5. Sinema Günleri 4. Anket "Pia"

degerli arkadaslar,sizlere anket icin alternatif 11 film secmistim..bu 11film arasindan 5. sinema günlerinin seyrine göre,biraz pasa gönlüme göre bu 4 filmi sectim..umarim dogru yaptim secimlerimi..herkese keyifli bir hafta diliyorum..





La Haine( Protesto)
Yapim:1995- Fransa
Türram,Psikolojik,Suc
Yönetmen: Mathieu Kassovitz
IMDB Puani:8.1/10

Filmin özetirotesto (La Haine) Paris’in arka sokaklarındaki yaşamı beyazperdeye aktaran sürükleyici bir film. Film, Paris’in gettolarında yaşayan biri pied-noir (Said), biri yahudi (Vinz), biri ise siyahi (Hubert) üç arkadaşın hikâyesini konu alarak bir kesit sunmaktadır.
Kassovitz’in filmi ırkçılığa ve sosyal sınıf farklılıklarına yaptığı göndermeler nedeniyle hem Fransa’da hem de dünyada oldukça ses getirmiştir. Film, siyah-beyaz çekilmiş olmasının yanı sıra müzikleri (örneğin, patronla derdini anlatan Jamaikalı’nın söylediği şarkı gibi) ve görece kısa olması gibi özellikleri nedeniyle vurucu bir atmosfer yaratıyor.

* "Elli katlı bir binadan düşen adamın öyküsünü bilir misiniz?
Düşerken de kendine şu sözleri tekrarlamaktadır:'Buraya kadar her şey yolunda, buraya kadar her şey yolunda, buraya kadar her şey yolunda,buraya kadar her şey yolunda,25. kattayım şu an ve buraya kadar her şey yolunda.

Önemli olan düşmek değil yere nasıl indiğindir."
Arsivlik siradisi bir film!






Lakposhtha hâm parvaz mikonand (Kaplumbağalar Da Uçar)
Yapim:2004-Fransa, iran, irak
Türram, Savas
Yönetmen: Bahman Ghobadi
IMDB puani:7.9/10

Filmin özeti: Saddam döneminden sonra Irak -Türkiye sınırındaki Kürt Mülteci kampında mayın toplayarak hayatlarını sürdürmeye çalışan çocukları anlatiyor

*2 tip trajedi vardir
Biri Shakespeare digeri Cehov trajedisi shakespeare trajedilerinde perde kapanirken sahnede bir dizi ceset ve kann gölü kalir.Cehov trajedilerinde herkes sagdir, ama hayatta kalmanin faturalari agir olmustur.Sag kalanlar büyük tavizler vermislerdir.Yasamaktadirlar ama herkes mutsuz ve kalpler kiriktir.
Irakta 2 trajedi bulusmustu
Perde kapanirken bagdatta bir shakespeare trajedisi;sahnede yüzbinlerce ceset ve masum insan kanindan bir göl
Dünyanin diger baskentlerinde final bir cehov trajedisi..Galiplerin yaninda duranlar hayatta kaldi ama haksiz bir savasa kar güdüsüyle boyun egmenin günahiyla,zorbaliga cevaz vermenin utanciyla!!




imJuli (temmuzda)
Yapim:2000-Almanya
Tür:Komedi,Romantik,Macera
Yönetmen: Fatih Akin
IMDB Puani:7.9/10

Filmin özeti: Daniel, öğrencileriyle yakın ilişki kurma konusunda isteksiz davranan, kendi dünyasına gömülü genç bir öğretmendir. Juli ile tanıştıktan sonra yaşamının yeni bir yön alabileceğine inanmaya başlar.

Çünkü kadın, Daniel'in falına bakmış ve hayatının aşkını pek yakında bulacağı konusunda onu ikna etmiştir. Bir süre sonra adam, bir Türk kızı olan Melek'e tutulur ve peşinden Türkiye'ye gitmeye karar verir. Juli ise Daniel'in peşindedir ve birlikte bir dolu süpriz ve tesadüflerle dolu keyifli bir yolculuğa başlarlar.

*bir isvec cikolatasi hazzi yaratiyor..leziz bir Fatih Akin filmi..






Pink Floyd The Wall (Duvar)
Yapim:1982-ingiltere
Türram , Müzikal
Yönetmen: Alan Parker
IMDB Puani:7.7/10

Filmin Özeti: 1979 yılının son aylarında çıkmış, çok basitçe ifade edilirse Pink isimli bir rock yıldızının hayatını anlatan Pink Floyd başyapıtı. 1982 yılnda Alan Parker yönetmenliğinde sinemaya aktarılmıştır.
Albümde Pink isimli sanal bir karakterin yaşadıklarının ve çevresinin etkisiyle kendini toplumdan soyutlaması işlenir. Büyük ölçüde konseptin yaratıcısı ve şarkı sözlerinin yazarı Roger Waters'ın kişisel deneyimlerine ve Pink Floyd'un kurucusu sayabileceğimiz Syd Barrett'in yaşamı üzerindeki gözlemlerine dayanmaktadır. Albüme adını veren "The Wall" yani duvar, kişinin kendini soyutlamasını anlatan bir metafor olarak kullanılmıştır.

