15 tatil ilk eşten olma cocuk 5 aylik bebek ve sinir krizi gecirmem

Üslubunuzdan dolayı teşekkür ederim. Çok güzel ifade etmişsiniz.
"Aynı şekilde eşiniz neden bu kadından çocuk yaptı? Neden hayatını yoluna koymadan evlendi? O da kendini çocuğuna adayabilirdi. Sizi de bu kadar yıpratmaya hakkı yoktu."
Bu cümlenize sonuna dek katılıyorum. Eşimin en büyük pişmanlığı, benimle ilgisi de yok. Eşim bir bedel ödüyor zaten, normal bir baba-çocuk ilişkisi artık olmadığı için, ama kendisi de söylüyor, keşke yine boşansaydım ama annesi farklı olsaydı. Bu tamamen onun problemi, burada da çok kötü insanlardan çocuğu olan annelerden bir farkı olduğunu düşünmüyorum. Hele de çok kısa sürede, başka ilişkiden çıkıp evlenip, birden çocuk olunca. İşte anlık verilen kararların uzun vadeli sonuçları maalesef bu.

Eşim hayatını yoluna koydu, evlenmeden önce tüm süreçler yaşandı. Bugün eşim kendi davalarından vb problemlerden ötürü ben olayım ya da olmayayım bugünkü tavrından vazgeçmez. Ama evet sevgililik, nişanlılık dönemimde aşırı yıprandım, ama işte o zamanlar "bir umut" görüyorduk çift olarak, sonra o da bitti. O yıpranma da zaten boş bir "ya olursa, bir çözüm bulursak" umuduydu.

Dediğim gibi, hepsi eşimin kendi seçimi. Eşim kendi mantığına uymayan bir şeyi ben dedim diye koşulsuz şartsız yapacak bir insan değil. O nasıl evlenirken benden bir şeyler bekleyip ona göre teklifini yapıp bu yola benimle çıktıysa benim de sınırlarım olması çok normal.

Evet üzücü zaten, fakat ben de kendimi bir psikiyatrist olarak görmüyorum. Ki anne babalar da psikiyatrist değiller, ben bu hikayede maruz kalan taraf olmayı mantıklı bulmuyorum konu bu.

Ne acı bir babanın 8 yasinda cocuğa sanki cocuk 20 yaşında delikanlıymış ta geri döndürülemez,tamir edilemez bir baba&oğul ilişkisinin içindeymiş gibi bir moda girip kolaya kacmasi ve buna kendini inandırması.
Olay sizlik degil.Ortada rezil bir boşanma hikayesi var ve eşiniz de cocugun annesi de birbirinden berbatlar !! Ve simdilik anın tadını çıkarın.Ileride eşinizle huzurunuz cocugu yüzünden bozulacak.Bu hiç sekmez.
 
Boşanmış ailelerin çocuklarına çok uzuluyorum.
9 yaşına kadar müthiş bir aile ortamında bebeklik,ilk cocukluk dönemi geciren yeğenim annesinin birden abimden boşanmak istemesiyle hayatı kabusa döndü.Su anda 12 yaşında okul,aile ve sosyal hayatının en sorunlu zamanlarını yaşıyor.Ortak velayetle baslandi.10 gün annede 10 gün babada kalarak.Boşanmanin 5.ayında haftada 2 gün annede bikac ay sonrada haftada 1 gun kahvaltiya cikarip 3 saat sonra babaya teslim edilmeye döndü.Çok üzülüyorum.Ergenliğe girmeye hazırlanan bir cocugun anne baba figuru bu sekilde olmamalı.
 
Anneye mahkemede uzman raporuyla ve avukat tarafından da söylendi, uyarıldı. Eşimle biz bir uzmana gidip danıştık, velayeti kendinde bulunduran tarafında işbirliği içinde olması gerek, öğretmeni tarafından da uyarıldığı halde karşı taraf böyle bir şeyi gerekli bulmuyor. Çünkü kendisinin de bu problemi olduğu için, normal olarak görüyor. Önce anne tedavi edilmeli.
Madem anne bu kadar kötü,o çocuğun annede ne işi var. Kanıtlarla baba çocuğu alsın, çocuğun geleceğini kurtarsın. Yazık çocuk iki arada sorunlu bir çocuk olmuş dediğinize göre.
 
