak, hızla uzayan ve güzel kokan saçlar. Bu maske ile kısa sürede uzun saçlara kavuşacaksınız. Hafta bir kaç kez maskeyi uygulayabilirsiniz.
Uluslararası İmaj Danışmanları Birliği Başkanı Anna Soo Wildermuth, “İş görüşmelerinde giyilen kıyafetler, kim olduğunuzu anlatmalı ve dikkat çekmemeli” diyor. Wildermuth, iş görüşmelerinde yapılan 10 giyim hatası hakkında bilgi veriyor…
Kısa etekler: Etek boyu dizin üç parmaktan fazla yukarısında olmamalıdır. İlk iş görüşmesine süper mini etek giyerek gitmek doğru olmaz. Ayrıca Capri pantolon gibi ciddi olmayan giysileri iş görüşmelerinde giymeyi asla düşünmeyin.
Modası geçmiş takım elbiseler: Çok geniş ya da dar takım elbiseler giyilmemelidir. İyi bir terzi takım elbiselerdeki bu sorunları halledebilir. Erkek ceketleri tüm vücudu sarmalıdır. Gevşek ya da çok dar olmamalıdır.
Kadın ve erkekler için deri ceket: Deri spor ceketler iş görüşmeleri için ideal değildir. Dış giyim gibi gözükürler.
Baskılı ve modaya uygun el çantaları: Çantalar, sade olmalı, dikkat çekmemeli ve göze çarpmamalıdır.
Kırmızı evrak çantaları: Evrak çantaları, cüzdanlar ve ayakkabıların hepsi iyi bir renk uyumu içinde sade ve gösterişsiz olmalıdır.
Önü ya da arkası açık ayakkabılar: Bu tarz ayakkabılar görüşmelerde giyilmemelidir. Modası geçmiş ayakkabılar bir kenara atılarak, iş görüşmeleri dışındaki durumlarda kullanılmalıdır.
Çıplak bacaklar: Yazın hava nemli olsa dahi çorap giyilmelidir. Çoraplar doğal renkte olmalıdır. Ayakkabılarınızla uyum sağlamalıdır.
Ahenksiz takılar: Parmaklarınıza birden fazla yüzük veya kulağınıza birden fazla küpe takmayın. Yüz takıları ya da ayak bileğine takılan bilezikler görüşmelerde hoş karşılanmaz.
Yalın ve gösterişsiz renkler arasında gri ve mavinin çeşitli tonları en iyi olanlardır. İş görüşmesi sırasında siyah giymek sizi çok ciddi gösterebilir. Siyah giyerseniz, bu rengin yanında onu yumuşatan bir renk bulunmasına dikkat edin. Kahverenginin hala bir iş rengi olup olmadığı tartışılmaktadır. Bu nedenle bu rengi kullanmaktan kaçınmalısınız. İkinci bir görüşme için arandığınızda giysilerinizde değişiklik yapın. Farklı renk bluz, kravat ya da fular takmalısınız. İş görüşmeleri, modanın ön plana çıktığı yerler değildir. Fakat sanat gibi iş alanlarında olanlar modayı ön plana çıkarabilir. Onlar dışındaki herkes sade, gösterişsiz ve klasik bir görünüşü tercih etmelidir. Ne giyerseniz giyin, kıyafetiniz sizin bir profesyonel olduğunuzu, işi almaya ve yeni bir işe başlamaya hazır olduğunuz gerçeğini vurgulamalıdır. Sağ duyunun rehberiniz olmasına izin verin. Moda hatalarının görüşmenin ikinci aşamasına geçmenizi engellemesine izin vermeyin. Bunun için de, görünüşünüzün iyi olması ve iş için uygun olması gereklidir.
Kilo vermek için size önereceğimiz metabolizmayı hızlandırmanın 7 yolunu izleyerek kısa sürede zayıflayabilir, istediğiniz fit fiziğe kavuşabilirsiniz.
İyi çalışan bir metabolizma hızlı kalori yakımı ve hızlı kilo verme demektir.
