Size vereceğimiz bir haftada selülitten kurtulma maskesi ile selülitleriniz azalacak, güzel bir görüntüye kavuşacaksınız.
Selülit, cilt altındaki yağ hücrelerinin belli alanlarda birikmesinden oluştuğu için kurtulması çok zor bir problemdir. Genellikle karın, baldır, kol gibi bölgelerde oluşur.
Bu yağ kütlelerinden tamamen kurtulmak zor olsa da, bir hafta içinde bu çirkin görüntüyü epey yok etmek mümkündür.
Size vereceğimiz bir haftada selülitten kurtulma maskesi ile selülitleriniz azalacak, güzel bir görüntüye kavuşacaksınız. Yalnız bu maskeyi sporla, bol su içerek, sebze meyveden zengin gıdalarla beslenerek ve tuz alımını azaltarak desteklemeniz şarttır. Dr. Mehmet Öz’ün de programında tavsiye ettiği bu maske, Amerika’da çok popüler bir maskedir.
1 Haftada Selülitten Kurtulma Maskesi Malzemeler:
Yarım Bardak kahve telvesi
1/4 su bardağı esmer şeker
zeytinyağı
Yapılışı:
Küçük bir kase içinde çeyrek zeytinyağı(arzu eden biraz daha çok kullanabilir) ile kahve telvesini ve esmer şekeri karıştırın.
Kahve selülitten kurtulmakta her zaman tercih edilen etkin bir ürün olmuştur.
Bu karışımı mikrodalgada 5-10 saniye ısıtın. Selülitli bölgeye masaj yaparak yedirin. Ve streç filmle bu bölgeyi sarın.
Bu şekilde 10 dakika maske cildinizde kalsın.
Ilık su ile karışımı durulayın. 1haftada selülitten kurtulun maskesindeki kafein gözenekleri küçültecek, cildinizi sıkılaştıracak, ölü hücrelerden arındıracak ve kısa sürede selülit görüntülerini azaltacaktır. Bir hafta içinde günde en az 2 kere bu maskeyi uygulayın.
Bu maskeyi duruladıktan sonra küveti soğuk suyla doldurup 10 dakika burda bekleyin.
Selülitli bölgeye buz gezdirmekte aynı işi görür.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.
MALZEMELER:
1 kg asma yaprağı
2 su bardağı pirinç
2 orta boy domates
2 büyük soğan
1 demet taze soğan
1 demet maydanoz
1 demet dereotu
1 demet taze nane
Tuz
2 tatlı kaşığı yenibahar
1 limon
1 su bardağı zeytinyağı
YAPILIŞI:
Öncelikle pirinci iyice yıkanıp süzülür. Asma yaprakları kaynayan suda 5 dakika kadar haşlanır. Kuru soğan ve domatesleri rendelenir. Tüm yeşillikleri ince ince doğranır. Geniş bir kabın içerisine tüm malzemeleri alınıp harmanlanır. Son olarak yenibahar, limon suyu ve zeytinyağını ilave edilip tekrar karıştırılır. Yaprakların içine pirinçli malzemeden koyup sarılır. Tencereye dizilip üzerine zeytinyağı ve sıcak ilave edip pişirilir.
Saç dökülmesine karşı evde uygulayabileceğiniz binlerce yöntem vardır. Fakat bazıları diğerlerinden daha etkilidir, size bildireceğimiz saç dökülmesine 10 doğal çare, etkinliği kanıtlanmış, kısa sürede sizi bu sorundan kurtaracak çözümlerden oluşuyor.
Saç dökülmesinin kötü beslenme, kireçli sular, hava değişiklikiği, psikolojik sebepler gibi birçok nedeni vardır, en önemli nedeni saçlarımıza iyi bakmamak diyebiliriz. Evde, saçınıza uygulayabileceğiniz Saç Dökülmesine 10 Doğal Çare ile, saç dökülmesinden kurtulabilirsiniz.
Bugün sizinle saç dökülmesi için ev ilaçlarından en etkililerini paylaşacağız.