Antidepresan kullanan, postpartum depresyondan sonra toparlanamayan, şiddet eğilimli ve bir aile figürü olmadan yetişen bir kadın profili size çok uzak geliyorsa ben bunu bilemem. Bakın geçen konuda da düzelttiğim halde hala aynı şeyi söylüyorsunuz, kadının ailesinden çocuğu döven yok, kadın ailesinden şiddet görerek büyüyen biri. Anne çocukken gitmiş, farklı evlilikler, üvey babalar var. Daha yazmayacağım başka detay.

Çocukların şiddet eğilimi olamıyor mu? Anne veya öğretmen değilim fakat bu bakış açınızı da anlamadım. Sanki fil kafalı at diyorum gibi.

Eşime toz kondurmuyor muyum:) ? Eşim hatanın baş mimarı zaten, ne yapayım öldüreyim mi asayım mı? Zaten kendisi pişman ve bedel ödeyen bir insana sizce ne yapılmalı:) Her şey eşe kalmadı, eski eşe bir süre kendisinin olmayan evin kullanım hakkı verildi kendi düzenini kurana dek, yasal sınırlar içinde. Eşim aldatmadı, şiddet uygulamadı vs:) Zorla yaptı mı demem lazım anlamadım ki:)

Sokaktaki ağaçları seviyorum teşekkür ederim:) Çocuğa nefret beslemiyorum, kendime zarar verdirtmem olay bu çocuk ya da annesi tarafından. Eşim bu konuda pasif kalırsa eşim olmaz.

Son olarak kimseye silah dayamıyorum:)

Hala çocuğun annesine var olmayan hikayeler yazıyorsun. Belliki sürekli kendini bu kadınla bir yarışa sokup, onu burada linç ettirmeye çalışıyorsun. Bunca zaman bu kadın bu kadar psikolojik sorunla boğuşmuş, psikolojisi berbat, karakteri davranışları senin yazdığın gibi biri olsa, kocan uzun yıllar yani en az 5 yıl evli mi kalırdı? Canım karıcım canım sevgilim der sevgili mi kalırdı? Sen bu kadına dair ne hikayeler yazsanda, bu adamla kadın sevgili olup evlenip çocuk yapmışlar, iyi kötü günleri olmuş, büyük ihtimal iyi günleride fazlaydı. Üstelik dediklerin doğru olsa, Boşanırken çocuğu ona mı bırakırdı? Boşanırken evi mi bırakırdı? Her yeni yazında yeni şeyler ekleyip, kadını ve çocuğu daha da kötülüyorsun. İnandırıcılığını kaybediyorsun. Kadını çocuğu olduğu için mi kıskanıyorsun, ya da senden önce evlenip bir süre huzurlu yuvası oldu diye mi, bilmiyorum, ama sen bu kadın ve çocukla uğraşıp, düşünmekten başka şey yapmıyorsun, sürekli aklındalar. Yoksa kimse bu kadar kötülemez bir insanı. Bu yazıma da kesin yine kadını kötüleyen şeyler yazacaksın, yeni kötü özellikler eklersin çocukla kadına. Hayata karşı çok sevgisizsin.

Şimdi gelmiş çocuğun annesi farklı üvey baba ellerinde büyümüş vs vs. Napıyorsun tüm hayatını bu kadına nefretlik malzeme yazmak için mi uğraşıyorsun. Çok saplantılı bir şey bu. Sen kadınla hiç düzgünce tanışmamışsın, düzgün babalık yapmayan, sorumluluk sahibi olmayan berbat bir karakteri olan kocanın anlattıklarına göre belki yazıyorsundur, ama çocuğuna sahip çıkmayan biri karakteri berbat, sokakta yüzine bakılmayacak biri kocan, onun ağzındsn çıkan sözlere inanarak hata yaparsın, adam dürüst karakteri düzgün biri olsa çoktaaann bu dengeyi kurardı.
 