*müthis ayrintilarla bezenmis ,doga harikasi ,büyüleyici bir film..Müziklerden bahsetmem abes olur

pıacım ellerıne saglık canımcımm
yenı anketımız hayırlı olsunn
oyum duvara gıttı

Offfff Pia napmışsın sen

La Haine yi görünce şok oldum daha yeni indirdim ve dün gece bir başka arkadaşım bana öneriyordu, her durumda izleyecektim yani

Kaplumbağalar da Uçar uzun zaman önce dvdsini aldığım fakat hala izlemediğim bir film, güzel olduğuna şüphem yok ama biraz daha farklı türler izlemek istiyorum bu aralar.

Fatih Akın sevmememe rağmen I'm Juli çok keyif aldığım bir filmdi, kumsalda bir şarkı da vardır ki, o sahne için bile izlenmeye değer ve tabi ki The Wall; her insan evladının mutlaka tatması gerekir bunu.

La Haine'ye oy vereceğim diğerlerini izlediğimden dolayı ama hangisi seçilirse seçilsin ikinci kez de izlerim zevkle.

*müthis ayrintilarla bezenmis ,doga harikasi ,büyüleyici bir film..Müziklerden bahsetmem abes olur


Şu yorumun beni etkiledi Pia'cım eğer böyle hissettirdiyse sana vardır bir sebebi o yüzden oyum duvara

İlk üç filmi de izlediğimden oyum Duvar'a gitti. Seçimlerin çok güzel Pia, hangisi seçilirse seçilsin yeniden izleyebilirim.

tskler prensesfb..iyi secim

atlantis, kaplumbagalar ucar i da izle..söyle kaptirdigin bir anda kendine gelmek icin fln ..yani basimizda kapi komsuda olup bitiyor hersey..cok uzak degil..kaldiki bu sadece bir kac saatlik..yasananlarin cok , cok az bir kesimi..
protesto da guzel umarim izlersin yakin zamanda

missa, umarim ayni etkiyi yaratir sendede:)

tskler guvastanema,bende oyumu the walle kullanicaktim..onu izlememis olmana (en azindan ) :) sevindim

ha su anketin basinda yazan ibareyide ben yazmadim ya..anketi acik yapinca o öyle otomatik cikti:)

Pia .!.:

ha su anketin basinda yazan ibareyide ben yazmadim ya..anketi acik yapinca o öyle otomatik cikti:)

Genişletmek için tıkla...

hangısı*canım-buyruunn
kısmımıı

yok :) onun altinda tarihi 2 gün secmistim.. tarih ve yaninda oy kullanimiyla ilgili birsey yaziyordu..onu..
önemi yok ama ,söyleyim dedim :)

Çok güzel seçimler piacım
im juli daha önce izlediğim ve çok sevdiğim bir filmdir .
seçim yapmak zor oldu ama oyum Lakposhtha hâm parvaz mikonand :)

Bir tek Liv'in oyu kaldı galiba, filmimiz belli oldu öyleyse. İlk günden indirdim zaten bekliyor bilgisayarımda.
Bu kez ben başlayayım sorgu suale..

Benim yönetmenim dediğin bir isim var mı?

Sinemaya gitmeyi mi evde film izlemeyi mi tercih edersin?

Liv'in ayrıldığını unutmuşum O zaman izleyebiliriz heralde:44:

guvastanema .!.:

Bu kez ben başlayayım sorgu suale..

Benim yönetmenim dediğin bir isim var mı?

Sinemaya gitmeyi mi evde film izlemeyi mi tercih edersin?

Genişletmek için tıkla...

ou cok hizlisin

hayir..öyle bir yönetmenim yok..tek bir isim veremiyorum..cok iyi isler cikaran bi sürü cok profesyonel yada degil kimseler var..hepsini hayranlikla izliyorum

sinemaya gitmeyi cok severim eskiden haftada 2 kez giderdim..simdilerde pek mumkün olmuyor..yinede sinemada sound fln daha cok seviyorum..evdede ona yakin bir ortam yaratmaya calistim.evdede izlemeyi seviyorum:)


sey kücük bi not:)
sinema benim icin, gri olan hayatimi biraz renklerdirmek ve tv izlememek icin yaptigim bir eylem
bu organizasyonlar benim icin müthis bir kolaylik..zira arastiricak,ögrenicek cok fazla zamanim olmuyor..önceliklerim farkli .. kimi zorunlu öncelik kimi tercih..ama sizler gercekten bu sanati seviyorsunuz..yorumlardan önerilerden cok hazir bilgiye kondugum oluyor acikcasi :)bu müthis bir sey..benim organizasyondaki varligim böyle bisey..yaaaani demek istegim sudur ki bana cok derin sorular sormayin :)
tabi sorulariniza samimi bisekilde cevap veririm sayet kisa olursa saygisizlik addetmeyin lütfen:)

guvastanema .!.:

Bir tek Liv'in oyu kaldı galiba, filmimiz belli oldu öyleyse. İlk günden indirdim zaten bekliyor bilgisayarımda.
Bu kez ben başlayayım sorgu suale..