Saç Dökülmesine 10 Doğal Çare yazımızdaki bildirdiğimiz önerilere uyarsanız, neticelerini saçlarınızı tararken gözlemleyebileceksiniz. Mutfağınızda kolayca bulabileceğiniz malzemelerle yapılan Saç Dökülmesine 10 Doğal Çareyi uygulamanızı tavsiye ederiz.
Saç Dökülmesine 10 Doğal Çare
Saç Dökülmesine 10 Doğal Çare
Saç Dökülmesine 10 Doğal Çare
Amla Tozu Amla saç dökülmesini önleyen etken bitkilerden biridir.
Bu soruna konusunda size ilk tavsiye edebileceğimiz önerilerden diyebiliriz.
Toz halindeki amlayı biraz suyla karıştırın ve başınızın derisine uygulayın.
Kuruduktan sonra, saçınızı temiz su ile durulayınız.
Saç Dökülmesine 10 Doğal Çare
Marul Birkaç marul yaprağını katı meyve sıkıcağından geçirip suyunu çıkarın, ardından saç diplerine bu suyu uygulayın.
15 dakika sonra ılık su ile saçınızı durulayın.
Bu saç dökülmesine karşı en etkili çözümlerdendir.
Saç Dökülmesine 10 Doğal Çare
Soğan Soğan suyu saç köklerinizi güçlendirmekte müthiş etkilidir.
Saç dökülmesinden muzdaripseniz soğandan bir parça kesin ve bunu kafa derinize sürün.
10 dakika sonra ılık su ile saçınızı iyice durulayın.
Saç Dökülmesine 10 Doğal Çare
Hindistan Cevizi Sütü
Hindistan cevizi sütü saç derisini güçlendirmekte çok etkilidir.
Hindistan cevizi sütü saç dökülmesine uygulanan en eski çarelerdendir. Saçınıza ve saç derinize hindistan cevizi sütünü uygulayın, 1 saat başınızda tuttuktan sonra saçınızı durulayın. Kısa sürede bu problemden kurtulduğunuzu göreceksiniz.
Saç Dökülmesine Doğal Çare
Süt
Saç bakım uzmanları saç köklerini güçlendirmede süt ürünlerini tavsiye ediyor. Bir bardak süt ile baş derinize masaj yapın.
15 dakika bekleyin ve sonra yıkayın.
Farkı görmek için bir ay boyunca bu işlemi tekrarlayın.
Saç Dökülmesine Doğal Çare
Kahve Siyah kahvenin saç diplerine uygulanması saç dökülmesinden kurtulmak isteyenler için alternatif bir yöntemdir.
Saçınıza ve saç köklerine 1 fincan siyah kahveyi uygulayıp, 10 dakika bekletin.
Ardından durulayın.
Bu uygulamayı 2 hafta sonra tekrar yapın.
Saç Dökülmesine Doğal Çare
Yumurta
Yumurta sarısı saç dökülmesiyle savaşan, saçlarınızı güçlendiren etken maddeler içerir.
Bu ucuz fakat kuvvetli besini saçlara uygulamak, kadınların saçlarına verdiği en güzel hediyelerdendir. Badem
Bademi ezip toz haline getirin ve sütle karıştırın.
Bu karışıma biraz badem yağı ekleyin. İşte size muhteşem bir saç dökülmeye karşı ilaç.
Bunu uygulayarak artık saçlarınız dökülmeyecek, yumuşak, canlı ve parlak saçlara kavuşacaksınız.
Saç Dökülmesine 10 Doğal Çare
Badem
Bademi ezip toz haline getirin ve sütle karıştırın.
Bu karışıma biraz badem yağı ekleyin. İşte size muhteşem bir saç dökülmeye karşı ilaç.
Bunu uygulayarak artık saçlarınız dökülmeyecek, yumuşak, canlı ve parlak saçlara kavuşacaksınız.
Saç Dökülmesine 10 Doğal Çare
Kına Saç dökülmesine karşı en etkili çözüm, yüzyıllardır kullanılan kına maddesi diyebiliriz.