Hala çocuğun annesine var olmayan hikayeler yazıyorsun. Belliki sürekli kendini bu kadınla bir yarışa sokup, onu burada linç ettirmeye çalışıyorsun. Bunca zaman bu kadın bu kadar psikolojik sorunla boğuşmuş, psikolojisi berbat, karakteri davranışları senin yazdığın gibi biri olsa, kocan uzun yıllar yani en az 5 yıl evli mi kalırdı? Canım karıcım canım sevgilim der sevgili mi kalırdı? Sen bu kadına dair ne hikayeler yazsanda, bu adamla kadın sevgili olup evlenip çocuk yapmışlar, iyi kötü günleri olmuş, büyük ihtimal iyi günleride fazlaydı. Üstelik dediklerin doğru olsa, Boşanırken çocuğu ona mı bırakırdı? Boşanırken evi mi bırakırdı? Her yeni yazında yeni şeyler ekleyip, kadını ve çocuğu daha da kötülüyorsun. İnandırıcılığını kaybediyorsun. Kadını çocuğu olduğu için mi kıskanıyorsun, ya da senden önce evlenip bir süre huzurlu yuvası oldu diye mi, bilmiyorum, ama sen bu kadın ve çocukla uğraşıp, düşünmekten başka şey yapmıyorsun, sürekli aklındalar. Yoksa kimse bu kadar kötülemez bir insanı. Bu yazıma da kesin yine kadını kötüleyen şeyler yazacaksın, yeni kötü özellikler eklersin çocukla kadına. Hayata karşı çok sevgisizsin.

Şimdi gelmiş çocuğun annesi farklı üvey baba ellerinde büyümüş vs vs. Napıyorsun tüm hayatını bu kadına nefretlik malzeme yazmak için mi uğraşıyorsun. Çok saplantılı bir şey bu. Sen kadınla hiç düzgünce tanışmamışsın, düzgün babalık yapmayan, sorumluluk sahibi olmayan berbat bir karakteri olan kocanın anlattıklarına göre belki yazıyorsundur, ama çocuğuna sahip çıkmayan biri karakteri berbat, sokakta yüzine bakılmayacak biri kocan, onun ağzındsn çıkan sözlere inanarak hata yaparsın, adam dürüst karakteri düzgün biri olsa çoktaaann bu dengeyi kurardı.
Kadına siz yazdıkça cevap hakkı doğuyor ama.Niye usenmeden bu kadar uzun uzun muhalefet yorumlar yapıp duruyorsunuz bu üçlü hakkında ? Biriyle aynı yollardan geçmeden anlayamazsınız o kişiyi.Yuklendikce yukleniyorsunuz konu sanki Lena konusu
 
Benim eşimle resmi nikahim yok vardı bosandik sonra tekrar bir araya geldik ve evin giderlerini ben de karşılıyorum bilmem evdeki tüm eşyaları da zamanında ben almıştım.bilmem anlatabildim mi
Eee? Çocukla ne alakasi var .? Dün yazacaktım sinir oldum yazmadım. Yok bir hafta kalacakmış iki kalmis ,yazik ya evin eşyaları aldim, ev benim mi demek istiyorsunuz kalamaz gibi
 
Hala çocuğun annesine var olmayan hikayeler yazıyorsun. Belliki sürekli kendini bu kadınla bir yarışa sokup, onu burada linç ettirmeye çalışıyorsun. Bunca zaman bu kadın bu kadar psikolojik sorunla boğuşmuş, psikolojisi berbat, karakteri davranışları senin yazdığın gibi biri olsa, kocan uzun yıllar yani en az 5 yıl evli mi kalırdı? Canım karıcım canım sevgilim der sevgili mi kalırdı? Sen bu kadına dair ne hikayeler yazsanda, bu adamla kadın sevgili olup evlenip çocuk yapmışlar, iyi kötü günleri olmuş, büyük ihtimal iyi günleride fazlaydı. Üstelik dediklerin doğru olsa, Boşanırken çocuğu ona mı bırakırdı? Boşanırken evi mi bırakırdı? Her yeni yazında yeni şeyler ekleyip, kadını ve çocuğu daha da kötülüyorsun. İnandırıcılığını kaybediyorsun. Kadını çocuğu olduğu için mi kıskanıyorsun, ya da senden önce evlenip bir süre huzurlu yuvası oldu diye mi, bilmiyorum, ama sen bu kadın ve çocukla uğraşıp, düşünmekten başka şey yapmıyorsun, sürekli aklındalar. Yoksa kimse bu kadar kötülemez bir insanı. Bu yazıma da kesin yine kadını kötüleyen şeyler yazacaksın, yeni kötü özellikler eklersin çocukla kadına. Hayata karşı çok sevgisizsin.