Metabolizma hızı herkeste bir değildir, metabolizma, bazı insanlarda yavaş, bazılarınkinde hızlı çalışır,
bazı şanslı kişiler ise genetik, doğuştan gelen bir özellikle, güzel işleyen bir metabolizmaya sahiplerdir. Metabolizma hızını artıran pekçok yöntem vardır.
Zayıflamanın yolu hızlı metabolizmadan geçer.
Kilo vermek için size önereceğimiz metabolizmayı hızlandırmanın 7 yolunu izleyerek kısa sürede zayıflayabilir, istediğiniz fit fiziğe kavuşabilirsiniz.
Metabolizmayı Hızlandırmanın Yolları
Metabolizmayı Hızlandırmanın 7 Yolu
Yüksek Kas Oranı Hızlı Metabolizma...
Bedenimiz yalnızca egzersiz sırasında kalori yakmaz, aynı zamanda dinlenirkende enerji, kalori harcarız.
Kas oranı yüksek insanlar, metabolizma hızları yüksek olmaları nedeniyle hiç hareket etmeseler de oturdukları yerde enerji yakarlar.
Düzenli egzersiz ve protein yönünden yüksek, doğal gıdalar kas oranınızı artırarak bedeninizi fit ve sağlıklı tutarlar.
Metabolizmayı Hızlandırmanın Yolları
Metabolizmayı Artıran Yiyecekler Tüketin
Zayıflamak istiyorsak bunu sağlıklı bir şekilde yapmalıyız.
Kilo vermek isteyenlerin en büyük hatalarından biri çok az yemek yemek veya öğün atlayarak, aç kalarak zayıflamaya çalışmaktır.
Fakat tüm bunlar iyi sonuç vermez çünkü aç kalmak metabolizmayı yavaşlatır.
Günde 1000 kaloriden az kalori alanların metabolizma hızları düşer ve çok az yemek yiyenler yağ değil, kaslarından kaybetmeye başlar.
Çünkü bedenimiz yiyecekler sayesinde enerji alır, yiyecek olmayınca kaslarını tüketmeye, yaşam gücü kaslardan almaya çalışır.
Bu durum kilo kaybı için sağlıksız bir yaklaşımdır ve gelecekte de vücudumuzda çeşitli sorunlara neden olabilir.
Hızlı kilo vermek istiyorsak, günlük diyetimizi aç olarak sürdürmeyi değil, metabolizmamızı artıran yiyecekleri tüketerek, sağlıklı bir yol izlemeliyiz.
Egzersiz Yapmak
Aeorobik yapmak aktif kalmak ve daha fazla kalori harcamak için en eğlenceli yollardan biridir. Özellikle biz kadınlar bu spora rağbet gösteririz.
Bu spor yalnızca kas oranımızı artırmakla kalmaz, metabolizmamızı da hızlandırır.
Düzenli aerobik yapmak bizi sağlıklı tutar, aeorobik sevmeyen kişiler yüzme, yürüyüş
koşu, dans gibi sevdiği herhangi bir sporu yaparakta, aeorobiğin sağlayacağı kazanımları elde edebilirler.
Metabolizma İçin Kahve
Kahve ve çay günümüz insanlarının vazgeçilmez içeceklerindendir.
Kafein içeren bu içeceklerin tadı hoşumuza gittiğinden, bunlar içmek bize keyif verir.
Fakat bilmediğimiz bir şey var ki bunları şekersiz tüketmek metabolizmamızı artıran şeylerdendir.
Su İçin
Yeterli miktarda su içmek, hızlı kilo vermenize yardımcı olan şeylerdendir.
Günde 2-2,5 litre su içerek bedeninizdeki hidrasyonu sağlamış böylece daha çok kalori harcamanızın önünü açmış olursunuz.
Su içmenin faydalarından biri, suyun metabolizmanızı artırarak, istikrarlı bir şekilde yağ yakımını sağlamasıdır.
Doğuştan şanslı olup metabolizması iyi çalışan kişiler hariç, hızlı bir metabolizma isteyenler günlük 8 bardak su içmek zorundadır.
Metabolizmayı Hızlandırmanın Yolları
Az ve Sık Yiyin
Herkes yemek yemeyi sever, önüne sevdiği yiyecek koyulupta yememek için dayanabilen az insan vardır.