Kına yaprağında bulunan güçlü özler, saçlarınızı ve baş derinizi güçlendirerek saç dökülmesini önler.
Saçlarınıza ayda bir kına yakmanızı tavsiye ederiz.
Kına yaktığınızda saçınız kızıl olacak diye birşey yok, kınanın çeşitli renk veren tonları aktalarda mevcuttur.
Saç Dökülmesine 10 Doğal Çare
Hardal Yağı
Hardal yağı saç dökülmesinden kurtulmak isteyenler için çok yararlı bir esansiyel yağdır.
Hardal yağı, alternatif tıbbın yaygın olarak kullanıldığı Hindistanda, saç dökülmesine karşı sık uygulanan bir yöntemdir.
Not: Banyodan sonra saçınızı hemen saç kurutma makinasıyla kurutmayın.Çünkü nemli saç daha dayanıksızdır,nemliyken saçlarınızı taramamnız da saç dökülmesine ve kırılmalarına neden olur.Saçınız iyice kurumadan taramayın.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.
Diş sağlığının korunması için özellikle yaz aylarını dikkate alan uzmanlar, tatilde diş eti kanamaları, apseler ve çürüklerin kötü sürprizler oluşturabileceğini belirtti. Deniz suyunun birçok yararının yanında, dişler için de olumlu etkileri olduğunu belirten uzmanlar deniz suyundaki tuzun bakterilerin çoğalmasını engellediğini kaydetti.
Tatil hazırlıkları yapılan şu günlerde sağlıkçıların uyarıları bu kez diş sağlığına yönelik oldu. Tatile çıkmadan önce mutlaka diş kontrolü yapılması tavsiyesinde bulunan Diş Hekimi Suzan Yavaşca, alınacak önlemlerle kötü sürprizlerin önüne geçilebileceğini belirtti. Yavaşça, “ Tükürüğümüzdeki minerallerin, dişlerde oluşan bakteri plaklarının üstüne çökmesiyle meydana diş taşları görsel olarak kötü bir görünümün yanı sıra diş eti iltihabı ve diş eti hastalıklarına neden olur, bu da ağız kokusuna yol açar.” dedi.
Tatil bölgelerinde tüketilen gıdalara ve diş temizliği alışkanlıklarına dikkat çeken Yavaşça, “Tatil mekânlarında tüketilen hazır yemekler ve karbonhidrat bazlı yiyecekler, dişlerde oluşmuş küçük problemleri telafisi zor sorunlar haline getirebilir. Düzenli olarak fırçalanmayan dişlerde çürükler, diş etlerinde rahatsızlıklar başta olmak üzere bir sürü sorun meydana gelebilir. Tatlı seçiminde tercihlerini yoğun ve ağır tatlılar dışında kalan sütlü tatlılardan yana kullanmalılar. Yemek yedikten sonra dişleriniz için yapacağınız en iyi şey su içmektir. Yemekten sonra içilen bir bardak su, yemek parçalarını ağızdan uzaklaştırır ve ağızdaki asidik ortamı ortadan kaldırır. Tabii yiyeceklerin yanında içeceklerin de tüketimi önemlidir. İçecek tüketirken pipet kullanılması iyi olur. Pipetler hızlı içim sağlayacak içeceklerin ağızda daha az zaman kalmasını sağlar.” şeklinde konuştu.
Havuz suyuna nazaran deniz suyunun çok daha faydalı olduğunu ifade eden Yavaşça, “Tatilde havuz yerine denizin tercih edilmesinde de fayda var. Çünkü havuz suyu ağız ve diş sağlığını olumsuz yönde etkileyebilir. Havuz suyunda bulunan bakteriler ağız içinde bakteri oluşumunu artırır.Yüzme esnasında da havuz suyu ağızla uzun zaman temas ettiği için bu olumsuz sonuçtan kaçamazsınız. Fakat deniz suyu içerisinde bulunan tuz nedeniyle ağız ve diş sağlığına zarar vermez.İçerisindeki tuz ağızda bakterilerin artmasına mani olur ve yine içerisinde kimyasal madde bulunmadığı için diş sağlığı açısından risk teşkil etmez.” ifadesini kullandı.