Şimdi gelmiş çocuğun annesi farklı üvey baba ellerinde büyümüş vs vs. Napıyorsun tüm hayatını bu kadına nefretlik malzeme yazmak için mi uğraşıyorsun. Çok saplantılı bir şey bu. Sen kadınla hiç düzgünce tanışmamışsın, düzgün babalık yapmayan, sorumluluk sahibi olmayan berbat bir karakteri olan kocanın anlattıklarına göre belki yazıyorsundur, ama çocuğuna sahip çıkmayan biri karakteri berbat, sokakta yüzine bakılmayacak biri kocan, onun ağzındsn çıkan sözlere inanarak hata yaparsın, adam dürüst karakteri düzgün biri olsa çoktaaann bu dengeyi kurardı.
Ben size şu ana dek düzgün bir üslupla cevap vermeme rağmen saldırmalarınız bitmedi. Aynı cümleleri 100 defa maddeler halinde açıklamama rağmen dönüp dönüp yazıyorsunuz. Şu evi mi bırakırdı cümleniz bile 10 kez cevaplandığı halde yeniden aynı cümle. Ev bırakılmadı evin kullanım hakkı verildi sınırlı bir süre için, sonra da "yasal olarak işgalci" durumuna geçince dava açıldı, ve "yasal yolla" çıkarıldı. Mesela bir sonraki mesajda yeniden evi verdi diyeceksiniz çok garip bir insansınız.

Yahu kadının mutlu huzurlu yuvasını neden kıskanayım, eşimin boşandığı kadının geri dönmeye çalıştığı eşimin kabul etmediği, biz nişanlanırken aile büyüklerini devreye sokup "bozun bu işi" dediği 3. kişi kayıtlarıyla var. Yani şurada anonim olmasam 5dk içinde ispat edilecek şeyler için konuştukça konuşuyorsunuz.

Öyle saçma iddialara tutundunuz ki gerçekten sıkıldım sizden. Ek olarak 1000 tane cümleyle yazdıklarınızı cevaplasam aynı şeyleri tekrar tekrar yazıyorsunuz.
Kadınla düzgünce mi tanışmadım? :) Eşimin ilişkisini duyduğu günden beri küfürlü mesajlar atan, evleneceğini söylediğinde "o o.. ile çocuğumu tanıştırırsan çocuğu rüyanda görürsün" diyen kişi ile mi düzgün tanışacaktım:)

Zor bir dönemimiz oldu evlenmeden önce, fakat eşim dengeyi evlenince gayet güzel kurdu, teşekkür ederiz, gayet de mutluyuz. :)

Lütfen farklı şeyler yaz yazacaksan aynı şeyleri dönüp dönüp yazıyorsun.
 
Son düzenleme:
Kadına siz yazdıkça cevap hakkı doğuyor ama.Niye usenmeden bu kadar uzun uzun muhalefet yorumlar yapıp duruyorsunuz bu üçlü hakkında ? Biriyle aynı yollardan geçmeden anlayamazsınız o kişiyi.Yuklendikce yukleniyorsunuz konu sanki Lena konusu
Düzgünce cevap veriyorum, yazdığı şeyleri maddeler halinde açıkladım, bazılarında suçlama yaptığı için detaya girdim. Aynı şeyleri döndürüp döndürüp yazıyor. Taktı ev verdi, ev verdi diye mesela oradan bile çıkamadı.

Aşırı bir kini var kendisinin bana karşı. Ben düzgün cevap verdikçe, delirtemediği için ayarı kaçırdı iyice. Etmediği hakaret kalmadı. Şikayet edeceğim artık, maksadı düzgünce konuşmak da değil. Saldırmak sadece.
 
Düzgünce cevap veriyorum, yazdığı şeyleri maddeler halinde açıkladım, bazılarında suçlama yaptığı için detaya girdim. Aynı şeyleri döndürüp döndürüp yazıyor. Taktı ev verdi, ev verdi diye mesela oradan bile çıkamadı.

Aşırı bir kini var kendisinin bana karşı. Ben düzgün cevap verdikçe, delirtemediği için ayarı kaçırdı iyice. Etmediği hakaret kalmadı. Şikayet edeceğim artık, maksadı düzgünce konuşmak da değil. Saldırmak sadece.
Kimisi de sırf yakasını kurtarmak için bişeyleri veriyor ki sizde verilmiş bir ev de yok dediğinize göre.Bu eski eşin çok iyi olduğunu göstermiyor.Aksine eski es ile boşanmak istemeyen kocalar işi zora sokup bişey vermiyorlar ki pes etsin boşanmasın.
Keşke tecrübe etmediğimiz konular hakkında kendinden emin suçlayıcı eleştirici yorumlar yapip bozmaya çalışmadan yazsak burada
 