Sağlam yemek yiyenler uzun süre acıkmaz, mide çok dolu olduğunda metabolizma yavaşlar.
Bu nedenle sevdiğimiz yiyecekte olsa aşırıya kaçmadan az miktarda yemeliyiz.
3 öğün tıka basa yemek yerine, her iki saatte bir azar azar yemelidir.
Bu durum metabolizmamızı daim işlek tutarak, gün içinde daha çok kalori yakmamızı sağlar
Aşırıya kaçmadan hergün bir kaç bardak bu içeceklerden içmek yeterlidir, herşeyin fazlası zarar, ortası karardır.
Metabolizmayı Hızlandırmanın Yolları
Metabolizmayı Hızlandırmanın Yolları
Protein Tüketin
Proteinleri sindirirken bedenimiz diğer yiyecekleri yerken harcadığı enerjiden daha fazla enerji harcar.
Daha fazla enerji harcanması, daha çok yağ yakımı demektir.
Bu sebeple çok fazla karbonhidrat veya diğer gıdalara öncelik vermek yerine, protein yönünden zengin gıdalara beslenmemizde yer vermek bizim için en iyisidir.
Fındık, balık, yumurta, süt ürünleri vb gibi gıdalarda yüksek miktarda protein vardır.
Proteinli gıdalarla beslenmek yalnızca bizim metabolizmamızın hızını artırmakla kalmaz, aynı zamanda kas oranımınızı da artırır.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.
Kadınlar kulübü editörleri olarak araştırdık yatak odası modelleri 2015 ten en güzel tasarımları sizler için derledik, resimli galerimizi inceleyip yatak odası modelleri 2015 hakkında fikir edinebilirsiniz.
Hepimiz gün boyunca farklı yerlerde vaktimizi geçiririz. Evlerde, ofislerde, restoranlarda, okullarda, hastanelerde vb.
Konfor ve güzel bir görünüm bulunduğumuz mekanlar için çok önemlidir, çünkü vakit geçirdiğimiz yer, ruh halimize de yansır,
güzel mobilyalardan oluşan, iyi tasarlanmış bir odada kendimizi daha hissedip, modumuz yükselir.
Yatak odalarıda uzun saat geçirdiğimiz yerlerdendir,
günde ortalama 8 saat uyuduğumuzu düşünürsek, günümüzün üçte biri bu odada geçer.
Bu nedenle bu odanın döşemesine ayrı bir titizlik göstermeli, sağlam, ergenomik olması ve estetik görünmesi başlıca kriterlerimizden olmalıdır. Kadınlar kulübü editörleri olarak araştırdık yatak odası modelleri 2015 ten en güzel tasarımları sizler için derledik, resimli galerimizi inceleyip yatak odası modelleri 2015 hakkında fikir edinebilirsiniz.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.
Uzun süredir bir ilişkinize var ve artık sona geldiğinizi mi düşünüyorsunuz?
Yaşadığınız bu ilişkinin bittiğini gösteren bazı belirtiler vardı, aşkın bittiğini gösteren belirtiler yazımız size bu konuda ipuçları verecektir.
Aşkın Bittiğini Gösteren Belirtiler
Az Görüşme İsteği
Aşkın bittiğini gösteren belirtilerden biri karşılıklı telefonlaşmaların, mesajlaşmaların çok azalmasıdır. Konuşmak, karşılıklı sözel paylaşım ilişkiyi ayakta tutar,
birbirinize söyleyecek sözünüz kalmadıysa veya onla konuşmak içinizden gelmiyorsa, bunlar iyiye işaret değildir.
Sürekli Tartışma
Tatlı atışmalar ilişkinin tuzu biberidir.
Ancak bu tartışmalar sık oluyor ve birbirinize kırmaya başladıysanız,
iş çözümsüz noktalara gitmeye başladıysa, ilişkinizde can çekişiyor demektir.
Tensel Uzaklık Kadınla erkeği birbirine bağlayan tensel yakınlaşmadır, fiziksel uzaklık girerse araya, çoğu zaman sevgi de biter.
Fiziksel çekimin bittiği yerde ise o ilişkiyi sürdürmeye çalışmak oldukça zordur. Birlikteliklerin yüzde ellisi cinselliktir, tenden uzak gönülden uzak…
Zamanım Yok!