Amerika’nın bir numaralı güneş koruyucu markası Coppertone, bu yaza yeni ambalajı ve yenilenmiş içeriğiyle çok hızlı bir giriş yapıyor. Türkiye’nin büyük ilaç ve sağlık markası Merck Sharp ve Dohme (MSD) tarafından pazara sunulan Coppertone ürünleri bu yaz güneş severleri güneşin zararlarından koruyacak. 30, 45 ve 50 SPF içeren 3 farklı koruma düzeyine sahip ürünleri, olgun ciltler için özel korumalı ürünleri ve çocuklar için hassas güneş koruyucular ile güneş sonrası kremin yer aldığı geniş ürün yelpazesi ile Coppertone ürünleri bu yaza damgasını vuracak. Sadece eczanelerde satılacak ürünlerile ilgili detaylı bilgiye i-tunes ve google play üzerinden coppertonetr uygulamasından ulaşabilirsiniz.
Coppertone Hakkında
Coppertone markası, Türkiye’de ve Dünya’da birçok ülkede güneş kremi ile eş anlamlı olarak algılanan bir markadır. Birçok nesil 70 yıldır Coppertone ile güneşten korunmuş ve birçok ülkede Coppertone’u bir numaralı güneş koruyucu markası durumuna getirmiştir. Coppertone, Türkiye’de 15 yıldır bulunmaktadır ve güneşin zararlı etkilerinden korunma bilincinin ülkemizde yerleştirilmesinde önemli bir rol üstlenmiştir. Coppertone’un hikayesi Eczacı Benjamin Green’in 1944 tarihinde cildi koyulaştıracak bir losyon keşfetme girişimi ile başlamıştır. Daha sonra şirket 1953 yılında Küçük Coppertone kızınının halka tanıtımıyla meşhur olmuştur. Coppertone kızının ve köpeğinin yer aldığı reklam konseptinde küçük sarışın kızın mavi bikinisinin altı Cocker Spaniel cinsi bir köpek tarafından çekiştirilmektedir. Bu arada kızın bikinisinin altında kalan bölümü daha açık bir tonda gözükmektedir. Reklama eşlik eden slogan ise «Solukbenizli Olmayın»dır. O tarihten bu yana bu sempatik ikili, ailelerin Coppertone markasına bağlılıklarının sembolü olmuştur. Coppertone 1970’lerin başında Amerikan Sanayi’sinin Sun Protection Factor (SPF) metodolojilerini geliştirmesinde öncü rol oynayan bir markadır. Coppertone Güneş Araştırma Merkezi tarafından geliştirilen metotlar, güneş kremlerinin sınıflandırılmasında değerlendirilmek amacıyla Amerikan İlaç ve Gıda Dairesi, FDA’ya gönderilmiştir. O günden bu yana bütün güneş kremi ürünleri için SPF testleri, Coppertone Güneş Araştırma Merkezi’nin FDA ile birlikte yaptığı öncü çalışmalar sonucunda ortaya konulan standardize laboratuvar koşullarında yürütülmektedir. Bugün Coppertone, ailenin bütün üyelerinin ihtiyaçlarını karşılayan yenilikçi güneş kremleri geliştirmeye devam etmeyi bir marka taahhüdü olarak benimsemiş bir markadır. Coppertone, 70 yıllık marka tecrübesi ile güneşten korunma kavramını 1 numaralı öncelik olarak ele almaktadır. ÜRÜNLER
Coppertone Güneş Koruyucu Losyon SPF 45, Coppertone güneş koruyucu serisinin buğday ciltlere uygun yüksek koruma sağlayan yeni jenerasyonudur.
Coppertone Sunscreen Lotion SPF 45 62.00 TL
Coppertone Forteplus Krem SPF 50+, yüksek SPF’li UVA/UVB koruyucular ve antioksidanların birleşimi ile oluşan, cildi hem koruyan hem de besleyen güçlü bir formüldür.