Kimisi de sırf yakasını kurtarmak için bişeyleri veriyor ki sizde verilmiş bir ev de yok dediğinize göre.Bu eski eşin çok iyi olduğunu göstermiyor.Aksine eski es ile boşanmak istemeyen kocalar işi zora sokup bişey vermiyorlar ki pes etsin boşanmasın.
Keşke tecrübe etmediğimiz konular hakkında kendinden emin suçlayıcı eleştirici yorumlar yapip bozmaya çalışmadan yazsak burada
Olayı kendince manipüle etmeye çalışıyor, eşin kim bilir ne yaptı da her şeyi verdi nafaka vs diyor. Sadece çocuk için nafaka verdiği halde eşim, kendi çarpıttıklarıyla sanki eşim boşanmada kusurlu, şiddet uyguladı aldattı ve her şeyi bıraktı gibi bir algı yaratmaya çalışıyor. Anlaşmalı boşanılmış, ev verilmedi, tazminat verilmedi çünkü bir kusur yok, çocuğa iştirak nafakası veriliyor sadece, "her şeyi verdi" algısı ne onu da anlamadım.

Yazılı olarak, mesajlarla, dava dosyalarıyla, hatta anlaşmalı boşanma protokolünün ilk taslak halinde olan, kadının kendi ağzından okuduğum yazışmalarda mevcut olan şeyleri, burada döndürüp farklı hikayeyle önüme getiriyor. Anonim olunca kimliksizliğin getirdiği güven duygusu sanırım bu, normal hayatta böyle bir diyalogla karşılaşmaz insan düşmanı değilse.

İlginç gerçekten.
 
Olayı kendince manipüle etmeye çalışıyor, eşin kim bilir ne yaptı da her şeyi verdi nafaka vs diyor. Sadece çocuk için nafaka verdiği halde eşim, kendi çarpıttıklarıyla sanki eşim boşanmada kusurlu, şiddet uyguladı aldattı ve her şeyi bıraktı gibi bir algı yaratmaya çalışıyor. Anlaşmalı boşanılmış, ev verilmedi, tazminat verilmedi çünkü bir kusur yok, çocuğa iştirak nafakası veriliyor sadece, "her şeyi verdi" algısı ne onu da anlamadım.

Yazılı olarak, mesajlarla, dava dosyalarıyla, hatta anlaşmalı boşanma protokolünün ilk taslak halinde olan, kadının kendi ağzından okuduğum yazışmalarda mevcut olan şeyleri, burada döndürüp farklı hikayeyle önüme getiriyor. Anonim olunca kimliksizliğin getirdiği güven duygusu sanırım bu, normal hayatta böyle bir diyalogla karşılaşmaz insan düşmanı değilse.

İlginç gerçekten.
Benim konum hakkında yorumun nedir lwna
 
Benim konum hakkında yorumun nedir lwna
Rahatsızlık için özür dilerim kendi adıma, üye o kadar çok saldırdı ki, "haddini bildirdim, kaçtı, susuyor" diyeceğini bildiğimden cevapladım.

Konunuzdaki mesajlarımı okuduysanız, bu işte kilit mekanizma eşiniz. Protokolünüze göre çocuğun hangi zamanlarda size geleceği bellidir, eşinizle konuşacaksınız o dönemlerde izin alacak, hayat planını buna göre yapacak. İzin alamıyorsa iki çocukla ilgilenmesi gereken size (ki benim gibi çocuksuz da olabilirdiniz) emrivaki yaparak başınıza sorumluluk atamaz. Ben asla kabul etmem, siz de dahil kimsenin etmesini de sağlıklı bulmam. Çocuğu için sizden yardım/destek istiyorsa, geliş tarihlerinde -Sizin de eviniz olduğu için- sizin onayınız alması, ve çocuğun sorumluluğunu alması gerekir. Siz en fazla önüne evde zaten yaptığınız yemekten 1 tabak fazla koyarsınız, başka sorumluluğunuz yok.

Ben eşimin çocuğuna yaptıklarımı 1 gün bile emrivakiyle yapmadım, o dönem çocuğun evime gidip geleceğini, babadan dolayı zaman zaman bizle olacağını bildiğim için ilişki geliştirmek amacıyla yaptım. Yapmama kararını da kendim verdim bu nedenle. Eşiniz sizi zorlayamaz, kendimi geçtim, biri bebek 2 küçük çocuk olan eve çocuk getirecekse, 2 hafta bıraksın işini gelip çocuğuyla vakit geçirsin, ya da otele gitsinler.