Partneriniz sizi aramıyor, sormuyor, görüşmüyorsa, buna neden olarak çok yoğun olduğu, vakti olmadığı gibi bahanelerin arkasına sığınıyorsa, yoğun olmadığı ise alenen ortadaysa
karşı taraf ilişkiyi bitirmek istiyor fakat sizi kırmamak için bunu size söyleyemiyordur.
İlişkinizin bittiğini gösteren en önemli işaretlerden biri de budur, çünkü insan sevdiği kişiyle hiç bir zaman irtibatını koparmak istemez, hep onla olmak ister.
Şüphe
İlişkiler karşılıklı güven esasına dayanır.Birbirinizden şüphelenme başlayıp, artık ona güvenmiyor,
bir haltlar çevirdiğini düşünüyorsanız,
ve bu şüphelerinizi kanıtlayan çok şey yaşamaya başladıysanız, geçmiş olsun sevdiğiniz elden gidiyor. Bir ilişkinin temel taşı sayılabilecek duygu sadakattir.
Sadakatın bittiğiniz fark ettiğiniz de ilişkininizin de son zamanlarını yaşadığına emin olabilirsiniz.
El gibi… Bir araya geldiğinizde uzun süre suskunluklarınız oluyorsa, sanki sizin tanıdığınız
o değil başkasıysa, hepten yabacılaşmaya, uzaklaşmaya başladıysanız,
onunla vakit geçirmek artık sıradan olduysa ilişkinizde tehlike çanları çalıyor demektir.
Saygının bitmesi
Her saygı duyduğunuz kişiyi seveceksiniz diye bir kural yok, ancak sevdiğiniz birine, hayat arkadaşınıza mutlaka saygı duymalısınız. Aranızda saygı kalmamışsa, birbirinizi kıracak sözler, hakaretler ve alay edilmeler söz konusu ise
ilişkinizde saygının bittiğini ve doğal olarak ilişkinin de bittiğini kabul etmelisiniz.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.
Lor dolması nasıl yapılır? Lor dolması malzemeleri nelerdir? Lor dolması tarifi…
Lor Dolması Malzemeleri:
Yarım kg ince bulgur
1 soğan
150 gram tereyağı
2 yemek kaşığı sıvıyağ
1 yemek kaşığı salça
Yarım kg lor peyniri
4 demet pazı Sos için:
1 çay bardağı zeytinyağı
1 yemek kaşığı salça
Tuz, pulbiber Lor dolması yapılışı:
İnce bulgur derin bir kaseye alınıp üzerini çok az geçecek kadar sıcak su ile ıslatılır. Tereyağı ve sıvıyağı bir tavaya alınıp ısıtılır. Yemeklik doğranmış soğan ve salça eklenip kavrulur. Kavrulan soğanlı harç ve lor peyniri kabaran bulgura eklenir. Tüm malzeme iyice yoğurulur. Pazılar yıkanıp haşlanır. Süzülüp soğuyan pazı yaprakları iç harç ile sarılır. Fırın tepsisine dizilir. Sos için zeytinyağı, salça, tuz ve pulbiber karıştırılıp sarmaların üzerine gezdirilir. Önceden ısıtılmış 200 derece fırında pişirilir.
Yazın Hasta Olmamak İçin Neler Yapmalıyız? bu makalemizde, sizle yazın hasta olmamanız için, uzman önerilerinden oluşan bilgileri paylaşacağız.
Yaz demek, güneş, deniz, kumsal, soğuk, ferahlatıcı içecekler ve serin tatlı bir klima esintisi demektir. Çoğumuza yaz mevsimi bunları çağrıştırır.
Yaz ayrıca kimileri için havuzda geçirilen keyifli vakitler ve geceleri dans anlamına da gelir.
Tüm bu aktiviteler yazın yapılır, çünkü nasıl olsa hava sıcak ve soğuk algınlığına yakalanma riski de az diye düşünülür.
Fakat yazın dahi olsa soğuk algınlığına yakalanabileceğiniz aklınıza gelmiş miydi veya hiç yazın hasta olma tecrübesi yaşamış mıydınız?