Coppertone Forte Plus Cream 50+ 86.50 TL
(Anti-aging özelliğine sahiptir)
Coppertone Bebek Losyonu SPF 50+, bebeklerin hassas cildini UVA ve UVB ışınlarının hasarından korumak için özel olarak geliştirilmiştir.
Saray tatlısı nasıl yapılır? saray tatlısı malzemeleri nelerdir? Saray tatlısı tarifi…
Malzemeler: Keki için:
5 adet yumurta
1 su bardağı şeker
1 su bardağı un
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilya Muhallebi için:
2 yemek kaşığı tereyağı
1 bardak un
1 su bardağı şeker
3 bardak süt
Şerbeti için:
2 su bardağı şeker
2 su bardağı su
Limon Yapılışı:
Pandispanya için tüm malzeme kuru bir cam kaseye alınıp mikserle çırpılır. Kare kalıp yağlanıp unlandıktan sonra pandispanya harcı yayılır. Önceden ısıtılmış 175 derecede fırının kapağı açılmadan pişirilir. Oda sıcaklığında bekletilerek soğuduktan sonra enlemesine kesilir. Krema için tencereye tüm malzeme alınıp devamlı karıştırılarak koyu kıvamlı bir krema hazırlanır. Krema ılıdıktan sonra pandispanyanın arasına yayılır. Su ve şeker kaynatılarak hazırlanan şerbet kremalı pandispanyanın üzerine gezdirilir. Hindistancevizi ve vişne ile süslenerek servis yapılır.
Prenses gelinlik 2015 modelleri hakkında bilgiler arıyor ve bu tasarımlar arasında öne çıkan detayları merak ediyorsanız, sizler için seçmiş olduğumuz Prenses gelinlik 2015 modelleri tasarımlarına mutlaka göz atmalısınız.
Üst kısmı bel hizasına kadar dar olarak gelen ve belden aşağısı ise olabildiğine kabarık olan prenses gelinlik modelleri her dönemin klasik, vazgeçilmeyen seçimlerindendir.
Düğünlerde prensesler gibi güzel gözükmek isteyen genç kızlar için bu model 2015 gelinlik modellerinde de çok revaçta. Prenses gelinlik 2015 modelleri en güzel, en şık koleksiyonuyla birbirinden albenili modelleriyle karşımıza çıkıyor. Prenses gelinlik 2015 modelleri içindeki gelinlikler her zaman için bayanların ilk tercihleri arasında yeralacak tasarımlar sunuyor…
Prenses gelinlik 2015 modelleri hakkında bilgiler arıyor ve bu tasarımlar arasında öne çıkan detayları merak ediyorsanız sizler için seçmiş olduğumuz Prenses gelinlik 2015 modelleri tasarımlarına mutlaka göz atmalısınız. İşte en çok dikkat çeken ve bu alanın en gözde modelleri arasına girmeyi başarmış olan gelinlik modelinden sizler için yaptığımız seçmeler..
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.
Sizler için 2015 banyo modelleri resimlerinden oluşan, en güzel banyoları derledik, bu banyolarda modern dizaynda, klasik dizaynda ve lüks dizaynda banyo modellerini görebilirsiniz.
Banyolar sık kullandığımız yaşam alanımızdır. Günün yorgunluğunu, stresini banyoya girdiğimizde suya bırakıp, ferahlarız.
Güne güzel başlamak için duşa alırız, keyfimiz yerindedir duş alırız, kendimizi maddi-manevi kirli hissederiz duş alırız….Banyoda keyifli vakit geçiririz.
Sıkıntınız mı var, küveti suyla doldurup içine girin, suyun fizyoterapik etkisi size iyi gelecek, kederiniz dağılacaktır, kısaca banyo yapmak insan hayatının zaruri vazgeçilmezlerindendir.
Bu sebeple banyo dizaynı çok önemlidir. Pekçok çeşit banyo tasarım modeli mevcuttur.
Modern banyolar, klasik banyolar, vintage banyolar vb.