Ben sizden çok daha saçmasını, babası iş için 1 hafta şehir dışında olacağı hafta çocuk baba evine bırakılınca yaşadım, baba yoktu yani fiziksel olarak:) Bakmayacaksan polise sokağa bırak denildi.
O dönem çocuk paket gibi atılınca, eşime destek amaçlı ben baktım, annesi telefonları kapattı 5 gün olur da geri veririm diye:)
Bence akıllı olun, iş eşinizde bitiyor. Sınırlarınızı da çizin.
 
İstediğiniz yorumu yapabilirsiniz. Şiddete eğilimli olması pedagog raporlarıyla ve öğretmen görüşüyle de belirli zaten. Anne de şiddete eğilimli çünkü. Ve bazı üyeler kız çocuğu demiş, erkek çocuğu arkadaşlar. Ayrıca 5 şahit huzurunda dediğim de çarpıtılmış evet çünkü annesi defalarca asılsız şikayette bulundu. Çocuk arkadaşlarıyla kavga ediyor okulda, mahallede sürekli. Bir yeri morarsa ifade vermeye karakola ben giderim siz değil. Bu yüzden de asla başbaşa kalmadım, kalmam da.

Bir de size neden kadına yüklenmek daha kolay geliyor? Ben çocuksuz ve evlenmemiş bir kadın olarak, eşimin başına silah dayamadım evlenmek için. Evlenmeden önce de yaşadıklarım çerçevesinde eşimle konuştum, kendimi farklı göstermedim. Yani ben sanki silah zoruyla eşimle evlendim gibi neden sorumluluk bende oluyor. Eşimin hep şansı oldu, gidip kendini babalığına ve eski eşiyle mahkemelerine adayabilirdi. Sanırım bana saldırmak kolay geliyor, erkek sanki aklına girilen ve yönlendirilen bir varlık gibi. Siz burada kraldan çok kralcılık oynuyorsunuz, eşime bir yaptırımım yok bugün anlaşmalı boşanıp kendi gidip kendi hayat kaosunu sürdürebilir. Ama ben başkalarının seçimlerinin kurbanı olmayacağım.

Son olarak, 8-9-10 yaşlarında (benim tanıdığım yaşlar) çocukların nasıl şiddet eğilimi olabilir denmiş. Ben bir sürü annenin konusunu okuyorum yıllardır, kreş çağında bile çocuğu zorbalığa uğrayan anneler var. Size neden bu kadar garip geldi anlamadım. Çocuk eşyaları kırıyor, sürekli öfke nöbeti halinde, zaten zorla babasında kaldığında babasına da vuruyor, merak etmeyin, tek bana değil. Çocuktan nefret vs denilip duyar kasılmış, ben kendimi koruyorum sadece. O çocuğun zamanında çamaşırlarına dek yıkayıp, ders çalıştıran, yemek yediren ve ilişki kurmaya çalışan kişiydim ben. Sanırım illa "katıksız kötü" olmam gerekiyor.

Ben kimseden hakaret, kötü söz, saygısızlık ve vurma eylemlerine maruz kalmak zorunda değilim kusura bakmayın. 5000 kişi kınasa bu fikrim değişmeyecek. Kan bağı ya da dünyaya gelmeyi seçmemesi benim sorunum değil. Siz çocuklarınıza bunu öğretiyorsanız siz bilirsiniz, geleceğin zorbalarını yetiştiriyorsunuz.

Burada zorla yapacaksın edeceksin diyenlere de sadece gülüyorum. Fikirlerimi beğenmeyebilirsiniz, çünkü mağdur edebiyatı yapmıyorum. İhtiyacım yok. Burada 14 yaşında eşinin erkek çocuğunun üstüne yürüdüğü, kadına inat olsun diye temizlik kovasına tuvaletini yaptığını anlatan bir üye vardı. Sanırım ancak tüm bunlara izin verirsem kutsal kadın olacağım.

Olmayacağım sorun yok, ayrıca yüzlerce mesajım var bir sürü konuda. Bu konulara da yazabilirim, ev satan da ev satma konularına yazıyor, herkes istediğini yazar. Bu kadar takılmayın. Farklı görüşler de güzeldir, farklı bakış açısı sağlar. Burada adam asmaca oynamayalım.
Diger kisimlarda haklilik payiniz vardir elbet ana su kisim cok sacma gercekten. Adam sizin basiniza silah dayayip sizi zorladiysa onu elesriririz de cocuklu bosanmis adamla evlenmek sizin karariniz, bunun icin de mi adami suclu tutcaz? Kendiniz bunu tercih etmissiniz adamin bunda sucu bosanmis cocuklu olmasi mi? He adam evlenme kartini acik tuttu diye onu suclayalim, kendi iradenizle bunu tercih ettiginiz icin siz magdur olun. Hangi mantiga sigiyor sizce? Kendimi savunacagim derken komik olmussunuz.
 