Şunu bilelim ki dışarısı çok sıcakta olsa, yazın hasta olma ihtimalimiz herzaman vardır.
Özellikle çocuklarda bu durum daha çok görülür. Yaz aylarında ordan oraya koşturup terler, üzerine de soğuk içecekler içer veya dondurma yerler, ardından da şifayı kaparlar.
Yazın soğuk algınlığını tedavi etmek çok zor değildir.
Ancak yazın soğuk algınlığına neden olan şeyleri bilip hasta olmamak en iyisidir, böylece bir sürü kimyasal madde olan ilaçları yutmaktanda kurtulmuş oluruz.
Yazın Hasta Olmamak İçin Neler Yapmalıyız?
Aşırı Terleme
Çok terlediğinizde, elbiselerinizde ıslanır.
Bu durum uzun süre cildinizi nemli tutar ve soğuk algınlığına yakalanma ihtimalinizi çok yükseltir. Kadınlar olarak kendiniz veya evladınızın sağlığı için kesinlikle terli giysilerle durmayın,
en kısa zamanda üstünüzü değiştirin, o an değiştirme imkanınız yoksa arkanıza ince bir tülbent veya benzeri birşey koyun ki teri emsin.
Güneş Çarpması
Güneşin yoğun olduğu öğle saatlerinde dışarıda güneş altında gezmek güneş çarpmasıyla karşılaşmanıza neden olabilir.
Güneşin altında gezdiğinizde durumun vahametini farketmezsiniz fakat eve geldiğinizde
baş ağrısı, ateş yükselmesi, halsizlik, mide bulantısı gibi semptomlarla karşılaşabilirsiniz..
Bu nedenle güneşin tam tepede olduğu öğle saatlerinde mecbur kalmadıkça dışarı çıkmayın, çocuğunuzu da bu saatte dışarı salmayın.
Sıcak-Soğuk!
Güneşin kavurucu sıcağından eve geldiniz ve ayaklarımı uzatıp şöyle bir klima karşısına geçeyim,
bedenim soğusun diye düşünebilirsiniz, fakat bu kendinize yapabileceğiniz en büyük kötülüklerden olur.
Sıcak bir yerden gelip, direk soğuk klimayla serinlemek bedeninize termostat sistemini çalıştırmak için zaman vermez ve soğuk algınlığına yakalanmaya neden olursunuz
Dışarıda bedeninizin çok ısındığını düşünüyorsanız, size önerimiz, en sağlıklısı banyoya girip, ılık duş almaktır.
Soğuk İçecekler İçmek
Bedeninizi hararet basmış ve soğuk su diye hücreler size seslenmeye başlamış olabilir.
Bu durumda soğuk suyu içerseniz, şifayı da kaparsınız.
Çünkü soğuk içecekler boğazlar için iyi değildir.
Yazın dahi olsa çok soğuk su içmekten veya soğuk içeceklerden uzak durun.
Çok soğuk içecek hariç hiç bir şey sizi kesmiyorsa, içecekleri haşlayıp, yani biraz ılık su karıştırıp öyle için.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.
Size bildireceğimiz bitkisel tedavi uzmanlarının tavsiyelerinden oluşan “Çocuklarda Egzama ve Doğal Tedavi Yolları” yazımızda bildirilenlere uyarak kısa sürede çocuğunuz
bu iletten kurtulup, sağlığına kavuşabilir.
Egzama çocukluk çağında çok sık görülen bir cilt hastalığıdır.
Belirtiler hem çocuk hem de anne için son derece travmatik olabilir.
Şayet tedavi edilmezse kaşıntı, kızarıklık ve deri soyulması gibi ikincil enfeksiyonlara yol açabilir.
Egzema evde hazırlayacağınız doğal yollarla tedavi edilebilir, böylece kaşıntı, ciltteki deformasyon gibi semptomlardan kurtulunur.
Size bildireceğimiz bitkisel tedavi uzmanlarının tavsiyelerinden oluşan “Çocuklarda Egzama Ve Doğal Tedavi Yolları” yazımızda
bildirilenlere uyarak kısa sürede çocuğunuz bu iletten kurtulup, sağlığına kavuşabilir. Bildirdiğimiz tedavi yöntemlerini yetişkin erkekler ve kadınlarda egzamalı bölgelerine uygulayıp, şifa bulabilir.