Banyo modeli seçerken küvet, lavabo, banyo dolabı hepsi bir bütün oluşturmalıdır, hem renk hemde kullanışlılık açısından. Banyo tasarımında diğer önemli husus fayans seçimidir.
Kısaca banyonuz öyle bir şekilde döşenmeli ki girene huzur vermelidir.
Sizler için 2015 banyo modelleri resimlerinden oluşan, en güzel banyoları derledik, bu banyolarda modern dizaynda, klasik dizaynda ve lüks dizaynda banyo modellerini görebilirsiniz.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.
Hamilelikte eşine asla söylenmemesi gereken, onu incitebilecek sözler vardır. İşte hamile kadına söylenmeyecek 12 şey!
Gebelikte kadının tüm hormon sisteminde değişim gözlenmektedir. Eşinizi bu zamanında onu hiç yapmadığı davranışları yapıyor, veya mizacında ummadığınız değişikliklerde görebilirsiniz.
Hormonların bu oyunu karşısında, sabırla karısına yaklaşan adam takdire şayandır.
Ancak bu sözümüz eşinin, özellikle bu hasas dönemde gönlünü hoş tutan, onu el üstünde tutan erkekler için… Hamile bir kadın gebelik boyunca her zamankinden daha fazla ilgi ve şefkate muhtaçtır.Eğer bir erkek bu dönemi başarıyla atlatamazsa, bu durum ilişkiye zarar verir.
Hamilelikte eşine asla söylenmemesi gereken, onu incitebilecek sözler vardır. İşte hamile kadına söylenmeyecek 12 şey!
Hamile Kadına Söylenmeyecek 12 Şey
Yine mi Yemek Yiyorsun?
Hamilelikte bazı kadınların iştahı o kadar açılır ki, tabiri caize bir fili bile yiyebilecek duruma gelirler.
Bu kadının elinde olan bir şey değildir, beden sürekli kendini aç ve beslenme ihtiyacında hisseder.
Eşinize bu durumda yine mi yemek yiyorsun, yakından korkarım beni de yemek istersin diye takılmak onu rencide edip, kalbini kırabilir! aman dikkat!
Bu Evin Hali Ne! Hamile kadına söylenmeyecek 12 şeyden biri de evin dağınıklığından şikayettir.
Kadınlar bu dönemlerinde her zamankinden halsiz , bitkin hatta depresif ruh halinde olup, rutin ev işlerini yapmayabilirler.
Bu tutumlarını görmezden gelip, hoş karşılamalıdır.
Gebe olan eşinizin bu hassas dönemindeki durumunu hoş göremiyorsanız beyler! ya kendiniz işi yapın veya bir hizmetçi tutun!
Hamile Kadına Söylenmeyecek 12 Şey
Hala mı bebek ismi arıyorsun!
Kadınlar gebeliklerinde eşsiz bir sevinç içindedirler, içinde büyüyen canlıya bir an önce kavuşmak,
onu kucağına alıp, hayallerini yaşamak isterler… Çok değerli evlatlarına isim verme konusunda da çok titizdirler. Onu sık sık isim araştırıyorken bulabilirsiniz. Bu durum gayet normaldir beyler!,
hayat boyu seslenecekleri evlatlarını, en güzel isimle görmek her kadının hakkıdır.
Acele Et!
Eşinizle dışarı yürüyeşe çıktığınızda gebe olan eşinizin sizle aynı tempoda yürümesini beklemek biraz abes olur.
Çoğu hamile kadın, gebeliğini bebeğe zarar vermemesi açısından dikkatli geçirir,
hareketleri yavaşlayabilir, daha temkinli hareket edebilirler. İyice hantal oldun, kamblumbağa gibisin diye hakaretler çok çok incitici sözlerdir.
Acele yok! Anlayışlı olun!
Sen Ağlıyor musun?
Bu, hamile kadına asla söylenmemesi gereken 12 şeyden biridir. Kadınlar gebeliklerinde o kadar hassaslaşır ki, hiç olmadık bir şeyden,
hatta belgeselde gördüğü hayvanlar arası anne yavru ilişkisinden bile etkilenip göz yaşı dökebilirler.