Diger kisimlarda haklilik payiniz vardir elbet ana su kisim cok sacma gercekten. Adam sizin basiniza silah dayayip sizi zorladiysa onu elesriririz de cocuklu bosanmis adamla evlenmek sizin karariniz, bunun icin de mi adami suclu tutcaz? Kendiniz bunu tercih etmissiniz adamin bunda sucu bosanmis cocuklu olmasi mi? He adam evlenme kartini acik tuttu diye onu suclayalim, kendi iradenizle bunu tercih ettiginiz icin siz magdur olun. Hangi mantiga sigiyor sizce? Kendimi savunacagim derken komik olmussunuz.
Çocuklu boşanmış adamla evlenmek benim de kararım evet. Bu konuda tartışılacak bir yön yok ki. Fakat çocuklu boşanan tarafların sonrasında nasıl ilişki geliştireceği tamamen kendi ilişki dinamiklerine bağlı. Herkes ne ekerse onu biçiyor, eşim de öyle. Sağlıklı bir evlilik yapıp, fikir ayrılığından da boşanabilirdi ya da boşanma sonrası düzgün iletişim kuracağı biriyle evlenmiş olabilirdi. Benim bunda katkım ya da misyonum yok.

Ben irademle tercih ettim, mağdur olduğum bir dönem oldu çünkü tecrübesizdim, eşime destek olmak istediğim için kendi sınırlarımı ihlal ettirdiğim konular oldu. Fakat benim söylediğim geçmişte olanlar, bir daha mağduriyetim yok, eşim de buna izin vermez.
Ben mağduru oynamıyorum burada, hem katlanıp hem yaşamaya devam edip hem de "niye benimle evlendi hayatımı mahvetti" diye eşimi suçlardım mağduru oynasam.

Adam, yani eşim, kendi hayat seçimlerinin sonuçlarını yaşadı / yaşıyor bu onun konusu. Anlatmaya çalıştığım bu sadece.
 
Kadına siz yazdıkça cevap hakkı doğuyor ama.Niye usenmeden bu kadar uzun uzun muhalefet yorumlar yapıp duruyorsunuz bu üçlü hakkında ? Biriyle aynı yollardan geçmeden anlayamazsınız o kişiyi.Yuklendikce yukleniyorsunuz konu sanki Lena konusu

Eşimin ilişkisini duyduğu günden beri küfürlü mesajlar atan, evleneceğini söylediğinde "o o.. ile çocuğumu tanıştırırsan çocuğu rüyanda görürsün" diyen kişi ile mi düzgün tanışacaktım:)

Bi ara duygusal boşluktan mı ne çocuklu bir erkekle görüşmüştüm eski kadın beni öğrenince benim kuruma benle alakalı asılsız şikayette bulunmuştu. Tabiki hiç bir şey olmadı ama psikopat olduğu için sinek küçüktür mide bulandırır olayı yaşamıştım.

Kadın beni tanımıyor, kadına bir şey dediğim yok çocuğuna bir şey dediğim yok kadını normal hayatta görmüşlüğüm de yoktu.

Aklınca ben boşanmış kadın oldum ortada kaldım eski kocam bekar ve çalışan kadın buldu diye kıskanmış. ( malum parti kollarına giriyordu iş bulmak için torpil için bulamıyordu ondan belirtiyorum )

Benim ne suçum var yani ne yaptım ben.

Eski kadınlar hep mağdur değiller sizleri anlıyorum kızlar bir de evlensek sizin yaşadıklarınızı yaşardım kim bilir.