Çocuklarda Egzama Ve Doğal Tedavi Yolları
Yoğurt
Egzama vücuttaki kötü bakterilerin çoğalması ile daha kötü bir hal alabilir ve bakteri üreyen yerlerde deri enfeksiyonuna yol açabilir.
İyi ve kötü bakteriler arasındaki dengeyi kurmak, egzama derdinden kurtulmak için probiyotikler son derece etkilidir.
Çocuğa günde 2 kase yoğurt yedirilebilir veya yoğurt egzamalı bölgeye uygulanabilir.
Yoğurt, ayrıca vücuda serinlik ve ferahlık verir ve bu egzamadan etkilenmiş cilt için çok önemlidir.
Her gün yoğurt yemeye devam ederek kısa sürede bu iletten kurtulabilirsiniz.
Keten Tohumu
Keten tohumu doğal anti-inflamatuardur ve bitki bazlı omega 3 yağ asitleri açısından zengindir.
Bu içerik cilt sağlığı ve bağışıklık sistemi için temel gıdalardır, çocuklarda egzamayı önler, ve varolan egzamayı tedavi eder.
Keten tohumu yağı cilde uygulanarak cit nemlendirilir, böylece egzama dışarıdan tedavi edilir.
Veya her gün, çocuğunuza 1/4 çay kaşığı keten tohumu verin ya da yarım çay kaşığı keten tohumu yağı içirin.
Bu uygulama çocuğunuzun bağışıklığını artıracak ve cildini iyi nemlendirerek enfeksiyonlardan koruyacaktır.
Sonuç alıp, şifayı bulana kadar buna devam edin.
Üzüm çekirdeği ekstresi
Doğal bir anti-enflamatuar ve anti-bakteriyel olan üzüm çekirdeği antioksidan deposudur
ve egzamadan dolayı oluşan kaşıntıları önler.
Üzüm çekirdeği yağı direk cilde uygulanabilir
veya bu gıda direk ağızdan alınıp, çiğnenip yutulabilir.
Hindistan Cevizi Yağı
Hindistan cevizi yağı anti fungaldır ve egzema dahil pekçok cilt hastalığını tedavi edici özler içerir.
Ayrıca iyi bir nemlendirici olarak egzamanın oluşmasını ve oluşmuş egzamanın yayılmasını engeller.
Cildinizi kurumaktan ve egzamadan kurtarmak için gün boyu hindistan cevizi yağı uygulayarak, teni nemli tutun.
E Vitamini
Bu vitamin tam bir cilt dosttudur.
Özellikle egzamalı ciltlerin yenilenmesinde, onarılmasında ve iyileşmesinde büyük rol oynar.
E vitamininde ayrıca serbest radikal hasarına karşı cildi koruyan doğal antioksidanlar vardır.
Eczaneden alacağınız E Vitamini kapsülünü delip özünü çıkararak veya E Vitamini ampülü şeklinde satın alarak, egzamalı bölgeye masaj yaparak bu yağı yedirin.
Cildiniz yumuşayıp, nemlenecek, kısa sürede egzama belirtileri azalmaya başlayacaktır.
Zeytinyağı
Bu yağ nemlendirici özleriyle egzamayı kontrol altına almanın harika yollarındandır.
Çocuğunuzda egzama olan bölgelere zeytinyağı ile hafifçe masaj yapın., bu uygulama
cildi yumuşatıcak, özellikle enfeksiyonlu egzama gibi durumlardan egzamanın etrafa yayılmasını engelleyecektir.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.
Kadınların sık sık şikayet ettiği tırnak kırılmalarının altında vitamin eksikliği gibi ciddi sağlık problemleri yatıyor.
Uzman Diyetisyen Pınar Kural Enç, tırnak kırılmalarının vitamin eksikliğine bağlı olarak ortaya çıktığını söyledi.