Yoğun duygu dalgalanmalarının en büyük nedeni değişen hormonlardır.
Hamile bir eşiniz varsa buna alışın ve sakın ola ki yine mi ağlıyorsun,
yine kendine ağlayacak ne buldun diye kadınınıza takılmayın beyler! ciddiye alabilir:)
Çocuk Eğitimi Kitabı Görmek İstemiyorum!
Hamile kadınların doğacak çocukları için hayalleri vardır, onları en güzel şekilde yetiştirmek,
evlatlarıyla geçen her anı doya doya yaşamak isterler. İyi bir evlat yetiştirmek içinde pedagogların hazırladığı çocuk eğitimi kitaplarına merak salabilirler.
Onu, elinde heran çocuklarla ilgili bir kitapla bulabilirsiniz, size önerimiz beyler bu kitap okumasını sakın eleştirmeyin,
hatta oturun siz de çocuk eğitimi üzerine uzmanların kitaplarını okuyup, babalığa hazırlanın.
Hamile Kadına Söylenmemesi Gereken
Sanki Ben Hamileyim!
Hamilelikte eşinizde meydana gelen değişikliklere sitem edip, onun bu durumunu kendinize yük görmek,
kendinizi sıkıp, ona da yüklenmek kesinlikle uzak durulması gereken davranışlardandır!
Şayet çok bunaldıysanız çıkın bir hava alın, arkadaşlarınızla buluşun beyler!
ama sakın ola eşinize stres verip, canını sıkmayın!
Doktora Ben de Geleyim mi? Yok gelmeyin! ne gerek var ki!, nasıl olsa bu kadın bu çocuğa kendi kendine sahip oldu, sizin işiniz ne orda! gidin keyfinize bakın!
Maalesef eşiyle beraber jinekolağa gitmeyi bile kendine yük sayan çok fazla koca var.
Bu soru kesinlikle sorulacak bir soru değil! elbette sizin göreviniz henüz anne karnındayken evladınıza sahip çıkmaktır.
Hem bu konuda özenli davranmanız, eşinizi kendine özel ve iyi hissettirecek, aranızdaki sevgiyi, bağı daha da güçlendirecektir.
Kötü Gözüküyorsun
Gebelikte kadınlar çok kilo alıp kendini salabilirler.
Bu durumdaki kadına fil gibi oldun, şu saçının başının haline bak, saç diplerinde çıkmış gibi, şakayla karışıkta olsa sakın ama sakın eleştirel şeyler demeyin!
Denilen şeyleri kadın hamilelikten sonra bile unutmaz size içten içe bilenir!
Senden Memnun Değilim!
Hamileyken eşiniz halsiz olup sizle ilgilenmeyebilir, çünkü onun ilgiye, sevgi dolu
bir yaklaşıma ihtiyacı vardır, kendi iç dünyasına çekilebilir. Bu durumdaki eşten özel hizmetlerinizi beklemek yanlış bir davranıştır.
Bırakın 9 ay süresince o keyfine baksın, siz onu rahat ettirmeye bakın, hatta ona güzel bir masaj yapıp, jest yapabilirsiniz:)!
Şikayet Yok!
Hamilelik dönemi en güzel geçirme yolu mümkün mertebe eleştiriden uzak durarak, eşinize methiyeler döşemektir. Bırakın karınız biraz şımarsın, bu onun hakkı!, hamileliğin sıkıntısı, yeni bir cana kavuşma heyecanı,
sağlık sorunları bile gebeliğin kadınlar için ne kadar ağır olduğunun göstergeleridir.
Bu haldeki kadında elbette en güzel şeyleri duymayı hakkediyordur.
Buna Hazır Değilim! Hamile eşiniz neşeyle yanınıza geliyor ve tatlı bir mahcubiyetle çocuğunuzun olacağını söylüyorsa, yüzünüzü asmanız,
şimdi zamanımıydı gibi şeyler demeniz hamile bir kadına denilebilecek en ağır sözlerdendir!