O yüzden sizi anlamayacak kişilere laf anlatmayın. Üvey ana derler, eski kadını kıskanıyorsun derler.( böyle kişiler de yeni eşe dünyayı dar edecek potansiyelde kişiler )
 
Kadına siz yazdıkça cevap hakkı doğuyor ama.Niye usenmeden bu kadar uzun uzun muhalefet yorumlar yapıp duruyorsunuz bu üçlü hakkında ? Biriyle aynı yollardan geçmeden anlayamazsınız o kişiyi.Yuklendikce yukleniyorsunuz konu sanki Lena konusu

Çünkü öğretmenim, çocuklarla ilgili bir dernekte gönüllü olarak çalışıyorum. Empati yapabiliyorum. Kadın ısrarla çocuğu kötülüyor, olmayan şeyleri varmış gibi gösteriyor. Çocuk psikolojisini biliyorum. Nasıl davrandıklarını sadece teorik değil, gözlemleyerek biliyorum. Kadının anlattığı türde bir anneden çocuğun alınacağını biliyorum, çünkü bu durumlarda iş adli makamşara geçer, bu sürecin ne olduğunu biliyorum. Bir çocuğun kötülüğünü isteyen birine ne yapacaktım?
 
Ben size şu ana dek düzgün bir üslupla cevap vermeme rağmen saldırmalarınız bitmedi. Aynı cümleleri 100 defa maddeler halinde açıklamama rağmen dönüp dönüp yazıyorsunuz. Şu evi mi bırakırdı cümleniz bile 10 kez cevaplandığı halde yeniden aynı cümle. Ev bırakılmadı evin kullanım hakkı verildi sınırlı bir süre için, sonra da "yasal olarak işgalci" durumuna geçince dava açıldı, ve "yasal yolla" çıkarıldı. Mesela bir sonraki mesajda yeniden evi verdi diyeceksiniz çok garip bir insansınız.

Yahu kadının mutlu huzurlu yuvasını neden kıskanayım, eşimin boşandığı kadının geri dönmeye çalıştığı eşimin kabul etmediği, biz nişanlanırken aile büyüklerini devreye sokup "bozun bu işi" dediği 3. kişi kayıtlarıyla var. Yani şurada anonim olmasam 5dk içinde ispat edilecek şeyler için konuştukça konuşuyorsunuz.

Öyle saçma iddialara tutundunuz ki gerçekten sıkıldım sizden. Ek olarak 1000 tane cümleyle yazdıklarınızı cevaplasam aynı şeyleri tekrar tekrar yazıyorsunuz.
Kadınla düzgünce mi tanışmadım? :) Eşimin ilişkisini duyduğu günden beri küfürlü mesajlar atan, evleneceğini söylediğinde "o o.. ile çocuğumu tanıştırırsan çocuğu rüyanda görürsün" diyen kişi ile mi düzgün tanışacaktım:)

Zor bir dönemimiz oldu evlenmeden önce, fakat eşim dengeyi evlenince gayet güzel kurdu, teşekkür ederiz, gayet de mutluyuz. :)

Lütfen farklı şeyler yaz yazacaksan aynı şeyleri dönüp dönüp yazıyorsun.

Dengeyi kurduysa neden sürekli her konuda, kadının ailesinden çocukluğundan üvey babasından intihar eğiliminden her şeyinden vuruyorsun. Üstüne çocuğa nefret kusuyorsun. Aynı şeyleri yazıp duran sensin. Çocuğun annesinden çok sen daha dertlisin, tüm konulara uzun uzun yazıp duruyorsun hem anneleri hem çocukları kötülüyorsun. Normal davranış değil bunlar. Evine bile gelmeyen çocuğa hala nefret kusmak mantıklı değil. Aklı başında, düzgün bir hayatı olan birisi bunları yapmaz.

Dediğin gibi kayıtlar davalar olsa o çocuk çoktan koruma altına alınırdı. Bak velayet değil, koruma altına almak.
 
Dengeyi kurduysa neden sürekli her konuda, kadının ailesinden çocukluğundan üvey babasından intihar eğiliminden her şeyinden vuruyorsun. Üstüne çocuğa nefret kusuyorsun. Aynı şeyleri yazıp duran sensin. Çocuğun annesinden çok sen daha dertlisin, tüm konulara uzun uzun yazıp duruyorsun hem anneleri hem çocukları kötülüyorsun. Normal davranış değil bunlar. Evine bile gelmeyen çocuğa hala nefret kusmak mantıklı değil. Aklı başında, düzgün bir hayatı olan birisi bunları yapmaz.

Dediğin gibi kayıtlar davalar olsa o çocuk çoktan koruma altına alınırdı. Bak velayet değil, koruma altına almak.
Çocuğa nefret kustuğuma dair bir tane cümlemi gösterir misin?

Daha önce de çocuğun kötülüğünü istediğimi iddia ettin. Bu iddialarını kanıtlar mısın?
 
X