A vitamini eksikliği söz konusu olduğunda, görme bozuklukları, kemik ve dişlerde problemler, ciltte kuruluk, saç ve tırnaklarda kırılmalar, halsizlik ve enfeksiyonlara karşı dirençsizlik görülebilir. A vitamini sağlıklı bir cilt ve kemik yapısı için önemlidir. Antioksidan olarak faaliyet yaparak hücreleri kansere ve diğer hastalıklara karşı korur, yaşlanma sürecini yavaşlatır, yağ depolanmasına yardımcı olur.
A vitamininin vücut açısından diğer bir önemi de, proteinlerin A vitamini olmadan kullanılamamasıdır. Hücre yenilenmesini sağlayan, vücut direncini arttıran, görme duyusu için önemli olan A vitamini yeşil sebzeler, domates, tahıllar, lahana, bitkisel yağlar, havuç ve balda bolca bulunur. Eksikliğini bu besinleri tüketerek giderebilirsiniz. Günlük A vitamini ihtiyacı; Yetişkin erkeklerde 1000, kadınlarda 800 mg. kadardır. Kadınların gebelikte A Vitamini ihtiyacı artar. Gebelikte günlük 1000 mg. emziren annelerin ise 1200 mg. kadar A Vitamini almaları tavsiye edilir.
Dyt. Pınar Enç: “B2 vitamini eksikliğinde, ağız kenarında yaralar, dilde kızarıklık, göz kenarında kızarıklıklar, burun kenarında kuruma, kansızlık gibi sorunlar görülebilir. Önemli bir nokta aşırı derecede alkol tüketimi vücuttaki B-2 vitaminini azaltır. Ayrıca antibiyotikler, yatıştırıcılar da vücuttaki B-2 vitaminini azaltır. Vücuttaki asit oranını düzenleyen, sindirim sistemini düzene sokan, solunum sisteminin çalışmasına yardımcı olan B 2 vitamini süt, peynir, yoğurt, yumurta, mısır, kurubaklagiller ve yeşil sebzelerde çokça bulunmaktadır. Bu besinlerden tüketmenizde fayda var. Günlük B2 vitamini ihtiyacı; 1,7 mg.dır” dedi.
Balerinler rahat ve çabuk hareket edebilmeleri için sürekli formda olması gereken sanatçılardır. Bu nedenle beslenmelerine dikkat edip kilo almamaları, mesleklerine devam edebilmeleri için büyük önem taşır. Her balerin kilosunda istikrar göstermek amacıyla balerin diyetini uygular. Düşük kalori alımını esas alan balerin diyeti yalnız balerinler tarafından değil, tüm kadınlar tarafından da uygulanabilir bir diyettir. Balerin diyetinde başarılı olmak için öncellikle 2 gün boyunca boşaltım sistemini çalıştıran detoks uygulamalısınız.
Balerin Diyeti 1.Gün Detoksu
Kahvaltı: 1 bardak domates suyu
Öğle: 2 bardak domates suyu, ve bir dilim kara veya kepek ekmek
Akşam:1 bardak domates suyu
Balerin Diyeti 2. Gün Detoksu
Kahvaltı: 1 bardak süt veya bir kase yoğurt
Akşam:1 bardak süt ,veya yoğurt ve 1 dilim kara/kepek ekmek
Bu iki günlük detoks uygulamasından sonra balerin diyetine başlayabilirsiniz.
Balerin Diyeti Örnek Menü Balerin Diyeti Kahvaltı: kibrit kutusu kadar yağsız peynir, biraz kuru üzüm veya bal. Peynirli bir dilim kara ekmek.
Ara öğün: 1 bardak taze sıkılmış meyve suyu (tercihen portakal veya greyfurt) yarım saat sonra 1 elma ve az yağlı ev yoğurdu.
Öğle: Balık, bir dilim ekmek taze sebzelerden oluşan salata, 1 elma ve bir parça bitter çikolata. Veya Sebze çorbası, balık veya yağsız et, ekmek olmayacak bu menüde.
Akşam yemeği:Fırında balıklı sebze yemeği, taze sebze ve bitkilerden oluşan salata.
Not:Bu diyete, sağlığınız için bir haftadan fazla devam edemezsiniz. Günde 1,5 -2 litre su ile de diyetinizi desteklemelisiniz. Ve hiç bir diyeti doktorunuza danışmadan yapmamanızı öneririz.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.