Benim yönetmenim dediğin bir isim var mı?

Sinemaya gitmeyi mi evde film izlemeyi mi tercih edersin?

Genişletmek için tıkla...

sınemada ızlemek bambaska keyıf
evde rahat rahat ızlemenın keyfı cok baska canım
yonetmen olarak klasık olcak belkı ama
steven spıelberg tım burton quantın tarentıno stanley kubrık davıd fıncher
fılmlerını sevıyorumm

İlk yorum benden gelsin. Öncelikle şunu farkettim, müzikal tarzda filmleri hep gözardı ediyormuşum -gerçi bu film ayrı bir noktada duruyo, The Wall albümündeki şarkılara film yapılmış, benzeri var mı bilmiyorum- ilgi duymadığımdan, sevmediğimden değil aslında. Sayende izlemiş oldum, teşekkürler Missa..
Ben filmin özellikle animasyon sahnelerini çok beğendim. Hele de çiçekli animasyon, uzun zamandır gördüğüm en erotik sevişme sahnesine sahip ve 3-5 saniyede aşk-nefret ilişkisini gayet başarılı çözümlemiş.
Eğitim sistemine getirdiği eleştiri için de fazla söze gerek yok. Zaten en sevdiğim kült sahnelerden birine gönderme yaparak sevgimi kazandı.
Psikoloji dersi gibi görülebilecek filmde çok fazla ayrıntı var, dolayısıyla mesaj bombardımanına uğruyoruz. Ama takıldığım bir noktayı da yazayım, Pink karısına karşı oldukça duyarsız hatta evlenirken bile yüzünden mutluluk okunduğu söylenemez. Karısı terkedip başkasıyla birlikte olunca da kendinden geçiyor. Bunu biraz garipsedim, gidince değeri anlaşılmaz mı zaten diyeceksiniz ama bilmiyorum, biraz zorlama geldi -şu anki psikolojimle ilgili de olabilir-.
Herkes izlesin yine detaylı konuşuruz.

şu ara çok dalgınım, Pia kusura bakma yanlışlıkla Missa yazmışım

ben de tekrar izledim ki izlediğim filmleri genelde 2. kez izlemeyi tercih etmem yeni filmler keşfetmek varken ama The Wall çok özeldir, yeri ayrıdır, tamamını olmasa da özellikle birkaç bölümünü ara ara açar izlerim:)

guvastanema; Pink Floyd dinler miydin ya da grubu ne kadar takip ettin bilmiyorum ama izleyecek arkadaşlar için de havada kalmaması bakımından şu notları düşeyim:) Pink karakteri kurgusal değildir yani tabi ki Roger Waters tarafından yaratılmış lakin Syd Barrett'in yaşamından izler taşımaktadır. Syd Barrett Pink Floyd'un kurucularından, uyuşturucu bağımlılığı bir süre sonra grupla yollarını ayırıyor vs... Syd Barrett'e ithaf edilen "Wish You Were Here" parçasını dinlemek için stüdyoya giren arkadaşları onun kaşları da dahil vücudundaki tüm tüyleri kestiğini görünce inanamıyorlar karşısındakinin bir dönem berabar çalıştıkları arkadaşları olduğuna nitekim filmde de bu kaş olayı vardır. Neyse bu anekdotu da düştükten sonra filmle ilgili yorumlarıma geçeyim:

Animasyonların uyuşturucunun etkisindeyken görülen halisünasyonların toplamı olduğu kanısındayım zira bilinçli bir aklın işi değil. Eğitim sistemine, kuşatılmışlığa eleştiriler sağlam ve keskin. Hakkıyla rock yapan, çığlık atan, müziği siyasetten, sistem eleştirisinden soyutlamayan, yaşadıkları izolasyona rağmen dışardaki dünyayla bağlarını koparmamış olanın bitenin farkında bir grup Pink Floyd. Eğitimin insan üzerindeki tahribatını, savaşın, tahakkümün, totaliter tüm kurumların bireyi nasıl parçalara ayırdığının farkındalar ve filmde de simgelerle çok güzel ifade edildiğini düşünüyorum. Müzikler zaten enfes ki söylemem bile abes Dış dünya ile aramızdaki imgesel duvar çok güzel görsel olarak aktarılmış.

Kızlar haftasonu dedem vefat etti. O yüzden film izleyebileceğimi sanmıyorum. Daha sonra muhakkak izler, yorumumu yaparım ama bu hafta beni pas geçin

üzüldüm MissA başınız sağolsun ...

bende hala izleyemedim , bir türlü çalışır bir link bulamadım. siz nerden indirdiniz?

Missa başınız sağolsun...


Prensesim sınırlı orjinal dvd koleksiyonumun en nadide parçasıdır, indirmedim ben yani, ama nette vardır yahu yalnız bendeki dvd İngilizce, Türkçe altyazı var mıdır bilemem...