Şartlarınız elvermese de, o an çocuk sahibi olmak çok sıcak bir fikir gibi görünmese de kesinlikle ama kesinlikle bunu eşinize hissettirmeyin.
Mümkün mertebe sevinmiş gözükün ve sevincinizi eşinizle paylaşın!
Kariyerin yüzünden mi? Çok mu seçicisin? Yasak aşk mı yaşıyorsun? Açıklayamayacağın sorunların mı var? Üzgün müsün?
Evet, 30 yaşınıza gelmiş ve evlenmemişseniz, yukarıdaki sorulardan en az birini mutlaka siz de duymuşsunuzdur. Sorun şu ki, “neden evlenmedin?” sorusuna vereceğiniz üstünkörü ve basit bir cevap, soruyu soranı asla tatmin etmeyecektir. Aşağıdaki cevaplardan birini dilediğiniz gibi kullanabilirsiniz.
1. Birlikte yaşayabileceğim ve onsuz yapamayacağım birini bekliyorum.
Sıradan, ama doğru! Bazıları bu insanla erkenden tanışır ve ‘toplum dırdırı’ndan kurtulur. Ancak herkesin hayat yolu farklıdır ve sorun da burada başlar. Bazı kadınlar, yaşları ne olursa olsun, yanlış insanla birlikte olmaktansa kimseyle birlikte olmamayı seçer.
2. Bazı insanlar evliliği kendilerini şüphe ve pişmanlıktan uzak tutan gelecek sigortası olarak görüyor. Ben farklı düşünüyorum.
Evlilik pişmanlığı ortadan kaldırmaz ve gerçekten sevmediğiniz bir erkeği “Hayatınızın Aşkı”na dönüştürmez. Evlilik uğruna birini seçerek “aşk”ın dışında kalmak, yanlış insanla ilişki yaşamaktan çok daha büyük pişmanlıkları beraberinde getirir.
3. Bazı insanlar evliliğe çok değer verdikleri için evli değildir.
Bazı insanlar evlilik fikrini istemez, sağlıklı ve güçlü bir evlilik ister. İnsanlar, evlenmek istemeyenlerin yerleşik düzen kurmak ve bağlanmak istemedikleri genellemesini yapar. Belki de, evlenmek istemeyenler, evliliği o kadar iyi anlamışlardır ki, kesinlikle doğru seçim yapmak istiyorlardır. İşlerin ciddiye bineceğini ve “iyi günde, kötü günde”nin ömür boyu sürmesi gerektiğini düşünüyorlardır.
4. Biz kızlarımıza bağımlı olmayı öğrettik. Çünkü toplum inancına göre, kadınlar tek başlarına ayakta duramazlar ya da durmamaları gerekir. Pekala, bazı kızlara da farklı gerçekler öğretildi!
Toplum kadının güvende olmasını ister. Sosyal olarak, bir erkeğin ne zaman evleneceğini seçmeye hakkı olduğu gerçeğini kabul ederiz. Ancak bedeli ne olursa olsun bir eş ile kendisini güvenceye alması gerektiğine inanılan kadına, isteklerini ya da ihtiyaçlarını göz önüne alması öğretilmez. Kız çocuklarımızın potansiyellerine inanarak onları iş bulmaları, sevecekleri bir kariyer yapmaları, hayatta bir amaç edinmeleri, güçlü yönlerini keşfetmeleri ve bu yönleri en verimli şekilde kullanmaları yönünde teşvik etmeliyiz. Aksini yapmaya devam edersek, elbette ki tek başlarına hayatta kalamazlar.
5. Evlenmek bir seçimdir ve her seçim, bir diğerinden vazgeçmektir.
Tüm kararlarımız tamamen içimize sinmeyebilir. Yaptığı her şeyden %100 memnun olan birini örnek gösterebilir misiniz? Suçluluk ve güvensizlik hissi kendimizi, dolayısıyla birbirimizi ve kararlarımızı sorgulamamıza neden olur.